GÖRÜNTÜNÜN İÇİNDE... DIŞINDA...
22 Agustos 2017 08:31:53
AK Parti Gülüç Belde Başkanı İsmail Yılmaz'ın trafikte bir vatandaşla yaşadığı ve kamuoyuna detayları iyice akseden tartışma sürüyor.
Yılmaz, "Bu bir komplo," diyor. "10 Plakalı bir araba önümü kesince, saldırı olabileceğini düşündüm" diyor. "Kesinlikle vurmadım" diyor. Komplonun arkasındaki kişileri bildiğini, bunu da belgeleriyle açıklayacağı bir basın toplantısı yapacağını söylüyor. Bir de bu "Komplonun" arkasındakilerle yargı önünde hesaplaşacağını söylüyor.
İki önceki yazımda, Yılmaz'ın düzgün bir insan olduğunu, şahıs ve siyasetçi olarak böyle bir kavganın kendisine yakışmadığını yazdım. O yazıyı yazdığımda görüntüleri izlememiştim.
Görüntüleri izleyince, iki tarafın da söylediklerini sorgulamak mümkün. Zira aracın erdemir yönünden çıkan araç yüzünden Yılmaz'ı sıkıştırdığını söyleyen şahsın ifadesini doğrulayacak, yalanlayacak bir şey yok görüntüde. Görüntü dediğiniz iki dakikayı biraz aşan bulanık, uzak bir çerçeve zaten.
Öte yandan, araç yolunu kestiğinde, Yılmaz'ın ilk tepkisi araca koşmak oluyor. Ne kadar dikkatle izlenirse izlensin, görüntünün uzaklığından ötürü ilk anda bir arbede hali var mı net olarak anlaşılmıyor. Ama kapıyı tekmelediği belli. El hareketi var, vuruyor mu, başka bir şey mi yoruma açık. Ayrıca koşu biçimi de böyle bir amaç taşıdığı izlenimi veriyor. Ama bu kadar. Gerisi sadece yoruma dayalı konuşmak olacaktır.
Aynı şekilde, araçta kaç kişi olduğu da gözükmüyor. Dahası, eğer yol kesme eylemi öncesinde, görüntünün çekmediği kısımda ne olduğuyla ilgili bir çıkarsama yapmak mümkün değil. Yine de daha önceki olay ne olursa olsun, yol kesme eylemi açıkça anlaşılıyor. Tartışmanın daha kötü sonuçlanmaması teselli olmuş. Geçmiş olsun.
Görüntülerden isteyen istediği sonucu çıkarabilir. Yılmaz hukuk yoluna başvurduğunu söylediğine göre, elbet adalet eğriyi doğrudan ayıracaktır.
Burası artık hukukun işi...
***
Komplo nedir peki?
Bu konuda Yılmaz, olayın "Kongreden hemen sonra" yaşanması ve "10 plakalı bir aracın yolunu kesmesi" olgularına dikkat çekiyor. Balıkesir plaka oluyormuş yani...
Yılmaz doğruca böyle söylemiyor amaki yapılırsa basın toplantısında bunları açıklamasını beklemek gerekanladığımız kadarıyla, komplonun siyaseten önünün kesilmesi amacını taşıdığını düşündüğü anlaşılıyor. Komplo denildiği zaman, bilerek, tasarlayarak Yılmaz'ı kötü duruma düşürmeye çalışan çevreleri de dikkate almak gerekiyor.
Bu durumda, Yılmaz'ın gelecek yerel seçimlere yönelik hedeflerinin önünün kesilmek istendiğini de düşünmekten başka çıkar yolu var mı? Yani komploolayın kendisi değilse de, bir hafta sonra kamuoyuna mal edilmesinin arkasında birilerinin olduğu algısıkurulmuşsa, bunun Yılmaz'ın gelecek yerel seçimlerle ilgili hedefleriyle bağlantılı olduğu düşüncesinde olduğu geliyor insanın aklına.
Şimdilik bu kadarını yazmak yeterli. İsim yazmaya gerek yok.
***
Böyle bir olay dünyanın her tarafında haberdir.
Bir kanaat önderi bir şekilde itham edildiğinde, gazeteci, ithamı yazar. Bunu yazarken de, olayı tanık olduğu bir olaymış gibi değil, iddia edilen bir olay olarak yazar. Bu durumda, ithamın muhatabının bir cevap hakkı vardır. Bunu da iddianın mahiyetine göre sonuna kadar kullandırmak gerekir. Yukarıda anlatılan tartışmayı kamuoyuna aktaran haber de bu çerçeveden dışarı çıkmayan haberlerden birisi...
Sosyal medya üzerinde konuya yapılan yorumlar hayli sert ve sağduyudan uzaklaşma eğilimi taşıyor. Bu söylemlerde bulunanlar "haksızlığa uğramış birinin öfkesiyle" yazdıklarını düşünüyor olabilirler. Fakat dışarıdan "Ev sahibini bastırmaya çalışan yavuz hırsız" algısı yaratıyorlar.
Aslında kendileri bilir. Yine de kimi zaman masanın tam karşısına geçip, olaya bir de oradan bakmak daha doğru olabilir onlar açısından.
ETİKETLER : Yazdır
Diğer Yazıları
© degisimmedya.com
İletişim Bilgileri Künye İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz. Tel : 0 372 322 27 30
E-posta: info@degisimmedya.com