Ereğli Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu seçimlerinde aday olmayan önceki dönem başkanı Mehmet Genç'in yerine Yaşar Tetiker'in aday gösterildiği günler geliyor akla...

Genç ve ekibi yerlerini, eskiden de TSO Başkanlığı yapan Tetiker'e bırakırken, (Aslında mevcut yönetimin büyük bölümü yeni döneme aktarıldı, önceki dönem TSO ve TSO Meclis Başkanı seçimlerde yönetim dışı kaldılar) kendilerinin gerçekleştirmeyi başaramadığı bir birlikteliği, tecrübesi ve ilişkileriyle Tetiker'in başarabileceği varsayımından hareket ediyordu.

Erdemir'in seçime giren üç grup—bir de tek grupta seçimlere giren bağımsız aday—tarafından da ortak bir aday gösterilmesi gündeme gelmişti. Bu talebin nedeni, Erdemir ile ilçe sanayicisinin iletişiminde pratik bir enstrüman oluşturulabileceği görüşüydü.

Adayların ikisi bu görüşü benimsedi, Tetiker benimsemedi...

Tetiker'e seçimlerin ardından Erdemir'in adayına neden listelerde yer verilmediği sorulduğunda, "Listeler yapılmıştı, koysak başka sıkıntılara yol açacaktık. Vaktinde teklif gelmedi" anlamında bir cevap vermişti.

O günlerde yeterince akla yakın bir açıklamaydı bu...

***

Herhangi bir Kdz Ereğli Ticaret ve Sanayi Odası başkanının başarılı olabilmesi için, ilçenin ufkunu açabilecek girişimlerde destek alabilmek amacıyla işbirliği içinde olması gereken kurumları sayın desem kimi sayarsınız?

Ne kadar siyaset konusunda tarafsız olmasını bekleseniz dahi önce  İktidar milletvekilleri ile işbirliği yürütmek gerekir. Sonra da  Belediye Başkanı, Erdemir Yönetimi gelir herhalde.   Sonra da ele alınan spesifik konuların muhataplarını sayabilirsiniz... 

Aslında TSO'nun kurumsal yapısı da bu minvalden sayılabilir, çünkü yönetimde görüş ayrılıkları algısı muhatapların temel bir güven zemini bulmasında zorluklar yaşatabilir.

***

Mevcut yönetim göreve geldiğinde önceki dönem milletvekilleri görevdeydi. Erdemir Yönetim Kurulu Başkanı, Erdemir Genel Müdürü şu an olduğundan farklı isimlerdi. Belediye başkanı henüz görevde değildi.

O dönemde girişimlerden beklediği sonuçları  alamayan TSO yönetimi, Başkanın ağzından dönemin belediye başkanına yönelik tepkilerde bulundu. Ereğli-Alaplı bölgesini temsil eden iktidar milletvekilini Ereğli'ye ihanetle suçladı.  Erdemir yönetimiyle problemler aşılamadı, işler öyle bir noktaya geldi ki, TSO yönetiminin randevu taleplerine bile cevap verilemez oldu.

Seçilen TSO Yönetimi daha bir yıl bile geçmeden çatlak verdi.  İstanbul'da Erdemir binası önüne siyah çelenk bırakıldı, TSO yönetimi olayı dışladı. Yöneticilerden biri ayrıldı.

Sonra önce belediye seçimleri yapıldı. Belediye Başkanı değişti. Sonra Erdemir Yönetim Kurulu Başkanı  değişti. Bir daha değişti. Genel müdür değişti. Son olarak da milletvekili seçimleri yapıldı, milletvekili de değişti.

Burada yazılanlar kapalı kapılar ardında yaşanmış işler değil, tamamı TSO Başkanının kendi ifadelerine dayanmaktadır.. Gazetelerde kayıtları var.  Siyaset önümüzü tıkıyor denildi, beceremiyorsan çekip gitsin denildi, yeni milletvekiliyle ipler gerildi. Belediye ile istenen işbirliği ortamı yine sağlanamadı, Erdemir yönetimiyle yaşanan sıkıntılar her basın toplantısında gündemin ana maddeleri arasında yer aldı.

Yani değişen bir şey olmadı...

***

Mevcut yönetimin yıl sonuna doğru yapılacak TSO seçimlerinde yumuşak karnı yukarıda ortaya konulan manzaranın kendisinden başkası değil.  İnsan, 'kendin değişmeye beton gibi direnirken, karşıdaki manzaradan gelip geçen herkesin değişmesini beklemenin ne kadar doğru olduğunu' sorgulamadan edemiyor.

Şu an itibarıyla mevcut başkan haricinde bir aday hazırlıklarını sürdürüyor. İki adayın daha sözü ediliyor ama adaylıklar resmen açıklanmadan bir şey söylemek doğru değil.

Erdemir Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Baktır ve Genel Müdür Sedat Orhan TSO'yu ziyaret etti.  TSO Başkanı, soru sorulmaması konusunda hiç de diplomatik olmayan bir üslupla gazetecilere ayar verdiğinde ve sonra 'gereken' bilginin kendisinden alınabileceğini söylemeden önce,  akla gelen ilk soru, "Yeni dönemde TSO seçimlerinde Erdemir'in bir adayı olacak mı?"  olabilirdi.

Cevap ne olursa olsun, belki de satır aralarından Erdemir-TSO  ilişkisindeki ılıman havanın algısal mı, olgusal mı olduğu da anlaşılabilirdi.