CHP KONGRESİNDEN İZLENİMLER...
11 Aralik 2017 09:06:21
CHP'nin eski genel başkanlarından Erdal İnönü'ye ilişkin bir
anekdot vardır. İnönü birkaç parti yöneticisiyle bir restorana gider. Şef
Garson gelir ve "Ne yemek isterdiniz" diye sorar. İnönü cevabı yapıştırır:
"Biz sizin yemeklerden yemeyeceğiz, birbirimizi yiyeceğiz!"
İşte cumartesi günü yapılan CHP Karadeniz Ereğli İlçe Kongresinde de partililer tabiri caizse "Birbirini yemek"ten kendini alamadı.
Oysa CHP İlçe Kongresinde seçimler tek listeyle gerçekleştiriliyordu. Partinin kendi içindeki ihtilaflardan ziyade, bir yol haritası belirlemeye enerjisini harcaması gerekiyordu. Görünen o ki CHP hala eski alışkanlıklarından kurtulmayı başaramamış. Bunda, partide belli ağırlığı olan üyelerin yaş ortalamasının yüksek olmasının ve genç üyelerin parti içinde yeterince kendini ifade etmesinin sağlanmaması olduğunu düşünmek gerek.
***
Toplantıya katılan gazeteciler, mutad bir kongre öncesinde hayli neşeli bir topluluk oluşturuyordu. Baştan gecikmenin nedeni konusunda bir şey düşünmeden, birinin akşam yemeği anıları, öbürünün köpek yetiştirme teknikleri üzerindeki tecrübeleri derken, hayli koyu bir sohbet ortamı oluştu. Milletvekili Ünal Demirtaş, gazetecileri selamlamak için geldiğinde, sohbet ortamında birçok konuya açıklık getirdi. "Tek adaylı CHP kongresi mi olur?" diye esprili bir soru üzerine, "Zonguldak'ta da çok fazla aday olmasından şikayet ediliyor. Şartlar böyle oluştu, böyle oldu" cevabını verdi. Birçok konuda gazetecilerin samimi sohbet ortamında görüşlerini anlattı.
Derken Demirtaş diğer partililerle ilgilenmek üzere masadan ayrıldı ve eski ilçe başkanlarından Yaşar Balcı sohbete dahil oldu. Kendisine 2019 martına mı, Kasım ayına mı hazırlandığını sorduk. Malum mart ayında yerel seçimler, kasım ayında genel seçimler var. Balcı "Partim beni nerede görmek isterse orada olurum. Bu ister Mart ayı olur, İster Kasım ayı" diyerek hazırlıkları konusunda fikir verdi. Balcı'ya göre, CHP Büyük Kurultayı sonrasında CHP genel merkezinde oluşacak dengeler, adaylıklar konusunda büyük oranda belirleyici olacak.
***
Balcı ile konuşurken, toplantı yeter sayısına ulaşılıp ulaşılmadığı akla geldi. Zira sohbet filan derken toplantının başlama saatinin üstünden iki saat süre geçmişti.Bir ara gazeteciler kalkıp gitmeye davrandı. O arada İlçe Başkanı Ocakcı'ya salt çoğunluk bulunamadı mı diye sorduk, "Beş dakikaya kadar başlıyoruz, çoğunluk sağlandı" cevabını verdi. Bu konuşmadan yaklaşık on beş dakika sonra kongre başladı.
Hakikaten Gülüç Belediyesi Düğün Salonu'nun farklı bir ambiansı olsa gerek. Özellikle de mikrofonu eline alıp konuşmak isteyenler için. Konuşmacılar mikrofonu ele geçirince, sanki işgal altındaki bir vatan toprağına yeniden kavuşmuş bir muharibin heyecanıyla ayrılmak istemedi. Yirmi dakika biri konuştu, yirmibeş dakika öteki, onbeş dakika diğeri filan derken, toplam sekiz-dokuz konuşmacı retorik sanatındaki hünerlerini sergiledi.
Sergiledi derken, gelecek seçimde yapılması gerekenler konusunda hamaset akla gelmesin. Daha ziyade parti içi meseleler konusunda, başka partiler olsa kimsenin uluorta konuşmayacağı şikayetler birer birer döküldü.
Listede ismi bulunanlara tepki gösterenler, konuşmacılara laf yetiştirmeye çalışanlar falan derken yer yer sinirler kendi şarkılarını söylemeye başladı. Salonun genelde CHP Kurultaylarında genel atmosfere taban tabana zıt bir sükunet olması bu ortamda şaşılacak iş ama aynen böyle oldu.
***
8 Aralık 2015 günü, CHP Kongresinden bir iki gün sonra, parti içi muhalefet ve yönetim arasındaki ilişkinin durumu hakkında şunları yazmışım:
"Arada aşılması gereken duvarlar kongre öncesinde olduğundan daha alçakta değil... Ocakçı ve yönetiminin parti içi barış hedefine cumartesi günü olduğundan daha yakında değil...
Zaten bu işler bir günde olmaz... Dişlerle, tırnaklarla ağır ağır kazarak, taşları tek tek üst üste koyarak yapılabilecek işler bunlar..."
Yazıyı yazdığım sıralarda, bu yazının kötümser bir bakış açısıyla yazılmış olduğunu anımsıyorum. Şimdi bakıyorum da aslındaCHP açısındançok da iyimser bir bakış açısıymış. Zira aradan geçen iki yıllık süre içinde "Aşılması gereken duvarlar," daha da yükselmiş gibi görünüyor.
O gün Ocakcı yönetimi zor bir iş devralmıştı. Şu anda çok daha zor bir durumda yeniden göreve geliyor. Zira CHP'de kılıçların daha da hızlı çekileceği seçim öncesi bir döneme yaklaşıyoruz. Kongrede partililerin yönetime yönelttiği ağır eleştiriler, sağanak yağmurun bir tufana dönüşmesi riski taşıdığını gösteriyor.
Bir yandan da söylenmeyen eleştirilerin daha büyük sıkıntıları doğurabileceği geliyor akla. Belki de bu eleştirilerin gereği yapılır da CHP açısından hayırlı bir sonuç ortaya çıkar.
Fazla iyimser olma suçunu işlemekten korkmayanlar için böyle bir ihtimal de var.
ETİKETLER : Yazdır
Diğer Yazıları
© degisimmedya.com
İletişim Bilgileri Künye İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz. Tel : 0 372 322 27 30
E-posta: info@degisimmedya.com