POZİTİF...
21 Haziran 2017 10:12:35
Mevlana, "Allahım, bana değiştirebileceğim şeyleri değiştirmek için cesaret, değiştiremeyeceğim şeyleri kabullenmek için sabır, ikisinin arasındaki farkı bilmek için akıl ver" diye dua eder.
Sosyal medya kullanıcılarının paylaşımlarına bakınca bu ifade akla geliyor. Haziran ortası geçmişken serinleyen havadan şikayet edenlerin özellikle dikkate alması gereken bir duadır bu. Bu arkadaşlarşimdi isimlere girip başımızı derde sokmayalım değil mikış geri geldi, yaz nerede kaldı diye paylaşımlar yaparken, aynı zamanda bardağın boş yarısını gören pesimist bir bakış açısını sergiliyorlar.
Yine de bardağın dolu bir tarafı var. Biliyorsunuz 21 Haziran aynı zamanda gündüzün en uzun olduğu gün. Bu mübarek Ramazan günü Ağustos sıcakları olsa daha tercih edilip edilmeyeceğini sorgulamak gerek. Muhtemelen yine aynı kişiler bu kez de şikayet etme gereği duymadıklarında hiç akıllarına gelmeyen "Küresel Isınma" kavramları üzerinden "eridiklerini", "Yandıklarını" filan yazıp paylaşacaktı.
Zira dostlar, ben size söyleyeyim, kimi insan cebinde cehennem ile dolaşır. Gittiği her yere onu götürür. Baktığı her şeyde onu görür. Her şeyde sergilediği güzelliği değil, yarattığı sıkıntıyı, erişimindeki zorluğu görür onlar. Bal gördüğünde arının dikeni aklınıza gelirse, bunun muhayyilenin bir çeşit sapması olduğunu söylemek gerek. Mevlana'nın dediği gibi, değiştiremeyeceği şeyleri kabullenmek istemeyenlerin durumu tam olarak böyledir.
Bunun tam tersi, yani Polyanna gibi cebinde cennetle dolaşanları, her şeyde pozitif bir yön bulanların da sağduyusu eksiksiz kabul edilmez. Zira değiştirilebilecek şeyleri değiştirme arzusu bu çeşit insanlarda başkalarına nazaran daha az bulunabilir. Yine de karamsar bakış açısına göre daha sağlıklı bir bakış açısı olduğunu teslim etmek gerek.
Son yağışlarda kent merkezlerinde sel endişesi yaşandığı doğrudur. Daha da yükselir de işyerlerine girerse diye sıkıntı yaşayan çok sayıda esnaf olmuştur. Bu anksiyete hali, insanoğlunun doğanın beklenmedik saldırılarına karşı hazır bulunmasını sağlayan savunma gücünü sağlar.
Fakat gidin bakalım köylere; aynı yağışlar tarlasını, bahçesini eken köylüler tarafından nasıl değerlendiriliyor? Bu günlerde toprağın bir yağışa ihtiyacı vardı ve bu yaz bahçe mahsulleri tam bu sıralarda yağan yağış sayesinde daha bereketli olacaktır. Bu dün akşam yağışta sel endişesi yaşayan kişilerin yaz aylarında daha ucuza sebze meyve yemesi anlamına bile gelir.
Öte yandan büyükşehirleri besleyen su kaynakları, barajlar nasıl suyla dolacak demiyor kimse... "Üşüyoruz" diyorlar, "Donuyoruz, bu haziran günü bu soğuk ne?" diyorlar. Bu problemler bir kazakla rahatlıkla çözülebilir.
Oysa karamsarlığı tedavi etmek hayli zordur.
HANGİ İLÇE DAHA HIZLI KALKINIYOR?
Zonguldak Kent Merkezinden denizden batıya, belki bir parça güneybatıya doğru ilerlerseniz, Kozlu, Kdz Ereğli Alaplı ve Akçakoca ilçelerinden geçersiniz.
Merkez ilçe dahil olmak üzere bu ilçelerin tamamının denize kıyısı vardır, her birinde plaj tesisleri veya doğal plajlar bulunur. Her ilçe kendi doğal güzelliklerine sahiptir ama bunlardan yararlanma biçimleri ve seviyeleri farklıdır. Son dönemde bu ilçelerin hepsini yakından takip ediyoruz.
Bunlar arasında projelerle ilçenin görünümünü değiştirmeye en fazla yaklaşan ilçe Akçakoca olmalı. Burada Belediye Başkanı Cüneyt Yemenici, ilçenin neye ihtiyacı olduğunu biliyor, buna göre projeler hazırlamış ve uygulama için çalışıyor.
Buradan sonrası biraz karışık, Alaplı belediyesi çevre düzenleme çalışmalarına erken dönemde başladı ve bu dönemde epey mesafe aldı. Ereğli Belediyesi baştan biraz bocaladı, sonra özellikle arıtma tesisi ve vahşi çöp depolama alanının rehabilitasyonu gibi gerçek projeler üzerinde çalışmaya başladı. Bunlar bitmedi. Kozlu baştan hızlı bir değişiklik geçirdi, sonra bir duraklama dönemi geldi. Başkanın vefatı ve görevin yeni başkana geçişinin ardından yeni girişimler yapılır mı bekleyip göreceğiz. Zonguldak Belediyesi en zorlu işlerle uğraşan belediye... Kentte merkezi hükümet yatırımı olan devasa tüneller yapılıyor. Dar sokaklar, dik yokuşlar gibi yüz yıllık problemler var ama vilayet merkezi pozisyonu sayesinde her zaman kolayca kabuk değiştirebilir.
Sıralamaların bireylere göre farklı olacağına şüphe yok. Ama siyasi parti mensubiyetini fazla hesaba katmadan, projeler ve girişimlere göre kıyaslama yapmak daha doğrudur herhalde...
Siz olsanız sıralamayı nasıl yapardınız?
ETİKETLER : Yazdır
Diğer Yazıları
© degisimmedya.com
İletişim Bilgileri Künye İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz. Tel : 0 372 322 27 30
E-posta: info@degisimmedya.com