Değişim Medya  |  Haber |  Dergi  |  Radyo - 0 372 322 27 30
logo
  •  
    •  » GÜNCEL
    •  » KÜLTÜR
    •  » SİVİL TOPLUM
    •  » KULİS HABER
    •  » YEMEK
    •  » DİN VE MEZHEPLER
    •  » EREĞLİ TARİHİ
    •  » FOTO GALERİ
    •  » VİDEO GALERİ
    •  » YAZARLARIMIZ
    •  » RÖPORTAJ
    •  » SİNEMA
    •  » TEKNOLOJİ
    •  » DİYALOG
  • SİYASET
  • AKÇAKOCA
  • EKONOMİ
  • GÜNDEM
  • ASAYİŞ
  • YAŞAM
  • SAĞLIK
  • MEDYA
  • SPOR
  • EĞİTİM
  Büyük kavga… Çok sayıda ekip sevk edildi…
  Ağaçtan düştü…
  Feci kazada 2 kişi öldü!
  Başkan Ünlüer ve Yönetimi de katıldı
  İşçi servisine çarptı!
  Kontrolden çıkınca!.....
  FRENİ PATLAYINCA!.......
  Feci kaza…
  Refüje çıktı!....
  Talihsiz genç ölü bulundu
05 Aralık 2025 Cuma
  1. EREĞLİ TARİHİ

EREĞLİ VE KÖYLERİNDE YAŞANAN BAZI İNANIŞLAR

 Yayınlanma : 01-02-2013 | 15 : 56 47
 Güncelleme : 01-02-2013 | 15 : 56 47
EREĞLİ VE KÖYLERİNDE YAŞANAN BAZI İNANIŞLAR
        

Değişim Medya takipçilerimize aktaracağımız bu 'araştırma' yazısında; Ereğli ve yöresinde bulunan (köylülerimizin) halkın yaşantısının bazı yansımalarıdır... Tüm bu inanışlara batıl inanışlar da denebilir... Türk'lerin geldikleri yöreden getirdikleri özellikler de denebilir...

Yaptığımız bir araştırmada, Ereğli ve yöresinde tarihten bu yana bulunan ailelerin önemli bir çoğunluğunun, Oğuz Boylarından (Kayı-Bayat-Çepni-Yörük vb) olduğu şeklindedir. Türk tarihi; binlerce yıllık mazisi ve geçmişi olan, kültürel değerleri kuvvetli olan, gelenek görenek ve ananelerine bağlı bir milletin zengin geçmişini aktarır. Şimdi 1000 yıldan bu yana üzerinde yaşadığımız bu Anadolu toprağında yaşayan Türk milletinin, kültürel tarihinin ürünlerini ülkemizin dört bir tarafında çeşitli versiyonlarıyla yaşandığı görülecektir.

Bizler; hala az da olsa yaşandığına şahit olunan bazı kültürel unsurlarımızı tarihte de kalması ümidiyle, derleyip-toplayıp sizlere sunmayı uygun bulduk.

Bu yaşam inançlarına günümüzde BATIL İNANÇLAR denilmekle beraber, unutulmasın ki bu inanışlar Türk kültür geleneğinin günümüze kadar ulaşmış inançlarıdır...

Yukarıda yazdığımız "Yaşanan Bazı İnanışlar" istenildiği takdirde çoğaltılması mümkündür... Örneğin; merdiven altından geçilmez, gece tırnak kesilmez, küle basılmaz, süpürgeye basılmaz, birinin üstünden atlanmaz, eşiğe oturulmaz, nazar değme¬mesi için atlet ters giyilir, ayakkabılar ters konulmaz, gece aynaya bakılmaz, kızlar kahve içmez, gece sofra örtüsü sirkelenmez, akşam bulaşıklar yıkanmadan yatılmaz, sağ el avucu kaşınırsa para girer, ayakların altı kaşınırsa gideceği yol vardır... gibi inanışlara ilave olarak bir çok inanış toplanabilir.

Kurşun döktürmek: Korkan kişinin korkusunun giderilmesi amacıyla kurşun dökülürmüş... Kurşun dökmesi için özellikle Cumartesi gününün beklenmesi gerekirmiş... Kurşun dökülünce korkunun giderileceğine inanılırmış...

Kurşun dökülmesi esnasında, kurşun dökülen yani korkan şahıs; herhangi bir yere oturtularak başından aşağı bir örtü ile örtülür. Kurşun döken şahıs, eline aldığı bildiğimiz kurşunu ateşte eritip, diğer elinde bulunan su dolu kabın içine döker. Suya dökülen erimiş kurşundan ilginç şekiller çıkar. Ve döken şahıs şekillerden hareketle değişik yorumlar üretir. Örneğin; dökülen kurşundan mey¬dana gelen şekil, korkan kişinin korktuğu varlığı simgeler görüntü meydana getirirse, kişinin korkusunun gittiğine inanılırken, dökülen kurşundan meydana gelen şekilden, korkulan şeye benzemediği gibi bir görüntü meydana gelirse kişinin korkusunun gitmeyeceği yorumu yapılır.

Göbek düşmesi: Kişinin, ağır bir şey kaldırdığında göbeğinin düşeceğine inanılır. Göbek düşmesinde; baş ağrısı, mide bulantısı, baş dönmesi gibi çeşitli rahatsızlıklar meydana geldiğine inanılır. Hatta göbeği düşen şahsın yattığı yerinden kalkamayacak hale gelmesine bile inanılır.

Bu durumda yani göbek düşmesiyle karşılaşılması esnasında halkın rahatsızlığının gitmesine yönelik olarak şu işlemleri yaptığına şahit olunur: Halktan bazı kişiler, göbek düşmesi ile ilgili işlemleri yapması için tercih edilir. O şahıs da; eline su dolu bir kabı alıp, kabın içine de bir iğne atar. Bazı dualarını okuyarak, su dolu kabın içindeki iğneye işaret parmağının ucuyla bastırır. Ardından elini sudan çıkarır. Sudan çıkan işaret parmağının ucuna iğnenin yapışıp suyun dışına parmakla beraber çıkması beklenir. Çünkü işaret parmağının ucuna yapışıp çıkan iğne, içinde bulunan rahatsızlığın, o kişiden çıkıp gideceğine inanılır.

 

Gökkuşağının doğduğu yerin kazılması: Gökkuşağının doğduğu yerde hazine olduğuna inanılırmış. Bir de bazı yörelerde; gökkuşağının altından geçildiği takdirde o kişinin cinsiyetinin değişeceğine inanılırmış...

Sarılık hastalığının giderilmesi: Sarılık hastalığına yakalanıldığı takdirde, o şahsa kendi idrarı içirtiliyor. O şahsa sarı renkli kıyafetler giydirilmemesi isteniyormuş.

Rüyada altın görülmesi: Rüyada görülmesi hâlinde, o kişinin abdest alıp, olayı kimseye anlatmadan, rüyada gördüğü yeri kazdığında, hazine-altın v.b. bulunacağına inanılırmış... Bir de sure okunmadığı takdirde o kişinin çarpılacağına inanılırmış...

Gece meyit kuşu ötmesi, horoz ötmesi, köpek uluması: Zikredilen bu hayvanların öttüğü takdirde, akabinde ki günde o mevkiden cenaze çıkacağına inanılırmış...

Rüyada gelinlikli kız görülmesi: Rüyada gelin ya da gelinliğin görüldüğü yerden, cenaze çıkacağına inanılırmış...

Sofrada ekmek kırıntısının kalmaması: Sofrada kalan tüm ekmek kırıntılarının yenerek kaldırıldığı ve sürekli uygulandığında, o kişinin zengin olacağına inanılırmış... Ve sofradan da temiz kaşığın kaldırılmamasına da inanılırmış...

Gece örümcek alınmaması: Gece evde bulunan örümceklere zarar verildiği takdirde bazı olumsuz sonuçlarına inanılırmış...

Gece yıldızlarının sayılmaması: Gece yıldız sayımının yapıldığı takdirde bazı uğursuzlukların meydana geleceğine inanılırmış...

Çocuğa nazar değmemesi için herhangi bir yerine sarımsak konulması: Çocuğa nazar değmesinin önlemi olarak, çocuğun bazı yerlerine ve giyimlerine sarımsak konulurmuş...

Gece sofra bezinin dışarıya sirkelenmemesi: Sirkelendiği takdirde cin v.b. yaratıkların zarar vereceğine inanılırmış...

Yağan 'dolu'nun yere düşünce kırılmaması: Yağan 'dolu'nun bekâr bir insan tarafından basılıp kırıldığı takdirde, yağan o dolunun dineceğine inanılırmış...

Yeni doğan bebeğe sarı tülbent örtülmesi: Doğan bebeğe, sarı tülbent örtüldüğü takdirde, bebeğin sarılık hastalığından uzak kalacağına inanılırmış...

Kuş yuvasına dokunulmaması: Kuş yuvasına kesinlikle do¬kunulmazmış. Dokunulduğu takdirde o insanın kel olacağına inanılırmış...

Kapı eşiğine oturulmaması: Kapının eşiğine oturulduğu takdirde, cinlerin onu çarpacağına inanılırmış...

Ezan okunurken ağaca çıkılmaması: Ağaca çıkması esnasında düşeceğine inanılırmış...

Köyde turna kuşu sürülerinin geçmesi: Turna kuşu sürülerinin geçtiği takdirde, o mevsimin bereketli geçeceğine inanılırmış...

Aşure günü uzun boylu insana kepçeyle vurulması: Uzun boylu insana vurulurmuş. Çünkü o kişinin boyunun daha da uza¬mayacağına inanılırmış...

Düğünlerde hazırlanan böreklerin bölünmemesi: Düğünlerde hazırlanan el böreklerinin; bekâr kızların ve gelinin böldüğü tak¬dirde, kaynanasının öleceğine inanılırmış...

Gelinin yeni evine geldiğinde önüne su dökmesi: Gelin yeni evine geldiğinde; önüne, merdivene su döküp onu süpürür. Böylece de evine sadık olacağına ve kendisini bekleyen tüm kötülükleri bu şekilde temizlendiğine inanılırmış...

Dini merasimlerdeki yemekte verilen sütlacın erken bozulması: Yemekte sütlaca ilk kim kaşığı atarsa o kişinin-kızın, evleneceği gencin sarışın-beyaz olduğuna inanılırmış...

Evde bardak kırılması: Düşen bardağın kırılması efdaldir... Kırılmadığı takdirde kendilerini başka kötülüklerin beklediklerine inanarak, o bardağı kırılması gerektiğine inanılırmış...

Ve yine o evde nazarı olan varsa, nazarın gideceğine inanılırmış.

Yeni gelinin kucağına bir kız bir erkek çocuk verilmesi: Yeni gelinin kucağına bir erkek bir kız çocuğu verilir. Böylece o gelinin hem erkek hem kız çocuğunun olacağına inanılırmış...

Gelinin evden çıkarken elindeki çiçeği arkasına atması: Gelin elindeki çiçeği arkasına attığında, o çiçeği tutan kişinin, kısmetinin açılacağına inanılırmış...

Nişanda, nişanlanan kızın kurdelesinin bazı parçalarının arkadaşları tarafından yırtılması: O parçanın yırtıldığı takdirde nasibinin açılacağına inanılırmış...

Gelinin evlendiği gün ocak başına tükürmesi: Evlenecek kız, düğün günü evindeki ocak başına tükürüp gittiği takdirde, kendisinin kötü özelliklerinin evde kalacağına, gittiği eve kötü özelliklerinin taşınmayacağına inanılırmış...

Gelin olan kızın gelinliğini düğünden önce giymemesi: Gelin olan kızın, düğününde giyeceği gelinliğinin, o müstakbel gelinden önce; başka arkadaşlarınca giyildiği takdirde, giyen kişinin nasibinin kapanacağına inanılırmış...

Gelin ve damada düğün günü kaymak yedirilmesi: Düğün günü eve yeni gelen, gelin ve damada kaymak yedirildiğinde, onların kaymak gibi tatlı bir hayat yaşayacaklarına inanılırmış... O kaymağın içine bir de kayın validenin tükürdüğüne şahit olunurmuş...

Yine aynı gün; geline ve damada cam, bardak v.b. kırdırılır... Çünkü bir daha hiç kalp kırmayacağına, bütün kötülüklerin o kırılan camla giderileceğine inanılırmış...

Gece toprağa bulaşık suyu dökülmemesi: Gece toprağa bulaşık suyu dökülmezmiş... Cin v.b. varlıkların dolaşacağına inanılıp, meleklerin de o yere gelmeyeceklerine inanılırmış...

Mezar başlıklarında yer alan yazıların okunmaması: Okunduğu takdirde, unutkanlığa yol açacağına inanılırmış...

Ayakkabı, terlik v.b. giyimlerle sofraya oturulmaması: Oturul¬duğu takdirde, karnının doymayacağına inanılırmış...

Ameliyattan önce yatağın altına demir bir şeyler konulması: Ameliyattan önce yatağın altına demir, bıçak, metal v.b. şeyler konulurmuş. Böylece hastanın acısının azalacağına inanılırmış...

Boş beşiğin sallanmaması: Boş beşiğin sallandırıldığı takdirde; o beşiğe yatırılacak çocuğun karnının ağrıyacağına inanılırmış...

Gelin ayakkabısının altına bekâr kızların isimlerinin yazılması: Evlenen kızın ayakkabısının altına yazılan isimlerden önce hangisi silinirse o kızın nasibinin açılacağına inanılırmış...

Gece sakız çiğnenmemesi: Ölü eti çiğnenmiş anlamında kabul edilirmiş. Bir de ölen kardeşinin etinin çiğnenmiş olması anlamında kabul edilirmiş...

Gece evden acı çıkması: Gece evden acı yiyecekler çıktığı takdirde o evde acı şeylerin yaşanacağına inanılırmış... Acı veril¬diğinde geri tatlı bir şeylerin alınması gerektiğine inanılırmış...

Mezarlığa parmak uzatılması: Uzatıldığı takdirde, uzatan kişinin mezardaki kişi tarafından mezara çekileceğine inanılırmış... Mezara basıldığı takdirde de aynı şeylerin gerçekleşeceğine inanılırmış...

Gece ıslık çalınmaması: Çalındığı takdirde şeytanların gelmeleri için davetiye çıkarıldığına inanılırmış...

 KAYNAK: BAŞVİRAN'DAN CUMA'YA ORMANLI-RECEP ÇETİN


Haber : Şafak Negüzel

Bu Haber 19883 defa okundu

ETİKETLER : Yazdır

  • Batıl inançlar
  • adet
  • söz
  • araştırma
  • yazı
  • Ereğli
  Yorumlar
Yorumlar, editörlerimiz tarafından onaylandıktan sonra yayınlanır. Kanunlara aykırı, konuyla ilgisi olmayan, küfür içeren yorumlar onaylanmamaktadır.

 Yorumlar ( 7 )

Mustafa Avcı
6 yıl önce

Evet kdz ereğli de en çok olan inançlar adam doğru söylemiş nerdeyse her köydr var adama laf söylemeyin

 Beğen

13 yıl önce

BU İNANIŞLARIN HEMEN HEMEN HEPSİ KADİM BİLGİLERE VE KÜLTÜRLERE DAYANAN ETKİLİ,GERÇEK BİLGİLERDİR. BUNLARIN UNUTULMUŞ OLMASI ÖVÜNÜLECEK DEĞİL AKSİNE ÜZÜCÜ BİR DURMDUR. EĞER İNSANLAR BU RİTÜELLERİN ARKASINDA YATAN O BÜYÜK GİZEMİ BİLSELERDİ MODERN ÇAĞI YARATTIĞI PEK ÇOK SORUNU ŞİMDİ YAŞANIYOR OLMAZDI !

 Beğen

14 yıl önce

Bunlar sadece Ereğli nin köylerinde yok ki

 Beğen

14 yıl önce

Recep Çetin'in kitabında yöresel dilde kullaılan bir çok kelimelerin yer aldığı bir liste var.Bu listeyi de okuyucular ile paylaşıp zenginleştirme olanağı olursa Değişim Medya harika bir iş yapmış olur. Bakarsınız gelecek nesillere bırakılabilecek güzel bir yerel sözlük ortaya çıkar.

 Beğen

14 yıl önce

Erğli köylerindeki bahsettiğiniz inanışların doğru olduğu ancak son iki kuşağın bunların çoğunu bilmediği hatta son kuşağın hiç bilmediğini söyleyebilirim,çünkü Ereğli köylüsü son 20 yılda o kadar hızlı mesafe kat ettiki birçok modern dünyalı gibi gelişip bu tür batıl inanışlardan kendini arındırmıştır köylerde bu tür inanışlar nadiren olsada bunlar yaşlı insanlar tarafından söylenen bugün bir çoğunun kabul ve uygulama görmediği inanışlardır,ereğli köylüsünün türkiye ve dünyanın birçok şehirlisi düzeyinde olduğuna inanıyorum,saygılarımla

 Beğen

14 yıl önce

GÜZEL. ÇOĞUNU DUYMUŞTUK ZATEN AMA TOPLANMASI DA GÜZEL OLMUŞ. GÜL NAZ DİYE YAZAN KİŞİ EREĞLİNİN KÖYLERİNDE PEK GEZMEDİMİKİ. HEM ZATEN İSTANBULDAN YAZMIŞ.KURŞUN DÖKTÜRMEYEN,GÖBEĞİN DÜŞMÜŞ SENİN DİYE DUYMAYAN VAR MIDIR..

 Beğen

14 yıl önce

Kusura bakmayın ama sizin kaynak kişi, biraz palavracı herhalde. Bende Ereğli liyim ama bu inanışların çoğunu bilmem ve uygulayan görmedim. Yada kendi köylerine has gelenek olabilir. Ereğli köyleri olarak genellememek lazım.

 Beğen

  • s.
  • 1

 Çok Okunanlar


  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
  • Motosiklet devrildi....
    Motosiklet devrildi!....
  • Otobüs durakları detaylı temizlendi.....
    Otobüs durakları detaylı temizlendi.....
  • Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcıları Zonguldaktaydı
    Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcıları Zonguldak’taydı
  • TARİHTE BUGÜN...
    TARİHTE BUGÜN...
  • İş yerine silahlı saldırı
    İş yerine silahlı saldırı
  • Nazmiye Emen hayatını kaybetti….
    Nazmiye Emen hayatını kaybetti….
  • Deniz Yavuzyılmazdan CHP Kurultayında bir başarı daha .....
    Deniz Yavuzyılmaz’dan CHP Kurultayında bir başarı daha !.....
  • Yorgancılıktan patronluğa……
    Yorgancılıktan patronluğa……
  • Başkan Posbıyık: “2026 yılında suya zam yapmıyoruz....”
    Başkan Posbıyık: “2026 yılında suya zam yapmıyoruz!....”
  • Fizyoterapi Merkezi açıldı
    Fizyoterapi Merkezi açıldı
  • Günlerdir haber alınamıyordu, acı haber geldi....
    Günlerdir haber alınamıyordu, acı haber geldi!....
  • Kızılay Haftası büyük bir coşkuyla devam ediyor…
    Kızılay Haftası büyük bir coşkuyla devam ediyor…  
  • Gül Güleryüz beşinci kitabıHuzurda imzalayacak....
    Gül Güleryüz beşinci kitabı"Huzurda" imzalayacak....
  • KDZ. EREĞLİ BELEDİYESİ TÜM BORÇLARINI ÖDEDİ.....
    KDZ. EREĞLİ BELEDİYESİ TÜM BORÇLARINI ÖDEDİ.....  

 Son Haberler


  • Otobüs durakları detaylı temizlendi.....
    Otobüs durakları detaylı temizlendi.....
  • Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcıları Zonguldak’taydı
    Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcıları Zonguldaktaydı
  • TARİHTE BUGÜN...
    TARİHTE BUGÜN...
  • Motosiklet devrildi!....
    Motosiklet devrildi....

 Köşe Yazarlarımız


  • doğan  yıldıztan
    doğan yıldıztan
    Bir Başka Avrupa!
  • UĞUR DEMİROĞLU
    UĞUR DEMİROĞLU
    HALKIN PARTİSİNDE YENİ YÖNETİM BELİRLENDİ…
  • Hasan Vehbi Ersoy
    Hasan Vehbi Ersoy
    DEİZM-TEİZM-ATEİZM-PANTEİZM’E BAKIŞ
  • Semih ÇOLAK
    Semih ÇOLAK
    SEÇMEN NE DEDİ?
  • Konuk Yazar
    Konuk Yazar
    Temiz enerji ve gelecek mücadelesi
  • Uğuralp CİVELEK
    Uğuralp CİVELEK
    “Bu bir suç duyurusudur”
  • Özkan Doğan
    Özkan Doğan
    YEREL RADYO VE REKLAM
  • Şenol AZMAN
    Şenol AZMAN
    “Aman doktor, yaman doktor. Derdime bir çare!” – 2-
  • Op. Dr. Erol GÜNEN
    Op. Dr. Erol GÜNEN
    Ortopedide Robotik Cerrahiler: Geleceğin Tıbbına Açılan Kapı
  • Merve KIRAN
    Merve KIRAN
    KİLO KONTROLÜNDE KİLİT NOKTA: ARA ÖĞÜNLER
  • Özge CERRAH
    Özge CERRAH
    ÖĞRENECEK ÇOK ŞEY VAR...
  • İsmail DEMİREL
    İsmail DEMİREL
    SAĞLIKTA OLUMSUZ İŞLER
  • Harun KARA
    Harun KARA
    ÖĞRETMENİM , HAKKINI NASIL ÖDERİM !
  • Uzman Klinik Psikolog Erkan EZERÇE
    Uzman Klinik Psikolog Erkan EZERÇE
    SEVGİ ASLA YETMEZ!
  • Dilek Şen Karakaya
    Dilek Şen Karakaya
    KAYIP-YAS SÜRECİ
  • Hamdi Güner
    Hamdi Güner
    DÜNYASI İÇİN DÜRÜST OLARAK ÇALIŞAN MÜSLÜMAN AHİRETİNİ DE MAMUR EDER
  • Hüseyin Aksakal
    Hüseyin Aksakal
    HAVADAN SUDAN…
  • Elif Yapıcı
    Elif Yapıcı
    ECHO İLE NARCİSSUS’ UN ACI VEREN HİKÂYESİ
  • Durul Mert M.A Ed.
    Durul Mert M.A Ed.
    İNSANLARIN EN BÜYÜK ARZUSU MUTLULUK AMA NASIL MUTLU OLABİLİRİZ?
  • Kudret Yavuz Eren
    Kudret Yavuz Eren
    Çocuğunuz her şeyi unutuyor mu?

 Haber Yorumları


  • Osman
    E devletten cok belediyeye kredi karti ile bu vergi yatiyor,güzel olmus,yazinizi okuyunca bende kac senelik borcu yatirdim
  • kara murat
    boş lakırtı bunlar devletin verdiğini devlet geri alır kendini bilmezler değil gerekirse mahkemeye verilir 65 yaş üstü birlik olup gerekir... DEVAMI
  • Veli
    BIzde avrupada ,chp nin siginmacilara karsi tutumunu zafer partisi ile ortaklini tanju özcani ve digerlerini ,eyt diye emekli yasini 38 e kadar seci... DEVAMI
  • Ahmet
    Zonguldak sehiri devlete ne veriyor biri aciklasa ,emekliler,ttk zararlarindan baska sey yok ,emekli sayisi calisan sayisindan fazla
  • Fah
    Başka bir işyapmıyor zaten gazatacılar cemiyeti.
  • Fah
    Konuşmayı biliyormuş
  • Hakan
    Önce yollari sonra park yap birak yok sanat kultur evimis en guzel yerleri evlerle donattiniz
  • TAHİR DÜNDAR
    Kdz Ereğlimin en köklü medyası ve iş insanı tebrik ediyorum.
  • Fah
    Birde şehir içindeki trafiğe motor kullananlara el atılsa iyi olur.
  • Fah
    Göz üz yollarda onu bekliyorduk zaten.Çok önemli bir olay sanki.
  • KÜNYE
  • İLETİŞİM
  • BİZE ULAŞIN
  • REKLAM
  • Kullanım Şartları
  • Veri Politikası
  • Çerez Politikası
Değişim Medya  |  Haber |  Dergi  |  Radyo - 0 372 322 27 30
         

© degisimmedya.com

 İletişim Bilgileri
 Künye
İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın
Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz.
  •   ASAYİŞ
  •   EĞİTİM
  •   GÜNCEL
  •   KÜLTÜR
  •   KULİS HABER
  •   SİNEMA
  •   TEKNOLOJİ
  •   TÜRKİYE
  •   DÜNYA
  •   FOTO GALERİ
  •   VİDEO GALERİ
  •   YAZARLARIMIZ
  •   GÜNÜN HABERLERİ
  •   Arşiv
Tel : 0 372 322 27 30

E-posta: info@degisimmedya.com