Ne oldu da daha iki yıl olmadan Ereğli Belediye Başkanı Hüseyin Uysal ve ERDEMİR arasına kara kedi girdi? Daha da önemlisi bundan sonra ne olacak?

Kesin bir şey yok. El yordamıyla algılamaya çalışıyoruz.

Erdemir, devlete ait olduğu dönemde, ilçenin birçok sorununda çözüm için adres olarak gösterilir, çoğu zaman çözüm için inisiyatif alırdı. Dokunduğu yeri abad etme özelliği vardı Erdemir'in. İnsanlar Erdemir sayesinde sınıf atlayabilir, Hacı Murat'lar bir gecede siyah ciplere dönüşebilirdi.

Erdemir özelleşmesinin ardından şehirdeki sosyal sorumluluklarını birer birer terk etti. Kentin en önemli sosyal-sportif alanını oluşturan Erdemirspor Basketbol takımının yokluğu, Erdemir Sineması'nın faaliyetlerine son vermesi kültürel hayatı nasıl olumsuz etkiledi hafızalardan silinmedi...

Yine de Erdemir ilçede en büyük ekonomik girdiyi sağlayan kurum olarak önemini korudu.

Erdemir son olarak Ereğli'ye kuruluşunun 50 yılı anısına bir fakülte kazandırma sözüyle, yeniden sosyal sorumluluk alanlarına dönüş sinyali verdi.

Gerçi bu fakülte ne oldu belli değil...

***

Ereğli Belediye Başkanı Hüseyin Uysal, 2014 yılında yapılan belediye seçimlerinde Erdemir'de örgütlü Türk Metal Sendikasından ve Erdemir çalışanlarından önemli bir destek aldı. Bazı siyasi yorumcular, Uysal'ı başkanlık koltuğuna oturtanın Erdemir ile selefinin arasında yaşanan gerilim olduğunu düşünmekte büyük oranda haklıydı.

O dönemde hatırlayacaksınız Erdemir Vakfı'nın bir cezası sözkonusuydu ve iktidar partisi ile bu ceza konusunda bir uzlaşma zemini de aranıyordu. Bir kazan kazan işbirliği oldu Erdemir ve AK Parti arasındaki. Erdemir-Vakıf yönetimi uzlaşma ile üyelerini hatırı sayılır bir zararı üstlenmekten koruyacak, AK Parti de bu arada bir türlü ele geçiremediği Ereğli Belediyesi'ni kazanacaktı. Bu iş kamuoyu önünde al-ver şeklinde gerçekleşti ama arkada başka bir üst aklın varlığı da hissedildi.

Uysal'ın 2015 yılının son Belediye Meclisi toplantısında (Olağanüstü toplantı) Erdemir'i İngiliz Yazar William Shakespeare'nin sözleriyle eleştirmesi, hatta tepki göstermesi artık "Öküz öldü, ortaklık bozuldu" noktasına gelindiğinin sinyali olarak okunabilir.

(Bu noktada dikkatli olmakta yarar var. Zira tepkinin konusu konjonktürel olabilir, kısa zamanda ilişkiler hiçbir şey olmamış gibi yeniden düzelebilir. Böyle bir ihtimal hep var.)

Ama görünürde de artık Belediye ve Erdemir'in aynı safta olmasını gerektiren bir zorunluluk yok. Muhtemel ki en başta bir üst akıl var idiyse, başka bir gündeme sahip...

***

Görünen neden olarak Ereğli Belediyespor'un, Beyçayırı Stadı'nı kullanırken teminat mektubu istemesi ve yirmi maddelik bir sözleşmeye imza atılmasının istenmesi ile seyircilerin maç izlemesini güçleştiren uygulamalar...

Görünmeyen nedenler görünmez olduğundan su üstünde değil. Ancak yorumlamak mümkün. Ereğli Belediye Başkanı Hüseyin Uysal, iki yıla yakın dönemi belediye ve ilçe dengeleri üstünde tabiri caizse staj yaparak, kendini geliştirerek geçirdi. Hakkını vermek gerek, takdire şayan bir mesafe de aldı. Artık makamının sahip olduğu "gücün uyanması" noktasına, rahatça inisiyatif üstlenebileceği bir noktaya ulaştı.

Uysal artık Erdemir'in şehre "tepeden bakan" tavrından rahatsızlık duyuyor. Bunda Erdemir'in kuracağını açıkladığı 50. Yıl Fakültesi ile ilgili bir sıkıntı var mıdır? Belediye ve Erdemir arasında imar, arsa gibi konularda uzlaşma gerektiren bir sorun var mıdır önümüzdeki günlerde ortaya çıkacaktır.

Hiç değilse, eğer Erdemir-Ereğli arasında yeni bir denge kurulacaksa, bu dengenin yeniden kurulması için eski dengenin sarsılmasını öngören bir üst bakış ile kurulması gerekir. Bu sadece bir tahmin. Ancak denge sarsıldığında, yeni dengeyi kurmak için karşılıklı tavizler de mümkün olabilir... Eğer varsa bu üst bakışın kime ait olduğunun da, çok değil bir iki ay içinde ortaya çıkmasını beklemek gerek.

Bir olasılık, artık Ereğli Belediyesi, dolayısıyla Başkan Uysal'ın etrafında olanlara seyirci kalan, gelişmelere göre pozisyonunu belirleyen tutumundan ayrılma çabası içinde olduğu... Bu durumda üst aklı bizzat kurumsal yapısı içinde belediye kurgular.

Olasılıklar tükenmez. Kesin gözüken tek şey, Uysal'ın daha fazla inisiyatif gerektiren konularda yeni hamleler atmasının beklenmesi gerektiği...

Bekleyip görelim...