EREĞLİ TARİHİ

HERKÜL

Karadeniz Ereğli, sadece tarihi M.ö. 2500 yıllarına uzanan çok eski bir kent değildir; Ereğli, aynı zamanda, Anadolu uygarlıklarının, binlerce yıla yayılan bir kesişme noktasındadır da. O kadar ki, Yunan mitolojisinin en çarpıcı olaylarının yaşandığı kentler arasında Ereğli'de vardır.

Abone Ol
Hemeros, ünlü eseri İlayada'da, Ereğli'yi de içine alan Zonguldak kıyılarının ünlü Troya (Truva) savaşlarına (M.ö. 1200) katılan gönüllü Anadolu askerlerine de yurt olduğunu anlatır.

Yunan mitolojisinin en çarpıcı öykülerinden olan Herkül'ün (Herakles) Cehennemin kapısını bekleyen üç başlı canavar köpek Kerberos'u yakalaması öyküsü de Ereğli'de geçmektedir.

Yunan mitolojisine göre, Cehennemağzı Ereğli'dedir. Bu mitolojik açıklamadan binlerce yıl sonra, 1829'da yanan taşların ya da maden kömürünün Ereğli'de bulunması cehennem çağrışımı açısından ilginçtir!..

Ereğli, adını Herkül'den almıştır.

Heracles'in ölüler ülkesi'ne indiği zaman karşısına çıkan Kerberos ise ölüler ülkesi'nin bekçisidir. Yaşayanların içeri girmesini engeller, ölü ruhların da dışarı çıkmasına izin vermez. Herkül, Kerberos'u yeryüzüne çıkardığında salyasının toprağa düştüğü yerlerde zehirli bir bitki olan Akonit (haşhaş) yetişmeye başladığı söylenir. Kimileri bu otu Kaplanboğan olarak isimlendirir. Ancak Olimpos tanrıları Athena ve Hermeias, Hades'ten çaldıkları görünmezlik maskını Herakles'e vererek ölüler ülkesi'ne görünmeden girmesini sağlarlar. (Acheron vadisinde yapılan kaçak kazılar sonucunda insan yüzüne oturan mermer bir mask bulunduğu anlatılır. Bu maskın 1980'li yıllara kadar Karadeniz Ereğli'de yaşlı bir vatandaşın evinde bulunduğu anlatılır.)

Olimpos tanrıları dünyayı bölüştüğünde Homeros, İlyada'da şu satırlara yer verir.

Posedion konuşur; "Dünya üçe bölündü, üçümüz de aldık payımızı, kura çekildi, köpüklü deniz düştü bana.. Sisli karanlıklar ülkesi düştü Hades'in payına.."

Hades, ölüler ülkesi'nin tanrısıdır. İsmi görünmez anlamına gelir. Hades, ülkesinden hiçbir zaman dışarı çıkmaz ve diğer tanrılar gibi eğlencelere katılmaz. Yalnız yılda bir sağlığını kontrol ettirmek için Olimpos dağına Paian tanrıya gider... Argonautlar seferine katılan yarı tanrı Heracles, Acheron'a geldiğinde; Theseus'u kurtarmak için ölüler ülkesi'ne girer ve arkadaşını kurtararak Kerberosu da yeryüzüne çıkarır. Homeros'tan yaklaşık yüz yıl sonra dünyaya gelen (Mö.8.yy) antikçağın ilk şairi Hesiodos ise Kerberos'u; "Ekidna azgın bir canavar daha doğurmuş, Adı dile alınmaz Kerberos'uHades'in o tunç sesli, elli başlı O aman vermez yırtıcı köpeğini" diye anlatır.

CEHENNEM AĞZI MAĞARALARI

Antik Çağa ait arkeolojik kaynaklarda "Acheron-Akheron Vadisindeki Mağaralar" adıyla geçen Cehennemağzı Mağaraları (Kehanet Mağaraları)Karadeniz Ereğlisi'nin geçmişte Ayazma olarak adlandırılan İnönü Mahallesi'ndeki dört mağaranın ortak adı.

Yunan Mitolojisine konu olan Cehennemağzı Mağaraları Hristiyanlığın yasak olduğu dönemlerde gizli gizli yapılan tapınmalar için kullanıldığı sanılan ilk ibadet merkezlerinden biri.

Ölüler Ülkesi

İnsanın doğaya karşı yenilmez dayanma ve saldırma gücünü simgeleyen Herakles'e Eurstheus tarafından verilen on iki görevden sonuncu ve en güç olanı; Cehennem Köpeği Kerberus'un hiç bir ölümlünün bir daha geriye dönemediği Ölüler Ülkesi'nden (Hades) kaçırılmasıdır. Herakles Altın Postu aramak üzere yola çıkan Argo gemicileri ile birlikte Ereğli'ye gelir. Hermos ve Athena'nın da yardımıyla üç başlı ve yılan kuyruklu Kerberus'u yeryüzüne çıkarır. Eurystheus'un Kerberus'u gördüğünde çok korkması üzerine Herakles onu Ölüler Ülkesi'ne geri bırakır. Herakles'in Kerberus'u kaçırmak için Ölüler Ülkesi'ne indiği yer Cehennemağzı Mağaralarıdır. İlk çağın en önemli kehanet merkezlerinden birinin bu mağaralar olduğu bilinmekte. Diğeri ise Yunanistan'ın Delpahai kentinde yer alıyor. Bir başka söylenceye göre; kentin tekfurunun kızı hizmetkarına aşık olur ve evden kaçar. Cehennemağzı Mağaraları'ndaki kız-oğlan odasına saklanır. Cehennem zebanisi kendisini korur. Mağaraya giremeyen tekfur "Taş olun!" derkız ile oğlan taş kesilir.

Cumayanı ve Kızılelma Mağaraları

Çatalağzı'ndan 3 km uzaklıktaki Cumayanı mağarasının iki girişi bulunuyor. İçerdeki plajlar ve cadı kazanları görülmeye değer. Uzunluğu 65 km olan Kızılelma mağarası ise aktif bir mağara. 400 m uzunluğunda galerisi bir göle ulaşılıyor.

Cehennemağzı Mağaraları 3 Adet olarak gözümüzün önüne gelmektedir.Bunlar:

*Kilise Mağarası

*Cehennem Ağzı(Koca Yusuf)Mağarası

*Ayazma Mağarası

Kilise Mağarası:

Doğal bir mağara olup, Kısmen kayaların yontulmasıyla düzleştirilmiş Roma ve Bizans dönemlerinde(M.Ö. 30 – M.S. 1453) İbadet yapmak için kilise olarak kullanılmıştır.

Tabanda geometrik ve bitkisel desenli, mozaik bulunmakta. Zaman içinde tahrip olan mozaik günümüzde kısmen korunmaktadır. Mağaranın sağ tarafında Lahit Koymak için bir Riş yapılmış. Kaynaklara göre burada Aziz Nikolasın Lahitinin olması gerekmektedir.

Ancak günümüzde sadece yeri mevcuttur. Mağara içerisinde Roma ve Bizans Dönemine ait Taş eserler ve Duvarlarda Mum yakmak için bir Nişler mevcuttur. Mağaranın dışında Bizans Döneminde yapılmış Kesme Taş ve Tuğladan ibaret bir Duvar bulunmaktadır.

Cehennemağzı (Koca Yusuf) Mağarası:

Mitolojiye göre M.Ö. 1200'lerde Efsanevi Argonot Seferi sırasında buraya gelen Heracles Kral Eurystneus'un kendisine verdiği 12 Adet görevden en zor olanını bu mağarada gerçekleştirilmiştir.

Heracles buraya girerek Hades'in ülkesine(Cehenneme)gitmiş Kral Eurystneus'un isteği üzerine Hades'in Cehennemi bekleyen 3 başlı Köpeği Kerberosu burada yeryüzüne çıkartmıştır.

Ayazma Mağarası:

Büyük ve Doğal bir mağara olup, Tavanı Çapa ve El baltası ile düzeltilmiş olmalıdır. Mağaranın batısında büyük bir Gölet bulunmaktadır.

Roma ve Bizans Döneminde kullanılan mağaranın suyu kutsal sayıldığından Ayazma adını almıştır. Muhtemelen dinsel Törenlerin yapılması için kullanılmıştır.



Haber : 

Abone Ol