NEDEN MADENCİNİN YANINDA OLMALIYIZ?
27 Temmuz 2019 08:24:05
Neden madencinin—ve dolayısıyla bugünlerde bir grev sürecini yürütmekte olan GMİS’in—yanında olmalıyız?
Şu anda GMİS ve Hükümet arasındaki toplu sözleşme süreci tıkanmış görünüyor. Sendika grev için yasal süreci başlattı. Grev olur mu olmaz mı bilmem. Belki sendika ve hükümet anlaşır, herhangi bir sıkıntı yaşanmaz. Gönül de bunu arzu ediyor. Ama iş sarpa sarar da madenci grev önlüğünü giyerse, sonuna kadar, tüm imkanlarla yanında olmalıyız.
Peki bunu neden yapmalıyız?
***
Bir: Öncelikle madenci demek Zonguldak demektir. Madenciyi Zonguldak tarihinden çıkartırsanız, Zonguldak diye bir şey kalmadığını görürsünüz. Tıpkı madenci Kireçlik’ten çıktığında Kireçlik diye bilinen kasabanın yok olması gibi… Tıpkı madencinin çoğu çıktığında Kandilli’nin komaya girmesi gibi. Tıpkı sayılar düştüğünde Zonguldak kent merkezinin yorgan döşek olduğu gibi.
İki: Madenci dediğiniz insanlar komşularınız, akrabalarınız, kardeşiniz, eşiniz dostunuz, kahvede size çay ısmarlayan veya çay ısmarladığınız, hayatın neden böyle olduğu konusunda sohbet ettiğiniz, aynı okula giden çocuklarınızın başarıları konusunda yarışa girdiğiniz kişidir. Yani sizden biridir. Akrabalık, komşuluk ve arkadaşlık hukukuna yakışan, dar zamanda ihtiyacı olduğunda yanlarında olmayı gerektirir.
Üç: Türk çalışma yaşamında örgütü emeğin daha fazla yaygınlaşması için madenciyi ve örgütlü bulunduğu Genel Maden İş Sendikasını desteklemeliyiz. Bunu bahanelere sığınmadan, sırf daha örgütlü bir toplum daha mutlu olacağı için, ülkemizi sevdiğimiz için, orta gelir tuzağından ülkemizin sadece daha örgütlü bir çalışma yaşamı ve demokratik ortamda kurtulabileceğini bildiğimiz için yapmalıyız.
Dört: Maden işçiliği gibi alın terinin yanında kanını da bedel olarak ödemeye hazır kişilerden oluşan bir grubun hakkını vermek için, şu anda aldıklarından daha fazlasına, hatta GMİS’in talebinden bile fazlasına layık olduklarını bildiklerimiz için desteklemeliyiz. Babalarımız, dedelerimiz madenci olduğu için, hemen her evde, neredeyse tüm akraba gruplarında madenlere kurban verilmiş maden şehitlerinin bu dünyadan boşuna gitmediğine inanabilmek için madencinin yanında olmalıyız.
Beş: Bazı fikirler dile getirildiğinde ikna edici olabilir de, zamanın geçişi ne kadar boş olduğunu gösteriyor. Madenlerin zarar ettiği, özelleştirilmesi gerektiği fikirleri doksanlı yıllarda kağıt üstünde en ikna edici şekilde anlatılırdı. Bugün bir de ne görelim, içinde bulunduğumuz coğrafyada stratejik gerekliliklerin maddi hesapları aştığını savunanlar da var ve kağıt üstündeki hesapların hatalı olduğu anlaşıldı. Enerji güvenliği dediğin öyle basit bir şey değil artık. Kendi doğal kaynaklarımıza sahip çıkabilmek için işçilerin mücadelesine destek vermeliyiz.
Altı: Madencinin kazanması demek, tüm Zonguldak’ın kazanması anlamına geldiği için, esnafın, işadamının, Zonguldak ekonomisinin tüm paydaşlarının bu kazançta payı olacağı için grev sürecinde madenciyi desteklemeliyiz. Zonguldak’ın daha fazla göç vermemesi için, yeni işyerlerinin yeni ekmek kapılarının açılabilmesi için yapmalıyız bunu.
Yedi: İyi şeylerin de olabildiğine umudumuzu koruyabilmek için, kötü şeylerin er ya da geç sona ereceğini gösterebilmek için, birlikte olduğumuzda daha cesur bir dünyanın kapılarından daha kolay geçebileceğimizi ispatlamak için Genel Maden İşçileri ve temsil ettikleri işçilerin, onların ailelerinin yanında olmalıyız. Birileri üzerimizde kendi aleyhimize oyunlar oynadığında, onu bozabilecek irademiz olduğunu ispatlamak için grev sürecinde tuhaf, çarpık bir mantıkla tersini söyleyenlere karşı koymalıyız.
Sekiz: Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde Zonguldak’ın sorunları, taşkömürü üretimi, bu alandaki istihdam ve yapısal konular gündeme geldiğinde, Zonguldak’ın bu konuda söylenecek sözünün ne olacağının hesaba katılması için maden işçisinin yanında durmalıyız.
Son olarak: Grev kararı alınması, grev olacağı anlamına gelmiyor. Grev kararı alınır, lokavt kararı alınır, görüşmeler fiili grev aşamasına kadar devam eder. Bu işin masada çözülebilmesi için kamuoyu desteğinin de okyanusa karışan bir damlalık katkı olduğu bilinciyle madenciye destek olmalıyız.
***
Bunları yaparken, lafı evelemeden, gevelemeden, Sendika yöneticilerinin kim olduğuna bakmadan, onları beğenip beğenmemekle ilgili kanaatlerimizi bir kenara bırakarak, şart şurt koşmadan, ta gönülden yapmalıyız. Çünkü kerhen verilen desteğe madencinin ihtiyacı da isteği de bugüne dek hiç olmamıştır, bundan sonra da olmayacaktır. Evrensel bir kural gereği, ne kadar zayıf olsanız, ne kadar güçlü olsanız da gönülden verilen bir desteğe her zaman herkesin ihtiyacı vardır.
Neden madenciye destek olmamız gerektiği konusunda, bunlar dışında genel ve kişisel sebepler bulmak mümkündür. Politik mülahazalar, kişisel duruşlar, tercihler falan derken başka bir sürü gerekçe de ortaya konulabilir. Yine de en genel bakışla şunu ifade etmek gerek: Eğer Zonguldaklılık başka bir yere mensup olmaktan ayıran bir takım özelliklere sahipse, Zonguldaklılık dediğimiz şey burada yaşayanları ortak bir hissiyat içinde birleştiren bir kimlikse, bu kimliğe yakışan, Zonguldak’ı Zonguldak yapan değerlerle omuz omuza durmaktır.
Sırf bu yüzden bile maden işçisinin yanında olmalıyız!
ETİKETLER : Yazdır
Diğer Yazıları
© degisimmedya.com
İletişim Bilgileri Künye İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz. Tel : 0 372 322 27 30
E-posta: info@degisimmedya.com