Evlilik niçin zaman zaman çetin görünür? Kimi ilişkiler ömür boyu uyum içinde yürürken, neden kimisi saatli bir bomba gibi tıklar? Ve bir evliliğin kötü gitmesi nasıl önlenebilir, ya da zaten kötü giden bir evlilik nasıl kurtarılabilir?

Evli çiftlerin boşanmaya giden yolunu John Gottman, kurdukları Sevgi Laboratuarında 130 çifti bilimsel olarak gözlemleyerek ve yaptıkları analizlerle ortaya koymuşlardır. Yaptıkları analizlerde boşanmaya giden yolda ilk hata çiftlerin tartışmalara SERT BAŞLANGIÇ yapmalarıdır. Tartışma eleştiri veya iğneleme, bir çeşit hor görmeyle ilerliyorsa "sert başlangıç" yapılmıştır. Sert başlangıç sizi başarısızlığa mahkum eder. Dolayısıyla tartışmaya o şekilde başladığınızda , fişi çekip bir ara verdikten sonra yeniden denemeniz iyi olur. Çünkü öfkelenen bireylerin vücut fonksiyonlarının tekrar eski haline dönebilmesi için otuz dakikalık bir süreye ihtiyaç vardır.

İkinci hata Mahşerin dört atlısıdır. Birinci atlı eleştiridir. Eşinizle ilgili bazı yakınmalarınız olabilir. Ancak yakınmayla eleştiri arasında dünya kadar fark vardır. Yakınma sadece, eşinizin başarısız olduğu belirli eyleme yöneliktir. Eleştiri ise daha geneldir; eşinizin kişiliğine yöneliktir. Yakınma belirli bir davranış üzerine odaklanır, eleştiri ise suçlama ve genel karaktere yönelik saldırıyla işi berbat eder. İkinci atlı hor görmedir. Hangi şekle bürünürse bürünsün dört atlının en kötüsü olan hor görme, tiksinmeyi ima ettiği için ilişkiyi zehirler. Bir sorunu eşiniz kendisinden tiksindiği mesajı alırken çözmeniz gerçekten olanaksızdır. Üçüncü atlı kendini savunmadır. Kendini savunma anlaşılır bir şey olsa da araştırmalar, bu yaklaşım istenen sonucu pek doğurmadığını göstermektedir. Saldırıya geçen eş, pes etmez ya da özür dilemez. Bunun nedeni kendini savunmanın bir çeşit karşı tarafı suçlama olmasıdır. Söylenen asıl şey "Sorun bende değil , sende" dir. Savunmacılık çatışmayı tırmandırır, ölümcül olmasının da nedeni budur. Son atlı ise araya duvar örmedir. İşten eve döndüğünde eşinin eleştirileriyle karşılaşan ve gazetenin arkasına saklanan kocayı ele alalım. Ne kadar az tepki verirse, karısı da o kadar çok bağırır. Sonunda adam ayağa kalkıp odayı terk eder. Karısıyla yüzleşmek yerine, bağlantıyı keser. Ondan uzaklaşarak sadece karısından değil de evliliğinden de kaçar. Araya duvar ören biri olup çıkmıştır. Her iki eş de duvar örebilir ama bu davranış erkeklerde daha yaygındır. Başka bir duvar örme çeşidine de çok çalışmak verebiliriz aslında bunun altında çiftlerin birbirinden uzaklaşması yatabilmektedir.

Sonuç olarak evlilik çatışmalarının çoğu çözülemez. Çiftler birbirinin zihniyetini değiştirmek için yıllarını harcarlar, ancak bu mümkün değildir. Çünkü anlaşmazlıkların çoğunun kökeninde, yaşam tarzı, kişilik ya da değerlere ilişkin köklü farklılıklar yatar. Bu farklılıklar üzerine kavga ederek, ancak zamanlarını boşa harcamayı ve evliliklerine zarar vermeyi başarabilirler.

İlişkiler çatışmalıysa hiçbir şey yapamayacağınız anlamına gelmez. Problemleriniz çözmek adına gideceğiniz bir evlilik terapisti, beraberliğinizdeki sorunların temeline iner ek altında yatan nedenleri irdeleyerek, aranızdaki çatışmaya neden olan temel farklılığı anlamanıza, birbirinize değer verip saygı göstererek o farklılıkla birlikte yaşamayı öğrenmenize ve evliliğinizde ortak bir anlam ve amaç duygusu yaratmanızda yardımcı olabilir.

Dostluk, sevgi ve saygılarımla...

Kaynak:

Evliliğin sürdürmenin yedi ilkesi John Gottman- Nan Silver