SİYASET

POSBIYIK, GÜNDEM ÖZEL'DEYDİ

Karadeniz Ereğli'de mevcut Belediye Başkanı ve Belediye Başkan Adayı Halil Posbıyık, seçim öncesi son canlı yayın programına Semih Çolak'ın İmtiyaz Sahibi olduğu Değişim Radyo'da katıldı.

Abone Ol

Posbıyık, Türk Metal Sendikası Karadeniz Ereğli Şube Başkanı Yusuf Ziya Odabaş ve İşadamı Celal Bozkuş'la ilgili çeşitli açıklamalarda bulundu.

Günler öncesinden itibaren seçim çalışmalarını ilçenin tüm mahallelerinde sürdürerek projelerini halka anlatan Karadeniz Ereğli Belediye Başkan Adayı Halil Posbıyık; 28 Mart Cuma günü Ereğli FM'e konuk olan sendika başkanı  Yusuf Ziya Odabaş ve Celal Bozkuş'un söylemlerine cevap verdi. Zaman zaman sert bir dille konuşan Posbıyık, Bozkuş ailesini kendilerini sürekli büyük bir aile gibi göstermeleri ile eleştirirken, Odabaş'ın da sürekli yalan söylediğini iddia etti.

Gündem Özel'de gazeteciler Vedat Kılıç, Yasemin Okumuş ve Evrim Çağırıcı'nın sorularını yanıtlayan Posbıyık, aynen şöyle konuştu:

"YANİ BUNLARIN İŞADAMLIKLARI NEREDEN GELİYOR?"


"Celal Bey kusura bakmasında; ikide bir işadamı, Karadeniz Ereğli'nin büyük ailesi bilme ne. Yani büyüklüğünün sadece kendileri farkındalar. Gazeteye bastıkları ilanla, yani ben Ereğli'deki bütün büyük işadamlarını tanıyorum. Fevzi Özdemir'lerle çok iyiyim. Hacı Abdurrahman Çınar'la çok iyi ilişkilerim var. Akın Tatoğlu ile çok iyi ilişkilerim var. Hatta Fazlı Erdoğan işadamı gerçekten. Yani bunların işadamlıkları nereden geliyor? Benim bildiğim Celal Bey inşaatçı. Ereğli'de doksan tane inşaatçı var. O inşaatçılardan bir tanesi yani İsmail Bostan'dan da daha mı büyük? Şaban Arslan'dan daha mı büyük bu arkadaş? Ben doksan tane inşaatçının 89'uyla aram iyi. Çünkü onlar yasalara uygun projelerini getirirler anında da alırlar. Ama bu hep ekstra şeyler ister. Onun içinde bizden tepki alır. Bu yetmiyormuş gibi tutuyorlar gazetelerin arkasına üç tane kardeş, anne, babası benim rahmetli arkadaşımdı, Allah nur içinde yatırsın. Annesine de çok saygı duyarım. Durmadan gazetelere büyük aile, bilme falan filan. Sen büyük ailesinde de ne iş yaptın. Karadeniz Ereğli'de senin bir tane çeşmen var mı? Veya üç kardeşin toplamı bir araya gelipte her hangi bir tarafta yaptırdıkları bir çeşme göstersinler, bir tane okul göstersinler. İşadamı dediğin adamın bir eseri olur. Hiçbir yerde bir tane yardımı yoktur. Yatırımları falan filan değil, yardımları da yoktur. Öyle zannediyorum Celal mesela, ziyana girmeyeyim diye Kızılay'a kan vermeye bile gitmez. Yani nasıl işadamı oluyor bunlar. Neymiş bunların işadamlıkları? Çeşmeleri yok, muslukları yok, okulları yok. Fazlı Erdoğan Allah razı olsun. Okul yaptı, işadamı, saygı duyuyorum. Celal'de bizim arkadaşımız ama inşaatçı. İnşaatçıda kademeye girerse 70'inci, 66'ıncı falan filan olur. Yani bir gazetem var diye sürekli olarak ailenin resmini basıp biz büyük işadamıyız, büyük ailesiyiz bilmem neyiz diye yani kendi kendilerini batırıyorlar. Onlara başkaları işadamı desin.

"BURADAN ERDEMİR İŞÇİLERİNE SESLENİYORUM ..."

Lütfen beni can kulağı ile dinlesinler. Bu Yusuf Ziya Odabaş AKP'yi neden destekliyor, hepsini açıklayacağım. Erdemirspor'u benim kapattırdığımı iddia ediyor. Göz göre göre yalan söylüyor.

Tarihlere dikkat edin lütfen. 31 Mayıs 2013'de yani Erdemirspor'un kongresinden 1 hafta önce yandaşı olan gazete açıklama yapıyor. Bunlar tamamen kendi ifadeleri; Yusuf Ziya Odabaş'ın Ereğli FM'deki konuşmasında bakın ne diyor: 'Fatih Tar liste çıkarıp aday olsun. Karşılıklı yarışılsın. Erdemirspor'u kapatmak isteyen birine kulübü teslim edecek halimiz yok.'
12 Haziran 2013'de büyük Anadolu Otel'de Erdemirspor'un kongresi yapıldı. Bir hafta önce aslan kesilen Yusuf Ziya Odabaş o kongreye katılmıyor. Kongreye sendikanın yöneticileri Metin Ercan ile Sedat Taşdelen katıldı. Divana Erdemir kapatılsın diye önerge veriliyor. Önerge oylanırken salondaki herkes Fatih Tar'ın talimatıyla "evet" diyor elini kaldırıyor, bu sendika yöneticileri süt dökmüş kedi gibi orada oturuyorlar. 
Ne oldu bu aslan kesilen, külhanbeyi sendikacıya da süt dökmüş kediye döndü? Açıklayacağım hepsini. Kongreden bir hafta sonra yine o yandaş gazeteye bir başka demeç daha veriyor. 

19 Haziran 2013'de Yusuf Ziya Odabaş'ın Ereğli FM'deki konuşması; "Biz her türlü mücadeleyi verdik ama bir yere kadar oldu. Kulübün ismi bile değiştirilmek istenince elimizden bir şey gelmedi. Kongreye, sükûnet içinde yapılsın diye gitmedik korktuğumuzdan değil. Tarih bu kararı alanları yargılayacak." Kendisi itiraf ediyor Erdemirspor'un kapatılmasına karşı çıkamadığını.
Şimdi kongreye neden gelmediğini de buradan ilk kez açıklıyorum. Fatih Tar eğer kulübü kapatmasına izin vermezse spor kulübünde yaptıkları usulsüzlükle ilgili kendisini mahkemeye vereceğini söyledi. Korktuğu için Erdemirspor'un kapatılmasına izin verdi. Erdemirspor'u 1 trilyon 700 bin TL zarar ettirdi bunlar. Erdemirspor'u batırdı Oğuz Özgen'le ikisi. Ereğli'nin tek profesyonel takımı oğuz özgenle Yusuf Ziya Odabaş yüzünden kapandı.
İnternete baksın herkes, bunların hepsi internette var.
Yazık değil mi?
Erdemir işçisinden her ay 10'ar TL para kestiler, hemde zorla. Muvafakatname imzalattılar bütün işçilere. İmzalamak istemeyeni işten atmakla tehdit ettiler.
Halı saha gelirleri, işçiden kesilen paralar, odun paraları, federasyondan gelen, yayın gelirleri nereye gitti?

"ERDEMİRSPOR'UN YILLIK GELİRİ 3-4 TRİLYONDU "

Ey sendika başkanı sen bırak siyaseti, bu paraların hesabını ver önce.
Çıkmış "ben otel yaptım" diyor. Babanın parasıyla mı yaptırdın o oteli. Türk metal 1986 yılında geldi Ereğli'ye. Ereğli'ye getiren de burada yetki almasını sağlayanda benim. 25 yılda sendikanın işçilerden aldığı aidatlar ne kadar biliyor musunuz? 200 trilyon. Türk metal tabiki işçinin parasıyla buraya yatırım yapacak.

Ben dün kendisine Erdemir vakfından parasını çekip çekmediğini sormuştum. Bu gün o soruya cevap vermedi. Sadece üyeliğim devam ediyor deyip geçiştirdi. Ben buradan açıklıyorum; Yusuf Ziya Odabaş vakıfın vergi cezası nedeniyle parasına bloke konulacağını önceden haber aldığı için vakıftan kendi parasını çekti. Vakıfta 400 bin TL parası vardı bunun yüzde 80'ini çekti. Sadece kendisi değil, kendisine yakın yaklaşık 15 kişiye de çektirdi. Bunların hepsi orada kayıtlarda var

"HEP YALAN SÖYLÜYOR"

Babasından kalma bir evi varmışta, onu satmış birazda üzerine kendi ekleyip öyle almış daireleri. Konuştuğu her şey palavra. Erdemir işçisinden gizliyorlar. Vakıfta ki sorun sadece vergi cezası da değil. Bu gün ilk kez açıklıyorum bunu da; bu külhanbeyi sendikacının baskısıyla vakıf yöneticisi yaptığı kişiler Erdemir işçisinin parasıyla resmen kumar oymamışlar. Vergi cezası haricinde vâkıfın uğradığı zarar 30 trilyonun üzerinde. Evraklar savcılıkta. Bunların hepsinin hesabı sorulacak. Burnunu soktuğu her yeri batırıyor. Daha çok şeyler var. Şu an konu yargıda olduğu için hepsini anlatamıyorum. Girdikleri her yeri kirletmişler.

Bakın bir şey daha anlatayım. Metal Kop'unda biliyorsunuz yönetimini bu yaptı. Kendi adamlarını koydu oranın da başına. Orada da yolsuzluklar var. Metal Kop'un evrakları da alındı, savcılıkta şu anda. Girdikleri her yerde kavga ediyorlar, işçilere baskı yaptıkları yetmiyormuş gibi içip içip gittikleri lokantalarda da sıradan vatandaşlara saldırıyorlar.
Bir tüyo daha vereyim; bunların yaptığı her şeyden haberim var. Bunlar Büyük Anadolu Otelde içip içip ortalığı dağıtıyorlar. Oradaki personel de bıkmış bunlardan. Otel müdürü daha fazla dayanamayıp genel merkeze şikâyet ediyor Yusuf Ziya Odabaş ve adamlarını. Genel merkezden bir yönetici buraya geldi, uyardı bunları.


 


Haber : Değişim Medya Haber Merkezi

Abone Ol