DÖNELİM ÖZÜMÜZE , GÜZEL KÜLTÜRÜMÜZE !
20 Eylül 2015 23:08:51
Dönelim özümüze, güzel kültürümüze Bana
öyle geliyor ki; Köyümüz,Köylülerimiz,Çocukluk,gençlik ve okul arkadaşlarımız,
komşularımız, doğduğumuz topraklar,kapısına kilit vurduğumuz baba ocağı
,yüzdüğüm köyün dereleri- sisli yaylaları,köyün büyükleri küsmüş bize
Bu bayramda; doğduğumuz topraklara,baba
ocağına gidelim İnsanlarla kucaklaşalım Yaşlıların ellerinden öpelim Hayır
dualarını alalım Ölmüşlerimizin kabrine gidelim Onları dualarla yad edelim
Baba ocağını canlandıralım ,gelenlere
ikramda bulunalım ,komşuluk ilişkilerimizi güçlendirelim Kahveler bizim kültür
ocağımız hasret giderelim ilim çayında demlenelim ,köy sohbetlerinde bulunalım
Güzellikler içinde ,güzellikleri yaşayalım Gelin; Dönelim özümüze, güzel
kültürümüze
Unutma ki ; gözü yollarda,kulağı kapıda
,yolunu gözleyen,seni bekleyenlerin var
BAYRAMIN MANEVİ SIRRINA
ERENLERE NE MUTLU !
Peygamber Efendimiz
(s.a.v) buyurdular ki; ''Hatırlayan güzelse, Hatırlanan da güzeldir. Gül
bahçesine giren ya gül olur, ya da gül kokar.'' Yaratanın affına, Resul'ün
şefaatine, Cennetin en güzel köşesine mazhar olabilmeniz dileğiyle, Bayramınız
Mübarek Olsun...
Bayramda malından- zenginliğinden
Fakir-dul-yetim, öksüz ve borçluların borcunu vermedikçe, onları
sevindirmedikçe bayramın manevi nurundan, sevabından faydalanamazlar
Zenginlik verdikçe çoğalır, vermesen azalır. Ne mutlu bu manevi sırra erenlere
onlar Allahın sevgili kullarıdır.
Bayramın manevi yaşantısı:
Bayramlar, büyüklerimize saygının ve
küçüklerimize sevgi, merhamet ve şefkatin öğretildiği ve bizatihi yaşandığı
coşkulu zamanlardır. Müslüman kültüründe kolektif ahlâk anlayışı, çocukların
anne ve babalarına müteşekkir ve saygılı olmalarını zorunlu kılar. Eğer
bayramlarımız gereği gibi değerlendirilmezse, evvela ailede meydana gelecek bu
savrulma, içeriden bu kuruma büyük zarar verecektir. Manevi değer yargılarının
askıya alındığı bütün toplumlarda, ailenin iki temel direği olan anne ve babaya
karşı saygı ve sevgi bağları zayıflayacaktır. Bununla da kalmayacak, karşılıklı
sevgi ve saygı bağlarının koptuğu bir aile ortamında, anne ve baba çocuklarına
yabancılaşır; çocuklar da anne ve babalarına yabancılaşır. Böylesi sonuçların
ortaya çıkmasını, akrabalarla olan ilişkilerin kopmasını istemiyorsak, hele
hele çocuklarımızın dini ve millî kimliklerinin zarar görmesini hiç
istemiyorsak, mümkün olduğu sürece dini bayramlarımızı bütün aile bireyleriyle
birlikte kutlamamız gerekir. Böylece çocuklarımıza bayram coşkusunu yaşatmak
suretiyle onların tarihine, kültürüne, değerlerine, milletine, medeniyet ve
dinine yabancılaşmamasını sağlamış oluruz.
Bayramlar sosyal boyutu olan tarihi günlerdir. Aynı zamanda bayramlar, barış
günleri olup kardeşliğin ve dostluğun zirveye çıktığı günlerdir. Bayramlar,
birbirine küs ve dargın olan kimselerin barıştırılması için de iyi bir
fırsattır. O halde, bayramların manevi zenginliğinden ve gönülleri yumuşatıcı
coşkusundan istifade ederek küsleri barıştıralım.
Yakın akrabalar, kardeşler, eşlerin
aileleri, karı-kocaların eşlerinin ailelerine küs durması büyük günahtır.
Aynı zamanda Bayramlar sosyal birliğimizin ve dirliğimizin güçlendiği
günlerdir. Özellikle başta anne ve babalarımız olmak üzere bütün büyüklerimizi
ziyaret edelim. Eğer uzakta bayramlarını geçiren kardeşlerimiz varsa, başta
anne ve babaları olmak üzere; akraba, eş, arkadaş ve dostlarının bayramlarını
kutlamalıdırlar. Bu mutlu günlerde, hastalar ve özellikle huzur evlerinde kalan
vatandaşlarımız ziyaret edilmeli, onların gönülleri alınmalıdır. Yetimler,
öksüzler ve şehit çocukları sevindirilmeli, onların bu günlerde mutlu olmaları
için maddi ve manevi anlamda elimizden ne geliyorsa esirgenmemelidir. Ne mutlu
bayramları, tatil algısından çıkaranlara!..
Eğitimci-Yazar-Şair HARUN KARA diyor ki:
Gelin; Dönelim özümüze, güzel
kültürümüze
ETİKETLER : Yazdır
Diğer Yazıları
© degisimmedya.com
İletişim Bilgileri Künye İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz. Tel : 0 372 322 27 30
E-posta: info@degisimmedya.com