Bana neden aşk ve sevgi kavramını bu kitap da işliyorsunuz diyorlar.

Kainatın var oluş sebebi bile aşktır.Aşık olmak günah değil,Allah'ın bir lütfudur

Adem ile Havva'nınaşkından ,sevgisinden geldik.Allah aşkı ve sevgiyi ruhundan üfledi onun için yazıyorum ,Peygamberimizin ümmeti olduğumuz için yazıyorum. peygamberler,ermişler,evliyalar eşlerini çok seviyorlardı. İnsanlar aşkın ve sevginin birer ürünleridir.Onun için yazıyorum Leyla ile Mecnun, Kerem ile Aslı, Ferhat ile Şirin bunun gibileri yok mu sayalım-inkar mı? Edelim. Dedelerimiz-ninelerimiz,annelerimiz-babalarımız birbirlerini nasıl sevdiklerine bakın.Aşksız –sevgisiz yaşamak mümkün değil. Yuvalar yıkılmasın diye yazıyorum Yuvalar aşk ve sevgi ile kurulsun. Çıkara dayalı olmasın diye yazıyorum. Bir gün;

Hz Aişe anamız; hz peygamberimize sorar: Ya resulullah beni ne kadar çok seviyorsun_ der. Peygamberimiz'de "ilk günkü kadar,kör düğüm gibi"der.

Unutmayın ki Peygamberimiz eşi ve çocuklarıyla hergün ilgilenir,hatta çocuklarıyla güler-oynar-ailesiyle sohbet edermiş.Asla onları kırmamış. Bizde onun ümmetiyiz.Kadınlarımız bize Allah'ın bir emanetidir.Çocuklarımızda bu kutsal yuvanın meyveleridir.Onlara sahip çıkmak, korumak,bakmak,okutmak ve hayata hazırlamak, çocuklarımızın yuvasını kurmak dinende ve baba –anne olarak da görevimizdir. Demek ki aşk ve sevgi her insanoğlunun yaratılışında var.

Seveneşler arasında ki bağlılığa bakın. Büyüklerimiz bu sevgiyi nasıl yaşatıyorlar. Bizler neden yapamıyoruz acaba. Aşka ve sevgiye-saygıya dayalı bir evlilik mi yapıyoruz,yoksa çıkara dayalı mı? Gelin bunları bir düşünelim. Nedenlerini araştıralım:

Günümüzde evlilikler beş yılda bitiyor. Öyle ki; bir ay bile sürmeyen evlilikler var. Her gün binlerce evli çiftler ayrılıyor,yuvasını yıkıyorlar.Dağılan yuvanın acını çocuklar çekiyor.Topluğumuzda yaşanan bu aile faciasını önlemek için neler yapmalıyız anlatalım:

İnsanın doğasında –kimyasında –yaratılışında olan aşk ve sevgiyi-saygıyı irdeleyelim:

Evliliklerde tutkunun ve romantizmin zamanla kaybolmasını nasıl engelleyebilir ve o ufak heyecanların yıllar sonra taze kalabilmesi için neler yapabiliriz? İşte size mutlu ve uzun süreli evliliklere sahip olmak için yapılması ve dikkat edilmesi gereken şeyler... Birlikteliğinizde heyecan, tutku ve saygıyı kaybetmemenin yolları...

Hepimiz uzun yıllar mutlu evlilik yaşayan, iyi günde de kötü günde de birbirlerinden kopmayan ve hala birbirlerine saygıyla bağlı çiftlere gıptayla bakarız. Evliliklerde tutkunun ve romantizmin zamanla kaybolmasını nasıl engelleyebilir ve o ufak heyecanların yıllar sonra taze kalabilmesi için neler yapabiliriz? İşte size mutlu ve uzun süreli evliliklere sahip olmak için yapılması ve dikkat edilmesi gereken şeyler..

EVLİLİKTE Kİ SORUNLARI AŞMA;

Evlilikteki sorunlar ve eşler arasındaki uyumsuzlukların nedenleri hiç şüphesiz her iki taraf içinde geçerlidir. Bazen erkek eşine karşı bir takım yanlışlar yapar ve aynı şekilde bazen de bayanlar kocasını üzecek ve Onun agresif, sorumsuz, sevgisini gösteremeyen biri olmasına sebebiyet verir.

Çoğu zaman büyük kavgalar küçük şeylerden başlar. Eğer kadınlar ve erkekler eşlerine nasıl davranacaklarını bilseler ve kendileri için önemsiz fakat eşleri için çok önemli olan bazı noktalara dikkat etseler, kesinlikle birçok sorun da hallolacaktır.

Erkekler de ; eşlerini anlamalıdır,eşine sahip çıkmalı, onu korumalı,asla ezdirmemelidir.

EVLİLİKTE;MUTLU ,HUZLU,SEVGİ VE SAYGI DOLU BİR HAYAT YAŞAMAK SİZİN ELİNİZDE
Evlilikte mutluluk ve sevgi içineşlerin yapmaları gereken önemli uyarılarşunlardır:
Erkek, eşinin gönlünü almayı bilmeli, sevgisini her fırsatta göstermeli.Kadınına sevgi-saygıyı ön planda tutarak ona değer verdiğini hissettirmeli.Zaman,zaman eve bir gülle gelmelidir.Kadınına ilgisini göstermeli-ilgisiz –onu kıskandıracak davranışlardan kaçınılması kadını onura eder.Erkeğine sevgisini-ilgisini en üst düzeye çıkarır.Evde ki mutluluk bir başka güzellik kazanır.

- Eşiniz eve geldiği zaman Onu kapıda karşılayın ve güler yüzle hoş geldin deyin.

- Onunla ilgilenin, gününün nasıl geçtiğini sorun.

- Kazanç, maliyet ve diğer bütün işlerinizde "ben" ve "sen" kelimeleri yerine "biz" demeyi öğrenin. Evlilik yani benliğin ortadan kalkıp bizliğe dönüşmesi ve başkası için var olmaktır.

- Her ne kadar haklı olsanız bile, kesinlikle tartışmaktan sakının. Tartışmak eşler arasındaki sevgiyi öldürür. En çok seven siz olun ve susun. Daha sonra sakin bir zaman da güzellikle anlattığınız zaman mutlaka kabul edecektir.

- Eşinizi başkasının yanında özelliklede akrabalarıyla beraberken küçük düşürmeyin, aksine daha fazla saygı gösterin.

- Eşinizin yanında asla başka erkekleri överek konuşmayın ve başkalarının başarılarını Onun yüzüne vurmayın. Herkesin başara bildiği ve başaramadığı şeyler vardır.Eşiniz yanınızda olsun –olmasın her zaman akrabanız dışında ki erkeklere seviyeli-mesafeli olmalı ve davranmalıdır.Samimi görüşme-konuşmadan kaçınılmalıdır. Evliliğe en büyük zararı verir,güveni yıkar.Tabiki erkek de eşine aynı şekilde davranmalıdır.

- Eğer yakınlarınız tarafından Ona bir fayda sağlanmışsa bunu minnet koyarak Onun yüzüne vurmayın.

- Eşinizin arkadaşları ve tanıdıklarıyla haddinden fazla samimi olmamaya çalışın.

- Eşinizin akrabaları ve başkalarıyla görüşmesini engellemeyin. Sürekli kısıtlamalar getirerek Onu sıkmayın.

- Yakınlarına, akrabalarına özellikle anne ve babasına saygı gösterin, onların hatalarını eşinize mal etmeyin, onları sevdiğinizi gösterin ve bazen de eşinizden önce onları evinize davet edin.

- Onun ailesi ve yakınları için çektiğiniz zahmetleri yüzüne vurmayın.

- Evlilik maddi ve manevi her konuda ortaklıktır, kendi kazancınıza "benim" deyip, sadece kendiniz için harcamayın.

- İsteklerinizin yerine gelmesi için eşinize emretmeyin, Onunda ihtiyacıymış gibi ricayla isteyin.

- Maddi durumunu mutlaka göz önünde bulundurun, kendi istekleriniz için Onu sıkıntıya sokmayın ve anlayışlı bir şekilde karşılanmayan ihtiyaçlarınız için diretmeyin. Unutmayın, aranızda sevgi olduğu sürece o sizin için elinden gelen her şeyi yapacaktır.

- Kendinizi eşiniz için süsleyin, o gelmeden veya evdeyken en güzel elbiselerinizi giyin.Ona hep güzel görünün.

- Eşinizin yanında sürekli durgun, sinirli ve asık suratlı olmayın. Her zaman güler yüzlü ve güzel ahlaklı olmaya çalışın.

- Eşiniz eve geldiğinde tüm işlerinizi bırakarak beraber oturarak konuşun, Onunla ilgilenin.

- Üzgün, sinirli ve morali bozuk olduğu zamanlarda isteklerinizi erteleyin.

- Nelerden hoşlanıp ve nelerden hoşlanmadığını öğrenin ve hoşlandığı şeyleri yapmaya çalışın.

- Kadın eşinden sevgi beklediği gibi, eşine de sevgi göstermelidir ve her gün mutlaka Onu sevdiğini söylemelidir.

- O evde olmadığı zaman özlediğinizi, geldiğinde sevindiğinizi ve gelmesini dört gözle beklediğinizi belli ettirin.

- Bir hata yaptığı zaman hemen "sana söylemiştim" demeyin, fikir vermek yerine Onu anlamaya çalışın.

- Sizi düş kırıklığına uğratırsa, görmezden gelin ve Onu cezalandırmaya kalkışmayın.

- Bir isteğinizi almamış veya yerine getirmemişse "fark etmez bir dahaki sefere", yine yapmazsa sabırla ,"tamam bir daha çıktığında alır mısın?" deyin.

- Onun incitip, kırdığınızda ve hatanızı anladığınız zaman ondan özür dileyin ve ona ihtiyaç duyduğu sevgiyi gösterin.

- Eşiniz yapmış olduğu hatayı anlayarak, sizden özür dilediği zaman sizde hemen kabul edin. Hata ne kadar büyükse eşinizin size vereceği puanda o kadar çok olacaktır.

- Olumsuz duygularınızı eşinizi suçlamadan paylaşmalısınız.

- Evden çıkarken Onu yolcu edin, güler yüzle uğurlayıp, hoşça kal deyin.

Evliliğinizi yaşamınızın her mevsiminde;aşk ve sevgi dolu, saygı değerleri içinde ,mutlu-huzurlu-çekici-güzelliklerle dolu yaşamaksizin elinizde.

Eğitimci-Yazar-Şair Harun KARA diyor ki;

ADAM DEDİĞİN SAHİPLENMESİNİ BİLMELİ

KADIN DEDİĞİN SAHİBİNİ BİLMELİ

AŞIK OLMAK YÜREK İSTER,EMEK İSTER,YİĞİTLİK İSTER.

HER YİĞİT AŞIK OLAMAZ-HER AŞIK DA YİĞİT OLAMAZ.

YÜREĞİNİZDEKi;AŞK ATEŞİ HEP YANSIN- SEVGi HiÇ BiTMESiN, ARTIK YUVALAR YIKILMASIN, ÇOCUKLAR ANNEDEN-BABADAN AYRI YAŞAMASIN...