
PARALEL
14 Ocak 2017 09:05:27
Sen bana paralel/Ben sana paralel/ Paralel paralel/ Paralelli/Taralel taralel/ Taralelli, der Ümit Yaşar Oğuzcan. Taralelli derken hafiften dengenin yitirildiği bir "terelelli" haline dikkat çekiyor olmalı.
Şiirin öbür tarafı da paralel ve paralelli ile ilgili... Paralel sözcüğü, aynı düzlem üstünde, hiçbir şekilde kesişmeyecek iki doğrunun birbirine karşı konumunu ifade eder.
Bugünlerde tehlikeli bir ifade bu. Zira kavramın matematiksel kullanımının yanında, eskiden derin devlet olarak ifade edilen, devletin hukukla kurulan düzeninin dışında hareket eden başka yapıları ifade ediyor.
Oysa, paralel kavramının sosyal ve siyasal alanda kullanımı sadece bu kadarla sınırlı değildi. Eskiden bazı vilayetlerde yaşayanlar, Türkiye genelinde seçim sonuçlarına paralel sonuçlar çıkarmasıyla övünürdü. Hatta seçimlerde Zonguldak'ta alınan sonuçlarla Türkiye sonuçları arasında paralellik olduğunu söyleyenler vardı.
Bir süredir böyle bir paralellik kuran yok. Zira memleketin rotası ile Zonguldak'ın rotası uzun zamandır aynı yönde gitmiyor.
Ereğli aynı süreçte ulusal seçim sonuçları-yerel sonuçlar basımından daha aykırı bir bölgeydi. Anavatan partisinin ülke genelinde seçim zaferlerine damga vurduğu dönemde CHP seçim kazanıyordu. Ülke genelinde Doğru Yol Partisi, Refah Partisi ve AK Parti'nin kazandığı dönemde ise önce Anavatan Partisi, sonra da CHP seçimleri kazanmayı başardı.
Ancak 2014 Mahalli İdareler Genel seçimlerinde genelde iktidarda olan AK Parti Ereğli'de çok az farkla bir seçim kazanabildi.
Feleğin garip bir kaprisi sonucunda, Ereğli aynı anda önündeki asıl problemlerden kopup, ulusal gündemle paralel garip bir paralelliğe girdi.
***
Türkiye'de FETÖ, bir yandan PKK, İŞİD, DHKP-C, PYD, çeşitli alfabetik varyantlarda terör örgütleriyle mücadele ediyor. Bir yanda sınır ötesi operasyonlar, öbür yanda iç güvenlik operasyonlarında verilen şehitlerin acısı...
Türk lirası yüksek enflasyonlu çeyrek yüzyıllık bir sürecin ardından görmediğimiz bir hızla değer kaybediyor. İşsizlik yoksulluk rakamları her geçen gün ürkütücü bir boyuta geliyor.
Gelir adaleti her geçen gün bozuluyor. İşadamları bile gelir adaletsizliğinin serveti olanı bile güvencesiz bir noktaya sürüklediğine dikkat çekiyor.
Türkiye uluslararası ilişkiler anlamında yalnızlaşıyor. Tarihte görülmemiş bir süratle müttefikler ve tehditler yer değiştiriyor. Yüzlerce yıldır, hükümetlere bağlı olmadan, kendi rotasını çizen Hariciye, yani Dışişleri'nin uyguladığı politikalar döviz kuru gibi günlük değişimler geçirmeye başladı.
Toplum fena halde gergin. Farklı politik görüşlerde insanlar birbirine tahammül edemiyor, geçtim katlanmaktan varlıklarından bile şikayet eder noktaya geliyor. Toplumda her türlü şiddet her geçen gün tırmanıyor.
Türkiye neyi tartışıyor? Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni gönderdiğimiz vekiller neyi konuşuyor? Rejim veya yönetim sistemini değiştirmeyi...
Veya ifadesi kafa karıştırmasın. Muhalefet rejimin değiştirilmeye çalışıldığını söylüyor, iktidar partisi ise bunun bir rejim değişikliği olmadığını, sadece yönetim sistemi değişikliği olduğunu söylüyor. Aradaki farkı bilen biri varsa gelsin de bunu bize anlatsın. Hazır eli değmişken, niye tam da yukarıdaki problemlerin yaşandığı esnada bu işin gündeme geldiğini de izah ediversinler.
***
Ulusal ile Ereğli'nin paralellik içine girdiği ifade edildi ya...
Ereğli de büyük sıkıntılar yaşıyor. İşsizlik gitgide daha önemli bir sorun haline geliyor. İcra dosyalarının sayısı üzerinde çeşitli vesilelerle açıklanan rakamlar korkunç...
Özelleşen Erdemir'in ilçenin sosyal hayatından çıkması, ilçe ekonomisine nakliye, sac tüccarları gibi unsurlar aracılığıyla can suyu vermekten vazgeçmesinin etkileri bir türlü telafi edilemedi.
Beş bin kişinin çalıştığı tersaneler kapandı, kimsenin elinden bir şey gelmedi. Burada meydana gelen boşluk kapatılamadı, buralarda yetişen tecrübeli işgücü ya başka mesleklere yöneldi, ya da başka bölgelere göç etmeye mecbur kaldı.
İlçenin toplam nüfusu nisbi bir gerileme içinde. Köy kent nüfusu arasındaki oran son otuz yılda köy nüfusu aleyhine değişti.
Trafik akışının sağlanması her geçen gün daha da büyük bir probleme dönüşüyor. İlçede otopark problemi almış başını yürümüş.
Bunca problem aynı anda yaşanırken Ereğli il olur mu ve Kent Meydanına Cami olacak mı diye konuşuluyor. Belediye meclisinde bunlar tartışılıyor.
Ereğli kamuoyunun şu anki durumunun, Ulusal düzlemde yaşanan onca sıkıntı dururken Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin Başkanlığı konuşması olgusuyla paralelliği var mı, yok mu siz karar verin.
Güleriz ağlanacak halimize...
ETİKETLER : Yazdır
Diğer Yazıları





© degisimmedya.com
İletişim Bilgileri Künye İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz. Tel : 0 372 322 27 30
E-posta: info@degisimmedya.com


















