CİNAYET... CİNAYET...
  Kavga... Kavga: Bakın ne kavgası?
  Depremden kurtulmuştu..
  Garaj yangınında araçlar küle döndü!
  Servise binip okula gidecekti!!!
  Silahlı Kavga: Can Kaybı!!!
  Seçim Dönemi madde madde usül ve esaslar resmi gazete'de!..
  Çarpıştılar!..
  Aday adaylığını açıkladı!..
  İşyeri yangını!
29 Mart 2023 Çarşamba
Değişim Medya  |  Haber |  Dergi  |  Radyo - 0 372 322 27 30
logo
  •  
    •  » GÜNCEL
    •  » KÜLTÜR
    •  » SİVİL TOPLUM
    •  » KULİS HABER
    •  » YEMEK
    •  » DİN VE MEZHEPLER
    •  » EREĞLİ TARİHİ
    •  » FOTO GALERİ
    •  » VİDEO GALERİ
    •  » YAZARLARIMIZ
    •  » RÖPORTAJ
    •  » SİNEMA
    •  » TEKNOLOJİ
    •  » DİYALOG
  • SİYASET
  • AKÇAKOCA
  • EKONOMİ
  • GÜNDEM
  • ASAYİŞ
  • YAŞAM
  • SAĞLIK
  • MEDYA
  • SPOR
  • EĞİTİM
YORGAN NİYE ZAYİ OLDU?

YORGAN NİYE ZAYİ OLDU?
10 Subat 2020 12:15:00

Yazar : Semih ÇOLAK
Semih ÇOLAK
  • Whatsapp ta Paylaş
YORGAN NİYE ZAYİ OLDU?

Duvara bir çivi çakmak istiyorsanız, önce çiviyi kontrol edersiniz, sonra çakacağınız yeri gözden geçirirsiniz. Bunu yapmadığınızda yaptığınız işi tekrar yapmanız daima ihtimal dâhilindedir. Durum tespiti, sorunun çözülmesinin ilk adımıdır.  İster duvara çaktığınız çivi, ister en karmaşık sosyal ve ekonomik meseleler olsun bir işin çözümünde geçerli bir kuraldır bu.

O halde sayalım…

Bir; kaymakam, belediye başkanı, meclis üyeleri, sanayi odası, meslek örgütleri; ilçenin atanmış veya seçilmiş tüm kanaat önderleri ve icra makamındakilerin, hatta önde gelen sanayi kuruluşlarının, kamusal yarar sağlayan konularda bir araya gelebilmesi iyidir. Daha da ötesi şarttır.

İki; Pire var diye yorganı yakmak, ormanda ayı var diye ormanı yakmak çözüm değildir. Yorganı ve ormanı var olduğu haliyle veya daha güvenli bir hale getirmiyorsanız, ortadaki sorundan daha büyük sorunlara kapıyı açarsınız.

Üç; barışmayı bilmeyen, savaşa başlamamalı.  Gerginlik ortamı genelde çaresizliğin ve çözüm yolunda irade eksikliğinin sonucu olarak ortaya çıkar.  Bir kez ortaya çıktığında da bunun son erdirilmesi yolunda atılan adımlar eleştiri konusu olabilir ama barış her zaman çatışma ortamından iyidir.

Dört; tüm çatışmalar, eskimiş bir düzeni değiştirmek ve yerine yeni bir düzen kurmak için yapılır.  Çatışma olsun diye kimse çatışmaz. Sonuçta yeni bir düzen olacaksa, daha önceki sistemde aksayan noktaların birazının ortadan kaldırılması, en azından bir miktar törpülenebilmesi gerekir.

Bu dört ilke, Ereğli’de  - ve başka yerlerde – yaşananları değerlendirirken, “unutulmaması için gözün içine iğneyle yazılması gereken” düsturları içeriyor.

Erdemir ile Ereğli Belediyesi ve diğer Ereğli Geleceğini Arıyor platformu tarafından dile getirilen ağır ifadelerin çekmeceye kilitlenmesiyle sonuçlanan (Yukarıda birinci ilke) süreç mesela…  Bu tavır değişikliği mutlaka eleştirilebilir ama ilçenin bu büyüklükte bir gerilimi ne kadar taşıyabileceğini ve sonuçlarını düşündüğünüzde, (Yukarıdaki ikinci ilke) barış ile elde edilebilecek yararlar, sonuçsuz eleştirilerden çok daha büyük olabilir. Bunun da akıldan çıkarılmaması gerek.

Pire ve yorgan örneğinde olduğu gibi, en baştan görüşme imkânlarını ortadan kaldıracak şekilde söylemlerle ilişkiler konusunda değerlendirmede bulunmak münasip değildi.  Ancak gelinen barış ortamında, (Yukarıdaki dördüncü ilke çerçevesinde) elde ne gibi kazançlar olduğunu sorgulamak gerekir ki gerilim ortamının Sevr ile mi, Lozan ile mi bittiğini bilelim.

Tamam, kavga falan etmeyelim, barışalım ama barış sürecinde sinter bacasından çıkan zehirli gazların, barajda su seviyesinin düştüğü kurak aylarda Ereğli’nin içme suyu ihtiyacını karşılama meselesinin, çeşitli bahanelerle işten çıkarılanların, stok sahalarından havaya yayılan zararlı partiküllerin, gülüç deresi ve derenin denize döküldüğü yer ile civarının deniz kirliliğinin, kapatılan sosyal ve sportif tesislerin, nakliye, sac ticareti gibi alanlarda ilçenin kayıplarının, belediyenin temel gelir kalemleri arasında yer alan çeşitli vergi ve harçlar gibi konuların nasıl çözüldüğü mutlaka sorulacaktır.  

Böyle konularda en ufak bir gelişme olmaksızın,  sırf uzlaşma olsun diye uzlaşmak, neticesiz bir kavganın neticesiz nihayeti gibi saçma bir durum değil midir?

Belki öyle değildir.

Belki gözün gözü görmediği zifiri karanlık bir gece vakti, dahli bulunmayan bir kavgaya, serin gece havasına karşı omzuna attığı yorganla karışan iyi niyetli Nasrettin Hoca’nın başına gelen  (Yorgan gider, kavga biter) bizim de başımıza gelmiştir de haberimiz yoktur. 

Böyle olmadığına inanabilmek için, en başta masaya konulan sorunlardan hangilerinin çözüldüğünü bilmek gerekmez mi?

Bu sorunun cevabını vermek, (laf yerine bazı adımlar atmak daha iyidir) sadece yerel yönetimin değil, Erdemir’in de sorumluluğudur.

Ve Erdemir bir açıklama yapmak zorundadır…

Bu Yazı Toplam 59177 Defa Okunmuştur

ETİKETLER : Yazdır

      Yorumlar
    Yorumlar, editörlerimiz tarafından onaylandıktan sonra yayınlanır. Kanunlara aykırı, konuyla ilgisi olmayan, küfür içeren yorumlar onaylanmamaktadır.

     Yorumlar ( 2 )

    Bir dost
    3 yıl önce

    Hep aynı esantereler. Sonuç:0(SIFIR)

     Beğen

    esat sarı
    3 yıl önce

    herkes okuyor mu yazıyı :)))
    okuyunca anlıyorsunuz demi :)))

     Beğen (1)

    • s.
    • 1

     Diğer Yazıları


    • YORGAN NİYE ZAYİ OLDU?
      10-02-2020 | 12 : 15 00
    • TEZAT...
      02-07-2016 | 14 : 15 48
    • Var olmak mı? Yok edilmek mi?
      27-09-2018 | 15 : 36 32
    • TASARRUFLAR NERELERDE DEĞERLENDİRİLMELİ ?
      14-12-2012 | 18 : 28 53
    • BİR PEHLİVAN HİKÂYESİ
      05-11-2019 | 11 : 48 11
    • Yayın Hayatına Başlarken...
      27-11-2013 | 11 : 14 28
    • 22. YIL VE 1. YIL MUTLULUĞU
      18-11-2014 | 13 : 30 59
    • ÖNEMİNİZİN FARKINDA MISINIZ?
      29-04-2014 | 17 : 28 33
    • "Sen Neymişsin", "Ben Neymişim"
      17-02-2016 | 14 : 53 55
    • DOST ve DOSTLUK
      06-09-2018 | 16 : 54 57
    • DEĞİŞİM'İN KURULUŞ YILDÖNÜMÜ!
      19-11-2015 | 09 : 38 09
    • Sevgililer Günü
      15-02-2016 | 09 : 19 28
    Tüm Yazıları

     Köşe Yazarlarımız


    • doğan yıldıztan
      Geçmiş olsun…
    • UĞUR DEMİROĞLU
      BİR ŞEHİR EFSANESİ! KDZ. EREĞLİ İL OLMALI.
    • Hasan Vehbi Ersoy
      DEİZM-TEİZM-ATEİZM-PANTEİZM’E BAKIŞ
    • Semih ÇOLAK
      YORGAN NİYE ZAYİ OLDU?
    • Konuk Yazar
      Temiz enerji ve gelecek mücadelesi
    • Uğuralp CİVELEK
      “Bu bir suç duyurusudur”
    • Özkan Doğan
      YEREL RADYO VE REKLAM
    • Şenol AZMAN
      “Aman doktor, yaman doktor. Derdime bir çare!” – 2-
    • Merve KIRAN
      KİLO KONTROLÜNDE KİLİT NOKTA: ARA ÖĞÜNLER
    • Özge CERRAH
      ÖĞRENECEK ÇOK ŞEY VAR...
    • İsmail DEMİREL
      SEÇİM DÖNEMİ ÖĞRETMEN ATAMALARI
    • Harun KARA
      ÖĞRETMENİM , HAKKINI NASIL ÖDERİM !
    • Uzman Klinik Psikolog Erkan EZERÇE
      SEVGİ ASLA YETMEZ!
    • Dilek Şen Karakaya
      KAYIP-YAS SÜRECİ
    • Hamdi Güner
      DÜNYASI İÇİN DÜRÜST OLARAK ÇALIŞAN MÜSLÜMAN AHİRETİNİ DE MAMUR EDER
    • Hüseyin Aksakal
      HAVADAN SUDAN…
    • Elif Yapıcı
      ECHO İLE NARCİSSUS’ UN ACI VEREN HİKÂYESİ
    • Durul Mert M.A Ed.
      İNSANLARIN EN BÜYÜK ARZUSU MUTLULUK AMA NASIL MUTLU OLABİLİRİZ?
    • Kudret Yavuz Eren
      Çocuğunuz her şeyi unutuyor mu?

     Çok Okunan Köşe Yazıları


    • BUGÜN
    • BU HAFTA
    • BU AY

    » Henüz BUGÜN Yazı Görünmüyor
    • İsmail DEMİREL
      SEÇİM DÖNEMİ ÖĞRETMEN ATAMALARI
    • İsmail DEMİREL
      YOL HARİTASININ 4.MADDESİ NE ANLAMA GELİYOR?
    • İsmail DEMİREL
      SEÇİM DÖNEMİ ÖĞRETMEN ATAMALARI
    Değişim Medya  |  Haber |  Dergi  |  Radyo - 0 372 322 27 30
             

    © degisimmedya.com

     İletişim Bilgileri
     Künye
    İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın
    Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz.
    •   ASAYİŞ
    •   EĞİTİM
    •   GÜNCEL
    •   KÜLTÜR
    •   KULİS HABER
    •   SİNEMA
    •   TEKNOLOJİ
    •   TÜRKİYE
    •   DÜNYA
    •   FOTO GALERİ
    •   VİDEO GALERİ
    •   YAZARLARIMIZ
    •   GÜNÜN HABERLERİ
    •   Arşiv
    Tel : 0 372 322 27 30

    E-posta: info@degisimmedya.com