VALİ ERDOĞAN BEKTAŞ...
19 Haziran 2019 08:35:33
Pazartesi sabahı, Vali Erdoğan Bektaş'ın düzenlediği basın toplantısında, Zonguldak Merkez ve ilçelerden birçok basın mensubu ile birlikte hazır bulunduk. İki buçuk saate yakın bir süre kah Vali Bektaş'ı dinledik, kah merak ettiklerimizi sorduk.
Genel olarak değerlendirmek gerekirse, Vali Bektaş toplantıya iyi hazırlanmış denilebilir. Sadece kendisine sorulması muhtemel soruların cevaplarına hazırlık anlamında değil. Aynı zamanda Zonguldak'ın varoluş biçimi ve paradoksları hakkında iyiden iyiye düşünüp taşındığını da algılama imkanı bulduk. Olgular ve olması gerekenleri, niyetler ve projeleri net olarak ayıran, bildiğini anlatan, bilmediğini de büyük bir özgüvenle söyleyen bir devlet adamı...
Aslında Ereğli Kaymakamı İsmail Çorumluoğlu'nun sık sık vurguladığı bir şeyi de bizzat gözlemleme imkanı bulduk. Çorumluoğlu, Manisa'da birlikte çalıştıkları dönemden edindikleri tecrübelere dayanarak Vali Bektaş'ın Zonguldak için bir şans olduğunu, gerçekçi her projeye açık, emek vermeye hazır bir vali olduğunu söylüyordu. Şu an itibarıyla bu önermenin doğruluğunu test edecek verilere sahip değiliz. Fakat toplantıda Vali Bektaş'ın oluşturduğu algı bu sözleri teyit edecek şekilde gerçekleşti.
FİLYOS PROJESİNDEN EREĞLİ NASIL ETKİLENİR?
İstanbul, Türkiye ekonomisi için neyse, Karadeniz Ereğli Zonguldak için aynı anlama gelir. En azından Filyos projesinde anlamlı gelişmeler yaşanana kadar durum buydu. Aslında hala böyle ama Filyos projesi tamamlandığında, vilayetin ekonomik ağırlık merkezinin Ereğli'den ova bölgesi denilen Çaycuma-Devrek bölgesine kayacağına ilişkin önermeler ortaya atılmıştı.
Vali Bektaş, Filyos Projesi'nin, istatistiki bölgeler sınıflandırmasında TR 81 olarak adlandırılan Zonguldak-Karabük-Bartın bölgesini Karadeniz'in dört bir yanına, bu arada orta anadolu'ya da bağladığını söyledi. Kendisine, bu durumun Ereğli bölgesinin tali bir bölgeye dönüşmesine yol açıp açmayacağı konusundaki görüşlerini sordum. Cevaben, Ereğli'nin il olma beklentisi olan bir yer olduğunu, ancak bunun cari şartlarda mümkün görünmediğini , ilçenin yüzünün bugün itibarıyla daha ziyade Düzce-Sakarya bölgesine dönük olduğunu söyleyerek karşılık verdi ve Filyos Projesi'nin Ereğli'de üretilen çeliğin kullanılması için alan yaratacağını, Ereğli'nin değerinin bugünküne kıyasla ikiye katlanacağını ekledi. Ereğli'nin yönünün, Filyos Projesi'nin tamamlanmasıyla daha batıdaki bölgelerden, Filyos bölgesine dönmesinin beklendiğini söylemek muhtemelen yanlış olmaz.
MADEN KAZALARI KONUSUNDA...
Zonguldak Valisi, Kozlu'da kömür üretiminde yarı mekanize sisteme geçilmesiyle üretimin beş-altı kat arttığını, bu durumun maliyeti düşürdüğünü, iş kazası riskini azalttığını ifade etti. Bunun üzerine, kaçak ve özel ocaklarda artık neredeyse aylık rutine dönüşen ölümlü iş kazalarınınsorarken kasıtlı olarak iş cinayeti kavramını kullandık, vali Bektaş da bu kavramı teyit ettinasıl önleneceği konusunda nasıl bir yaklaşım geliştirdiklerini de sorduk.
Bu soruya verdiği cevap, Vali Bektaş'ın konuya sadece idare-i maslahat amacında bir devlet memuru, meseleyi tüm yönleriyle ele alan bir devlet adamı olarak değil, aynı zamanda bir baba şefkati, bir kardeş sevgisi; yani pek çok sözü edilen ama pratikte pek az kaale alınan insani düzlemde de iliklerine dek hissettiğini gösterdi. "On dokuz yaşında bir delikanlıyı, o fare yuvası gibi deliklerde iş cinayetlerine kurban gitmesine katlanmak zorunda değiliz. Güvenlik toplantısında söyledim, artık iş cinayeti yaşamak istemiyorum,dedim. Buna alışmak zorunda değiliz, siz de alışmayın" dedi. Bu konuda Vali Bektaş'ın söylediklerinin ne ölçüde samimi olduğunu ise sadece kaçak ocaklarda yaşanan iş cinayetlerinin periyotları arasında anlamlı bir değişiklik olduğunda test edebileceğiz.
EREĞLİ'YE ÜNİVERSİTE KAMPÜSÜ...
Karadeniz Ereğli'de biliyorsunuz yaklaşık beş yıldır Devlet Hastanesi'nden boşalan araziye BEÜ için bir kampüs yapılması tartışılıyor. Son dönemde askeriyenin güvenlik bölgesi rezervi nedeniyle başka yerlerde arayışlar başlamıştı. Bu da "Devlet Hastanesi alanındaki işi beceremedik-beceremediler" şeklinde eleştirilere yol açmıştı.
Devlet Hastanesi alanı belediye tarafından üniversite alanı olarak tahsis edilmiş, belediyeye ait yoldan ihdas parseller bu alana katılmıştı. Devlet Hastanesi olarak kullanılan binalar ve müştemilatı, üstünde fazla düşünmeden apar topar yıkılıp hafriyatı kaldırılmıştı. Bu konu arada geçen bir sürü seçimde iktidar partisinin yerel unsurları tarafından büyük bir başarı hikayesi olarak oya tahvil de edilmiş, ancak Ereğli dışında konunun yetkili paydaşları olan Vali, Rektör, YÖK, Kalkınma Bakanlığı vesaire bu konudabelki siyasi bir miting için gelen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 'Meselenin kısmen çözüldüğü'ne ilişkin söylediği tek cümle dışında anlamlı bir kelam etmemişti.
Vali Bektaş, Karadeniz Ereğli'nin kentsel sorunlarını iyi kötü çözmüş bir şehir olduğunu, en önemli sorununun üniversite altyapısını oluşturamaması olduğunu söyledi. Araya laf girdi, bunu tekrar hatırlatarak düşüncelerini sormak gerekti. Bektaş özetle şöyle diyor:
"Devlet Hastanesi'nin terk ettiği alan bizim muhayyilemizdeki kampüsün ihtiyaçları için yetersiz. TSO ve Belediye Başkanı bir iki alternatif yere bakıyor. Ben de gideceğim, onay verince hızlı bir şekilde meseleyi çözeceğiz"
Valinin devamında söylediklerinden anladığımız, konunun orman arazisi kullanmak suretiyle çözüleceği şeklinde. Böyle bir alan Osmantepe'deki akademisyenlerin buraya pek sıcak bakmadığını biliyorum, Kemer-Kandilli arasında, bir de Ereğli Zonguldak yönünde, Ören'den sonra bulunabilir ama yer konusunda söylenen bir şey yok.
Söylenecek bir şey elbette var ama bu konu valinin şahsıyla ilgili değil. AK Parti İlçe Başkanı, önceki dönem, geçmiş dönem ve mevcut AK Parti Milletvekilleri, önceki dönemin sonlarına dek AK Partili kalan belediye başkanı, bu arada Ereğli'ye gelenCumhurbaşkanı da dahil olmak üzere tüm iktidar partisi yetkilileri bu alanın kampüs olacağına, bu hedefte bir sapma olmadığına ilişkin kesin sözler ettiler. Askeriyenin güvenlik bölgesi rezervini kamuoyuna açıklayan önceki dönem CHP ilçe başkanına bir çuval dolusu laf ettiler. Önceki dönem belediye başkanı başka yer arayışına giriştiğinde, parti içindeki başkana karşıt olan gelenekçi unsurlar, başkanı teyit etmek şöyle dursun, doğrudan karşısında konumlandılar.
Şimdi Vali Bektaş diyor ki "Orası bizim için yeterli değil. Başka yer bakacağız." E o zaman bunca zamandır işin rantını yiyip emeğinden kaçınanlara bir iki kelam etmek gerekmez mi?
Vallahi içimden bir şeyler geçiyor ama lafın tamamı deliye söylenir. Hafıza-ı beşer nisyan ile maluldur deyip olguları ortaya koyduktan sonra, kimi zaman söylenmesi gerekeni okura bırakmak yeğ tutulmalıdır belki de...
ETİKETLER : Yazdır
Diğer Yazıları
© degisimmedya.com
İletişim Bilgileri Künye İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz. Tel : 0 372 322 27 30
E-posta: info@degisimmedya.com