Akl-ı selim sahibi hiçbir kimse bile bile yanlış yoldan gitmez. Özellikle hem kendisi ve hem de çevresi ve ilçesi, hatta ülkesinin aleyhinde olan bir yol veya davranış içine hiçbir kimse girmez, yanlış bildiği yolda yürümez.

Ne var ki insanlar genelde böyle bir anlayışa sahip oldukları halde birçok yanlışı yapar, birçok yanlış işlere girer, acayıp davranışlar sergiler. Bilhassa Müslümanım diyen kişilerin hemen her konuda yanılış davranışları sağduyu sahiplerini hayrete düşürür.

Özellikle namaz kılan Müslümanların günde 40 defa, sadece farz namazları ve gecenin vitir namazını kılanlar günde 20 defa “Bizi doğru yola götür, kendilerine istikamet nimetini verdiklerinin yoluna götür, gadaba uğrayanların, sapmış olanların yoluna değil” diyenlerin yanlış yollara girmeleri kıldıkları namaz ile çelişmekte ve çatışmaktadır.

Namaz kılan Müslüman sabah namazında en az iki defa yukarıdaki duayı yaptığı halde öğleye kadar önüne çıkan çeşitli yolların en doğrusuna girmiyorsa, önüne atılan fikirlerin en dorusunu almıyorsa, en faydalısına sahip çıkmıyorsa;

Öğleyin en az dört defa Yukarıdaki duayı yaptığı halde yine önüne çıkan yallardan en doğrusunda gitmiyorsa, önüne çıkan fikirlerin en doğrusunu almıyor veya alamıyorsa, önüne gelen işlerin en faydalısını yapmıyorsa;

İkindi namazında en az 4 defa akşam namazında en az üç defa yatsı namazında ise en az 7 defa yukarıdaki duayı okuduğu halde bu namazlardan sonra önüne çıkan yolların en doğrusunu, fikirlerin en isabetlisini, işlerin en faydalısını seçemiyorsa namaz kılmıyor, boşuna yatıp kalkıyor veya namazı kırıyordur.

Kur’an-ı kerim Kehf suresi 103. Ayet-i kerimelerinde yüce Rabbimiz: Size ameller (işler) yönüyle en fazla zıyana/zarara uğrayanları haber veriyim mi?” sorusunu sorduktan sonra cevabını hemen kendisi vermek üzere “Onlar ki dünya hayatındaki çalışmaları sapmış olduğu halde (boşa çıkacağı halde) onlar güzel yaptıklarını sanırlar” bilgisini vermekte ve uyarmaktadır.

Öyle namaz kılanlar biliyorum ki cemaati bile kaçırmamaya çalışıyor; ama hala zinayı serbest edenleri, Homoseksüel derneğinin kurulmasına izin verenleri, Irak’ın işgalinde ABD’nin üslerimizi, hatta İskenderun limanını amerika’nın uçak gemilerine açanları, Kaddafi’ye karşı ayaklanan Libya anarşistlerini destekleyen NATO’ya altı gemi ile yardım ederek Kıbrıs harekatında bize en büyük desteği vermiş olan Muammer Kaddafi’nin öldürülmesine yardım edenleri, Amerika ile irtibatlı Özgür Suriye Ordusu (OSO) yetkililerine “yürüyün Eset üç ayda gider diyerek ayaklandırıp doğranmalarına, milyonlarca Suriye’linin ülkelerinden göç etmesine sebep olanları savunuyorlar

Namaz kılan bir insan Kur’an-ı kerimin tüm emirlerini yapacağına, tümü yasaklarından kaçacağına söz vermiş oluyor; ama yukarıdaki yanlışları yapanlar bu sözlerinde durmamış oluyorlar. Yoksa namaz kıldıkları halde Allah’ın kurallarından yüz mü çevirmişlerdir. Allah’ın kurallarından yüz çevirenler için Allah (cc.) Zuhruf suresinin 36 ve 37 ayetlerinde “Kim ki Rahman’ın (rahmeti bol olan Allah’ın zikrinden (Kur’anından) yüz çevirirse Şeytanı ona musallat ederiz; artık o (şeytan) onun arkadaşıdır. Şeytanlar ise onları (hak) yoldan alıkoyar ama onlar doğru yolu bulduklarını zannederler” uyarısını yapmaktadır.

İyi bilinmelidir ki ruhuyla birlikte değil de sadece bedeniyle namaz kılanlar boşuna eğilip kalkmış olurlar. Allah onlara mahşerde “niçin ruhunuzla birlikte namaz kılmadınız?” Diye sorabileceği gibi “namazı ne için kıldınız?” Şeklinde de sorabilir.

Geliniz ey Müslümanlar! Namazı hem ruh ve hem de bedenimizle birlikte kılmaya çalışalım! Doru yolda yürüyelim.

M. Hamdi GÜNER/Emekli Müftü