HERKESİN ORTAK PAYDASI; "EREĞLİ"
AK Parti Zonguldak Milletvekili Aday Adaylarından İş Adamı Arslan Keleş, Müstakil Sanayici ve İş Adamları Derneği(MÜSİAD) Kdz.Ereğli Şube Başkanı İbrahim Sezer ve Değişim Medya Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Semih Çolak, Diyalog'a konuk oldu.
AK Parti Zonguldak Milletvekili Aday Adaylarından İş Adamı Arslan Keleş, Müstakil Sanayici ve İş Adamları Derneği (MÜSİAD) Kdz. Ereğli Şube Başkanı İbrahim Sezer ve Değişim Medya Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Semih Çolak, Diyalog'a konuk oldu.
Her hafta Pazartesi günleri Değişim Radyo'da Program Yapımcısı ve Sunucusu Şenol Azman'ın hazırlayıp sunduğu Diyalog programı bu hafta Kdz. Ereğli'nin iş ve siyaset dünyasının üç ünlü ismini ağırladı.
Programda,öncelikli olarak 2015 Genel Seçimlerinin ardından kurulacak olan koalisyon hükümetine ilişkin çarpıcı açıklamalar yapıldı.
SEZER: "AK PARTİ-MHP HÜKÜMETİ KURULMALI..."
MÜSİAD Kdz. Ereğli Şube Başkanı İbrahim Sezer, koalisyon hükümeti kurulması taraftarı olduklarını ve ülkenin koalisyon hükümetine alışması gerektiğini belirterek, şunları söyledi:
"Koalisyon hükümeti kurulması taraftarıyız. Bundan sonraki süreçlerde bu ülkenin koalisyonlara alışması gerektiğine inanıyoruz. Daha kötüsü de olabilir daha iyisi de olabilir. Tekrar bir seçim olsa tek başına hükümet kurulabilecek bir sonuç çıkar mı onu da bilemiyoruz. Bu durum hükümetin kurulması ile neticelenmeli. Kaybedecek vaktimiz yok. İş dünyası olarak da ülke olarak da zaman kaybına yer yok.
MÜSİAD'ın teşkilatlanmadığı il kalmadı. Ülke genelinde bir mozaik var. MÜSİAD içerisinde ki yoğun sesleniş öncelikle AK Parti- MHP ya da Ak Parti CHP'dir. Azınlıkta da olsa Güneydoğu tarafından HDP koalisyonu da var. Genel talep Ak Parti-MHP koalisyonudur."
KELEŞ: "TEKRAR SEÇİM YAPILMALI..."
AK Parti Zonguldak Milletvekili Aday Adaylarından İş Adamı Arslan Keleş , koalisyon hükümetinin başarısızlıkla sonuçlanacağını ve tekrar seçime gidilmesi gerektiğini savunarak, şöyle dedi:
"Partilerin gösterdiği reaksiyona baktığımızda bir oyun oynanıyor. Bu koalisyon başarısızlıkla sonuçlanacak. Ben erken seçim olacağını ve bunun da zaman kaybı olmayacağını düşünüyorum. Koalisyonla kaybedecek 4 yılımız yok. Tekrar bir seçim yapıldığında Ak Parti'nin tek başına iktidar olabilecek bir oy alacağını düşünüyorum. HDP'nin ve MHP'nin oylarında düşüş olacağını düşünüyorum. Ak Parti yanlış örgütlenme nedeni ile çoğunluğu kaybetti. 4 yılı kaybetmektense Kasım ayına kadar ki süreci kaybetmek daha mantıklı. Listeler değişir mi bilemiyorum. Ona genel merkezler karar veriyor.
ÇOLAK: "AK PARTİ-MHP KOALİSYONU GÖRÜNÜYOR"
Değişim Medya Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Semih Çolak ise, seçilen milletvekillerinin seçim sürecinde yaptığı harcamaları göz önünde bulunduracaklarını ve bu nedende koalisyon hükümeti kurulması yönünde baskı uygulayacaklarını düşündüğünü ifade ettiği konuşmasında, şu görüşlere yer verdi:
"Ben her iki görüşe de katılıyorum. 550 tane Milletvekili var. Ve bu vekillerin hepsi aday olurken ciddi paralar harcadılar. Bence bu milletvekilleri bir şekilde hükümetin kurulması için özellikle AK Parti kanadında çok ciddi bir baskı oluşturacağını düşünüyorum. Bence MHP ile bir koalisyon görünüyor. İçimden bir ses bunu söylüyor. Bunun da 18 ay kadar süreceğini düşünüyorum. Belki de güzel bir birliktelik olur. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, olumsuz açıklamalarda bulunan herkesi bıçak gibi kesiyor. Önceden her şeyin pazarlığının yapıldığını düşünüyorum. Döviz fiyatlarına baktığımızda anormal bir durum yok. Seçim öncesinden daha düşük rakamlar var. Ben her şeyin iyi gitmesini temenni ediyorum."
"Halk kavga dövüş istemiyor!"
Ak Parti HDP ile koalisyon kurarsa AK Parti'ye çok zarar verecektir. MHP ile kuracağı koalisyondan çok daha fazla zarar verecektir. Sayın yalçın Akdoğan'ın söylediklerine baktığımızda bence yanlış. Şunu da belirtmek istiyorum. MHP ile kurulacak bir hükümete doğu ya da Güneydoğu niye karışsın ki? 7 Haziran seçimlerinden sonra bir tespit yapalım. Taşın altına elini koymayacak olan parti bir sonraki seçimde ama erken seçimde ama genel seçimde çok büyük sıkıntı yaşar bu ülkede. Halk artık kavga, dövüş istemiyor. HDP'nin aldığı emanet falan değil. İnsanlar bu seçimde "bir kürt gerçeği var. Bu kürt gerçeğiyle yaşıyoruz" diyerek bunu kabul etti. Bu ülkede kürtler Cumhurbaşkanı da oldu, Bakan da oldu, Başbakan da oldu. Artık kavga edecek bir süreç yok, silahları bırakacaklar.
"Karadeniz bizim, hepimizin..."
Çolak, Rize'de yürütülen "Yeşil YolProjesi" kapsamında yapımı sürenÇamlıhemşin ilçesindekiHaczane-Huser yaylaları bağlantı yolu çalışmalarınınyürütmesini,telafisi güç zararlara yol açacağı gerekçesiyle geçici olarak durdurulması hakkında da şunları söyledi:
"Edirne'de Karaağaç diye bir yer var. Yunanistan'dan savaş tazminatı olarak daha önce aldığımız yer. Meriç Nehri'nden yaklaşık altı buçuk kilometre kadar karşıya geçiyorsunuz. Çok küçük bir yerleşim alanı var. Trakya Üniversitesi'nin kampüsü var. Misafirhanesi var ve bende orada okudum. Okulun bahçesinden Yunan askerlerini görürdük. 6 Kilometrelik yol boyunca ağaçların altından geçiyorsunuz, güneş görmüyorsunuz, parke Arnavut kaldırımı. Şimdi dönüp diyorum ki size 6 kilometre parke taş ve sit alanı ilan edilmiş, asfalt yapılmıyor. İlla ki 6 tane yaylayı birbirine bağlamak için yol yapacaksın ama bizim ülkemizde bazı şeyler var. Yolu yaptığın zaman hemen sağına soluna yerleşim alanı yapıyoruz. Adı üstünde yayla. Rahat gidip gelmesinler. İnsanlar oraya yürüyüş için çıkıyorlar. Hayvanlarını otlatmaya çıkıyorlar. Yayla da asfalt yol olmasın. Dünyanın en büyük maden rezervleri Karadeniz Bölgesi'ndedir. Altından tutun da bakırından çinkosuna kadar. Şimdi buralara yapılacak yollarda başka madenler vs. çıkacaktır. Bu yüzden bırakın Karadeniz doğasıyla kalsın. Karadeniz bizim, hepimizin. Kimsenin yol talebi de yok."
KELEŞ: "5 MİLLETVEKİLİ BİR ARADAYDI"
Keleş, geçtiğimiz cumartesi akşamı gerçekleştirilen Ereğli TSO'nun iftarında, uzun bir zamandan sonra 5 milletvekilinin aynı masada oturduğunu belirtti ve şöyle dedi:
"Rıfat Hisarcıklıoğlu'nu TSO'nun iftarına getirmek dışardan baktığımız zaman o dönemin güçlü olduğunu gösteriyor. Ama bunun gerçek sebebi Tetiker ile Hisarcıklıoğlu arasında ki dostluktur. Bu Ereğli açısından bir avantajdır. Orada ki mesaj, daha önceki kavgalar yüzünden bizim neleri kaçırdığımızı göz önüne getirildi. Hem Ereğli, hem Zonguldak bu kavgalar yüzünden bir çok şeyi ıskaladı. O yemekte güzel bir tablo vardı. 3 farklı siyasi partiden olan 5 milletvekili ilk defa aynı masada oturdular. Bu çok önemlidir. Bu en son Boray bey ile Ali Uzun'un milletvekili olduğu dönemde Ankara'da bir toplantı yapmışlardı. Orada da 5 vekil bir araya gelmişlerdi. Bir de geçen dönem Muharrem Akdemir meclise gittiği zaman 5 vekille fotoğraf çektirmişti. Ama onun ki fotoğraf çektirmekten öteydi. İlk defa ciddi bir platformda 5 milletvekilimiz yan yana gelmişti. Şimdi ise birbirlerine soğuklar, bir yandan da tedbirli davranıyorlar ama arada ki ilişki geliştikçe bununla Zonguldak kazanır, Ereğli kazanır. Tabi ki birbirlerinden farklı düşünüyorlar ki farklı siyasi partilerde yer almışlar fakat ortak payda Zonguldak Milletvekilleri olmaları nedeniyle bu şehre sahip çıkmalarıdır. Sonuç itibariyle TSO'nun iftarı başarılı bir organizasyondu. Ama ne istediğimizi bilmemiz gerekiyor. Bir şeyler istememiz gerekiyor. Çünkü şuan da o güçte var elimizde."
"Ortak istek, ÜNİVERSİTE..."
"Eski hastanenin üniversiteye kazandırılması ortak bir isteği ortaya çıkardı. Demek ki bu gibi şeyler olabiliyor. Ereğli'de iki büyük hadise var. Biri devlet demir yolları arazisinin dönemin Milletvekili Fazlı Erdoğan tarafından maliye hazinesine kazandırılması. Bu 389 dönümlük bir arazi. Bugün Adliye, vergi dairesi ve bütün resmi kuruluşlar o arazi üzerine yapılıyor. Bir de Ercan Candan zamanında tohumları atılan ve şuan ki mevcut milletvekillerinin teslim aldığı hastane yerinin kampüse çevrilmesi dosyasıdır."
SEZER: "ÖĞRENCİYİ ÇEKMEK İÇİN GÜZEL BİR ALAN"
"Bu çalışmaların en başında rektörlüğün bize burası tahsis olunursa biz burada öğrenci sayısını ilk etapta 5 bin sonraki etapta 10 bine uzanan bir yerleşke yapacağız diye bir durum var. Biliyorsunuz ki artık üniversitelerin medyadan ilanları, duyuruları, görselleriyle beraber mücadeleleri var. Burada ki kampüs alanı da öğrenciyi çekmek için güzel bir alan. Ereğli zaten tercih edilen bir yer. Metropolleri yakın olması nedeniyle."
ÇOLAK: "ÖĞRENCİ SAYISI ARTIĞINDA HERKES FAYDALANACAK"
"Üniversite geldiği zaman otelci faydalanacak. İkinci el eşyacı faydalanacak. Ereğli'ye çok büyük katkısı olacak. Bu konuda Ercan Candan'ın emeği çok. En başından beri çok istemişti. İlçe teşkilatı bu projeye tabi ki sahip çıkacak. Belediye Başkanı da çıkacak. Karadeniz Ereğli'nin menfaati için o görevlere geldiler. Talat Şeker, Hayrettin Kartal, Fatih Çakır, mevcut 5 Milletvekili ve önceki 5 Milletvekili. Hepsi çıkıp demediler mi; "Biz Ereğli için, Zonguldak için elimizi taşın altına koyarız, hizmet etmeye geliyoruz" diye. Hepsi orayı sahiplenecekler. Hiç kimse yüksünmeyecek, kimse gurur meselesi yapmayacak. Gerekirse şoförlük yapacağız, gerekirse inşaatçılık yapacağız ve buraya üniversitenin gelmesi için her şeyi yapacağız."
KELEŞ: "YİĞİDİN HAKKINI YİĞİDE TESLİM ETMEK LAZIM"
"Bu işe inandılar. Hem milletvekili inandı. Hem ilçe teşkilatı inandı. Yiğidin hakkını yiğide teslim etmek lazım. Fatih Çakır'ın da çok büyük katkısı oldu. Girişimlerde bulundu, sonuç aldı. Fatih Çakır'ı herkes tek kişilik oyun oynadığı için eleştiriyor ama bu konuda da haksız değiller. Genel anlamda eleştiriler de var ama sonuçta orada bir başarı var. Kişiselleştirmekten ziyade kurumlara mal etmek istiyoruz."
SEZER: "İMAR PLANLARININ ŞİMDİDEN HAZIRLANMASI GEREKİYOR"
"İktidar partisinin ilçe teşkilatının böyle bir meseleye herkesten çok sahip çıkması doğaldır bana göre. Bu hadisenin hızlanması için önümüzde bir devlet hastanesi örneği var. Devlet hastanesi projesi başlayalı 4,5 yıl oldu ve 1 yıldır hizmette. Ama 3,5 yıl inşaat süresince orada ki hastaneye nereden girip çıkacağız düşünülmedi. Hala da yok. Yani şunu söylemek istiyorum. Üniversite alanına tahsis edilmişse hastane yeri, bugün belediye orada ki yollarla ilgili giriş çıkışlarla ve otoparklarla ilgili imar planlarına şimdiden başlamadı lazım. Devirler teslimler yapıldı. Ayrıca trafiğe de yok yüklenileceğini zannetmiyorum. Öğrenciler oraya yürüyebilirler. Özel araçla okula giden öğrenci sayısı çok azdır. Ulaşım araçlarının sayısının arttırılması bir çözüm olacaktır. Katlı otoparkta yapılabilir."
ÇOLAK: "OTORPARK SORUNU İÇİN ÇÖZÜM ÜRETİLMELİ"
Vergi dairesini oraya sokmaya gerek yoktu. Vergi dairesine günde 1500-2000 kişi gidiyor. Otopark yok. Adliyeye de günde 1000-1500 kişi gidiyor. Üniversite için 1000 bin öğrenciden bahsediyoruz. 5000-10000 öğrencinin aktığı bir yerde ki trafik nasıl olur? Sahil yolumuz zaten 2 şerit. Geliş yönü de otopark. Bence çok zor olacak. Acil olarak kaldırılan çöplüğün o taraftan bir şekilde bir yol icat edilmesi lazım diye düşünüyorum. Bununla ilgili geçtiğimiz akşam Belediye Başkan Yardımcısı Alptekin dursun ile görüştüğümüzde Ankara'dan bir profesörün birçok yerde trafik sorunlarına baktığını ve bayramdan önce de Ereğli'ye geleceğini, Ereğli'nin yollarının haritalarının masaya yatırılacağını, ekibiyle gelerek alternatif yollar için çalışma yapacaklarını söyledi. Trafiğe yürüyecek gözüyle bakmayalım. Orada ofisler de açılıyor. Avukat büroları oralara geçecek. Oralarda ciddi bir yoğunluk olacağını düşünüyorum. Katlı otopark yapılabilir dediğiniz gibi. Böyle bir çözüm de üretilmeli.
KELEŞ: "TSO SEVDAMIZDAN VAZGEÇMEDİK"
"TSO seçimlerine 1 buçuk seneden daha az bir zaman var. O TSO seçimlerinde bir yola çıkmıştık Semih Kardeşim de yanımdaydı. Hiçbir grupta kazanamadık ama oda başkanının tayini noktasında en önemli rolü biz üstlenmiş olduk. Neleri yapabileceğimizi göstermiş olduk. Ama yeni dönem için sevdamızdan, davamızdan vazgeçmiş değiliz. Çünkü biz Ereğli için bir şeylerin değişmesine inanan insanlardanız. Biz Ereğli sevdamızdan vazgeçmediğimiz için dolayısıyla TSO sevdamızdan da vazgeçmiş değiliz."
ÇOLAK: "KAYBEDEN EREĞLİ OLDU"
"O zaman kaybeden biz olmadık ki. Kaybeden Ereğli oldu. Seçimlerden önce bu olaya 3 şahit var beni de konuk olarak kabul ederseniz. Ereğli'mizin en büyük iş adamlarının ofisinde oturduk. Ereğli'nin en güzide iş adamlarıyla Arslan Keleş, Sayın Bülent Göktepe ve ben oturduk. Davet edildik. Dediler ki; "bölünmesin, gelin bizle hareket edin." İrfan Bey'le Arslan Bey görüştü. Yaşar Tetiker, İbrahim Sezer, Faruk Yazıcı, Hakkı Demirçin, (Hakkı abi de hiçbir yere aday değil ama her toplantıda var) engin Özertan, Abdülkadir Çınar oturuyoruz. Yaşar Tetiker, "Çocuklar siz daha gençsiniz, ben 37 yaşında oda başkanı oldum. Biz tecrübeliyiz, Ereğli'nin geçen dönemki basiretsizliğini, geçen dönemki başarısızlığını kırmak için aday oldum. Bu arkadaşlarda beni destekliyorlar. Lütfen sizde oyları bölmeyin. Sizi yanıma alayım arkadaşlarınızı da alayım. Oy verin, güçlü bir TSO olsun" dedi.
Bende kendisine, "Yaşar Bey ben 41 yaşındayım. Arslan da 41 yaşında. Siz 37 yaşında oda başkanı oldunuz. Biz ne zaman oda başkanı olacağız" dedim. İşte o dönemde Faruk Yazıcı'ya, "Siz bir önceki seçimde bu odada yeni oturup Sayın Mehmet Genç'i oda başkanı yaptınız şimdi de diyorsunuz ki biz başarısız olduk ama yine biz göreve talibiz diyorsunuz" dedim. Bana bozuldular, belki de kırıldılar. Ama zaman beni haklı çıkardı. Bu haklılığımı da Sayın Faruk Yazıcı da söyledi, Sayın Yaşar Tetiker de söyledi. Ve bugün Meclis başkanımızla o da başkanımız konuşmuyorlar."
"Biz Ereğli'nin geleceği değil miyiz?"
"Biz kötü bir şey söylemedik ki. Daha güzel bir ticaret odamız olsun. Bizi koşturun, biz çalışalım biz genciz dedik. İbrahim Sezer oda başkanımız olsaydı biz her türlü çalışmayı yapardık. Hep aynı isimler dönüyor. Bu koltukta ne var bilmiyorum. Bu Ereğli'nin geleceği biz değil miyiz?"
KELEŞ: "ESKİYE GÖRE DAHA GÜÇLÜYÜZ"
"Bizde ki algıyı koltuk sevdası olarak yaratmaya çalıştılar. Biz bir şeylerin değişebileceğini, farklı insanların farklı pozisyonlara gelebileceğini göstermek için ısrar ettik. Bugün bakın Hüseyin Uysal Belediye Başkanı oldu. Bundan 3 sene önce bir anket yapsaydınız Hüseyin Uysal'ın adı çıkar mıydı, çıkmazdı. Seçime girdi, kazandı. Yani insanların bir yerlere talip olurken illa ki hep klişe isimlerden olması gerekmiyor. Bir futbol takımı sayıyorsunuz hep aynı isimler oynuyor. 1 buçuk sene sonra ki seçimlerde farklı bir tablo ortaya çıkabilir. Bizim o zamanki çıkışımız bugünkü çıkabilecek olan farklı tablonun da bir habercisi. Çünkü eskiye nazaran daha güçlüyüz. Daha fazla ve daha iyi çalışabileceğimizi düşünüyoruz. Bu konuda çalışmalarımız da olacak. Birlikte çalışacağımız arkadaşlarımız da olacak."
ÇOLAK: "KÜÇÜK BAŞARILARI BÜYÜK BAŞARILAR GİBİ ANLATIYORUZ"
"Ereğli'de kaybedecek zamanımız yok. Siftahsız dükkânlar kapanıyor. Küçük başarıları büyük başarılar gibi anlatıyoruz. Ereğli'nin 5000 öğrenciye 5-10 sene evvel ulaşması gerekirdi. Yaşar Tetiker dünya tatlısı bir insan, çok bilgili, tecrübeli bir insan ama artık bizlere de zamanı geldi. O zaman biz bekleyelim. 37 yaşında hiçbir zaman oda başkanı olamayacağız. Herkes iyi insan. Ben yaşar Tetiker için başarılı demiyorum. Benim gözümde iyi bir insan ve düşünceleri güzel. Bu bir ekip işidir. Ekibin kuvvetliyse iyisin. Yaşar Tetiker, gayretle bir şey yapmaya çalışıyor. Biz seçim öncesinde olmayacağını görmüştük. O koltuklara güç almak için oturuyorlar. Kimsenin şahsına bir şey söylemiyorum."
Haber : Değişim Haber Merkezi
Çok Okunanlar
» Henüz BUGÜN Haber Görünmüyor