31 Mart Yerel seçimlerinin ardından ilk belediye meclisi toplandı, ertesi günü ikinci toplantıyla nisan toplantıları tamamlandı.

Neresinden baksan her şey farklı. Bir kere önceden saat 10.00'da toplanan meclis, yeni dönemde 14.00'te toplanıyor. Bir önceki meclisten hiç kimse yok. Mustafa Kumaş sayılmazsa belediye meclisi tecrübesi olan yok gibi... Yani tecrübesiz kişiler değiller ama henüz usul erkan konularında pratiklik kazanmış değiller.

Bakıyorum, AK Parti grubunda her zaman ağırbaşlılığıyla tanıdığımız Numan Korkmaz. Numan hoca milli eğitim kariyerinden sonra siyasete girdi. Acaba mecliste zaman zaman yaşanması muhtemel polemikler içinde yer alır mı diye geliyor akla. CHP grubundan Haluk Okur'u tanıyorum. Efendiliğiyle meclise ayrı bir hava katacağı muhakkak. Yaşar Balcı her zamanki Yaşar Abi... Bir yandan gündemi takip ederken, gözleri ortamı tarıyor. Kafası bir o yana bir bu yana dönüyor. Tarkan Atik, Ereğli'nin yetiştirdiği en önemli sivil toplum kuruluşu temsilcilerinden. Gönül Çelik'i CHP yöneticisi olduğu dönemden tanıyoruz. Şimdi meclis katibi... Sertan Kuzu kontenjandan geldi, yaşı genç. Siyasi kariyeri inişli çıkışlı. Olası polemiklerin bir yerinde mutlaka olur gibi geliyor ama bu işler bilinmez ki...

Belediye Başkanı Halil Posbıyık bile farklı. Aday adayı olduğu dönemde çoğu kişinin aklına 'Huylu huyundan vaz geçer mi? Yine kavga gürültü olur' gibi şeyler gelmişti biliyorsunuz ama ilk iki günkü meclis performansı, Posbıyık'ın bir önceki dönemin son iki yılındaki agresif Posbıyık olmadığı izlenimi bırakıyor. Herakleitos'un "Bir nehirde iki kere yıkanılmaz" sözünü getiriyor akla. Olgun, kapsayıcı, sevecen bir tonda konuşuyor. "Meclis iki grup değil, tek bir belediye meclisi görüyorum. İtirazları olan söyleyecek, biz zaten bunu bekliyoruz" diyor.

Bunlar dışında tanıdık kim var? Fikret Aydeniz var. Her zamanki gibi ağır ağabeylerden. Toplasan on tane meclis üyesini şahsen tanımıyoruz. Bu tabloda kim polemik işlerini üstlenir o da belli değil zaten. Birkaç ay içinde herkesin ismini şahsen biliyor oluruz ama şu an itibarıyla gözler, her durumda yeni bir hamlenin nereden geleceği kestirilebilen bir önceki meclis üyelerini arıyor. Alışkanlıktan başka bir şey değil. Yenilik iyidir. Yeni bir sonuç elde etmek isteyenin deneyin girdilerinde değişiklik yapmasına benziyor bu durum.

İlk toplantı belediye meclisin organlarının ve ihtisas komisyonlarının belirlenmesiyle, ikinci toplantı da belediyenin üye olduğu çeşitli birliklere üye seçimi ve belediyenin bir önceki yıla ait denetim ve faaliyet raporlarının oylanmasıyla geçti. Bakmayın siz belediye başkan adaylarının "Mazbatamı alır almaz" diye başlayan konuşmalarına... Bu işler hale yola koyulmadan herhangi bir şey yapmak mümkün değil.

Bu arada belediye başkan yardımcıları da belli oldu. Atilla Bulak ve Oğuz Cömert, Posbıyık'ın önceki dönem belediye bürokrasisinden çalışma arkadaşları. Selma Açıkgöz Posbıyık döneminde var mıydı? Vardı diye aklımda kalmış. Meclis üyelerinden Haluk Okur'un başkan yardımcısı olacağını seçim sırasında düşünmüş, kendisine takılmıştım. Gerçekten de Posbıyık yeni dönemde ekibinde Okur'a da yer verdi. Diğer başkan yardımcısı Tayyar Mendeş'i zaman ilerledikçe daha iyi tanıyacağız herhalde...

Aslında bir diğer Belediye Başkan Yardımcılığı favorim de uzun süre Posbıyık ile parti içi yarışlara girmiş olan, bu seçimde omuz omuza mücadele vererek ekibe sinerji katan Yaşar Balcı idi. Yaşar Balcı'ya da kendisinin de belediye başkan yardımcılığına yakışacağını söylediğimde, "Ben önce partimi düşünürüm, onlar sonraki işler, başkan beyin takdiri neyse o olur" demişti. Balcı başkan yardımcısı olmadı. Fakat Yaşar Balcı'nın çok büyük bir halkla ilişkiler tecrübesi vardır. Bu tecrübenin mutlaka bir şekilde karşılığını bulacağını düşünmek yerinde olur.

Bu okuduklarınız ilk izlenimler. Her zaman olduğu gibi meclis tabloları kendi içinden farklı tiplemeler üretir, aykırılıklar, hakim karakterler, çekingen üyeler diye tasniflere yol açan çeşitlemeler yaratırlar ama şu anda hiç biri konusunda akıl yürütecek veri yok.

Basın mensuplarının ilk iki gün belediye meclisine ilgisi de hayli büyük oldu. Rutin toplantılarda nadiren gözüken arkadaşlar bile herhalde dönemin ilk toplantısı olmasından ötürü meclis toplantı salonunda yerini aldı. Bilmem onları da meclisin bir parçası gibi görmek gerekir mi? Onlar olmasa, mecliste olup bitenler konusunda kamuoyu bilgi sahibi olmakta güçlük yaşardı zira.

Görünen o ki herkes tazelenmiş, yenilenmiş, farklılaşmış. Yeni bir dönem, yeni bir umut demek. Eleştirmeye başlamadan önce yeni meclise ve başkana bir miktar süre avans vermek adettendir. Başarılı olmalarını umalım.

Yeni meclisimiz hayırlı uğurlu olsun.