Zonguldak'ta asla gündemden düşmeyeceğine emin olabileceğiniz konuların başında Türkiye Taşkömürü Kurumu gelir.

İşçi alınması, işçi alınmaması, toplu sözleşmeleri, özelleştirilmesi, özelleştirilmemesi, (Allah göstermesin) iş kazaları, grizular, göçükler; geleni gideni, soru önergesi, verilen cevaplar hep ilgi odağıdır. Haberdir.

Geleni gideni derken, Maden işçileri ve TTK yöneticileri dışında madene en fazla uğrayan sosyal sınıf herhalde siyasetçidir. Kim geceleyin emekten yana, halkçı, müşfik görünmek istese kendini maden işçilerinin kömür karası kollarına atar.

Cumhurbaşkanı (Dönemin başbakanı) Recep Tayyip Erdoğan, TTK'ya işçi alınacağı haberini maden ocağına girdiği ziyaretinde vermişti. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, genel başkan seçilmesinin hemen ardından yılbaşını Zonguldak'ta maden ocağında geçirmek istemiş, dönemin enerji ve çalışma bakanı Zonguldak madenlerine yılbaşı için erken rezervasyon yaptırınca, o da el mecbur Soma'da bir maden ocağında yılbaşını geçirmişti.

Kılıçdaroğlu iktidar çalımı yiyen tek siyasi değil. Öyle mecliste temsil edilecek kadar oy bulamayan siyasi parti genel başkanları özel günleri madenlerde geçirme ayrıcalığından yararlanamaz. Bunlara sadece TTK'da örgütlü Genel Maden İşçileri Sendikası'na ziyarette bulunmak, ya da kuyu ağzında işe gidip gelen işçilere iki kelam etmek dışında itibar edilmez.

Tüm özel günler güzel ama yılbaşları bir başkadır maden ocaklarında. TTK, son birkaç yılbaşında mutlaka bakan ağırlamıştır. Bakan çağırabilecek kapasiteye sahip olmayan özel maden ocakları ise gazetecileri ağırlayarak(Ne hikmetse TTK'da gazetecilerin yılbaşı eğlencelerine katılmasına izin verilmiyormuş kamuoyunda ilgi uyandırmaya çalışırlar.

Zannedersin ki insanların canları pahasına ter döktüğü karanlık dehlizler değil de çakıl gazinosunun ön sıraları için mücadele veriliyor.

***

Bunca göz önünde, bu denli herkesin ilgisini çeken bir kurumun şu anda bulunduğu durum, mazhar olduğu ilgiyle ironik sayılabilecek bir tezat içeriyor.

Türkiye'de yeraltı madenciliğinin en önemli okulu olan TTK üvey evlat muamelesi görüyor. Altı yıldır kurumda emeklilikler neticesinde oluşan işçi açıklarının giderilmesi için herhangi bir adım atılamadı. TTK genel müdürleri Enerji Bakanlığına her sene düzenli olarak işçi alınması gerekliliğini bildirdi.

Siyasiler seçimler gelip geçtikçe (Özellikle 2011 seçimlerinde Özcan Ulupınar'ın 'oldu-olacak, sabır, selamet' açıklamaları çarpıcıdır) TTK'ya işçi alımı konusunda beyanlarda, vaatlerde bulundular ama olmadı. Olamadı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu 2015 yılında iki kez geldi, CHP iktidara gelirse TTK'ya 5 bin işçi alınacağı sözü verdi. CHP iktidar olmadı. Olamadı. Kısacası, 2011'den sonra iktidar partisi mensupları "İşçi alımı" sözcüğünü unuttu. Muhalefet de iktidar olamadı. İş kaldı bugünlere...

Tarihinde hiç olmadığı kadar siyasetin gündemine gelen TTK, tarihinde hiç yaşanmamış işçi açıklarıyla karşı karşıya. Zonguldak'ın durumu da farklı değil. Cumhuriyet kuruldu kurulalı göç alan Zonguldak'ın göç vermeye başlamasının sebeplerinin başında kuruma işçi alınması taleplerine hükümetlerin kulak tıkaması geliyor.

Derken geçtiğimiz asırdan bu yana dikkat çekmeyen güvenlik eksikleri gerekçe gösterilerek bazı ocaklarda üretim durduruldu. Son dönemde bu gelişmeler olup biterken iktidar milletvekilleri (seçim yoksa) TTK'nın zararlarına yönelik, Muhalefet partileri TTK'nın kapatılmak istendiğine yönelik propaganda faaliyetlerine hız verdi.

Yine bir yılbaşı geldi, en kral ocaktan en yakışıklı madencilerin bulunduğu panoda rezervasyonlar yapıldı. İki bakan yine yılbaşı maden gazinosunda düzenlenen yılbaşı etkinliklerine katıldı. Tüm Zonguldak kulak kesildi: Bakanlar ocağa girerken, çıkarken ne diyecekti?

Gele gele geldi, "maden sektöründe daha geniş istihdamın altyapısı... Özel sektör madenciliği için çalışmalar..."

Eee? TTK'ya işçi alınması? Tık yok.

Belki de mesele bakanların boyunu aşıyor olabilir... GMİS Genel Başkanının Başbakan Davutoğlu'nun da madene inmek istediğini aktardığı hatırlanacaktır. Bunca bekleyişin ardından Davutoğlu gelir de, TTK'ya işçi alınacağına dair bir şey söylemezse yaşanacak hayal kırıklığını düşünün!

O zaman madenciler maden ocaklarında özel günlerde aralarına siyasetçi kabul etmezse onlara kızılmaması gerek!