İnsanlar değişir mi? İnsanlar değiştikçe fikirleri de değişir mi?

İnsanların da fikirlerin de değişimini temel bir insan hakkı olarak kabul etmek gerekir ama gerçekten de bir değişim mi vardır, yoksa giysi değişse de içindeki aynı mıdır diye sorgulanması gerekmez mi?

Yine de Türkçede 'Can çıkar, huy çıkmaz' diye özlü bir deyiş vardır. İnsanların nasıl değiştiği, onların nasıl bir ruh halinde olduğunun göstergesidir.

Siyasi tarihimiz 'değişim geçirenler' ile 'döneklik edenler' arasındaki farkı çok iyi ortaya koyan örneklerle doludur.

***

1977 yılında Bülent Ecevit'in "Kumar Borcu olmayan 11 milletvekili arıyorum" cümlesiyle çıktığı arayış, 2. Milliyetçi Cephe hükümeti görevdeyken partisinden istifa eden 12 eski Adalet partiliyi bakanlık karşılığında transfer etmesi, (Bir kişi CHP'ye geçmedi, bir kişi de bakanlığı kabul etmedi, bu 12 kişiden 10'u bakan oldu) bunun sonucunda Cumhuriyet tarihinin en önemli yolsuzluk soruşturmalarının yaşanması örneğini yaşı uygun olanlar hatırlayacaktır.

Siyasi tarihimizde, önemli bir siyasi döneklik olayı olan bu olay, bugün bile Güneş Motel Olayı diye hala hatırlanır.

Bakanlık karşılığında parti değiştiren siyasetçi, özü itibarıyla değişmiş midir, yoksa sadece elbise mi değiştirmiştir takdir sizin...

Abdüllatif Şener, daha genç kuşakların yakından tanıdığı bir siyasetçi... Kendisini seversiniz, sevmezsiniz... Mesele bu değil.

Abdüllatif Şener, uzun süre milli görüş çerçevesinde siyaset yapmasının, ikibinli yılların başında AK Parti'nin kurucuları arasında yer aldıktan, 2002-2007 yılları arasında maliye bakanlığı yaptıktan sonra 2007 seçimlerinde aday olmadı ve partisinden istifa etti. Şener daha sonra Türkiye Partisini kurdu. Parti başarılı olamayınca kapattı.

Aday olsa belki aday gösterilirdi, belki gösterilmezdi. Belki yeniden bakan olurdu, belki olmazdı. Yine de bugün bakıldığında Şener'in neticede daha parlak bir gelecek vaat eden bir siyasi oluşumdan ayrılarak, yeni bir yola girdiği ortada.

Abdüllatif Şener'in partisinden istifa edip kendi özgün mücadelesine başka mecrada devam etmesinin, özü itibarıyla bir değişikliğe mi işaret ettiğine, yoksa sadece giysi mi değiştirmiş olduğuna siz karar verin.

***

Daha yakınlara, Ereğli'ye bakın... Kimse alınmasın gücenmesin diye isim vermeden anlatmaya çalışayım ama bence siz onları tanıyorsunuz.

Ereğli'de bir siyasetçi partisinden istifa etti, iktidar partisinden bir göreve seçildi. Göreve başladı ama aradan geçen süre boyunca daha önce gönül birliği içinde olduğu geçmiş dönem arkadaşları hakkında olumsuz tek bir kelime etmedi. Hatta yeni partisi içinde bu nedenle eleştirildiği bile oldu ama duruşunu hiç değiştirmedi.

Kim olduğunu biliyorsunuz...

Ereğli'de bir siyasetçi bir muhalefet partisinden seçildi. Sonra partisinin önemli görevlerinde bulunmuş siyasetçilerine yönelik ağır ithamlarda bulunarak istifa etti. Sonra seçilmesi esnasında partisindeki herkes kadar, hatta herkesten fazla eleştirdiği iktidar partisine geçti.

Bunun da kim olduğunu biliyorsunuz...

Örnekleri isterseniz siz çoğaltabilirsiniz. Kaldı ki Ereğli siyasetinde kimlerin parti değiştirdiğini de, parti değiştirmelerin hangi saiklerle yapıldığını da bilmeyen yok.

***

Şunu iyi görmek gerek. İnsanlar parti değiştirir ama huy değiştirmez.

Yukarıdaki örneklerden de anlaşılacağı üzere, siyasi değişimin nedeni ve değişimin oluş şekli insanın karakterini ele veren önemli ipuçlarıdır.

Eğer insan siyaseti memleketine, bölgesini kalkındırmak, millete hizmet vb. ülküsel saiklerle yapıyorsa, içinde bulunduğu siyasi harekette bunu yapamayacağını düşünüyorsa yeni bir rota çizmesi onun ismine kara çalmaz. Dahası tam tersi doğrudur.

Ancak insan siyaset yaparken önceliği kişisel kariyerinin ilerlemesi ise bu insanın yaşadığı parti değişikliğinin eleştirilmesinde şaşılacak bir şey yok.

Her iki durumda da siyasi gömleğin içindeki insanın değişmediğini görebilirsiniz...

Birisi "İnsan"dır, öbürü "Dönek"...