Büyük kavga… Çok sayıda ekip sevk edildi…
  Ağaçtan düştü…
  Feci kazada 2 kişi öldü!
  Başkan Ünlüer ve Yönetimi de katıldı
  İşçi servisine çarptı!
  Kontrolden çıkınca!.....
  FRENİ PATLAYINCA!.......
  Feci kaza…
  Refüje çıktı!....
  Talihsiz genç ölü bulundu
19 Aralık 2025 Cuma
Değişim Medya  |  Haber |  Dergi  |  Radyo - 0 372 322 27 30
logo
  •  
    •  » GÜNCEL
    •  » KÜLTÜR
    •  » SİVİL TOPLUM
    •  » KULİS HABER
    •  » YEMEK
    •  » DİN VE MEZHEPLER
    •  » EREĞLİ TARİHİ
    •  » FOTO GALERİ
    •  » VİDEO GALERİ
    •  » YAZARLARIMIZ
    •  » RÖPORTAJ
    •  » SİNEMA
    •  » TEKNOLOJİ
    •  » DİYALOG
  • SİYASET
  • AKÇAKOCA
  • EKONOMİ
  • GÜNDEM
  • ASAYİŞ
  • YAŞAM
  • SAĞLIK
  • MEDYA
  • SPOR
  • EĞİTİM
SEN... SEÇMEN...

SEN... SEÇMEN...
26 Mart 2019 09:24:57

Yazar : Hüseyin Aksakal

  • Whatsapp ta Paylaş

Her siyasi partinin söylediği bir teranedir: "Partimizin şu bölgede şu kadar oyu var"

Hayallerinizi kırmak gibi olmasın ama hiçbir partinin hiçbir yerde oyu yoktur. O oy dediğiniz seçmenin malıdır, partinin değil. Seçmen şu veya bu partiye verdiğinde, verilen oy partinin olmaz. Ha sonuçta seçimle belirlenen makamlar partinin olabilir ama büyük harfle "Oy" denilen şey bireyseldir.

Partilerin bir bölgede oyu olduğunu söylemek, "Bu kadar kişi mutlaka bize oy verir" anlamına geliyor ama her seçimden sonra görüldüğü üzere, partilerin kendilerine oy verdiği seçmen sayısıyla partilerin tahminleri arasında bu önermeyi yalanlayan bir makas vardır.

Seçmen oy verirken, bireysel tercihlerine göre bir değerlendirme yapar ve ona göre sandığa giderek oyunu kullanır.

Tek veya siyasi partilerin sayısı nisabında seçmen tipi yoktur. Tüm partilerde benzer tipte seçmenler vardır.

Bu da bizim önermemiz olsun.

SEÇMEN TÜRÜ...

Mesela, bir seçmen türü vardır. Sadece partisine oy verir. O parti kimi aday gösterirse göstersin seçmenin tercihi değişmez. Bu seçmen tipi partisinin görüşlerini doğal gerçeklik alanı olarak benimser ve bununla çatışan her türlü fikri yanlış kabul eder. Partilerin "benim seçmenim" tanımına en yakın seçmen türüdür bu. Bu seçmen türü bile günü geldiğinde kanaatlerini değiştirir. Ancak bu değişim diğerlerine nazaran biraz daha uzun sürede gerçekleşir. Bu grup seçmenden marjinal seviyede oy alan partilerde oransal olarak fazla bulunur ama kitle partilerinde de oransal olarak küçük olmakla birlikte hazır bulunurlar.

Bir diğer seçmen türü, hangi partide olursa olsun, adaya oy veren bir seçmen türüdür. Aday şu partiden bu partiye geçer, seçmen de onunla birlikte hareket eder. Adayların yakın çevrelerinden tutun da o adayın memleket için hayırlı olduğuna en temiz duygularla inanan daha uzak çevrelerden kişilere kadar yabana atılmayacak bir kitle böyle hareket eder. Bu seçmen türünün temel siyasi duyguları, adayın çevresinde oluşan güç halesi veya algı ile temel bulur kendine. Adaylar bunlara "Benim seçmenim" diyebilir ama ilk gruptaki gibi bunlar da uzun sürmekle birlikte kanaatlerini gün olur değiştirir.

Bir başka seçmen türü stratejik oy kullanır. Ne olursa olsun kazanacak tarafa oy verir bunlar. Politik olarak yelpazenin en sağından en soluna kadar iktidara yakın partileri takip ederler. Kimi zaman seçim sürecinde bir partiye yakın olmakla birlikte, son günlerde iktidara yakın olarak konumlanmanın yolunu bulurlar çoğu zaman. Anketleri en fazla yanıltan seçmen türlerinden biridir. Bu seçmen tipinin belirleyici özelliği, her seçim döneminde mahallesine gelen tüm siyasi partilerin etkinliklerinde hazır bulunup o partiye mavi boncuk yakmasıdır. Partilerin bir yere gidip de tulum beklerken kol saati bulmaları bu seçmen türünün en tecrübeli siyasileri bile manipüle edebilmesinden kaynaklanır.

Bir küskün seçmen modelinden de söz edilebilir. Her partide vardır. Aday bana selam vermedi, benim öğüdümü tutmadı deyip rakibine yönelen seçmen grubudur bunlar. Adayın kendi oyunu garanti saymasına tepki duyan bile olur kimi zaman. Bu grubu siyasetle yakından ilgilenen herkes bilir, her partide bulunurlar bunlar. Teşkilatları rakip partilerden daha fazla uğraştıran ve moralini bozan partili grubu budur.

Bir de "Zeytinyağlı yiyemem, basma fistan giyemem" diyen bir seçmen tipi vardır. Bunlar genelde siyasi partilerin hiç birini beğenmezler. Küçük bir kısmı sandığa gitmeyerek tavır gösterir ama sandığa gidenler hiç beğenmedikleri siyasi partiler arasından "Ehven-i şer" olanı tercih etme yoluna giderler. Ne yaparsanız yapın bu insanları herhangi bir adayın umut verdiğine ikna edemezsiniz.

"Son ancılar" diye bir grup seçmenden de söz edilebilir. Daha karar vermediklerini söylerler. Fakat aslında en baştan nereye oy vereceklerini bilirler. Son anda bir gruba alenen dahil olurlar ve birkaç gün harıl harıl o partinin emrine amade olurlar. Anketlerin büyük miktarda kararsız var diye gösterdiği grupları bunlar oluşturur. Anketlerde yüzde yirmi kararsız gözükürken, sandıkta bu oranın daha az çıkmasının müsebbibi bu "Son ancı" ekiptir.

Bu seçmen tasnifi kolay iş değil. Çevresindeki bir kanaat önderinin oy vereceği partiye oy veren ve kendi kanaatini oluşturmaktan imtina eden bir gruptan da söz edilebilir. Bu da siyasi partinin veya adayın seçmeni değildir. Kanaat önderinin seçmenidir desen, gün gelir, keser döner, hesap döner, bir de bakmışsın, paralelinde oy değiştirdiği kanaat önderinin yerine başka birini ikame etmiş.

Seçmen tipleri çoğaltılabilir.

NETİCE...

Aslında siyasi partiler de bunları bilir. Yine de "Bizim oyumuz" demekten kendilerini alamazlar. Önceki seçimlerde alınan sonuçlarla kıyaslamalar yapılır, değişimler ince ince izah edilir falan.

Yine de oy dediğiniz şeyin gerçek sahibi sensin; seçmen olarak sensin. Önümüzdeki Pazar günü sandıktan çıkacak sonucu partilerin siyasetin doğası gereği yaptığı ötekileştirmeler veya adayların seçim meydanlarında bol keseden attığı yalanlar değil, şöyle veya böyle senin kararın belirleyecek.

Çünkü sen seçmensin. Oyun sana ait.

Bu Yazı Toplam 1654 Defa Okunmuştur

ETİKETLER : Yazdır

      Yorumlar
    Yorumlar, editörlerimiz tarafından onaylandıktan sonra yayınlanır. Kanunlara aykırı, konuyla ilgisi olmayan, küfür içeren yorumlar onaylanmamaktadır.
    Henüz bir yorum yapılmamış

     Diğer Yazıları


    • HAVADAN SUDAN…
      30-09-2019 | 07 : 59 53
    • KAMPÜS SORULARI
      30-03-2018 | 08 : 44 13
    • DÖNER ÜSTÜ HABER...
      19-07-2017 | 09 : 50 49
    • ZAM DİYE BİR ŞEY …
      07-09-2019 | 08 : 17 26
    • UNUTMADIK DİYORUZ AMA…
      17-08-2019 | 08 : 32 06
    • "TAŞ İŞTE..."
      22-12-2016 | 09 : 23 15
    • GUGUK KUŞU YUMURTASI...
      10-08-2016 | 08 : 43 05
    • İYİ PARTİ, MHP, SAADET PARTİSİ
      19-07-2018 | 08 : 03 14
    • ALAPLI’DA ALTIN ARAMAK…
      04-09-2019 | 10 : 22 27
    • EKSİK OLMASINLAR...
      08-03-2018 | 08 : 05 49
    • CHP... CHP... CHP...
      10-09-2018 | 10 : 05 30
    • YİNE CHP...
      16-11-2018 | 10 : 53 45
    Tüm Yazıları

     Köşe Yazarlarımız


    • doğan  yıldıztan
      doğan yıldıztan
      Bir Başka Avrupa!
    • UĞUR DEMİROĞLU
      UĞUR DEMİROĞLU
      HALKIN PARTİSİNDE YENİ YÖNETİM BELİRLENDİ…
    • Hasan Vehbi Ersoy
      Hasan Vehbi Ersoy
      DEİZM-TEİZM-ATEİZM-PANTEİZM’E BAKIŞ
    • Semih ÇOLAK
      Semih ÇOLAK
      SEÇMEN NE DEDİ?
    • Konuk Yazar
      Konuk Yazar
      Temiz enerji ve gelecek mücadelesi
    • Uğuralp CİVELEK
      Uğuralp CİVELEK
      “Bu bir suç duyurusudur”
    • Özkan Doğan
      Özkan Doğan
      YEREL RADYO VE REKLAM
    • Şenol AZMAN
      Şenol AZMAN
      “Aman doktor, yaman doktor. Derdime bir çare!” – 2-
    • Op. Dr. Erol GÜNEN
      Op. Dr. Erol GÜNEN
      Ortopedi ve Travmatolojide Rejeneratif Tıbbın Geleceği
    • Merve KIRAN
      Merve KIRAN
      KİLO KONTROLÜNDE KİLİT NOKTA: ARA ÖĞÜNLER
    • Özge CERRAH
      Özge CERRAH
      ÖĞRENECEK ÇOK ŞEY VAR...
    • İsmail DEMİREL
      İsmail DEMİREL
      SAĞLIKTA OLUMSUZ İŞLER
    • Harun KARA
      Harun KARA
      ÖĞRETMENİM , HAKKINI NASIL ÖDERİM !
    • Uzman Klinik Psikolog Erkan EZERÇE
      Uzman Klinik Psikolog Erkan EZERÇE
      SEVGİ ASLA YETMEZ!
    • Dilek Şen Karakaya
      Dilek Şen Karakaya
      KAYIP-YAS SÜRECİ
    • Hamdi Güner
      Hamdi Güner
      DÜNYASI İÇİN DÜRÜST OLARAK ÇALIŞAN MÜSLÜMAN AHİRETİNİ DE MAMUR EDER
    • Hüseyin Aksakal
      Hüseyin Aksakal
      HAVADAN SUDAN…
    • Elif Yapıcı
      Elif Yapıcı
      ECHO İLE NARCİSSUS’ UN ACI VEREN HİKÂYESİ
    • Durul Mert M.A Ed.
      Durul Mert M.A Ed.
      İNSANLARIN EN BÜYÜK ARZUSU MUTLULUK AMA NASIL MUTLU OLABİLİRİZ?
    • Kudret Yavuz Eren
      Kudret Yavuz Eren
      Çocuğunuz her şeyi unutuyor mu?

     Çok Okunan Köşe Yazıları


    • BUGÜN
    • BU HAFTA
    • BU AY

    » Henüz BUGÜN Yazı Görünmüyor

    » Henüz BU HAFTA Yazı Görünmüyor
    • Op. Dr. Erol GÜNEN
      Ortopedide Robotik Cerrahiler: Geleceğin Tıbbına Açılan Kapı
    • Op. Dr. Erol GÜNEN
      Ortopedi ve Travmatolojide Rejeneratif Tıbbın Geleceği
    Değişim Medya  |  Haber |  Dergi  |  Radyo - 0 372 322 27 30
             

    © degisimmedya.com

     İletişim Bilgileri
     Künye
    İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın
    Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz.
    •   ASAYİŞ
    •   EĞİTİM
    •   GÜNCEL
    •   KÜLTÜR
    •   KULİS HABER
    •   SİNEMA
    •   TEKNOLOJİ
    •   TÜRKİYE
    •   DÜNYA
    •   FOTO GALERİ
    •   VİDEO GALERİ
    •   YAZARLARIMIZ
    •   GÜNÜN HABERLERİ
    •   Arşiv
    Tel : 0 372 322 27 30

    E-posta: info@degisimmedya.com