mhamdiguner@hotmail.com
AŞI ORUCU BOZAR MI BOZMAZ MI?
27 Nisan 2021 09:34:55
Günerle Cuma Sohbetleri
Diyanet İşleri Başkanlığı miladi 2021, (hicri 1442) Ramazan’ı öncesinde aşının orucu bozmadığı fetvesını vermiş. Ben bunu gazetelerden öğrendim. Emekli Müftü olmamız dolayısıyla halkımızdan birçokları tereddütte kalarak bize de konuyu sordular.
Biz cevabını çekinmeden verdik; ama halkımızın mutmain olabilmesi için fıkıh kitaplarından orucu bozup da sadece kazasını, yani günü gününe tekrar tutulmasını gerektiren hallerin bir kısmını yazıyoruz.
Merakılfelah adıyla şerhı (açıklması), Tahtavi adıyla da haşiyesi (kısmi açıklaması) yapılmış olan muteber fıkıh kitaplarından (NURULİZAH) kitabında 77 olayın orucu bozacağı, fakat keffaret gerektirmeyeceği yazılmış ve gerekli açıklamalar yapılmıştır. Biz bunlardan bir kısmını yazarak halkımızın aşı’nın orucu bozup bozmayacağı konusunda rahat bir şekilde karar vermelerine zemin hazırlayacağız.
Orucu bozup keffaret gerektirmeyen davranışlar arasından oruçlu çiğ pirinç, hamur veya un, yahut bir defada çok tuz veya yenilmesi adet olmayan balçık, çekirdek, pamuk veya kağıt, yahut olgunlaşmamış ve pişmemiş ayva veya içi olmamış yaş ceviz yese veya çakıl taşları veya demir yahut bakır veya altın, gümüş veya kuru toprak veya taş yutsa veya anüsü veya burnuna ilaç akıtılsa ifadeleri kullanılıyor. Yani bu haller orucu bozan ama keffaret gerektirmeyen, kaza yapmayı, gününe bir gün tutmayı gerektiren haller olarak sayılıyor.
Nurulizah kitabındaki taş ifadesinin arkasından Merakılfelah şerhı “velev zümrüden” ilavesini yapmış, Tahtavi Haşiyesi de bu zümrüd kelimesini alarak “Çünkü o beradeti yani soğutması ile tedavide kullanılması nedeniyle kaydını koymuştur.
Şimdi Nurulizah’ta belirtilen, Merakılfelah ve Tahtavide itiraz edilmeyen çakıl taşlarının, demirin, bakırın, altın ve gümüşün, normal taşların yutulması, anüse veya buruna ilaç akıtılması orucu bozuyorsa aşının da orucu bozması gerekir. Ancak keffaret gerektirmez.
Balçık veya kuru toprak belki vücuda bir gıda verebilir ama çakıl taşları altın, gümüş, bakır ve normal taş yutulup mideye indirilirse bunun gıda olarak hiçbir faydası olmayacağı gibi tedavi yönü de yoktur. Buna rağmen orucu bozacakları kesinlikle ifade edilmiş ve diğer fıkıh kitaplarında buna itiraz edilmemiştir.
Aynı kitapta başındaki bir yaraya ilaç konsa o da dimağa/beyne ulaşsa veya karnındaki bir yaraya ilaç konsa o da batna yani içeri geçse yine oruç bozulur deniliyor. Dikkat ediniz; “midesine giderse” demiyor “bedenin iç kısımlarına gitse” oruç bozulur deniliyor.
Aşı da aynı şekilde deri altına yapılıyor ama tüm vücudun iç kısımlarına hatta kan vasıtasıyla kalbe, akciğere ulaşıyor. Zaten aşıdan maksat kandaki akyuvarların tepki göstererek savaşması ve daha sonra gelecek aynı cinsten mukroba karşı savaşma gücü elde etmesini sağlamaktır. Öyleyse bu da orucu bozar, ama keffaret gerektirmez.
Oruç Arapça savm veya sıyam kelimesi ile ifade edilmektedir ki korumak manasındadır. Yani oruç tutan kişinin bedeni dıştan gelecek olan şeylere ister deva/ilaç olsun ister gıda veya başka bir şey olsun onlara karşı bedenin tümünü korumaktır. Başka bir ifadeyle oruç bedenin sahur vaktinden iftar vaktine kadar kendi başına kalarak bir iç temizliği yapmasıdır.
Eğer vücuda başka bir şey verirseniz o kendi iç temizliğini gereği gibi yapamaz. Mideye inen bir taş veya bakır bedene bir gıda vermez ama mide onu eritmek için asidini artıracak onunla meşgul olacak bedenin diğer yerlerindeki temizliği gereği kadar yapamayacaktır. Aşı da kandaki akyuvarları meşgul edecek onlar da iç temizliğinde kendilerine verilen görevi yerine getiremeyecektir. Öyleyse aşı orucu bozar, yani hikmetini ortadan kaldırır. Geciktirmeden yapılması düşünülüyorsa buna engel olunsun demiyoruz. Ama aşı yapılan ramazan günü sonradan bir gün oruç tutulsun.
M. Hamdi GÜNER/Emekli Müftü
ETİKETLER : Yazdır
Diğer Yazıları
© degisimmedya.com
İletişim Bilgileri Künye İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz. Tel : 0 372 322 27 30
E-posta: info@degisimmedya.com