Ereğli Belediye Meclisi 2018 yılı toplantılarının ilki, nadiren yaşanan bir duruma sahne oldu. Üyeler tam kadro toplantıda hazır bulundu.

Aslında üyelerin tam kadro hazır bulunması rutin bir durum olmalı ama bazı üyeler şehir dışında bulunmaları, işleri olması gibi gerekçelerle geçtiğimiz yıl boyunca toplantılarda hazır bulunmayınca, yeni yılın ilk toplantısında Belediye Başkanı Hüseyin Uysal bile "Aman nazar değmesin" yorumunda bulunmaktan kendini alamadı.

Üyelerin katılıp katılmaması meselesi geçtiğimiz sene hatırlayacaksınız ilçenin geleceği için önemli konularda kararların Uysal'ın dilediği yönde gerçekleşmemesine yol açmıştı. Bazı üstgeçitler, Sakindere ıslah projesi gibi bazı işlerde Belediye başkanı borçlanma yetkisi alamadı. AK Partili üyelerin bazılarının yan çizdiği bir toplantıda belediye encümenine CHP'li üyelerin seçilmesi de katılım sağlamanın önemini vurgulayan olaylar olarak meclis günlüklerine geçti.

Aslında esas olan, tüm üyelerin hazır bulunduğu toplantılardır dedik ya. Muhalefet, karşı çıkılması gereken hususları tam kadro dile getirdiğinde, iktidar tam kadro kendi projelerini savunduğunda—veya bazı üyelerin açıkça kişisel görüşleri doğrultusunda oy kullandığında—gerçekleşen sonucu daha sağlıklı kabul etmek gerekir.

İlçenin aleyhine olduğunu düşünülen konularda, grup ile aynı görüşte olmak şart değil ama bunu açıkça savunmak yerine "Toplantıya gelmeyerek" sonuç üzerinde etkili olmaya çalışmak etik bir davranış değil.

***

Tam kadro gerçekleşen bu toplantıyı özel kılan bir diğer husus ise Belediye Başkanının sinevizyon vasıtasıyla altyapı, dere ıslahları ve içme suyu konularında yaptığı çalışmaları anlatması oldu.

Sinevizyon gösterisine trajik bir atmosfer katan ağdalı bir müzik eşliğinde yapılan sunuma diyecek çok bir şey yok. Belki daha etkili olması için belediye başkanı konuşma yaparken "Son Mohikan" filminin ana temasını fon olarak kullanmak bile düşünülebilir!

Belediye güzel altyapı çalışmaları yapmış. Sunumdan öyle anlaşılıyor. Mutlaka eksikler vardır ama yapılan hizmetler önemli.

Bu satırların yazarı, kamu yöneticilerinin eleştirilmesinin övülmesine kıyasla daha verimli olacağını savunanlardandır. Fakat Sezar'ın hakkını vermek de gerek.

Bu sunumda belediye başkanının üç buçuk yılı aşkın dönemde yaptığı, ilçe açısından hayati önem taşıyan dere ıslahları, içme suyu projesi ve altyapı çalışmalarının yapılması gerekiyordu. Keşke bu sunumda trafik altyapısının ilçedeki ulaşımı karşılama oranını daha efektif karşılaması için yürütülen çalışmalar da olaydı, o zaman tadından yenmezdi demek geliyor insanın aklına.

Bunları da konuşmak gerek.

***

Yılın ilk toplantısı, tüm kararların oybirliğiyle alınması yönünden de önemli. Üniversite Kampüsü alanındaki belediyeye ait bir parselin hazineye devri konuşuldu mesela. Bu işlerin şimdiye kadar halledilmemiş olmasını mazur göstermenin bir yolu yok. Zira Ereğli'nin bir üniversite kenti olacağını büyük harflerle söylerken övgü bekleyenlerin, iş uzadıkça eleştiriye maruz kalması kaçınılmaz.

Üç buçuk yılı aşkın süredir konuşuluyor bu kampüs meselesi. Üç buçuk yıl sonra geri dönüp de bir arpa boyu yol alınamamış olmasının siyasi bir sorumluluğu yok mudur? Varsa bunun sorumlusu kimdir? Belediye başkanının bu konuda sınırlı bir sorumluluğunun olduğu söylenebilir ama bakın daha bir parselin devrini bile yeni gerçekleştiriyorlar. İktidar partisinin sorumluluğu ise tartışılmaz. Konunun üstüne kararlı bir şekilde gidildiğinde, üç buçuk yılda geçtim minyon bir kampüsten, koca bir üniversite kurmak mümkün olabilirdi. Kampüs olsaydı yeni üniversite birimleri için kamuoyu yaratmak mümkün olabilirdi. Öğrencilerin kalacağı yerlerin temini, yurt yapımı için talepkar olabilirdik.

Ereğli Belediyesinin içme suyu arıtma tesisinin devir teslimi için belediye meclisinden yetki alınması meselesi de gecikmiş konulardan. Sözde geçen yıl Nisan ayında memba kalitesinde su içecektik. Memba kalitesi ne demekse artık. Klorlanmış su ne zaman memba kalitesinde oldu bunu da izah etmek gerek. Yine de arıtma tesisinin ilçenin temiz su ihtiyacını karşılamak için önemi değil, işin gecikmesi tartışma konusu olan.

Yine de madem böyle oldu, "Geç olsun da güç olmasın" diyelim de hiç değilse yeni senenin Nisanında arıtma tesisinden gelen suyu kullanma imkanı bulmayı dileyelim.