Büyük kavga… Çok sayıda ekip sevk edildi…
  Ağaçtan düştü…
  Feci kazada 2 kişi öldü!
  Başkan Ünlüer ve Yönetimi de katıldı
  İşçi servisine çarptı!
  Kontrolden çıkınca!.....
  FRENİ PATLAYINCA!.......
  Feci kaza…
  Refüje çıktı!....
  Talihsiz genç ölü bulundu
07 Aralık 2025 Pazar
Değişim Medya  |  Haber |  Dergi  |  Radyo - 0 372 322 27 30
logo
  •  
    •  » GÜNCEL
    •  » KÜLTÜR
    •  » SİVİL TOPLUM
    •  » KULİS HABER
    •  » YEMEK
    •  » DİN VE MEZHEPLER
    •  » EREĞLİ TARİHİ
    •  » FOTO GALERİ
    •  » VİDEO GALERİ
    •  » YAZARLARIMIZ
    •  » RÖPORTAJ
    •  » SİNEMA
    •  » TEKNOLOJİ
    •  » DİYALOG
  • SİYASET
  • AKÇAKOCA
  • EKONOMİ
  • GÜNDEM
  • ASAYİŞ
  • YAŞAM
  • SAĞLIK
  • MEDYA
  • SPOR
  • EĞİTİM
BUGÜN KENDİN İÇİN NE YAPTIN?

BUGÜN KENDİN İÇİN NE YAPTIN?
06 Subat 2017 08:44:22

Yazar : Hüseyin Aksakal

  • Whatsapp ta Paylaş

Bir görüşe göre, insanın kendisi dışında biri için bir şey yapması mümkün değildir. En içten hayır hasenat işleri bile aslında kendi içindeki bir eksikliği gidermenin, başka türlü doldurulamayan bir boşluğu doldurmanın yoludur.

Bir sokak kedisine eski bir melamin kase içinde yarım bardak süt veren bir kişi, o kedinin karnının doyduğunu bilmekten ziyade, onun kendisine şükran duymasını ister. Kendisini bu hareketi yapmadığında hissedeceğinden daha fazla insan hisseder. Bu durumda sahiden de kediye mi kendisine mi iyilik yaptığını kestirmek güç. Bu yaklaşım doğruysa, her halükarda işin içinde insan olmak var.

İnsan olmak için yaptığımız her şey güzeldir. Bizatihi güzelliğin kendisi insan olmaktan ibarettir. Bunun için yapmamız gereken şey öyle karmaşık falan değil. Tek yapmamız gereken, insanca, daha insanca davranmak.

Bu yaklaşım, bireyciliği teşvik ediyor zannedilmesin. İnsan sosyal bir varlık olduğundan, daha fazla insan olmanın yollarını içinde yaşanılan toplumda bulmak mümkündür sadece. Nietzsche'nin insanların "Kendilerinin toplamından daha büyük bir şey" yaratmak üzere bir araya gelmesinin yerinde ve gerekli olduğunu savunduğu kalmış akılda...

***

Eskiden Armutçuk, şimdilerde ise Kandilli dediğimiz, Ereğli'nin tek taşkömürü bölgesinde, TTK bünyesinde çalışan madenciler, Türkiye'nin dört bir tarafında yaşanması muhtemel yeraltı kazaları başta olmak üzere, sel, deprem, yangın ve başka doğal afetlerde arama kurtarma çalışması yapmak için "Beyaz Melekler" adında bir arama kurtarma timi oluşturdu.

Yukarıda, "Kendilerinin toplamından daha büyük bir şey yaratmak"tan söz edildi ya. İşte bu ekip, onun tartışmasız bir örneğidir.

Sürekli tehlike altında çalışmak, insanları başka insanların hissettiklerine daha duyarlı kılar, empati yeteneğini geliştirir. 1999 yılında yaşanan depremlerden birinde arama kurtarma faaliyetlerine katılmış madencilerden birinin anlattıkları hep aklımdadır. "Anlatılır gibi değil, sağ insan bulabilir miyiz diye tek tek binaları taradık. İçeride sağ kalanların halini düşününce durup dinlenmek akla bile gelmiyordu. Kurtarma işini üstlenenler iyi niyetli ama bilgisizler" demişti. Tanıtım toplantısına katılan, 99 depreminde madenciler tarafından kurtarılan işadamının söyledikleri de—ki yerel basında bunları bulabilirsiniz—madencinin empati kurma kabiliyetinin altını çiziyor.

Maden işçileri dışında pek az kişi bir noktaya galeri açarak girmek için gereken güvenlik önlemlerini almayı, domuzdamı çatıp ilerlemeyi bilebilir.. Selde rafting botlarıyla mahsur kalanları kurtarmak, bir enkaz yığını altından gelen bir sese ulaşmaya hiç benzemez. Zonguldaklı madencilerin kurtarma çalışmalarının gediklisi oluşunun nedeni budur.

Tabii afetlerin yaşanmamasını ümit etmenin yararı yok. Deprem olmazsa sel, sel olmazsa çığ, heyelan falan. Mutlaka olacak bu işler. Bu yüzden o gün geldiğinde daha eğitimli, daha donanımlı ekipler oluşturmakta yarar var. Bu işi organize eden Madenci yakınları sosyal dayanışma ve kültür derneğini kutlamak gerek.

Beyaz Melekler'in kanatları üstünde yaşam yolculuğuna devam etme fırsatı bulacakların kim olacağını şimdiden bilmek mümkün değil. Ben, sen, o, biz, siz onlar... Hepimiz bir gün onlara ihtiyaç duyabiliriz.

***

Lösemili Çocuklar Vakfı'nı (LÖSEV)i tanımam yaklaşık on yıllık bir sürece dayanır. Geçtiğimiz yıllarda kaybettiğimiz sevgili dostum Zeki Erkez LÖSEV il temsilcisiydi. Toprağı bol olsun, hem lösemi, hem de LÖSEV konusunda bilgisinden çok yararlanmışımdır.

Erkez'in zamansız gidişinin ardından LÖSEV'in Zonguldak ve Ereğli bölgesinde faaliyetleri devam etti. Geçtiğimiz günlerde Sazdan Adam Grubu diye bildiğimiz müzik topluluğunun üyeleri, yakalananların saçlarını döken bir hastalık olan Lösemiye dikkat çekmek için saçlarını kazıttı.

Lösemi, tedavisi olan, ancak uzun süren bir hastalık. Tedavi sürecinde hastaların saçları dökülüyor, başka insanlardan veya sosyal ortamlarda yaygın virüslerle temas etmemeleri için—yani eskiden kamuoyunda lösemi hastalığını yaymamak için takıldığına dair basmakalıp yanılgının tam tersi—maske takıyorlar.

LÖSEV de bu insanların tedavi koşullarının iyileştirilmesi, çeşitli problemlerinin aşılması için kurulmuş bir vakıf. "Kendilerinin toplamından daha büyük bir şeyin parçası olabilmek" isteyenlerin bir araya geldiği bir topluluk bu.

Yazının başında belirtildiği üzere, sadece "İnsan olduğunu daha iyi hissedebilmek" için yapılan faaliyetler bunlar. Sonuçları da mutlaka insanca, çok insanca olacaktır.

Birisi onlardan birine, "Bugün kendin için ne yaptın?" diye sorduğunda, "Başında saç olmayan, ağzı bir maskeyle kapalı bir çocuğun gözlerinde bir gülümseme gördüm" cevabını verebilirler. Sakın cevapla soru arasında bağıntı olmadığını düşünmeyin!

Başkası için bir şey yapmayan, kendisi için bir şey yapmamış demektir.

Bu Yazı Toplam 1592 Defa Okunmuştur

ETİKETLER : Yazdır

      Yorumlar
    Yorumlar, editörlerimiz tarafından onaylandıktan sonra yayınlanır. Kanunlara aykırı, konuyla ilgisi olmayan, küfür içeren yorumlar onaylanmamaktadır.
    Henüz bir yorum yapılmamış

     Diğer Yazıları


    • HAVADAN SUDAN…
      30-09-2019 | 07 : 59 53
    • KAMPÜS SORULARI
      30-03-2018 | 08 : 44 13
    • DÖNER ÜSTÜ HABER...
      19-07-2017 | 09 : 50 49
    • ZAM DİYE BİR ŞEY …
      07-09-2019 | 08 : 17 26
    • UNUTMADIK DİYORUZ AMA…
      17-08-2019 | 08 : 32 06
    • GUGUK KUŞU YUMURTASI...
      10-08-2016 | 08 : 43 05
    • "TAŞ İŞTE..."
      22-12-2016 | 09 : 23 15
    • İYİ PARTİ, MHP, SAADET PARTİSİ
      19-07-2018 | 08 : 03 14
    • ALAPLI’DA ALTIN ARAMAK…
      04-09-2019 | 10 : 22 27
    • CHP... CHP... CHP...
      10-09-2018 | 10 : 05 30
    • EKSİK OLMASINLAR...
      08-03-2018 | 08 : 05 49
    • YİNE CHP...
      16-11-2018 | 10 : 53 45
    Tüm Yazıları

     Köşe Yazarlarımız


    • doğan  yıldıztan
      doğan yıldıztan
      Bir Başka Avrupa!
    • UĞUR DEMİROĞLU
      UĞUR DEMİROĞLU
      HALKIN PARTİSİNDE YENİ YÖNETİM BELİRLENDİ…
    • Hasan Vehbi Ersoy
      Hasan Vehbi Ersoy
      DEİZM-TEİZM-ATEİZM-PANTEİZM’E BAKIŞ
    • Semih ÇOLAK
      Semih ÇOLAK
      SEÇMEN NE DEDİ?
    • Konuk Yazar
      Konuk Yazar
      Temiz enerji ve gelecek mücadelesi
    • Uğuralp CİVELEK
      Uğuralp CİVELEK
      “Bu bir suç duyurusudur”
    • Özkan Doğan
      Özkan Doğan
      YEREL RADYO VE REKLAM
    • Şenol AZMAN
      Şenol AZMAN
      “Aman doktor, yaman doktor. Derdime bir çare!” – 2-
    • Op. Dr. Erol GÜNEN
      Op. Dr. Erol GÜNEN
      Ortopedide Robotik Cerrahiler: Geleceğin Tıbbına Açılan Kapı
    • Merve KIRAN
      Merve KIRAN
      KİLO KONTROLÜNDE KİLİT NOKTA: ARA ÖĞÜNLER
    • Özge CERRAH
      Özge CERRAH
      ÖĞRENECEK ÇOK ŞEY VAR...
    • İsmail DEMİREL
      İsmail DEMİREL
      SAĞLIKTA OLUMSUZ İŞLER
    • Harun KARA
      Harun KARA
      ÖĞRETMENİM , HAKKINI NASIL ÖDERİM !
    • Uzman Klinik Psikolog Erkan EZERÇE
      Uzman Klinik Psikolog Erkan EZERÇE
      SEVGİ ASLA YETMEZ!
    • Dilek Şen Karakaya
      Dilek Şen Karakaya
      KAYIP-YAS SÜRECİ
    • Hamdi Güner
      Hamdi Güner
      DÜNYASI İÇİN DÜRÜST OLARAK ÇALIŞAN MÜSLÜMAN AHİRETİNİ DE MAMUR EDER
    • Hüseyin Aksakal
      Hüseyin Aksakal
      HAVADAN SUDAN…
    • Elif Yapıcı
      Elif Yapıcı
      ECHO İLE NARCİSSUS’ UN ACI VEREN HİKÂYESİ
    • Durul Mert M.A Ed.
      Durul Mert M.A Ed.
      İNSANLARIN EN BÜYÜK ARZUSU MUTLULUK AMA NASIL MUTLU OLABİLİRİZ?
    • Kudret Yavuz Eren
      Kudret Yavuz Eren
      Çocuğunuz her şeyi unutuyor mu?

     Çok Okunan Köşe Yazıları


    • BUGÜN
    • BU HAFTA
    • BU AY

    » Henüz BUGÜN Yazı Görünmüyor

    » Henüz BU HAFTA Yazı Görünmüyor
    • Op. Dr. Erol GÜNEN
      SAĞLIKTA KALİTE Mİ, ULAŞILABİLİRLİK Mİ
    • Op. Dr. Erol GÜNEN
      Ortopedide Robotik Cerrahiler: Geleceğin Tıbbına Açılan Kapı
    Değişim Medya  |  Haber |  Dergi  |  Radyo - 0 372 322 27 30
             

    © degisimmedya.com

     İletişim Bilgileri
     Künye
    İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın
    Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz.
    •   ASAYİŞ
    •   EĞİTİM
    •   GÜNCEL
    •   KÜLTÜR
    •   KULİS HABER
    •   SİNEMA
    •   TEKNOLOJİ
    •   TÜRKİYE
    •   DÜNYA
    •   FOTO GALERİ
    •   VİDEO GALERİ
    •   YAZARLARIMIZ
    •   GÜNÜN HABERLERİ
    •   Arşiv
    Tel : 0 372 322 27 30

    E-posta: info@degisimmedya.com