BAKAN YARDIMCISI FATİH ÇAKIR...
14 Ocak 2016 09:00:45
AK Parti İlçe Başkanı Mehmet Fatih Çakır, Bu yazının Değişim Gazete ve İnternet Sitesi ile aynı ismi taşıyan radyo programında, "Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nda Bakan Yardımcılığı görevini ekip arkadaşlarının kabul etmemesi nedeniyle almadığını" anlattı.
İlçe Başkanı, "Ben istiyordum, ama ekibim... Ben ekip adamıyım" diyor.
Çakır'ın söylediğinden şüphe etmeye mahal yok. Tepkilerden de anlaşıldığı kadarıyla kimse olayın gerçekte böyle olmadığını öne sürmüyor. Ekip arkadaşları söylediklerine itiraz etmiyor. Eleştiriler "Ereğli'ye böyle bir makam lazımdı, niye kabul etmedin? Ekip arkadaşların ne bekliyor?" minvalinde gerçekleşti.
Fatih Çakır bunu önemli bir makamı yitiren birinin "Keşke"ci ruh hali içinde mi açıkladı, ekip arkadaşları "Ereğli'de yapılacak işler" kategorisinde böyle bir makamdan daha önemli neyi öne sürdü ki Çakır İlçe Başkanı olarak kalmaya karar verdi? Program sunucusu bu satırları yazarıla aynı kişi oluyorbunu da sordu ama "Yapılacak işler" ötesinde bir açıklama yok.
Belki de asıl sorunun cevabı bu "Açıklaması yapılmayan yapılacak işler" in içinde yatıyordur.
Peki ama asıl soru nedir diyen olabilir.
Daha önce bu satırlarda "Çakır nereye koşuyor?" başlıklı yazıda, AK Parti ilçe başkanının girdiği her seçimden zaferle çıktığını, parti içi yarışlarda nice önemli aktör tasfiye olurken parti içi hâkimiyetini arttırdığını anlatıldıktan sonra şöyle ifade edilmişti:
"Seveni de vardır sevmeyeni de... Koşullar değişir, başarılar unutulur... Ama şu an itibarıyla görünen o ki Ereğli siyasetinde belli bir hedefe tutarlı ve kararlı bir şekilde ilerleyen tek siyasetçidir Ak Parti ilçe başkanı... Çakır koşuyor. Orası belli. Ama acabanereyekoşuyor?
***
Elbette devam eden bir siyasi proje, erişilmesi gereken bir kariyer hedefi varsaki ne kadar açıklamasa da mutlaka vardırbugünden açıklanmasını beklemek saflık olur. Zira koşullar oluşmadan böyle bir şeyin açıklanması, asıl hedef konusunda eleştirel tahminlerde bulunanlardan daha gerçekçi olmayacaktır. Kendisi de radyo programında tam olarak bunu yaptı.
İkinci en önemli soru da şu: Bakan yardımcılığı görevine gelmeyişinde esas etken olarak ilan ettiği "Ekibinin" eleştirileceğini bile bilebilmiyor olamaz değil mi?böyle b ir açıklamayı neden yaptı?
İlçedeki birçok gazetecinin aksine, İlçe Başkanlığı öncesinde Çakır'la tanışlığı uzaktan bir merhaba ile sınırlı olan bu satırların yazarı, herkes seçimle koltuklara gelen başkanlara, vekillere bakarken, bir sonraki siyasi tabloyu algılamak içinbu başarıların mutfağına bakmayı daha ilginç bulmuştur.
AK Parti İlçe Başkanı Çakır, genç yaşı ile kıyas kabul etmeyecek tecrübeye sahip bir siyasetçi... Duygularına kapılıp rastgele adım atması pek akla yakın değil. Kendisi istediği halde, önüne engel çıkaran bir ekibe "teessüf etme" isteğinde olduğu da herhalde düşünülemez.
Çakır aynı programda ekip adamı olduğunu iddia etti. Kariyerini ekibiyle birlikte götürmeye kararlı biri algısı yaratmaya çalıştı. Fakat siyasi kariyerler hep aynı ekiple gitmezler, zaten böyle olsaydı ekibini zan altında bırakacak böyle bir açıklama yapmazdı
O zaman neden açıkladı?
***
Bu yazının amacının, Çakır'ın Bakan Yardımcısı olması halinde memleketi nasıl abat edeceği olmadığı anlaşılmıştır herhalde... Bu konular yazıldı çizildi. Doğrusu bir tek bakanlıkta, spesifik bir konudan sorumlu bakan yardımcısı olmakla, ilçe başkanının elinde sihirli değnek bulunan bir sihirbaza dönüşeceği algısının sonucu olsa olsa düş kırıklığı olurdu.
Çakır'ın bu açıklamayı neden yaptığı sorusuna gerçek bir cevap vermenin imkânı yok. Ancak titiz bir mantığın götüreceği ihtimaller üzerinden bir şeyler söylenebilir belki... O halde hadi zihin jimnastiğine:
Genel Merkez veya hükümet nezdinde daha üst düzey bir görev... (2019'dan önce bakan yardımcılığı dışında ne olabilir? Parti yönetimi falan mı?)
Yerelde "ekibin" de birer köşe başı tutabileceği bir adaylık... (Seçimlere çok var. Şimdi renk vermek hedef tahtasındaki çiviye asılmak olur)
Birilerine, erişebileceği ve yapabilecekleri konusunda mesaj verme ihtiyacı... (Yahut ben olmadan, bana rağmen olmaz mesajı da olabilir)
Siyasetçilerin çoğu zaman yaptığı gibi "Kendi ismi üzerinde konuşulmasını sağlayacak" yapay bir gündem yaratma isteği... (Bu durumda yakın zamanda ekibin birlik bütünlüğüne vurgu yapan bir çalım beklemek gerek)
Bunlardan biri veya birkaçı mı?
Hangisi?
ETİKETLER : Yazdır
Diğer Yazıları
© degisimmedya.com
İletişim Bilgileri Künye İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz. Tel : 0 372 322 27 30
E-posta: info@degisimmedya.com