Büyük kavga… Çok sayıda ekip sevk edildi…
  Ağaçtan düştü…
  Feci kazada 2 kişi öldü!
  Başkan Ünlüer ve Yönetimi de katıldı
  İşçi servisine çarptı!
  Kontrolden çıkınca!.....
  FRENİ PATLAYINCA!.......
  Feci kaza…
  Refüje çıktı!....
  Talihsiz genç ölü bulundu
15 Aralık 2025 Pazartesi
Değişim Medya  |  Haber |  Dergi  |  Radyo - 0 372 322 27 30
logo
  •  
    •  » GÜNCEL
    •  » KÜLTÜR
    •  » SİVİL TOPLUM
    •  » KULİS HABER
    •  » YEMEK
    •  » DİN VE MEZHEPLER
    •  » EREĞLİ TARİHİ
    •  » FOTO GALERİ
    •  » VİDEO GALERİ
    •  » YAZARLARIMIZ
    •  » RÖPORTAJ
    •  » SİNEMA
    •  » TEKNOLOJİ
    •  » DİYALOG
  • SİYASET
  • AKÇAKOCA
  • EKONOMİ
  • GÜNDEM
  • ASAYİŞ
  • YAŞAM
  • SAĞLIK
  • MEDYA
  • SPOR
  • EĞİTİM
DOSTLAR ALIŞVERİŞTE GÖRSÜN...

DOSTLAR ALIŞVERİŞTE GÖRSÜN...
16 Haziran 2016 08:52:59

Yazar : Hüseyin Aksakal

  • Whatsapp ta Paylaş

Bu sene yaz aylarının geldiğine ikna olacak bir hava sıcaklığına ulaşmak mümkün olamadı ama bunu da yılın en uzun günlerinde yaşanan Ramazan ayını kolaylaştıran bir lütuf saydık.

Ramazan ayı kültürü sürekli değişim içindedir. Davulcular, Ramazan pidesi, top atışları, çeşitli ramazan etkinlikleri, çeşitli tatlılar... ve evet... toplu iftarlar.

Toplu iftarlar, basın mesleğinde iştigal edenler için hep bir ilgi kaynağıdır. Öncelikle toplu iftarlar genelde kurumsal kimlikler altında gerçekleştirilir ki bunun haber değeri vardır. Kimi durumlarda, iftarı verenin ilgisi, iftarın kendisinden ziyade bu etkinlik hakkında yapılan haberlere yöneliktir. İftar sahibi bu durumda "Ben varım, böyleyim" deme ihtiyacını ortaya koyar ki bu tutum sorgulanmalıdır.

Çoğu yerde basın mensupları da bu etkinliklere ne ölçüde itibar edeceğine iftar sahibiyle ilişkisinin türüne göre karar verir. Bu da kendi başına sorgulanabilir bir durumdur. Ancak bu durumu da kendi davetinin başkalarının önüne geçmesini bekleyen, hatta beklemeyi de geçip bunu sağlamak için değişik enstrümanları devreye sokan—okuru tenzih ediyorum—iftar sahiplerinin de rolü olabilir.

Yine de, bir kurumun, bir derneğin vb. çalışan veya üyeleriyle bir araya gelmesinde yadırganacak bir şey yok. Fazla negatif olmamak gerek, bu iftarlar aynı zamanda insanların ortak paydalarının altını çizmek, iyi niyetleri vurgulamak, birliktelik bilincini pekiştirmek için—zaten Ramazan bir anlamda bu demek değil mi—bir fırsat da olabilir...

Yeter ki mübalağaya kaçılmasın.

***

Önceleri Ramazan ayının son haftalarında gerçekleştirilen toplu iftarlar, bu sene ilk haftanın ardından tam gaz başladı. Bu iftarlar hakkında epey bir senelik gözlemlerimiz var.

Öncelikle iftara katılanların büyük bölümü aynı kişilerden oluşuyor. Yani A kurumu bir iftar verdiğinde tüm protokol, kamu yararına çalışan dernekler ve üyelerini, iş çevrelerini falan davet ediyor. B kurumu iftar verdiğinde de durum değişmiyor. Böylece iftar davetleri birbirlerinin karbon kopyasına dönüşüyor. Sadece bir isim değişikliğiyle gerçekleşen bir "Dostlar alışverişte" görsün hali yani...

Bu iftar sahipleri, iftarların çakışmaması için bir koordinasyon sistemine de sahip olsa gerek ki, şehir hayatında baskın rol oynayan kimsenin iftarı birbiriyle çakışmıyor. Belki Ramazan başlamadan, hangi gün kimin iftar vereceği müzakere ediliyordur, kimbilir?

Bu satırların yazarına meçhul bir konu da, iftar yemeklerinin basmakalıplığıdır. Birbirine öyle yakın sofra düzenleri kurulur, yemekler birbirine o denli benzer ki bu konuda da yazıya dökülmemiş bir uzlaşma olduğunu düşünmeden edemiyor insan. Bu, iftar hizmetini veren organizasyon firmasının paket fiyatlar üzerinden anlaşma yapmasından kaynaklanıyor da olabilir.

***

Sonra iftarlar arasında bir rekabet de dikkat çekiyor. Bizzat iftar sahipleri—okuru yine tenzih edelim— "Nerde falancanın iftarı, nerede bizimki" gibi bir tavır sergileyebiliyor. Öncelikli kriter katılımcı sayısı elbette. Sonra –varsa iftarda yapılan konuşmanın aldığı alkış miktarı— iftarın verildiği salon, takdim edilen iftar yemekleri falan kriterler arasında yerini alıyor. Elbette ertesi gün iftardan söz edilip edilmediği de önemli.

İftarda genelde bir çorba, bir ana yemek, bir de tatlı ikram edilir. Hurma, salata, börekler, çeşitli türden içecekler hazır bulundurulur. Ramazanın ilk haftasından sonra, azalan mide kapasitesiyle hepsini yemeye kalkanlar, sahura kadar mide problemleriyle karşı karşıya kalabilirler.

Zaten bu yemeklerin tamamının yendiğini de düşünmemek gerek. Her masada ikram edilen yiyeceklerin yarısı, iftarın ardından da sofrada kalırlar. Bu açıdan düşünüldüğünde, özünde empati geliştirme ve paylaşma olan Ramazan, aynı zamanda israf ayına da dönüşüyor.

Yedi bin birim (bu sadece belediyenin rakamı: bunların tek tek kişilere değil de evlere verildiğini, bir ailede ortalama dört kişi yaşadığını düşünürseniz durumun vahameti daha da belirginleşir.) Ramazan Paketi yardımı yapılan bir ilçede, beş yüz kişilik bir iftar yemeğinin ardından, beş yüz kişilik gıda israf oluyorsa, bunu eleştirmek gerekir.

Yukarıda belirtildiği üzere, eğer iftar düzenlenecek günler ve menü konusunda uyumu sağlayan bir sistem varsa, israfın önüne geçilmesi için de işletilmesi gerek.

Bunlar bu satırları yazanın gözlemleridir... Yine belirtildiği üzere, halisane duyguların yaşandığı etkinlikler konusunda gereksiz yere negatif bir algı yaratmamak gerekir.

Bu Yazı Toplam 1196 Defa Okunmuştur

ETİKETLER : Yazdır

      Yorumlar
    Yorumlar, editörlerimiz tarafından onaylandıktan sonra yayınlanır. Kanunlara aykırı, konuyla ilgisi olmayan, küfür içeren yorumlar onaylanmamaktadır.
    Henüz bir yorum yapılmamış

     Diğer Yazıları


    • HAVADAN SUDAN…
      30-09-2019 | 07 : 59 53
    • KAMPÜS SORULARI
      30-03-2018 | 08 : 44 13
    • DÖNER ÜSTÜ HABER...
      19-07-2017 | 09 : 50 49
    • ZAM DİYE BİR ŞEY …
      07-09-2019 | 08 : 17 26
    • UNUTMADIK DİYORUZ AMA…
      17-08-2019 | 08 : 32 06
    • GUGUK KUŞU YUMURTASI...
      10-08-2016 | 08 : 43 05
    • "TAŞ İŞTE..."
      22-12-2016 | 09 : 23 15
    • İYİ PARTİ, MHP, SAADET PARTİSİ
      19-07-2018 | 08 : 03 14
    • ALAPLI’DA ALTIN ARAMAK…
      04-09-2019 | 10 : 22 27
    • EKSİK OLMASINLAR...
      08-03-2018 | 08 : 05 49
    • CHP... CHP... CHP...
      10-09-2018 | 10 : 05 30
    • BEN "HAYIR" DİYECEĞİM
      23-01-2017 | 08 : 36 09
    Tüm Yazıları

     Köşe Yazarlarımız


    • doğan  yıldıztan
      doğan yıldıztan
      Bir Başka Avrupa!
    • UĞUR DEMİROĞLU
      UĞUR DEMİROĞLU
      HALKIN PARTİSİNDE YENİ YÖNETİM BELİRLENDİ…
    • Hasan Vehbi Ersoy
      Hasan Vehbi Ersoy
      DEİZM-TEİZM-ATEİZM-PANTEİZM’E BAKIŞ
    • Semih ÇOLAK
      Semih ÇOLAK
      SEÇMEN NE DEDİ?
    • Konuk Yazar
      Konuk Yazar
      Temiz enerji ve gelecek mücadelesi
    • Uğuralp CİVELEK
      Uğuralp CİVELEK
      “Bu bir suç duyurusudur”
    • Özkan Doğan
      Özkan Doğan
      YEREL RADYO VE REKLAM
    • Şenol AZMAN
      Şenol AZMAN
      “Aman doktor, yaman doktor. Derdime bir çare!” – 2-
    • Op. Dr. Erol GÜNEN
      Op. Dr. Erol GÜNEN
      Ortopedi ve Travmatolojide Rejeneratif Tıbbın Geleceği
    • Merve KIRAN
      Merve KIRAN
      KİLO KONTROLÜNDE KİLİT NOKTA: ARA ÖĞÜNLER
    • Özge CERRAH
      Özge CERRAH
      ÖĞRENECEK ÇOK ŞEY VAR...
    • İsmail DEMİREL
      İsmail DEMİREL
      SAĞLIKTA OLUMSUZ İŞLER
    • Harun KARA
      Harun KARA
      ÖĞRETMENİM , HAKKINI NASIL ÖDERİM !
    • Uzman Klinik Psikolog Erkan EZERÇE
      Uzman Klinik Psikolog Erkan EZERÇE
      SEVGİ ASLA YETMEZ!
    • Dilek Şen Karakaya
      Dilek Şen Karakaya
      KAYIP-YAS SÜRECİ
    • Hamdi Güner
      Hamdi Güner
      DÜNYASI İÇİN DÜRÜST OLARAK ÇALIŞAN MÜSLÜMAN AHİRETİNİ DE MAMUR EDER
    • Hüseyin Aksakal
      Hüseyin Aksakal
      HAVADAN SUDAN…
    • Elif Yapıcı
      Elif Yapıcı
      ECHO İLE NARCİSSUS’ UN ACI VEREN HİKÂYESİ
    • Durul Mert M.A Ed.
      Durul Mert M.A Ed.
      İNSANLARIN EN BÜYÜK ARZUSU MUTLULUK AMA NASIL MUTLU OLABİLİRİZ?
    • Kudret Yavuz Eren
      Kudret Yavuz Eren
      Çocuğunuz her şeyi unutuyor mu?

     Çok Okunan Köşe Yazıları


    • BUGÜN
    • BU HAFTA
    • BU AY

    » Henüz BUGÜN Yazı Görünmüyor
    • Op. Dr. Erol GÜNEN
      Ortopedi ve Travmatolojide Rejeneratif Tıbbın Geleceği
    • Op. Dr. Erol GÜNEN
      Ortopedide Robotik Cerrahiler: Geleceğin Tıbbına Açılan Kapı
    • Op. Dr. Erol GÜNEN
      Ortopedi ve Travmatolojide Rejeneratif Tıbbın Geleceği
    Değişim Medya  |  Haber |  Dergi  |  Radyo - 0 372 322 27 30
             

    © degisimmedya.com

     İletişim Bilgileri
     Künye
    İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın
    Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz.
    •   ASAYİŞ
    •   EĞİTİM
    •   GÜNCEL
    •   KÜLTÜR
    •   KULİS HABER
    •   SİNEMA
    •   TEKNOLOJİ
    •   TÜRKİYE
    •   DÜNYA
    •   FOTO GALERİ
    •   VİDEO GALERİ
    •   YAZARLARIMIZ
    •   GÜNÜN HABERLERİ
    •   Arşiv
    Tel : 0 372 322 27 30

    E-posta: info@degisimmedya.com