Öğretmenlerimiz
20 Agustos 2010 10:16:03
Sevgili okurlarım;
Çok uzun zamandır sizlerle anne baba olarak , çocuklarımızın yetiştirilmesinde yapmamız gerekenlerle yanlış yaptığımız hareketlerin yavrumuzun hayatında yaptığı etkileri paylaşıyorum. Amacımız daha sağlıklı , daha mutlu , daha başarılı bir nesil için yavrumuzu en güzel şekilde hayat hazırlamak için.
Bu hafta okul yaşantısı yeniden başlayacak çocuklarımızın.İki haftalık dinlenme tatili bitti. Ereğli olarak aslında bu sömestr tatili zaman olarak çok isabetli oldu.Kar yağışı nedeni ile hayatın felç olduğu ilçemizde okulların tatilde olması çocuklarımızın ve öğretmenlerimizin çekeceği çileyi bir nebze olsun azalttı. şehrin merkezinde 4 gün girilemeyen sokaklar olduğu gerçeğini gördük ne yazık ki AVRUPA kentinde.(3 nolu bayır sokak)
Neyse biz asıl konumuza dönelim. Benim sizlere verilmiş bir sözüm var.Bu köşede çocuklarımız ve anne baba eğitimi konunsun dışına çıkmak istemiyorum. İki haftadır çocuklarımızın hayatında çok önemli bir yeri olan öğretmenlerimizle ilgili yazıyorum.Sonuçta ne bir telefon , ne bir e posta , ne de bir yorum almadım. Bunun iki anlamı vardır bence;
1-Yazılarım tüm öğretmenlerimiz tarafından kabul görüyor.
2- Yazılarımı hiçbir öğretmen okumuyor.
Acaba hangisi diye merak etmeden de duramıyorum.
Geçen hafta bir müfettiş arkadaşımla TV dizileri , eğitim ve öğretmenin rolü konusunda sohbet ediyoruz.Anlattıkları insanın kanını donduracak cinsten.
‘’- Bir ay kadar önceydi …….. ilköğretim okulunda teftişteyiz. 3. sınıf öğrencilerin ATATÜRK ‘ün resmini sorduğumuzda aldığımız cevap! BEHLÜL oldu. Ders defterine bakıyorum öğrenciler her hafta AŞK-I MEMNU dizisinin özetini yazdırdığını görüyorum. Sınıf 3. Ne yapıyorsun Öğretmenim ? diye sorduğumda çocukların yazı yazma alışkanlığını kazandırabilmem için sevdikleri diziyi yazılı anlatmalarını istiyorum. Cevabını aldım. Çocukların Atatürk ‘ü tanımamaları ve BEHLÜL diye cevaplamaları içimi sızlatıyor.
Markete kitap reyonunda kişisel gelişim kitaplarını incelerken 40 yaşlarında iki bayanın ;
-Aaaa Aşk-ı Memnu ‘nun kitabı çıkmış ….. diye sevinçle konuşmalarına şahit olmuştum.
Müfettiş arkadaşımın anlattıklarından sonra bir kez daha gördüm ki 30 yıl önceki öğretmenlerimin hatalarını şimdi ki öğretmenlerde yapıyor ne yazık ki. Benim kuşağımda ki bir öğretmen ; Türk Edebiyatının bu çok önemli yazarını ve eserini tanıtamamış, bu günün öğretmeni de ne yazık ki Romanı Okutup özetini yazdırması gerekirken , gerçeğinden son derece uzak , Türk Toplumunun örf adetlerine son derece saygısız ve gençlerimizi zehirleyen bir sürü ekleme ile TV izleyicisine REYTİNG kaygısı uğruna sunulurken sorumluluğunun bilincinde olmadığını göstermektedir.
Bu kadar söze neden olan Türk Edebiyat Tarihinin önemli şahsiyeti Halit Ziya Uşaklıgil, Batı etkisinde gelişen Türk edebiyatının Tanzimat’tan sonra ikinci dönemi olan Servet-i Fünun Edebiyatı’nın (Edebiyat-ı Cedide’nin) en önemli, en usta romancısıdır. Türk romancılığında Halit Ziya adı, son derece önemlidir. Çünkü Halit Ziya’dan önceki Türk romanları olaya ve maceraya dayanan, faydayı esas alan, özentisiz bir üslupla yazılmış, sağlam bir teknikten yoksun eserlerdir. İşte Halit Ziya bu basit ve kaba romancılığa son vermiş, kahramanların iç dünyalarını, duygularını ayrıntılı olarak tahlil eden, insan-çevre ilişkisine önem veren, kompozisyon bütünlüğü olan, sağlam bir teknikle yazılmış, Batılı tekniğe uygun ilk romanları kaleme almıştır. Romanlarında âdeta bir dantel gibi sabırla, titizlikle işlenmiş, süslü, sanatlı, şiirsel bir üslup vardır.
Aşk-ı Memnu, Halit Ziya Uşaklıgil’in İstanbul’da kaleme aldığı ikinci romanıdır. Roman 1899-1900 yıllarında Servet-i Fünun dergisinde tefrika edilmiş (parça parça, bölüm bölüm yayımlanmış), 1901’de ise kitap olarak basılmıştır. Romanın dili ağır olduğu için, roman yazarı tarafından belli ölçüde sadeleştirilerek 1945 yılında yeniden yayımlanmıştır.
Bu kısa bilgiden sonra öğretmenlimizin öğrencilere doğru bilgiye ulaşmalarını sağlayacak yol ve teknikleri öğretmeleri gerektiğini unutmamalarını hatırlatmak istiyorum.Kendi kendinize –Ben ne yapıyorum? Ben nasıl öğretmenim? Benim görevim ne? Benim amacım ne? Ben –Milli Eğitimin Amaçlarını gerçekleştirmek için üzerime düşen vazifenin ne kadarını yapabiliyorum? Diye sormalarını istiyorum. Kendinizi başka öğretmenlerle kıyaslamanızı , kimden daha iyi olduğunuzu , kimin sizden daha iyi olduğunu araştırmanızı istiyorum. Hepsinden önemlisi bir gün boyunca derslerinizi VİDEOYA kayıt etmenizi ve akşam eve gelince bu dersleri yeniden izlemenizi istiyorum. Kendinizi seyretmeye ne kadar dayanabileceksiniz?
İnsan iş yaşamında zamanla monotonlaşıyor ve yeniliklerden uzaklaşabiliyor. Kendinizi yenilemek ve eksiklerinizi telafi etmenin bir yolu olarak bu önerimi kaç öğretmenim yerine getirecek? İnanıyorum ki kendini geliştirme çabası içinde olan her öğretmenim bir gün bu uygulamayı yapacaktır.
Yeni Eğitim Döneminiz hayırlı olsun. Sağlıklı , huzurlu , mutlu ve başarılı bir yarıl dileklerimle sevgi ve saygılar sunuyorum hepinize.
Çok uzun zamandır sizlerle anne baba olarak , çocuklarımızın yetiştirilmesinde yapmamız gerekenlerle yanlış yaptığımız hareketlerin yavrumuzun hayatında yaptığı etkileri paylaşıyorum. Amacımız daha sağlıklı , daha mutlu , daha başarılı bir nesil için yavrumuzu en güzel şekilde hayat hazırlamak için.
Bu hafta okul yaşantısı yeniden başlayacak çocuklarımızın.İki haftalık dinlenme tatili bitti. Ereğli olarak aslında bu sömestr tatili zaman olarak çok isabetli oldu.Kar yağışı nedeni ile hayatın felç olduğu ilçemizde okulların tatilde olması çocuklarımızın ve öğretmenlerimizin çekeceği çileyi bir nebze olsun azalttı. şehrin merkezinde 4 gün girilemeyen sokaklar olduğu gerçeğini gördük ne yazık ki AVRUPA kentinde.(3 nolu bayır sokak)
Neyse biz asıl konumuza dönelim. Benim sizlere verilmiş bir sözüm var.Bu köşede çocuklarımız ve anne baba eğitimi konunsun dışına çıkmak istemiyorum. İki haftadır çocuklarımızın hayatında çok önemli bir yeri olan öğretmenlerimizle ilgili yazıyorum.Sonuçta ne bir telefon , ne bir e posta , ne de bir yorum almadım. Bunun iki anlamı vardır bence;
1-Yazılarım tüm öğretmenlerimiz tarafından kabul görüyor.
2- Yazılarımı hiçbir öğretmen okumuyor.
Acaba hangisi diye merak etmeden de duramıyorum.
Geçen hafta bir müfettiş arkadaşımla TV dizileri , eğitim ve öğretmenin rolü konusunda sohbet ediyoruz.Anlattıkları insanın kanını donduracak cinsten.
‘’- Bir ay kadar önceydi …….. ilköğretim okulunda teftişteyiz. 3. sınıf öğrencilerin ATATÜRK ‘ün resmini sorduğumuzda aldığımız cevap! BEHLÜL oldu. Ders defterine bakıyorum öğrenciler her hafta AŞK-I MEMNU dizisinin özetini yazdırdığını görüyorum. Sınıf 3. Ne yapıyorsun Öğretmenim ? diye sorduğumda çocukların yazı yazma alışkanlığını kazandırabilmem için sevdikleri diziyi yazılı anlatmalarını istiyorum. Cevabını aldım. Çocukların Atatürk ‘ü tanımamaları ve BEHLÜL diye cevaplamaları içimi sızlatıyor.
Markete kitap reyonunda kişisel gelişim kitaplarını incelerken 40 yaşlarında iki bayanın ;
-Aaaa Aşk-ı Memnu ‘nun kitabı çıkmış ….. diye sevinçle konuşmalarına şahit olmuştum.
Müfettiş arkadaşımın anlattıklarından sonra bir kez daha gördüm ki 30 yıl önceki öğretmenlerimin hatalarını şimdi ki öğretmenlerde yapıyor ne yazık ki. Benim kuşağımda ki bir öğretmen ; Türk Edebiyatının bu çok önemli yazarını ve eserini tanıtamamış, bu günün öğretmeni de ne yazık ki Romanı Okutup özetini yazdırması gerekirken , gerçeğinden son derece uzak , Türk Toplumunun örf adetlerine son derece saygısız ve gençlerimizi zehirleyen bir sürü ekleme ile TV izleyicisine REYTİNG kaygısı uğruna sunulurken sorumluluğunun bilincinde olmadığını göstermektedir.
Bu kadar söze neden olan Türk Edebiyat Tarihinin önemli şahsiyeti Halit Ziya Uşaklıgil, Batı etkisinde gelişen Türk edebiyatının Tanzimat’tan sonra ikinci dönemi olan Servet-i Fünun Edebiyatı’nın (Edebiyat-ı Cedide’nin) en önemli, en usta romancısıdır. Türk romancılığında Halit Ziya adı, son derece önemlidir. Çünkü Halit Ziya’dan önceki Türk romanları olaya ve maceraya dayanan, faydayı esas alan, özentisiz bir üslupla yazılmış, sağlam bir teknikten yoksun eserlerdir. İşte Halit Ziya bu basit ve kaba romancılığa son vermiş, kahramanların iç dünyalarını, duygularını ayrıntılı olarak tahlil eden, insan-çevre ilişkisine önem veren, kompozisyon bütünlüğü olan, sağlam bir teknikle yazılmış, Batılı tekniğe uygun ilk romanları kaleme almıştır. Romanlarında âdeta bir dantel gibi sabırla, titizlikle işlenmiş, süslü, sanatlı, şiirsel bir üslup vardır.
Aşk-ı Memnu, Halit Ziya Uşaklıgil’in İstanbul’da kaleme aldığı ikinci romanıdır. Roman 1899-1900 yıllarında Servet-i Fünun dergisinde tefrika edilmiş (parça parça, bölüm bölüm yayımlanmış), 1901’de ise kitap olarak basılmıştır. Romanın dili ağır olduğu için, roman yazarı tarafından belli ölçüde sadeleştirilerek 1945 yılında yeniden yayımlanmıştır.
Bu kısa bilgiden sonra öğretmenlimizin öğrencilere doğru bilgiye ulaşmalarını sağlayacak yol ve teknikleri öğretmeleri gerektiğini unutmamalarını hatırlatmak istiyorum.Kendi kendinize –Ben ne yapıyorum? Ben nasıl öğretmenim? Benim görevim ne? Benim amacım ne? Ben –Milli Eğitimin Amaçlarını gerçekleştirmek için üzerime düşen vazifenin ne kadarını yapabiliyorum? Diye sormalarını istiyorum. Kendinizi başka öğretmenlerle kıyaslamanızı , kimden daha iyi olduğunuzu , kimin sizden daha iyi olduğunu araştırmanızı istiyorum. Hepsinden önemlisi bir gün boyunca derslerinizi VİDEOYA kayıt etmenizi ve akşam eve gelince bu dersleri yeniden izlemenizi istiyorum. Kendinizi seyretmeye ne kadar dayanabileceksiniz?
İnsan iş yaşamında zamanla monotonlaşıyor ve yeniliklerden uzaklaşabiliyor. Kendinizi yenilemek ve eksiklerinizi telafi etmenin bir yolu olarak bu önerimi kaç öğretmenim yerine getirecek? İnanıyorum ki kendini geliştirme çabası içinde olan her öğretmenim bir gün bu uygulamayı yapacaktır.
Yeni Eğitim Döneminiz hayırlı olsun. Sağlıklı , huzurlu , mutlu ve başarılı bir yarıl dileklerimle sevgi ve saygılar sunuyorum hepinize.
Bu Yazı Toplam 511 Defa Okunmuştur
ETİKETLER : Yazdır
Yorumlar
Yorumlar, editörlerimiz tarafından onaylandıktan sonra yayınlanır. Kanunlara aykırı, konuyla ilgisi olmayan, küfür içeren yorumlar onaylanmamaktadır.
Henüz bir yorum yapılmamış
Diğer Yazıları
© degisimmedya.com
İletişim Bilgileri Künye İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz. Tel : 0 372 322 27 30
E-posta: info@degisimmedya.com