Recep ayı geldiğinde geri sayım başlamıştır.Hoş geldin eyy şehri Ramazan..

Ne anılarımız var sende....İftar saatlerinde ki o koşuşturmalar,sahur gecelerinin bereketi, davulcunun ev yolundan çala çala geçmesi, gençlerin sokağa dökülüp çekirdek çıtlayarak sahur saatini beklemesi.Ya iftar hazırlıkları...

Hanımların özenerek hazırladığı o güzelim yemekler,sofra tertibi, babanın ramazan pidesini fırından sıcak sıcak alması.İftar saati yaklaştıkça midemizden gelen sesler.Bütün günü sabırla geçirdiğimiz fakat 2 dakika kala vaktin geçmemesi veee askeriyenin patlattığı ramazan topu ve ezan sesi.Offff paha biçilemez bir duygudur, bir tabak çorba bir bardak su ve bir tane hurma.Hele bir de sofranızda ağırladığınız bir Tanrı misafiri var sa ne büyük saadettir o his.Ramazan, manevi duyguların coştuğu en kıymetli aydır.Teravih namazı, sahur geceleri, iftar akşamları çok kıymetlidir.

Ne mutlu Ramazan ayına erişene ne mutlu Ramazan ayında oruç tutabilene ne mutlu...

Hoş geldin Eyy Şehri Ramazan bize hoşnutlar getirdin. Çükü sen bu ayda bize en değerli hediye olan Kur an'ı sundun. O yüzden tüm içtenliğimizle hoş geldin eyy rahmet mağfiret ve cehennemden kurtuluşa vesile olan sınırsız ihsan ayı.