12 Yıldır Düzce ve ilçelerini içeren Tarih,Kültür,Turizm ile ilgili çalışmalar yapmaktayım. Akçakoca'nın köyleri, Yeşil Akçakoca, Lazimarktan Ayazlı'ya, Akçakoca'da spor, Düzce şehitlerimiz, Düzce Hakkında Herşey, Düzce'de spor, Düzce Laz kültürü" adlı kitap derlemelerim var. Bu eserlerim internette tanıtım sitesi olarak bulunmaktadır (İbrahim Tuzcu.net) sitesi bakınız. Düzce Sportif Gazetesi sahibiyim. Yerel futbol Düzce ve Akçakoca temsilciliğini yapmaktayım. Kdz. Ereğli Değişim haber Düzce temsilcisiyim. Ayrıca Akçakoca'nın 43 köy ve 8 mahalle okullarında Tarih, Turizm, Kültür dersi veriyorum. Ama gelin görün ki Düzce il olduktan sonra hiçbir yerde Tarihini, Turizmini, Kültürünü içeren hiçbir kitap bulunmamaktadır. Valilik kütüphanesi, Belediye kütüphanesinde vb gibi kütüphanelerde böyle tanıtıcı hiçbir kitap bulunmamaktadır. Yıllarca İstanbul Beylikdüzü'nde Emit Fuarı yapılmaktadır. Gidin bakın diğer illere birde Düzce'mize bakın ufak ufak broşürden ibarettir. İl Turizm ve Kültürlüğü için ne vardır. Düzce'mizi kim tanıtacak.14 yıldır Düzce Turizm Müdürlüğü'nde bulunan müdür bey hakkında eleştiri yapıyorlar ama halen görev başında olan müdür beye, bundan iki yıl önce bu eserlerle ilgili yanına gittim bütçem yok yapamayız dedi. Sonra gel sonra gel, sonra gel ben bıktım. O bıkmadı. En sonunda Düzce Şehitleri ile ilgili cd mi aldı. 6 ay bekletti ve geri verdi. Bir anlam veremedim. Emit fuarı olur davet etmez. Konferans olur davet etmez, seminer olur davet etmez, etmez etmez etmez.. Ama kendi lehine olan her şeyi yapıyorlar ama böyle eserler için gidildi mi bütçemiz yok derler. Düzce ile ilgili böyle bir çalışma maalesef yok.

Valiliğe bazı illerden tanıtım kitapları geliyor ben şahidim ama onları bile okumadan bir kenara atıyorlar onları örnek gösteriyorum. Ama yine nafile, Vali'ye çıkıyorum olmaz, dört yardımcısına çıkıyorum olmaz. Bazı iller tanıtıcı kitabı hazırlatmak için 30-40 milyarı gözden çıkarıyor. Bizim elimizde hazır kitaplar var ama ilgi yok. Sayın Valilerimiz Düzce'yi tanıtıyoruz. Çağ atlatıyoruz diyorlar. Sayın Düzce'liler sizcede öyle midir acaba, var mı böyle tanıtıcı bir kitapları. Valilik Kütüphanesine gidin ne var orda isteyin tarih kitabını bakın size ne cevap verecektir müdür bey. Düzce'yi tanıtım vakıfları, dernekleri vb gibi özel toplum kuruluşları var. Sorun gidin var mı böyle bir eserleri, ama sorun bizler Düzce'yi tanıtıyoruz diyorlar. Sizce de öyle midir, Düzce' nin yetiştirdiği bir hoca var. Erzurum Üniversitesi'nde yazık bu adam ne yapar. Düzce tarihiyle ilgili niye bir kitap yapmamıştır. Bir sorun ama ben kendisine bunu anlattım benim işim var dedi. Düzceli değerli yetişmiş insanlar var ne yapmışlar tanıtımları için bazı değerli ağabeylerim var. onları tenzi ediyorum tabiki. Düzce Belediyesi'nin bünyesinde Kültür ve Tanıtım müdürlüğü var. Belediye Başkanı emir verdiği halde bir cd 3 ay kendisinde kalmasına rağmen ilgi göstermemiştir. Cd'yi almaya gittiğimde çok rahatsız ediyorsun bizi demeye varan hakaretlerde bulunmuştur. Yazık yazık şu Düzce'nin haline bu insanlara kimse bir şey sormayacak mı? Düzce 'de bulunan medya kuruluşlarına gittim haftada bir gece turizm ve kültür içeren tanıtıcı program yapalım dedim. Nerde hepsi sırtını döndü. Özel toplum kuruluşları keza öyle. Burada bana göstermiş oldukları ilgiden dolayı bazı kurumlara çok teşekkür ediyorum. 3 Milletvekiline danıştım onlarda maalesef ilgi göstermeyince şevkim kırıldı artık. Düzce içinde bende bazı projelerimi rafa kaldıracağım. 1 vekile cd lerimi verdiğim halde bunları kaybettikleri söylediler. Yazık acaba kim yalancı, sayın vekillerimize sormalı defalarca gittim ne ilgisi, benimle birde alay etti dalga geçti. Yeni gelen vekiller aynı yok gölet, yok hastane yok, spor salonu, yok, yok, yok, yok, kim yalancı. Neden böyle eserlere sahip çıkılmaz maddi boyutu az olan bir proje. nerelere vermiyorlar ki, örnekse, Konuralp Müze Müdürlüğü'nde bir eleman kitap yazmış bir bakın görün siz karar verin tek maliyeti 110 tl benimki 55 tl yazık, nasıl oluyor, anlamış değilim. 2 Milletvekili, Düzce Üniversitesi, Düzce Belediyesi, Düzce Valiliği, Düzce'de ne kadar STK kuruluşları, değerli basın, aklınıza kim geliyorsa, Akçakoca'da , 2 Kaymakam, 2 belediye başkanı, 2 milletvekili, özel toplum kuruluşları, bu eserlere ilgi göstermemiştir. Hatta beni soranlara öyle birisi yok denecek kadar küçülmüşlerdir. Kaymakamlığa, belediyeye verdiğim kitapları kaybetmişlerdir. Yazık gidin sorun isteyin Akçakoca ile ilgili bir doküman var mı? Size ne cevabı vereceklerdir. Ama Akçakoca Halk Kütüphanesi'ne yeni gelen müdürümüz bu eserlere sahip çıkmış kitapları kütüphanesine koymuştur. Ama diğer kuruluşlar maalesef lüzum bile göstermemiştir. Sonra çıkmışlardır. Parlayan kent demişlerdir, hadi ya kendinizi kandırıyorsunuz. Düzce'de 2 vali 3 vali yardımcısı, 2 belediye başkanı, Kültür turizm müdürü,3 milletvekili ve ne kadar özel toplum kuruluşu bu eserlerden haberleri olmasına rağmen maalesef ilgi göstermemişlerdir. Bunlar demektedirler ki Düzce turizmde çağ atladı. Sizce öylemi sayın Düzce'liler, yaylalara giden yol yok, levha yok, oteller bakımsız, deniz sahilinde duş yapacak su yok, kabin yok, inanç turiziminde çalışma yok, yok, yok, yok. Size bide MARKA diye bir kuruluşu kısaca anlatayım bu kuruluş ne için kurulmuş ne için var var anlamış değilim. Ben olsam bu kuruluşu lav ederim. Yaptıkları iş yalnızca lüks otellerde yemek yemek, bu kuruluşun kime faydası var. Sayın Düzce'liler bir bakın yazık bu güzelim Düzce'mize yazık oluyor. Düzce'mize bir şeyler üretecekler insanları bekliyoruz. Laf olsun diye kurulan bazı kuruluşları çalışmaları için bizler onları kontrol etmemiz lazım. Hikayesi olmayan ülke de olmaz. Şehirde, ilçede, belde de ister kahramanlık, ister mistik, ister destan, veya ütoptik, mutlaka böyle bir beklenti vardır. Yaşanılmıştır. Bir kısım çevreler, bu hikayelere, böyle eserlere oldum olası karşı çıkarlar. Modern, entel, elit olabilmenin, kalabilmenin önünde engel görürler. Tarihe, kültüre, turizme, yerele kattığı katma değer hiç hesaba katılmaz, görülmez. Düzce eskiden beri bürokrat ve memurların gözünde sürgün bölgesi olarak görülüyor. Düzce'ye gelen bürokrat ve memurlar kısa süreli çalışarak gitmek için tayin istediği bilinirken, Düzce'li görünen birçok memur ise başka ilde çalışıyor. Ankara'nın Düzce'yi üs olarak mı kullandığı sorusu gelirken, deprem sonrası daha çok görülen, son yıllarda azalan bu atamalarda görev yerlerinde sorun yaşayan her memur ve bürokratın Düzce'ye yollanması ise Düzce'nin Ankara'da sahipsiz olduğu düşüncesini de ortaya çıkartıyor. Düzce zaman kaybediyor. Düzce'deki turizm işletmeleri kendi yolunu kendi yapıyor, kendi müşterisini kendi buluyor. Çöpünü bile kendi imkanlarıyla atıyor. Düzce'yi elinden geldiğince kendi çapında tanıtıyor, misafirlerini ağırlıyor. Malesef ki (turizm il müdürlüğü hariç) destek göremiyor... Bu bir destek değil mi? diyeceksiniz. Emit Fuarında Akçakoca her yıl olduğu gibi öksüz kaldı. Kaymakam Belediye Başkanı ve Sivil Toplum örgütlerinin ilgi göstermediği fuarda Akçakoca Düzce standardının bir köşesinde sıkışıp kaldı. Turizm Derneğinin yöneticileri can siparane bir şekilde fuarda Akçakocayı tanıtmak için çalıştılar güya ama ne acıdır ki ilk Turizm ilçesi olan Akçakoca'da Turizm derneğinin yeri yok kağıt üzerinde var ama mekanı yok.