MADEN FACİASINA TEPKİLER BÜYÜYOR...

Karadeniz .Ereğli'de İşçi Partisi Karadeniz Ereğli İlçe Teşkilatı üyeleri ile Eğitim-İş ve Eğitim-Sen Sendikalarına bağlı öğretmenler, Soma Maden Faciasında hayatını kaybeden maden şehitleri için basın açıklaması yaptı. Her üç grup da ayrı ayrı yaptığı açıklamalarda ortak görüş   yaşanan olayın iş kazası değil, cinayet olduğununun altını çizdiler.

İlk olarak İşçi Partisi Karadeniz Ereğli İlçe Teşkilatı üyeleri İş Bankası önünde bir araya gelerek Soma'da yaşanan maden faciasına tepki gösterdiler.

AKSU, "BÖYLE İŞ KAZASI DA OLMAZ, KADER DE OLMAZ"

Bir dakikalık saygı duruşuyla başlayan tepki,  basın açıklamasıyla devam etti.  İşçi Partisi Karadeniz Ereğli İlçe Başkanı Alev Aksu; Bu yaşanan acı olay iş kazası değil özelleştirme katliamı olduğunun altını çizerek, "Manisa Soma'da cinayet işlenmiştir. Yüzlerce şehidimizin katili özelleştirmecilerdir ve kar hırsıdır. Özelleştirme ve taşeronlaştırmayı hayatımızın her alanına taşıyan Ak Parti'dir. Bu cinayetlere Türkiye'nin dur deme vakti gelmiştir. Madencinin canı kömürden daha ucuzsa bizim ülkemizde, emekçiler boğularak canını veriyorsa Türkiye'de, taşeronlaşma illeti memleketi sarıyorsa, sendika denetimi yok ediliyorsa, isyan eder bu millet eninde sonunda. 15 yaşında hayata gözünü yuman Kemal Yıldız için isyan eder vicdanlar. Can havliyle sedyeye yatırılırken bile, "çizmelerimi çıkarayım mı?" diye soran madenciden utandığımız için isyan ederiz. Çünkü her şeyimizi onlara borçluyuz biz. Böyle iş kazası olmaz, böyle kader de olmaz, utanmasalar doğal afet diyecekler... Şehitlerimizi bir kez daha saygıyla anıyor ve milletimize baş sağlığı diliyoruz." dedi.

ÇAYLAKSEVDİ, " SORUMLU SİYASAL İKTİDAR VE PATRONLARDIR"

Aynı saatlerde Atatürk Anıtı önünde bir araya gelen Eğitim-İş ve Eğitim-Sen Sendikasına bağlı öğretmenler de, Soma'daki maden şehitleri için bir dakikalık saygı duruşunun ardından ayrı ayrı basın açıklaması yaptılar. Anıt önündeki ilk basın açıklamasını Eğitim-İş Karadeniz .Ereğli İlçe Başkanı Hülya Çaylaksevdi yaptı. Çaylaksevdi de 'bu facia bir iş kazası değil, açıkça toplu cinayettir' sözleriyle başladığı açıklamasında, "12 yıllık Ak Parti iktidarında tüm uyarılara, konuyla ilgili uzmanların tüm açıklamalarına rağmen gerekli işçi sağlığı ve iş güvenliği tedbirleri alınmamış, gerekli yasal düzenlemeler ve etkin denetimler yapılmamıştır. Bu nedenle Soma'da yaşanan facianın sorumlusu başta siyasal iktidar olmak üzere işçi kanıyla servetlerini arttıran sermayedir. Ülkemizde Anayasa'nın 90. Maddesine göre iç hukuk hükmünde olan uluslar arası sözleşmelerin gereği olan örgütlenme özgürlüğü fiilen kullanılamaz durumdadır. Örgütlenme özgürlüğü ve toplu hak aramanın önündeki en büyük engellerden birisi taşeron çalışma sistemidir. Esasen iş mevzuatımızda uzmanlık gerektiren bazı işler dışında taşeron işçilik sistemi diye bir şey yoktur. Bu düzenlemeye rağmen yasayı hiçe sayarak çok büyük hak kayıplarına, işçi sağlığı ve iş güvenliği konularında ihmallerin yaşanmasına neden olan taşeron sistemi, örgütlenme özgürlüğünün fiilen ortadan kaldırılması, düşük ücretle işçi çalıştırarak daha fazla kar elde edilmesi amacıyla uygulanmaktadır. Açıkça yasalara aykırı bu durum sermayenin karını arttırırken bu karın bedelini işçiler kanıyla ödemektedir. Bu duruma ise Ak Parti iktidarı sessiz kalarak onay vermektedir.

Duruma millet adına TBMM; el koymak, sorumluları ortaya çıkarmak, yaşanan faciada yaşamlarını yitiren işçilerimizin ailelerine gerekli desteğin verilmesini sağlamak ve bundan sonra iş cinayetlerinin işlenmesini önlemek için gerekli yasal düzenlemeleri yapmak zorundadır. Bugün Soma'da yaşanan facia nedeniyle Türkiye genelinde tüm üyelerimiz iş bırakmış ve alanlara çıkmıştır. Mücadelemiz bundan sonra da artarak devam edecektir. Bu vesileyle Soma başta olmak üzere tün iş cinayetlerinde yaşamını kaybeden kardeşlerimize Tanrı'dan rahmet ailelerine ve tüm ulusumuza baş sağlığı diliyoruz. Yaralananlara acil şifalar diliyor, şuan itibariyle kurtarılmayı bekleyen kardeşlerimizin de bir an önce sağlıkla aramıza katılmalarını bekliyoruz."  ifadelerine yer verdi.

KOÇ, "...KATLİAM GİBİ CİNAYETE DAVETİYE ÇIKARILMIŞTIR..."

Daha sonra bir açıklama yapan Karadeniz Ereğli Eğitim-Sen İlçe Temsilcisi İbrahim Koç da diğer iki grupla ortak ifadeler taşıyan konuşmasında şu görüşlere yer verdi;

"Manisa Soma'da gerçek nedeni yetkililerce saklanan bir patlama sonucu yüzlerce madencimiz hayatını kaybederken, yüzlercesinin hala maden ocağında akıbetleri bilinmemektedir. Soma'da yüzlerce işçinin canına mal olan patlama bir kaza değil, yeterli iş güvenliği alınmadığı için göz göre göre gelen bir cinayettir. Ak Parti son 10 yıl boyunca özelleştirme ile maden işçilerini ölüme terk etti. Çıkardığı yasalarla patronların daha çok madenciyi öldürmesini seyretti. Maden ocaklarında meydana gelen olaylarla ilgili araştırmaların önünü kesti. Felaketlerin ardından "kader", "takdiri ilahi" dedi. Ve bugün de farklı bir şey yapılmadığını görüyoruz. Türkiye'de her yıl maden ocaklarında onlarca işçi iş cinayetine kurban gitmesine rağmen bugüne kadar yaşanan ölümler karşısında hiçbir önlem alınmamış, göstermelik denetimler yapılmış, madenlerdeki çalışma koşulları ile ilgili en temel sorunlar göz ardı edilerek, katliam gibi cinayete resmen davetiye çıkarılmıştır. Soma'da yaşanan iş cinayetinin temel nedeni, yıllardır bütün itirazlara rağmen ısrarla hayata geçirilen özelleştirme ve taşeron çalışma sisteminin resmi devlet politikası haline getirilmesidir. Dünya'nın en büyük 17. Ekonomisi olmakla övünen hükümet, maalesef iş güvenliği konusunda neden Dünya sonuncusu olduğumuzu açıklamalıdır. Soma'da yaşanan iş cinayetinde yaşamını yitiren maden emekçilerinin ailelerine başsağlığı diliyoruz. Göz göre göre yaşanan bu katliamın bütün sorumlularının hesap vermesini talep ediyoruz."

Öğretmenler yapılan açıklamaların ardından yarım saat Anıt önünde oturma eylemi gerçekleştirdiler.

Haber : Değişim Medya Haber Merkezi