mhamdiguner@hotmail.com
DÖRT BAŞI MAMUR MÜSLÜMANLIK
21 Aralik 2020 09:28:39
Günerle Cuma Sohbetleri
Eğer bir Müslüman “Şehadet ederim ki Allah’tan başka ilah (şaşmaz kanun koyucu, her şeye hakim olan ve gerçek sığınak) yok ve Muhammed (sas) de onun kulu ve elçisidir” deyip namaz kılıyorsa, oruç tutup zekat veya sadaka veriyorsa. İyilikleri tavsiye, kötülükleri önlüyor veya en azından önlemeye çalışıyorsa…
Hakiki iman sahibi olan bir kişi içtiği suyu üç yudum halinde içerek sünnete uyuyorum; öyleyse o peygamberin siyasetindeki sünnetine de uymalıyım diyor ve ittiba ediyorsa; Fıkıh yapımında( kanun ve hukuk inşasında) peygamberin yolundan gidiyorsa…
Gerçekten bir müslüman ailevi hayatta, nafaka hususunda, miras konusunda Kur’an-ı kerime uyuyorsa, İşine uygun düşse de düşmese de ilahi emirleri uyguluyorsa o Müslüman İslam’ı dört başı mamur bir müslüman olmak yolundadır.
Eğer Müslümanlar peygamberlerini kız isteme heyetlerinde İslam’a uygun hareket ettikleri gibi düğünlerinde de dini kuralları gözetiyorlarsa. Çocuklarının sünnet cemiyetlerinde İslami kuralları gözettikleri gibi eğitimlerinde ve kıyafetlerinde o kuralları gözetiyorlarsa..
Şayet Müslümanlar namazdaki sünnetleri asla ihmal etmediği gibi kul hakkı yemekten, haksızlık ve adaletsizlik yapmaktan, iltimas etmekten, torpil ile iş yapmak, yahut yaptırmaktan sakınıyorlarsa, Fiskoslarında önce etrafta sıkıntı çekenlerin sıkıntılarını gidermeyi, iyilik yapmayı ve insanlar arasını düzeltmeyi birbirlerine tavsiye ediyorlarsa..
Eğer Müslümanlar Peygamberimizin tüm davranışlarını merak edip öğrendiği gibi faizi, sömürüyü, ırkçılığı önlemeye çalışıyorlarsa..
Şayet Müslümanlar peygamberlerinin açlıktan karnına taş bağladığını, uyuduğu hasırın izlerinin üzerinde çıktığını hatırlayıp tıka basa doymaktan, lüks elbise giymeyi, villalarda yaşamayı, beş yıldızlı otellerde misafir olmayı, son model arabalarla dolaşmayı kendilerine yakıştırmıyorlarsa..
Eğer Müslümanlar Peygamberlerinin devleti nasıl yönettiğini, siyaseti nasıl yaptığını, ekonomiye nasıl baktığını, bürokraside hangi ilkeleri tavsiye ettiğini, hukuk ve yasalarda hangi direktifleri verdiğini de öğrenip ona göre davranıyorlarsa..
Şayet Müslümanlar gece uyandıklarında yataklarında öteye beriye dönmek yerine kalkıp abdest alarak uyku serkeşliğini atıp hiç değilse iki rekat teheccüd namazı kıldıktan sonra sadece kendisi için değil bütün Müslümanların, hatta tüm insanların salahı için dua yapıyorsa…
Eğer Müslümanlar peygamberimizin yüksek bina yapma yarışına girişme yerine sağlam bina inşa etme gayretine girer ve binalarını da verimsiz arazilerde yaparak verimli arazileri tarıma bırakıyorlarsa, çok eskiden yerleşilmiş düzlüklerde hiç değilse bir katlı evlerle yetinmeyip depreme dayanıklı bir şekilde büyük aileyi barındıracak iki üç katlı evler yaparak verimli düzlükleri kapatmaktan sakınıyorlarsa işte onlar dört başı mamur bir Müslümanlık yaşıyorlar demektir.
Aslında Müslümanlar Kur’an-ı kerimin sondan 12.suresi olan Asır suresine uyarlarsa gerçek İslam’a kavuşurlar. Çünkü orada krizlerden kurtuluşun 4 çaresi verilmiştir. Mehmed Akif safahatında bunu şöyle dile getirmektedir:
“Hani Ashab-ı Kiram ayrılalım derken / Mutlaka sure-i vel’asrı okurlarmış neden?
Çünkü meknüz o büyük surede esrar-ı felah / Başta iman-ı hakiki geliyor sonra salah.
Sonra hak, sonra sebat. İşte kuzum insanlık / Dördü birleşti mi yoktur sana hüsran artık
Not: Meknüz kelimesi ‘hazine olmuş, saklanmış’ demektir.
Muhammed Hamdi GÜNER/Emekli Müftü
ETİKETLER : Yazdır
Diğer Yazıları
© degisimmedya.com
İletişim Bilgileri Künye İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz. Tel : 0 372 322 27 30
E-posta: info@degisimmedya.com