Covid-19 salgını dolayısıyla birçok yasaklarla karşı karşıya gelmiş bulunuyoruz. Bunlardan en sıkıcısı Cumartesi ve Pazar günlerinde sokağa çıkma yasağıdır. Gerçi bu yasakta mahalle bakkalı veya marketlerine alışveriş için çıkma ruhsatı var.

Her halde bu ruhsat mahalle camilerine gitmeyi de içerir. Fakat halkımız marketlere, hatta mahallede bulunan AVM’lere girip çıkıyor, ama diğer günlerde bir hayli cemaat görülen mahalle camilerinde Cumartesi ve Pazar günleri cami görevlileri camide tek başına kılıyor. Böylece Cumartesi-Pazar günleri camilerde cemaatle namaz kılınmamış oluyor. Halbuki camilerimizde cemaatle namaz kılınması Cuma namazı gibi farz değil ise de sünnet-i kifaye’dir.

Bu şu demektir; Eğer camilerde vakit namazları cemaatle kılınmazsa bütün mahalleliler cami cemaatini terk etmekle hepsi kerahet işlemiş olur. Halbuki camide imam veya müezzinle birlikte bir veya iki kişi cemaatle namaz kılsa mahallenin tümü kerahetten kurtulur.

Diğer mezheplerde özellikle Hanbeli mezhebinde beş vakit namazın cemaatle kalınması vaciptir. Dolayısıyla camilerde cemaatle namaz kılınmazsa bütün mahalle sakinleri günah işlemiş olur. Biz Hanefi mezhebi müntesipleri ise mahalle caminde cemaatle namaz kılınmayınca günah işlemiş olmasa bile mekruh işlemiş oluyor.

Öyleyse bazı gayretli Müslümanların Cumartesi-Pazar yasağında markete gitme ruhsatına dayanarak camiye gitmeli, imam veya müezzinle beraber cemaat yapmalıdır.

Cami görevlisi de acele etmemeli, kimse gelmemiş ise ezandan sonra bir hayli beklemeli ve kimsenin gelmesinden ümidi kestiği an kendi başına namaza durmalıdır. Ama farz namaza başlarken kameti sesli olarak yapmalı ve kılarken intikal tekbirlerini yine sesli olarak almalıdır ki gelen bir kişi görevli farzı kılıyor kanaatine varsın ve hemen ona uyarak namazı cemaatle kılmış olsunlar. Mahalle sakinleri de kerahet işlemiş olmaktan kurtulsunlar.

Aslında her Müslüman farzı kılarken gece ise hem okumaları ve hem de intikal tekbirlerini ve tesmi’ (semiallahü limen hamideh) leri de sesli olarak yapabilir ve böylece cinlerin iyilerinin de iştirakiyle cemaatle namaz kılmış olur.

Ehlinin çok okuduğu Tahtavi kitabında “tek başına kılan imamın sesli yaptığı (veya okuduğu) yerde muhayyerdir, yani isterse o da sesli yapar ki eda cemaat şeklinde olsun” demektedir.

Şu halde cami görevlileri kimse gelmemiş olsa bile camide farzı kılarken cemaatle kılıyormuş gibi okuyuşlarını ve intikal tekbirlerini sesli olarak okur ve alırsa gelecek bir kişinin onun farzı kıldığını anlayıp ona uysun ve cemaatle namaz kılmış olsunlar ve böylece bütün mahalle Müslümanları kerahet işlekten kurtulsunlar.

Bu bağlamda devleti yönetenlerimizin bu cumartesi-Pazar yasağını bir kere daha gözden geçirmelerini, bu yasağın diğer günlerde, özellikle pazartesi günleri sokak ve pazara çıkışları yoğun hale getirdiğini düşünerek bu yasağı kaldırmalarını bekliyoruz.

M. Hamdi GÜNER/Emekli Müftü