ROMAN ÇALIŞTAY'INDA "AYRIMCILIK" GÖLGESİ

Batı Karadeniz Roman Derneği-hedefler-romanların kültürel-sosyal, ekonomik ve istihdam sorunlarına genel bakış ve çözümler konulu çalıştay Atatürk Kültür Merkezi Nikah Salonu'nda gerçekleştirildi. Çalıştaya protokol katılımının azlığı, Roman konuşmacıların 'Ayrımcılık' eleştirilerine yol açtı.

Çalıştayı Ereğli Belediye Başkan Vekili Ayhan Atay, Ereğli Belediye Başkan Yardımcısı İbrahim Cöbek, Belediye Meclis Üyesi Hasan Pınarcık, Saadet Partisi Ereğli İlçe Başkanı Gökhan Göktaş, Batı Karadeniz Romanlar Derneği Başkanı Kazım Adak, dernek yöneticileri ve vatandaşlar izledi. Dernek üyesi Romanlar katılımcıları davul ve klarnet eşliğinde canlı müzikle karşıladı. Çalıştayda saygı duruşunda bulunuldu, İstiklal Marşı okundu.

Bülent Ecevit Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi, Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Erdem Dirimeşe, çalıştayda yaptığı konuşmada, azınlık kavramının birbirini ötekileştirmenin bir aracı olduğunu belirterek " Roman kültürünün kaynağı, Türklerle neredeyse ortak. Romanların kaynağı Hindistan. Bugünkü Hindistan'dan söz etmiyoruz. 600-1000 yılları arasında gerçekleşmiş bir göç var. Hindistan'dan bir kaçış var. Hinduizm inancında bulunan kast sisteminin en alt tabakasındaki insanlar bu sınıfı kabul etmeyip göç ediyor. Türkler nasıl daha iyi yaşamak, daha yeşil yerler için göç ettiyse Romanlar da daha iyi yaşamak için göç ediyor" dedi.

Romanların Avrupa'ya geçişinin Türklerle birlikte gerçekleştiğini belirten Dirimeşe, "Avrupa'da yıllarca romanlar Türk casusu olarak görülmüş, sürülmüş, katledilmişler, dışlanmışlardır. Avrupa bunu yüzyıllarca devam ettirmiştir" diye konuştu.

"ROMANLAR NEDEN AZİZ SANCAR ÇIKARMASIN?"

Aziz Sancar'ın Mardin'de imkansızlıklar içinde okuyup Nobel ödülü aldığını ifade eden Dirimeşe "Romanlar neden bir Aziz Sancar çıkarmasın. İmkânsızlık oturup ağlanacak bir şey değildir. Kendimizi değil, geleceğinizi kurtarmak mantığıyla çalışmalıyız" dedi.

Bilgi çağında roman vatandaşların nasıl adapte olacağını sorgulayan Dirimeşe şöyle devam etti: "Roman toplumu kapalı bir toplum. Kültürünüzde yer almayan şeyler kültürünüze atfedebiliyor. İkinci Makas'ta çok bulundum. Şunu gördüm. Eskiden romanlar dışarıya kız alıp kız vermezdi. Şimdi roman gençler roman olmayanlara, roman olmayanlar da romanlara aşık. Bu değişimin bir göstergesi. Kapalı toplumlar yargılanırlar. İkinci Makas'ta bir mahalle içinde üç ayrı yapı gördüm. Sağ, sol, orta diye düşünün. Sol taraf biraz daha iyi kesim. İki odası, salonu olan evlerde yaşıyorlar. Bunlar madenden, belediyeden, halden emekli. Bir şekilde düzenli istihdamın içinde olmuşlar. Orta kesime geliyorsunuz, bunlar biraz daha zor durumda. Hurda toplayarak geçiniyorlar. Mahallenin işçi sınıfı diyebilirsiniz. Sağ tarafa geldiğine geldiğinizde daha da yoksulluk var. Günlük işlerde çalışıyorlar. Bir de dilencilik yapan insanlar var. Mecburiyetin yaptığı işler. Bunlar sizin gurur duyduğunuz işler değil. Yapmak zorunda olduğunuz şeyler."

Dirimeşe, Romanların kabul görme sorunlarını aşabilmek için daha fazla empati yapması gerektiğine dikkat çekti.

PROJELER: ROMAN KÜLTÜR MERKEZİ, ROMANGÜCÜSPOR...

Batı Karadeniz Romanlar Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Abdullah Bostancı, amaçlarının derneğin ismiyle alınacak şekilde Batı Karadeniz'e bu ışığı yaymak olduğunu ifade ederek şunları söyledi:
"Roman kültürünü yaşatacağız ama hepimizin insan olduğunu da unutmayacağız. Ereğli belediyesi geçmişte toplum için değerli çalışmalara imza attı. Hala da atılıyor. Alevilere bir kültür merkezi kuruldu. Belki aynı emsalde olmasa da ona yakın bir kültür merkezini belediyemizden bekliyoruz. Bu bizim için önemli, kurslar verilecek, eğitimler verilecek, kafeteryası olabilir. Hususen bu projede hassasiyet göstereceklerine inanıyorum. Başkanımıza bir önerimiz oldu bununla ilgili. Eski, terkedilmiş okullarımız var bununla ilgili. Balı köyü ilkokulunu inceledik. Valimize de söyledik. Burası bize verilirse burada eğitim verilebilir."

Antrenör Güven Kasapoğlu, çalıştayda emeği geçenlere teşekkür ederek, "Allah'ın izniyle yeni sezonda Romangücüspor'u kuracağız. Bu faaliyetler altında tüm Ereğli gençliğini kötü alışkanlıklardan kurtarmak için bir sürü projemiz var. Romangücüspor olarak kurulduğumuz takdirde, içimizde futboldan voleybola, basketbola kadar yetenekli roman kardeşlerimizi Türkiye'nin önde gelen sporcuları haline getireceğiz" dedi.

PROTOKOLE "AYRIMCILIK" TEPKİSİ

Derneğin Kurucu Üyesi Tuncer Kara, yaptığı konuşmada toplantıda Roman olmayan beş kişi olduğunu belirterek toplantıya katılmayan protokolü eleştirdi.

Kara "Sayın valimizin bizimle beraber olduğunu gördük ama maalesef burada göremedik. Belediye Başkan Yardımcısı İbrahim Cöbek yanımızda ama belediyeden de katılım az. Burada Romanların kaale alınmadığını gördük. Daha fazla söze gerek yok. Sayın valimizden, sayın belediye başkanımıza, milletvekillerimize, biz sahadayız diyoruz. Batı Karadeniz romanlar derneği olarak sahadayız. Mümkünse siz de sahaya inin, bu çamurun içine inin de siz de görün buranın ne olduğunu.İnşallah buradan kendilerine iyi bir mesaj gider" diye konuştu.

Ereğli Belediye Başkan Yardımcısı İbrahim Cöbek, yaptığı konuşmada Tuncer Kara'ya cevap verirken, "Batı Karadeniz Romanlar Derneği'nin kuruluşunda katkıda bulunduğumuzu hepiniz bilmiyorsa da yönetimdeki arkadaşlar biliyor. Kara kardeşime cevap vermek istiyorum. Burada Ereğli Belediyesi'nin kurumsal temsilcisi olarak bulunuyorum. Ereğli Belediye Başkanımız derneğinize kayıtsız değildir. Yönetim kurulu arkadaşlarınız bunu biliyor. Her zaman da dernek yönetimine destek vermeye ve ihtiyaçlarını planlı şekilde gidermeye hazır olduğumuzu belirtmek istiyorum" dedi.

ADAK TEŞEKKÜR ETTİ

Batı Karadeniz Romanlar Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Kazım Adak, yaptığı konuşmada toplantıya katılanlara teşekkür ederek, "Dernek olarak Roman vatandaşlarımızın yanında olmaya devam edeceğiz" diye konuştu.

Dernek Genel Sekreteri Yusuf Yaşar, çalıştayda, "Ben Romanım" adlı şiiri alkışlar arasında seslendirdi. Çalıştayın ardından katılımcılar hatıra fotoğrafı çektirdi.

Haber : Hüseyin Aksakal