EŞİT MESAFE PARADOKSU...
07 Mart 2018 08:21:15
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu Ereğli'ye geliyor. Davetin sahibi, Hisarcıklıoğlu'nun yakın dostu Yaşar Tetiker'in yerine seçilen mevcut TSO Başkanı Sertan Yalçın.
Yalçın, mevcut sıfatı dolayısıyla, kürsüden rakiplerine üstünlük sağlayacak bir şeyler mutlaka söyleyecek. Olmazsa, TOBB Başkanının davetine icabeti bile kendisinin Ankara'yla yakın bağları olduğu algısı üretecek. Hisarcıklıoğlu bunu ister mi bilinmez, fakat merhum ağabeyi Yaşar Tetiker adına bir konferans salonu, bir de bulvar açılışı var. O da ister istemez demir çarık demir asa yola çıkmaya karar veriyor.
Buradan sonrası, kimin nereye koştuğu bilinmeyen bir Vodvili andırıyor. Yazmak eylemi biraz uydurmaktır ama bunların tamamı kamuoyuna yansıyan haberlerde bulunduğundan, hayal gücüne o kadar fazla gerek kalmıyor.
Şöyle oluyor:
Ereğli TSO'nun yeni dönem başkanlığı için dört aday var. Hisarcıklıoğlu hepsini tanıyor. Danışmanlarından biriyle ortak dostu olan Mustafa Özkan, Hisarcıklıoğlu'nun gelişinin mevcut yönetime avantaj sağlayacağını düşünerek rahatsız oluyor. Bu yüzden Hisarcıklıoğlu daha Ankara'dan yola çıkmadan birkaç gün önce TOBB Başkanıyla ortak dostu olan bir danışman vasıtasıyla ona ulaşıyor ve tüm adaylara eşit mesafede olduğunu açıklamasını istiyor. TOBB Başkanı TSO seçimlerinden sonra kendi kongresini yapacak, yani adayları küstürmek doğru olmaz. Özkan'a bunun zaten başka türlü olamayacağı haberini gönderiyor.
Aynı sıralarda, adaylardan Niyazi Özcan da TOBB başkanını arıyor ve gecede yuhalama ve eylem yapılacağı bilgisini paylaşıyor. Hisarcıklıoğlu önce Özcan'ın bu eylemi bizzat gerçekleştireceğini ve gelmemesini istediği sonucunu çıkarıyor 'Böyle bir şey olursa senden bilirim" diyor. Bunun üzerine Niyazi Özcan geceye katılmayacağını söylüyor.
Bu arada, daha önce TOBB başkanının nötr kalacağı bilgisi verilen Mustafa Özkan, Niyazi Özcan'ı arıyor ve Hisarcıklıoğlu'nun tüm adaylara eşit mesafede olduğunu açıklayacağını söylüyor ama Özcan, cevap olarak "Ben katılmıyorum zaten" diyor.
Hisarcıklıoğlu, elinde demir asa, ayağında demir çarık, Ankara'dan önce Akçakoca'ya, sonra Alaplı'ya vasıl oluyor. Ereğli'ye geçmeden önce kafasında bir problem var. Mevcut yönetimi küstürmeyecek, rakip adayların gönlünü alacak bir çıkış arıyor. Danışmanı aracılığıyla Mustafa Özkan'ı aratıyor, "Toplantıdan önce seninle özel görüşmek istiyorum" diye haber gönderiyor. Bu esnada, kendisi de Niyazi Özcan'ı arıyor. Özcan bu arada esnaf ziyaretlerindedir. Kendisine nerede olduğunu sorup, Belen Yeni Sanayi'de esnaf ziyaretinde olduğunu öğrenince, Özcan'a "Hemen buraya gel" diyor. Başkan adayı tasını tarağını toplayıp yola çıkıyor.
Tabii bu arada Mustafa Özkan, Özcan'ın toplantıya geleceğinden habersizdir. Hisarcıklıoğlu salona gelince, önce Özkan'ı yanına çağırtıyor, iltifatlar ediyor, fotoğraf çektiriliyor. Burada Özkan "Eşit Mesafe" talebini yineliyor. Birlikte toplantının yapılacağı salona inmek üzere asansöre biniyorlar. Aşağıda asansörün kapısı açılınca, Mustafa Özkan, karşısında gelmeyeceğini düşündüğü Niyazi Özcan'ı görünce hayrete düşüyor ve sözünde durmadığı için Özcan'a biraz da kızıyor. (Her iki başkan adayı da olayın bu noktasında aynı beyanları verdiğinden bu konuda şüphe yok)
Neyse, salona giriyorlar. Niyazi Özcan TSO Meclis üyesi olduğundan ön sırada protokolde bir yer buluyor. Mevcut yönetim de ev sahibi rolüyle ön sırada. Diğer adaylar ilk sıranın hemen arkasında kendilerine yer buluyor. Bu arada, Mustafa Özkan, hafif öfkeli ama sabırla Hisarcıklıoğlu'nun her adaya eşit mesafede olduğunu beyan etmesini bekliyor.
Oysa Hisarcıklıoğlu bunu yaptığı anda mevcut yönetim ve adayına karşı olduğu algısı türeyeceğinden bundan kaçınıyor. (Paragrafın kalanı tahmin) Mümkün olduğunca yuvarlak ifadelerle konuşmaya çalışıyor ama arada merhum ağabeyi Yaşar Tetiker üzerinden mevcut yönetime pas atıyor. Ereğli'nin durumunu övüyor, yaptıklarını anlatıyor. Kafasında, toplantıdan sonra her adayın ayrı ayrı gönlünü almanın formülünü oluşturmaya çalışıyor.
Fakat, konuşması tam biterken, zaten Özcan ile karşılaşmasından ötürü gerilen Mustafa Özkan, söze giriyor ve geçtiğimiz günlerde konuştuğumuz olaylar yaşanıyor. Özkan ile frekans bir noktada kopuyor ama törenin sonunda hiç değilse Özcan'ın gönlünü almaya çalışıyor ve yemeğe davet ediyor. O da Erdemir'in yemeğini yemekle ilgili negatif bir şeyler söyleyerek daveti geri çeviriyor. Kırgınlık olmasın diye adayı makam aracına davet ediyor, bir süre Özcan ile konuşuyor, sonra ayrılıyorlar.
Burada yazılanların yüzde doksan dokuzu, kamuoyuna yansıyan haberler üzerinden öyküleştirildi. Kalan kısmın da doğru olduğu da yüzde doksan dokuz oranında kesin. Hata varsa, on binde bir olabilir yani...
Buradan ne sonuç çıkar peki?
İtibarı veya üyeler nezdinde pozitif algıyı TOBB başkanından devşireceğinize, gidin her gün kepenk açan, akşam kapatan üyelerden devşirmeye çalışın. Ticaret erbabı basiret sahibidir. Kimin kimin yanında niye görünmeye çalıştığını, siz gizlemeye çalışsanız bile bilir zaten.
Yani yukarıda anlatılan manzara şık bir manzara mı?
ETİKETLER : Yazdır
Diğer Yazıları
© degisimmedya.com
İletişim Bilgileri Künye İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz. Tel : 0 372 322 27 30
E-posta: info@degisimmedya.com