HÜZÜN VE GURUR BİRARADA...

Atatürk Anıtı önünde gerçekleştirilen tören,  Karadeniz Ereğli Kaymakamı İbrahim Çay, Karadeniz Bölge ve Garnizon Komutanı Dz. P. Kd. Alb. Yalçın Enç ve Karadeniz  Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık'ın çelenk sunmasıyla başladı. Tören kapsamında Cumhuriyet Halk Partisi(CHP) Zonguldak Milletvekili Prof. Dr. Mehmet Haberal, Türkiye Harp Malulü Gaziler, Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Ereğli Şubesi, Türkiye Muharip Gaziler Derneği  Karadeniz Ereğli Şubesi ve Türkiye Emekli Astsubaylar Derneği Karadeniz Ereğli Şubesileri tarafından da çelenk sunuldu. Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla Türkiye Harp Malulü Gaziler, Şehirt Dul ve Yetimleri Derneği Karadeniz Ereğli  Şyube Başkanı Mehmet Ali Demirdüyen, gübnün anlam ve önemine illişkin bir açıklama yaptı.

"ÇANAKKALE RUHUNU YAŞATMAK BOYNUMUZUN BORCUDUR"

Demirdüyen; Her yıl 18 Mart'ta insanların farklı duygular içinde olduğunun altını çizdi. Demirdüyen açıklamasında ayrıca şu görüşlere yer verdi; "Biraz buruk, biraz hüzünlü ama bir o kadar da gururlu duygular hakim olur bize. Zira insanlığın kıyamete kadar  dönüp dönüp bakacağı, bakıp ders alacağı, tarihe unutulmaz bir not düşülmüştür Çanakkale'de. Daima tarihin şerefli levhalarındaki gibi, ecdadın yapıp ettikleriyle iftihar edebilecek, tarihi okuyup anlatırken yüzü kızarmayacak, nadide milletlerden biri olduğumuza inanıyor, itikat ediyorum. İbretle bakacağımız, onlarla ders alacağımız, istikbale yürüyeceğimiz çok şeyler var.

Bir diyar hayal edin. Çevresi sarılmış, gafillere yem edilmiş bir yer düşünün. Bir yer düşünün yiğitler dört bir yandan gelmiş. 1915 yılının Mart ayı, Türk Milleti adına en kanlı aylardan biri olmuştur. Şarkın garba kafa tutmasıdır Çanakkale. Türk Milletinin genci, yaşlısı her kesimi Çanakkale'de bulunmuş ve adlarını tarihe cesur insanlar olarak yazdırmışlardır.

Bugün hala ne olduğumuzu sorgulayan insanlara inat, peki biz kimiz, ya da bizim atalarımız kimlerdi, ayağında çarıklarla, süpürge tohumu yiyerek namerde boyun eğmeyen bir ecdadın torunlarıyız. Serden geçen, aşık olan ama tapmayan, namusunu bedenine sığdırmayan, toprakları kanlarıyla sulayan bir ahfadın torunlarıyız. Tıpkı Gazi Osman Paşa gibi, tıpkı Fahrettin Paşa gibi, tıpkı Mustafa Kemal Atatürk gibi.  Dünyanın her bölgesinde savaşlar ya da çatışmalar olmuştur. Ancak Çanakkale savaşının ruhunu taşıyan, sadece ruhuyla değil, Türk Milletinin bedenini de ortaya koyduğu başka bir savaş nadirdir. Çanakkale Savaşı Karlofça'dan bu yana üstümüze gelen Avrupalı Haçlı çakal sürüsünün Sakarya'da durdurmamızın ilk perdesidir. Ne zaman ki bu perde açılır, Türk Milleti kendine gelir ve gerçekleri görür. Çanakkale Savaşı, Türk askerinin halkı ve ülkesi için gerektiği yerde canını seve seve verebileceğinin kanıtıdır. Çanakkale Savaşı bir milletin küllerinden nasıl doğduğunu ve savaşa değil, ölüme nasıl gittiğinin göstergesidir. Kahramanlıklarla dolu Çanakkale savaşını hiçbir Türk evladı unutmamalıdır. Çanakkale Ruhu'nu yaşatmak Türk Milletinin boynunun borcudur."  dedi.

Haber : Değişim Medya Haber Merkezi