BÖREK Mİ VAR?
28 Haziran 2016 09:00:41
2006 yılında çıkan bir yasayla kurulan, yaklaşık on yıldır da faaliyetlerini şu veya bu şekilde sürdüren Ereğli Kent Konseyi seçimlerinde işler karışık görünüyor.
Bilindiği üzere 2009 yılında CHP'nin seçimi almasının ardından (Daha önce de Akın Çamcı Kent konseyi Başkanıydı) Muhabbet Tezel, Nalan Köseoğlu Selvi Kent Konseyi başkanlığı yaptı. 2014 yılında AK Parti'nin seçimi kazanmasıyla Noyan Keskin konsey başkanı oldu.
Muhabbet Tezel başkan seçildiğinde, seçim anında bir blok liste, çarşaf liste tartışması yaşandığını, ancak belediyenin bastırması sonucu blok liste görüşünün hakim olduğunu hatırlayanlar olacaktır. Kamuoyuna Kent Konseyi seçimleriyle ilgili yansıyan başkaca bir çatışma da yok. Nalan Köseoğlu Selvi ve Noyan Keskin'in seçildiği seçimler yapıldığında kamuoyunun ruhu bile duymamış, yönetim açıklanmış, ondan sonra Kent Konseyi seçimi yapıldığının farkına varılmıştı.
Dahası, yerel demokrasinin gelişmesinde, sivil inisiyatif oluşumunda önemli bir rol oynaması beklenen Kent Konseyleri, bizatihi yerel yönetimler tarafından pasifize edilmiş, yasanın mali olarak bağımlı kıldığı kent konseyi, yapısal olarak da belediyeye bağımlı hale gelmişti.
Oysa, AK Partili belediyenin ikinci yılının dolmasının ardından yapılacak Kent Konseyi seçimleri birdenbire tüm siyasi partilerin, tüm sivil toplum örgütlerinin ilgi odağı oldu. Asıl sorgulanması gereken kimsenin dönüp bakmadığı kent konseyinin neden aniden bunca değişik kesimlerin ilgi odağı olduğudur.
Sanırsınız ortada tamamen gönüllülük esasına dayalı bir sivil yapılanma değil, Ereğli'nin belli başlı kanaat gruplarının hepsinin müdahil olduğu bir rant paylaşımı var (mı?)!
***
Kent konseylerinin kendilerine özgü bir mali yapısı yok. Proje hazırlarlar. Bunun için gereken desteği belediyeden alırlar. Proje ve önerilerini belediyeye sunarlar, belediye meclisi en kısa zamanda bunları gündemine alır (ve karar olumlu olursa gerçekleştirilir). Yani ortada öyle 'Yağma Hasan'ın böreği' denilebilecek bir şey yok.
Yine de belli başlı kanat grupları Kent Konseyi yapılanmasında yer almak için mücadele ediyor. Belediye Başkanı Hüseyin Uysal'ın çoğunlukla işi olağan akışına bırakmanı n daha sağlıklı sonuç vereceğine ilişkin tutumu bu kez iş başında değil gibi. Belediye Başkanı, adaylığını açıklayan İrfan Yazıcıoğlu'na "Çekilmesi için" ricada bulunuyor. Bir muhtar, CHP'den milletvekili aday adayı olmuş bir kişi, AK Parti'den önceki dönem ilçe başkanlarından birinin konsey başkanlığı için adı geçiyor. Önceki başkan Noyan Keskin aday olmayacağını açıkladı...
Tüm bunlar ilçede bir sivil inisiyatif problemi olduğunu, veya bu problem üzerinde siyasal hedeflere ulaşmayı planlayanlar olduğunu ifade ediyor. Noyan Keskin'in aday olmamasına şaşacak bir şey yok. Artık onun Kent Konseyi başkanlığına seçildiği dönemde AK Parti'de bulunan 'Lokalci Grup' (Bu grubu önceki dönem milletvekili Prof. Dr Ercan Candan ve Belediye Başkanı Hüseyin Uysal temsil ediyordu) hakimiyeti yok. Siyasi dengeler ise tamamen apayrı temel taşları üstünde duruyor şimdi.
Bir dönem ilçede, AK Parti'nin belli bir bölümüne hakim olan Lokalciler karşısındaki grup denilebilecek 'Dışarlıkçılar' (bu grupta da AK Parti İlçe Başkanı Fatih Çakır, bazı eski siyasiler bulunduğu öne sürülüyor) bugün ilçe siyasetinde daha hakim bir rol oynuyor. Lokalcilerin belediyede halen varlığını sürdüren uzantılarıyla, Dışarlıkçıların çatışması her geçen gün daha da şiddetleniyor.
AK Parti'de uzlaşma olmamasının nedeni bu!
***
Öte yandan, CHP'de de olayın farklı cepheleri var. Önceki kent konseyi seçimlerinde, konsey yönetimin belirleme hakkının yerel seçimi kazanan partide olduğu varsayılırdı. Bu kez durum böyle değil.
Kamuoyu nezdinde henüz güçlü bir çıkışı bulunmayan ilçe teşkilatının, iktidar partisi arasındaki çekişmelerden yararlanarak belediyeye bir gol atıp, seyirciye ondan sonra koşma çabası içinde olduğu değerlendirmeleri yapılıyor. CHP'de de parti içi çekişmelerde geri plana düşenlerin bağımsız olarak Kent Konseyi'nde rol almak istemesi şaşırtıcı olmayacaktır.
Yani her halükarda bu cephe de karışık.
İlk tur oylamada çoğunluk bulunup seçimler yapılamadı ama bu sırada yaşanan tartışmalar, iki hafta sonra yapılacak ikinci turda çok daha karmaşık bir yapıya evrilme (Eğer belediye ağırlığını koyup konseye ağırlığını koymazsa) potansiyeli taşıyor.
Sivil toplum mu? STK'lar bağımsız kuruluşlar olarak kent konseyi içinde yer alma çabasında gözükmüyor. Kesin olan şu; STK'ların çoğu kent konseyi seçiminde olası odaklardan birinin uydusu görünümünde bulunacak.
Anlayacağınız Yağma Hasan'ın böreği para değil, prestij...
ETİKETLER : Yazdır
Diğer Yazıları
© degisimmedya.com
İletişim Bilgileri Künye İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz. Tel : 0 372 322 27 30
E-posta: info@degisimmedya.com