mhamdiguner@hotmail.com
VATANIN KORUNMASI ORANIN VATAN OLARAK ÖZÜMSENMESİNE BAĞLIDIR
05 Temmuz 2019 10:28:21
Günerle Cuma Sohbetleri
Allah göstermesin ama yurdumuza bir düşman saldırısı olursa tüm vatandaşlar olarak onu savunacağız elbette. Ancak tüm vatandaşların vargücüyle savunmaya geçebilmeler yurdumuzu tüm yönüyle sevmelerine bağlıdır.
Yurdumuzun tüm yönleriyle, en azından birçok yönüyle sevilmesi için burada haksız ve hukuksuz işlerin, iltimas ve haksız yere adam kayırmalarının göze batmaması gerekir. Ufak tefek haksızlıkların tamamen kaldırılması mümkün olmayabilir. Ama büyük haksızlıkların, göze batan hukuksuzlukların, haksız yere adam kayırmaların olağan hale gelmesi vatandaşlarımızın vatan sevgisini sarsabilir, hatta yıkabilir.
Bu nedenle tüm vatandaşlar, özellikle Müslümanlar kim yaparsa yapsın haksız ve hukuksuz yapılan işlerin karşısına çıkmalı, medeni ölçüler içinde tepki göstermelidir. Bu konuda dinimizin “emri maruf ve nehy-i münker” kuralı herbirimize büyük vazıfeler yüklemektedir. Tüm haksız ve hukuksuz işleri önlemenin yolu bu kuralı herkesin uygulamasına bağlıdır. Yani iyilikleri emredip kötülükleri nehyetmeye.
Gençlerimiz arkadaşlarında gördükleri yanlış davranışların babaları veya bir başka büyük tarafından düzeltilmesini beklemeyip arkadaşlarını kardeşane bir şekilde uyarmaları kötülük ve haksızlıkların önlenmesinde büyük mesafe almamızı sağlayacaktır.
Yaşlı insanlarımız da arkadaşlarında gördükleri yanlış davranışları vaizlerin vaazlarıyla düzeltilmesini beklemeden yine kardeşane bir üslupla onları uyarmaları çok olumlu neticeler vereceği kanaatindeyim. Bunu yaparken Peygamberimizin “mümin müminin aynasıdır” hadis-i şerifini hatırlatarak arkadaşına: “Sen de benim davranışlarımda bir yanlış görürsen beni Uyarmandan memnuniyet duyarım” derse çok daha iyi olur.
Aramızda sevmediğimiz, hatta nefret ettiğimiz kişiler olabilir. Onlara yapılan haksızlıklara dahi karşı çıkmak zorundayız. Sevmediğimiz kişiler de her halde bizi sevmiyordur. Ama iyi bilelim ki onlara yapılan haksızlığa karşı çıktığımızda onların sevgilerini ve bize yaklaşmalarını sağlamış olacağız. Böylece biz de onları sevmeye başlayacak ve onlarla kaynaşabileceğiz. Zaten Peygamber efendimiz (sas) “Mü’min kaynaşan ve kaynaşılan kişidir” sözüyle bizim bir tarifimizi yapmıştır.
Ayrıca Yüce Rabbimiz Maide suresinin 8.ayetinde ”Ey mü’minler Allah için şahitlik yaparak adaleti ayakta tutun; bir kavme kininiz sezi adaletsizliğe kaydırmasın; adil olun; bu emniyete daha yakındır; Allah7a sığının” buyruğuyla bizleri uyarıyor.
Ayet-i kerimede geçen “Bir kavme kininiz” ifadesi Müslüman olan ve olmayan herkesle ilgilidir. Yani Müslüman olmayanlara bile adaletli davranmamız isteniyor. Allah böyle emrederken yurdumuzda beraber yaşadığımız ve Allah diyen kişilere karşı adaletsiz davranmak hiç yakışır mı?
Eğer bazılarını sevmiyoruz diye onlara yapılan haksızlıklara göz yumarsak onların vatan sevgisi yok edebilir, sonra da bir dış saldırı karşısında çok zor durumlara düşebiliriz. Cephedeki savaşta başarılı olmak yurt içinde barışı sağlamakla ve tüm yurttaşlara vatanı özümsetmekle orantılıdır. Ancak günah işleyerek askere gitmek veya askerlik esnasında toplu halde günah işlemek cephedeki başarımızı sekteye uğratabilir; bunu da unutmamak gerekir.
ETİKETLER : Yazdır
Diğer Yazıları
© degisimmedya.com
İletişim Bilgileri Künye İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz. Tel : 0 372 322 27 30
E-posta: info@degisimmedya.com