KAYBEDECEK VAKİT YOK...
04 Kasim 2015 08:37:18
1 Kasım Milletvekili genel seçimi sona erdi. Seçtiğimiz milletvekilleri yaklaşık iki hafta içinde mazbatalarını alacak, yemin edecek göreve başlayacak.
"Göreve başlayacak" ifadesinin boş bir temenniden fazlası olduğunu bilmeyen yoktur herhalde. Zira hem Türkiye'de hem de Zonguldak'ta seçimin ardından yapılması gereken çok şey var. "Göreve" derken, "Salla başı al maaşı" veya "hakim-ül millet" değil, "hadim-ül millet" olacaklarına dair verilmiş sözleri var.
İktidar partisi milletvekillerini (ki bizim seçim bölgesinde bunlar Hüseyin Özbakır, Faruk Çaturoğlu ve Özcan Ulupınar oluyor) seçim sathı mailinde verilen sözlerin gerçekleştirilmesi, emekli aylıklarında iyileştirme, istihdam yaratma, asgari ücret düzenlemesi, dış ilişkiler, bozulan ekonominin rayına oturtulması gibi zorlu görevler bekliyor.
Özbakır, Çaturoğlu ve Ulupınar'ın yereldeki sorunlarını ise Zonguldak'ta negatif nüfus hareketi, Filyos Projesi, Zonguldak'ın kentsel dönüşümü, TTK'nın yeniden güçlü bir üretim hamlesine uygun bir yapılanmaya kavuşturulması, Ereğli tersanelerinde yaşanan sorunlar, yerel esnafın problemleri, ulaşım altyapısı tesisinde karşılaşılan sıkıntıların aşılması gibi birçok alan oluşturuyor.
Zonguldak'ın Cumhuriyet tarihi boyunca hiç karşı karşıya bulunmadığı büyüklükte bir sorunlar yumağı içinde bunalıyor. Bu sorunların çözümünde atılan her adım iktidar partisi milletvekili ve teşkilatlarına artı puan olarak yazılacak.
Millet onları kendisine yönetici (Hakim-ül Millet) olarak değil, karşı karşıya bulundukları sorunları çözecek hizmet erleri (Hadim-ül Millet) olarak seçti. Bu maksatla oy verdi.
İktidar işini sıkı tutmalı...
***
Muhalefeti bir yönetime katılma biçimi olarak kabul etmek, demokrasi idealinin ana unsurlarından sadece biridir.
Bundan ötürü İktidar partisinin sorumlu olduğu tüm işlerin gerçekleşmesinden, muhalefet milletvekillerinin (ki bunlar da yerelde CHP'den seçilen Şerafettin Turpçu ve Ünal Demirtaş oluyor) iktidardakilerden daha az sorumlu olduğu vehmine kapılmasın kimse...
Milletin muhalefeti de; iktidarın toplumun karşı karşıya bulunduğu problemleri çözmekte ayak sürümesini engellemek, bu problemlerle ilgili girişimlerde adil olunmasının, yetim hakkının kimseye geçmemesinin sağlanması, yanlış yapanların doğrulardan ayrılmasını sağlamakla; en başta da öncelikle kendilerini adil ve dürüst olmakla görevlendirdi.
Bir açıdan bakıldığında muhalefet milletvekillerinin sorumluluğu hiç de iktidar milletvekillerinden az değil... Onlar da muhalefet pozisyonunun gerektirdiği "Hadim-ül Millet" görevlerini hakkıyla yerine getirmekle mükellef...
Muhalefet de işini sıkı tutmalı...
***
Kaybedecek vakit yok...
Bu ülkede, bu kentlerde iş bulamadığı için çatılardan atlamaya hazır gençler var... Siftah yapmadan kepenk indiren esnaf, çalışanlarının yüzüne bakamayan işverenler, akşam çocuklarına ne pişireceğini bilemeyen anneler, askerdeki çocuklarının, kocalarının, babalarının sağ salim geri dönüşünü gözleyen ebeveynler, eşler, çocuklar var.
Ve evet...
Ne acıdır ki, gözlerinden sakındıkları çocuklarının canlı bomba olmasından korkarak polise müracaat etmiş anneler babalar da var.
Hükümetin kurulması, TBMM'nin işlerlik kazanmasının, geçen her gün böyle dertleri olmayanlar için hayati olmayabilir. Oysa bu sorunların devam ettiği her gün telafisi mümkün olmayan kayıplar yaşanıyor bu ülkede...
O vekiller yeminini etsin. Kutlama ziyaretleri, iade-i ziyaretler, protokole kendini tanıtma, hariçten gazel okuyanlara laf yetiştirme ve benzeri ıvır zıvırı bir yana bırakarak çalışmaya başlasın.
Kaybedecek vakit yok.
ETİKETLER : Yazdır
Diğer Yazıları
© degisimmedya.com
İletişim Bilgileri Künye İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz. Tel : 0 372 322 27 30
E-posta: info@degisimmedya.com