Sayın Okurlarım;

Seçim dönemi için yazdığım tüm yazılarımda siz de biliyorsunuz ki mevcut iktidardan kurtulmamız gerektiğinin nedenlerini örneklerle anlattım.

Bu gün bir fıkra ile devam edeyim konuya.

Temel’e mahkemede hâkim sormuş – Oğlum Cumhurbaşkanına niye hakaret ettin?

Benim de kendime göre bir KARİYER planım var Hâkim Bey diye cevap vermiş Temel.

Neymiş o plan deyince Hakim ; - Efendim Numan KUTULMUŞ hakaret etti şimdi AKP Genel Başkan Yardımcısı. Süleyman Soylu hakaret etti şimdi İçişleri Bakanı. En çok da Bahçeli sayar dökerdi şimdi sarayın en has adamı. Benim de bir beklentim var demiş.

Sinan Oğan 1. Tur seçim için tüm açıklamalarını Tayyip ERDOĞAN’ın politikalarının Türkiye için bir tehlike olduğu üzerinden yaptı ve ikinci turda Tayyip ERDOĞAN‘ı desteklediğini açıklarken hiçbir inandırıcı gerekçe gösteremedi.

Ümit ÖZDAĞ ise 7 maddelik protokolü açıklayarak TÜRKİYE‘nin yönetiminin nasıl olması gerektiği konusunda çok açık fikir beyanında bulundu.

Sinan OĞAN ile arasındaki fark işte buydu. Oğan şahsi ikbalini düşünürken ÖZDAĞ ülke ikbali için pazarlık yapmıştı.

Şimdi ben emekli öğretmen olarak son on yıl da aldığım evimin 10 yıllık kredisinin son iki taksitini ödeyeceğim. 2012 yılında 130.000.TL’ye aldığım ev için 70.000 TL kredi kullanmıştım. Ayda 840 TL kredi ödüyordum 118 ay oldu ve iki ayım kaldı. Evi aldığımda maaşım kredinin 4 katıydı. Kiram da 600 TL idi.

Bugün evin değeri benim maaşımın 200 katı. Evin değerinin yarısı için kredi kullanmaya kalksam maaşımın 2 katı. Yani artık ev almak hayal. Asgari ücret 8500 TL TOKİ’nin en ucuz ev taksiti 28.000 TL

Ben ve benim gibi sabit gelirliler AKP’nin son 5 yıllık politikaları ile çok aşırı fakirleştik. Enflasyon % 300 ama benim maaşım son iki yılda % 100 ancak arttı. 1,5 TL’lik ekmek 5 TL, 6 TL’lik benzin 20 TL, 25 TL’lik bir koli yumurta 90 TL.  Bu örnekleri çoğaltmak mümkün.

Halkından tam yetki almış Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile Sayın ERDOĞAN halkını fakirliğe mahkum etti.

Şimdi TBMM’de çoğunluğu aldığı halde Cumhurbaşkanı seçilmediği takdirde bu ucube sistemden kurtulmamız için TÜRKİYE bir fırsat yakalayacaktır.

KILIÇDAROĞLU‘nun zaten açıkladığı parlamenter sisteme dönmek isteğini iktidarı kaybeden Tayyip Erdoğan da destekleyecektir.

Ben 29 Mayıs Pazartesi gününe bu dileklerimle uyanmak istiyorum.

Birbirimize saygılı, dürüst bir seçim olması dileği ile.