Bilmem bilir misiniz, Anadolu'da bir laf vardır. Dokuz derviş bir postta oturur, iki hükümdar bir dünyaya sığmazmış.

Bir zaman birlikte dahi yürüseler, bir süre sonra iktidar(Hükümet anlamında değil, tüm iktidar biçimleri şeklinde algılayın bunu) bir kere ele geçti mi yollar ayrılır. Sonra bir gün keser döner, sap döner, gün olur hesap döner derler.

Eğer olaya biraz yakından bakıyorsanız, 31 Mart 2019 Mahalli İdareler Genel Seçimleri için aday olacak kişilerin yollarının özellikle de iktidar mücadelesi anlamında sık sık kesiştiğini, hepsinden de geleceği kurgulamakta etkili olan ihtilaflar çıktığını görebilirsiniz.

Nasıl mı?

2004 yılında Anavatan Partisi'nin belediye başkan adayı Halil Posbıyık idi. CHP Emin Semih Özkök'ü aday gösterdi. Posbıyık seçimi kazandı. Posbıyık'ın meclis üyesi listesi içinde Erol Çivici'nin de adı vardı. Çivici meclis üyeliğine seçildi.

Posbıyık, 2007 Genel seçimlerinde belediye başkanlığından istifa edip Demokrat Parti'den milletvekili adayı oldu. Yerine Erol Çivici'nin belediye başkanı olması bekleniyordu. Nasıl olduysa Murat Sesli ve ekibi Çivici'yi sahne dışında bırakmayı başardı.

2009 yılında CHP'den Halil Posbıyık adaydı, karşısında ise AK Parti'nin adayı olarak Yüksel Balcı vardı. Posbıyık yeni partisinin ilk başkan adayı olarak seçimi kazandı. Bu dönemde Yüksel Balcı'nın kampanyasının kaptanı, AK Parti ilçe başkanlığı görevini yürüten Erol Şahin idi. Balcı, (Ve muhtemelen İlçe Başkanı Şahin) bu dönemde dönemin milletvekili Fazlı Erdoğan'ı seçim kampanyasından uzak tutmuş, Erdoğan duruma, "Arkadaşlar benim kampanyaya fazla katılmamamın sonuç için daha iyi olacağını düşünmüşler, netice ortada" diyerek ifade etmişti kırgınlığını. Çivici bu dönemde yine Posbıyık'ın listesindeydi. 2009 yılında dönemin ilçe başkanından destek alabileceğine inanan bir önceki dönemin CHP adayı Emin Semih Özkök de aday adaylığı için girişimde bulunmuş ama genel merkezin Posbıyık isminde ısrar etmesi yüzünden aday olamamıştı.

2014 yılında Belediye Başkanı Halil Posbıyık idi, en güçlü rakibi AK Parti'nin adayı Hüseyin Uysal idi. Hüseyin Uysal da yeni katıldığı partisi ile girdiği ilk seçimde yirmi yıllık belediye başkanı Halil Posbıyık'ı koltuğundan etti.

Uysal'ın bu seçimde en büyük destekçisi olan Ercan Candan da bugün belediye başkan aday adayı olacağını açıkladı. Candan ve Uysal, başlangıçtaki ittifak görüntüsünü—en çok da iktidarın tekillik özelliğinden ötürü—kısa sürede kaybetti. Candan vekil olamadı ama Uysal'ın başkanlığı devam ediyor.

Dahası, AK Parti'nin adaylarından Yusuf Kalay, bugünkü belediye başkanının kampanyasının önemli isimlerindendi. Devrim bulvarının altından geçen trafik, büyük kent meydanı, uzay gözlem merkezi ve yerçekimsiz oda, hobi bahçeleri gibi hayal projeleri Uysal adına Kalay hazırlamıştı.

CHP'de ise Halil Posbıyık önceki dönemde yol arkadaşlarının birazıyla (Başkan Yardımcılarının birkaç günlük bir zaman dilimi içinde istifası gibi) yollarını ayırırken Erol Çivici'yi meclis listesine koymadı. O dönemde, Posbıyık'ın kaybetmesinde özellikle Kepez bölgesinde ağırlığı olan Çivici'nin listeye yazılmaması da sayılıyordu. Emin Semih Özkök'ün 2014 seçimlerinde aday adayı olması bekleniyordu ama o günkü ilçe başkanlığının Posbıyık'a yakın isimlerden oluştuğu, destek bulamayacağını düşünerek başvuruda bulunmadı. (Not: İlçe teşkilat mensupları daha sonra 'Aday vardı da biz mi değerlendirmeye almadık' demişti)

Geldik 2019 yılına. CHP'de Belediye Başkanlığına talip olduğu, ilçe başkanı olduğundan bu yana belli olan Şerif Sertan Ocakcı ve AK Parti'de partinin gediklilerinden, eski il genel meclisi üyelerinden avukat Ahmet Köse de var sahnede. Ocakcı'nın ilçe başkanlığı görevine seçilmesi süreci çeşitli kademelerden partililerle arasında belli bir mesafe yaratmıştı. İlçe Başkanı seçilirken destek aldığı Posbıyık'la bugünkü konjonktürde arada soğuk rüzgarlar esiyor.

Köse de Uysal'ın başarılı olduğunu ama kendisinin AK Partili başkan olarak daha başarılı olacağını söylüyor. Uysal'a karşı Köse'nin, Yusuf Kalay'ın, Fazlı Erdoğan'ın aday olması, partinin muhafazakâr tabanı ve iktidar halesine gelenler arasında da bir yarış yaşanacağını gösteriyor.

Velhasıl kelam, bugünün aktörlerinin geçmişte yolları böyle kesişti. İsimlere dikkat ederseniz, aday adaylığı için ismi geçen tüm belli başlı kişiler var bu yazıda.

Son on beş yıl içinde bu kadar yolları kesişen insan, parti içi ve parti dışı yarışlarda karşı karşıya gelmiş bunca grup, bir seçim döneminde aynı anda aday adayı olarak karşınıza çıkarsa düşünülmesi gereken nedir?

Büyük hesaplaşma başlıyor!