Büyük kavga… Çok sayıda ekip sevk edildi…
  Ağaçtan düştü…
  Feci kazada 2 kişi öldü!
  Başkan Ünlüer ve Yönetimi de katıldı
  İşçi servisine çarptı!
  Kontrolden çıkınca!.....
  FRENİ PATLAYINCA!.......
  Feci kaza…
  Refüje çıktı!....
  Talihsiz genç ölü bulundu
07 Aralık 2025 Pazar
Değişim Medya  |  Haber |  Dergi  |  Radyo - 0 372 322 27 30
logo
  •  
    •  » GÜNCEL
    •  » KÜLTÜR
    •  » SİVİL TOPLUM
    •  » KULİS HABER
    •  » YEMEK
    •  » DİN VE MEZHEPLER
    •  » EREĞLİ TARİHİ
    •  » FOTO GALERİ
    •  » VİDEO GALERİ
    •  » YAZARLARIMIZ
    •  » RÖPORTAJ
    •  » SİNEMA
    •  » TEKNOLOJİ
    •  » DİYALOG
  • SİYASET
  • AKÇAKOCA
  • EKONOMİ
  • GÜNDEM
  • ASAYİŞ
  • YAŞAM
  • SAĞLIK
  • MEDYA
  • SPOR
  • EĞİTİM
MUTLU EVLİLİK İÇİN MUTLU ÇOCUKLUK GEÇİRMEK GEREK

MUTLU EVLİLİK İÇİN MUTLU ÇOCUKLUK GEÇİRMEK GEREK
04 Subat 2022 11:45:31

Yazar : İsmail DEMİREL

  • Whatsapp ta Paylaş
MUTLU EVLİLİK İÇİN MUTLU ÇOCUKLUK GEÇİRMEK GEREK

Çiftlerin evliliğinin mutlu devam edebilmesi sadece kendi davranışları ile de sınırlı değildir. Çocukluklarından itibaren büyüdükleri çevrenin olaylara bakış açısı, kısaca mahalle baskısı da artık bir etkendir evlilik için. Anne ve babaların çocuklarına öğrettikleri ve artık bir davranış biçimi haline gelen alışkanlıkları da evliliğin etkilenmesine neden olacaktır. Kızın giyinmesi, yürümesi, makyajı mahalle örfüne uygunsa sorun yok. Aykırı ise eşinin itirazı başlayacaktır. Oğlanın iş yaşamı sonrası kahve alışkanlığı, arkadaş ortamları da kızımızın itirazına yol açacaktır. Erkeğin eşinden su isteme şekli, hanımın ‘’ – kalk suyunu kendin al. Cevabına döndüğünde artık evlilikte oturup konuşma zamanının geldiği andır. Ya da hanımın yemek hazırlarken kocasından yardım istediğinde ‘’ – bir işi de tek başına yapsan şaşarım zaten ‘’ diyorsa erkek yine sorunların başladığını kabul etmemiz gerekir.

Evlilikte gösterdiğimiz tüm davranış biçimleri aslında anne ve babamızdan olumlu ya da olumsuz geçen öğretilerin ve bilinçaltımızda evliliğe yüklediğimiz anlamın ortak bir sonucu olarak ortaya çıkmaktadır. Bazen babasının sevmediği tüm davranışları aynen yapan bir erkek, yada annesinin sevmediği tüm davranışları aynen uygulayan bir hanım görebilmekteyiz.

Mutlu bir insan olarak yaşayabilmenin ilk şartı; kişinin çocukluğunu mutlu geçirmesidir. Anne karnındayken bile çocuk anne ve babanın yaşadığı olumsuz her şeyden etkilenmektedir. Kavga, gürültü şiddet içeren bir evlilik varsa annenin karnındaki bebek bu olumsuz tutumlar nedeni ile sürekli stres yaşamakta ve annenin olumsuz davranışlarını hissetmektedir. Bu çocuğun ileride sağlıklı ve mutlu olma şansı yoktur. Doğumdan itibaren bebeklerin en büyük ihtiyacı sağlıklı beslenme kadar sevgi ve güven ortamında büyümeleridir. Bebek sevgiyi anne ve babasının bakışından, dokunuşundan ve sesinden alacaktır. Güven duygusu ise bebeğin ihtiyaçlarının zamanında karşılanması ile oluşmaya başlayacaktır.

6 aylık bir bebek düşünün. Altını ıslattığında annesi hemen temizliğini yapıyor ve çocuğun rahatlamasını sağlıyor. Karnı acıktığında emziriyor ve yine çocuğun huzurlu ve tok olmasını sağlıyor. Uykusu geldiğinde uyumasını sağlıyor ve uyandığında yalnız kalmadan onunla ilgileniyor. Ses tonu sevgi dolu. Aynı olumlu davranışları babadan da gören bir bebek var. Artık bu bebeğin sevgi ortamında ve güven duygusu gelişerek büyüdüğünü söyleyebiliriz. Çocuğu oda da bırakıp çıktınız, endişe duyacaktır elbette. Arkanızdan korku dolu bakışlarını hissedersiniz. Odaya geri dönüş süreniz ne kadar kısa olursa çocuğun endişe ve korkuları da o kadar kısa sürecektir. Annenin geri dönüşü uzadığında, çocuk acıkıp ağlamaya başladığında, altını ıslatıp temizlenme süresi uzadığında birde pişik başladı ise bebeğimizin güven duygusu kaybolmaya başlayacaktır. Korku ve endişe ile daha çok ağlayacaktır. Bu davranışlar devamlılık gösterdiği takdirde bebeğimiz güvensiz ve korkak olarak büyümeye devam edecektir. Daha ilk aylardan itibaren çocuğumuza sevgi ve güven duygusunu kazandırmamız bu basit ihtiyaçlarını gidermek ile başlar. Odadan annesinin çıktığını hisseden bebek makul bir sürede annesinin geri gelmesi, onu doyurması ve altını temizlemesi ile güven duygusunu pekiştirirken, bunların olmaması ve annenin uzun süre odaya dönmemesi sonucu korku ve endişe yaşayacak ve güven duygusu yerine korkusu pekişecektir.

3-4 yaşlarda da çocuklarımızın yapabildikleri küçük işleri, başardığı oyunları desteklememiz ve onlara fırsat vermemiz gerekir. Oyun ve küçük işlerle çocuklar hayatı öğrenirler. Yapabildiklerini aferin diyerek takdir ettiğimizde başka bir işi de yapmak için cesaret bulacaktır. Böylece kendine olan güveni de pekişecektir. Sen küçüksün, yapamazsın, dökersin, kırarsın, kendine zarar verirsin şeklindeki tüm telkinlerimiz ise çocuklarımızı güvensiz ve beceriksiz yapacaktır. Bu çağlardaki kazandığı alışkanlıklar tüm hayatı boyunca etkili olacaktır. AÇEV in sloganı derki; 7 yaş çok geç. 0-6 yaş çok önemli. Bir çocuğun ömür boyu sergileyeceği tutum ve davranışlar 0-6 yaş ta % 60 -70 oranında oturmaktadır. Bu yaş aralığında bilinçli ve sorumluluk sahibi ebeveynler tarafından yetiştirilen çocuklar iler ki yaşlarda mutlu ve başarılı olmaktadırlar.

Bu Yazı Toplam 2739 Defa Okunmuştur

ETİKETLER : Yazdır

      Yorumlar
    Yorumlar, editörlerimiz tarafından onaylandıktan sonra yayınlanır. Kanunlara aykırı, konuyla ilgisi olmayan, küfür içeren yorumlar onaylanmamaktadır.
    Henüz bir yorum yapılmamış

     Diğer Yazıları


    • TEHDİT-ŞANTAJ-YALAN VE HAKSIZ REKABET SEÇİMİ
      12-02-2024 | 11 : 23 48
    • ERKEN SEÇİM KARARINI KİM ALIR?
      06-02-2023 | 08 : 49 15
    • TÜRKİYE NEREYE GİDİYOR ?
      05-09-2019 | 13 : 30 02
    • MİLLETVEKİLİMİZ SAFFET BOZKURT’A AÇIK MEKTUP
      22-07-2024 | 11 : 34 34
    • ÖLÜMÜN SAATİ BELLİ DEĞİL
      21-02-2021 | 17 : 52 13
    • EREĞLİ KAYMAKAMIMIZ Nazım MADENOĞLU
      24-05-2018 | 11 : 42 24
    • ANAYASA DEĞİŞİKLİK MADDELERİ VE REFERANDUM
      30-03-2017 | 10 : 12 54
    • 24 KASIM’DA YILIN ÖĞRETMENLERİ
      23-11-2020 | 19 : 42 52
    • Çocuk Gelişimi Polikliniği Açıldı
      18-01-2011 | 10 : 06 00
    • AİLE İÇİ ŞİDDETE ÇÖZÜM ARAYIŞLARI
      01-08-2011 | 09 : 52 10
    • ATATÜRK'ÜN İKİ FAKİR ÖĞRENCİYİ OKUTMA ANISI
      24-11-2017 | 10 : 26 27
    • 2009 KDZ.EREĞLİ BELEDİYE BAŞKANLIĞI SEÇİM SONUÇLARI
      30-07-2013 | 12 : 24 19
    Tüm Yazıları

     Köşe Yazarlarımız


    • doğan  yıldıztan
      doğan yıldıztan
      Bir Başka Avrupa!
    • UĞUR DEMİROĞLU
      UĞUR DEMİROĞLU
      HALKIN PARTİSİNDE YENİ YÖNETİM BELİRLENDİ…
    • Hasan Vehbi Ersoy
      Hasan Vehbi Ersoy
      DEİZM-TEİZM-ATEİZM-PANTEİZM’E BAKIŞ
    • Semih ÇOLAK
      Semih ÇOLAK
      SEÇMEN NE DEDİ?
    • Konuk Yazar
      Konuk Yazar
      Temiz enerji ve gelecek mücadelesi
    • Uğuralp CİVELEK
      Uğuralp CİVELEK
      “Bu bir suç duyurusudur”
    • Özkan Doğan
      Özkan Doğan
      YEREL RADYO VE REKLAM
    • Şenol AZMAN
      Şenol AZMAN
      “Aman doktor, yaman doktor. Derdime bir çare!” – 2-
    • Op. Dr. Erol GÜNEN
      Op. Dr. Erol GÜNEN
      Ortopedide Robotik Cerrahiler: Geleceğin Tıbbına Açılan Kapı
    • Merve KIRAN
      Merve KIRAN
      KİLO KONTROLÜNDE KİLİT NOKTA: ARA ÖĞÜNLER
    • Özge CERRAH
      Özge CERRAH
      ÖĞRENECEK ÇOK ŞEY VAR...
    • İsmail DEMİREL
      İsmail DEMİREL
      SAĞLIKTA OLUMSUZ İŞLER
    • Harun KARA
      Harun KARA
      ÖĞRETMENİM , HAKKINI NASIL ÖDERİM !
    • Uzman Klinik Psikolog Erkan EZERÇE
      Uzman Klinik Psikolog Erkan EZERÇE
      SEVGİ ASLA YETMEZ!
    • Dilek Şen Karakaya
      Dilek Şen Karakaya
      KAYIP-YAS SÜRECİ
    • Hamdi Güner
      Hamdi Güner
      DÜNYASI İÇİN DÜRÜST OLARAK ÇALIŞAN MÜSLÜMAN AHİRETİNİ DE MAMUR EDER
    • Hüseyin Aksakal
      Hüseyin Aksakal
      HAVADAN SUDAN…
    • Elif Yapıcı
      Elif Yapıcı
      ECHO İLE NARCİSSUS’ UN ACI VEREN HİKÂYESİ
    • Durul Mert M.A Ed.
      Durul Mert M.A Ed.
      İNSANLARIN EN BÜYÜK ARZUSU MUTLULUK AMA NASIL MUTLU OLABİLİRİZ?
    • Kudret Yavuz Eren
      Kudret Yavuz Eren
      Çocuğunuz her şeyi unutuyor mu?

     Çok Okunan Köşe Yazıları


    • BUGÜN
    • BU HAFTA
    • BU AY

    » Henüz BUGÜN Yazı Görünmüyor

    » Henüz BU HAFTA Yazı Görünmüyor
    • Op. Dr. Erol GÜNEN
      SAĞLIKTA KALİTE Mİ, ULAŞILABİLİRLİK Mİ
    • Op. Dr. Erol GÜNEN
      Ortopedide Robotik Cerrahiler: Geleceğin Tıbbına Açılan Kapı
    Değişim Medya  |  Haber |  Dergi  |  Radyo - 0 372 322 27 30
             

    © degisimmedya.com

     İletişim Bilgileri
     Künye
    İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın
    Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz.
    •   ASAYİŞ
    •   EĞİTİM
    •   GÜNCEL
    •   KÜLTÜR
    •   KULİS HABER
    •   SİNEMA
    •   TEKNOLOJİ
    •   TÜRKİYE
    •   DÜNYA
    •   FOTO GALERİ
    •   VİDEO GALERİ
    •   YAZARLARIMIZ
    •   GÜNÜN HABERLERİ
    •   Arşiv
    Tel : 0 372 322 27 30

    E-posta: info@degisimmedya.com