FATİH ÇAKIR GÖREVİ BIRAKIYOR MU?

AK Parti Karadeniz Ereğli İlçe Başkanı Fatih Çakır, Değişim Radyo'da yayınlanan DİYALOG programında Değişim Medya Köşe Yazarı Şenol Azman ve Medya 67 Gazetesi İmtiyaz Sahibi Mehmet Öztürk'ün konuğu oldu.

Çakır gündemde yer alan Erdemir Vakfı konusunun kendilerine iletildiğini belirterek; "Milletvekilimiz Ercan Candan ile birlikte bu konunun takipçisi olacağımızı söyledik. Uzlaşmayla alakalı milletvekilimizin uğraşları devam ediyor. Kesinleşmiş birmiş bir konu değil. Haziran ayına kadar konunun netleşecektir

Medya 67 Gazetesi İmtiyaz Sahibi Mehmet Öztürk Ak Parti Milletvekili ve Belediye Başkanı Hüseyin Uysala TSO Başkanı Yaşar Tetiker tarafından yapılan bir hakaret var. Sayın Bakanımız Emrullah İşler'in olduğu bir dönemde bunlar vatan haini ve hala da geçen okuduğum bir demecinde de aynı şekilde bu konuda duyarsız kaldınız sebebini öğrenmek istiyorum dedi.

BU KONUNUN EREĞLİ'YE BİR FAYDASI OLACAK MI?

Çakır konuyla alakalı olarak yaptığı açıklamada; "Biz ilçe başkanıyız yanımızda il başkanı iki tane milletvekilimiz sayın valimiz bakanımız başbakan yardımcımız var orada bir şey söylemek mümkün değil. Ben konunun içerisinde değilim. Limanla alakalı o öyle demiş bu böyle demiş. Biz bu konuda bilgilendirilmiş olsaydık. Bizi Karadeniz  Ereğli'de herkes biz çıkar doğrusu neyse söyleriz. Biz Sayın Milletvekilimizin her zaman yanındayız. Kendisi zaten söylenecek bir şey varsa çıkar söyler. Kamuoyunda bazı şeyler söylenebilir. Biz siyasi hiyerarşinin ne olduğunu biliriz. Kendi aramızda ufak tefek fikir ayrılıkları olsa dahi biz milletvekilimizi kimseye yedirmeyiz. Ayrıca gazetelerde yazılan bu konuyu açıp irdelemenin Ereğli'ye bir faydası olacaksa açalım bir taraf sanayi odasıdır, bir taraf milletvekilimizdir, bir taraf iktidar partisidir. Bunların Ereğli'ye faydası olmayan bir işin içerisinde mücadeleyi çokta uzatmanın doğru olacağı kanaatinde değilim.

BU ŞEHRİ YÖNETENLERİN BU OLAYDA VEBALİ YOK MU?

Karadeniz Ereğli'de bir Fen Lisesi olayı var. 240 tane çocuk. Geçen sene Kadri Yılmaz'da bu Senede Anadolu Lisesinde ortak okutmaya çalışıyoruz. Bu Ereğli'nin ayıbı değildir de nedir. Bu şehri yönetenlerin bu olayda vebali yok mu? Zonguldak'a gittim Ereğli'deki o inşaatta o işçilerle toplantı yaptım taşeronla yap patronla yap ben bu işe iki ayımı harcadım. O çocukların günahı ne ortada bir okul yok. İnsiyatif bir tek bizde değil bu işin Vali boyutu kaymakam boyutu var, milletvekili boyutu var. Sen işi takip etmiyorsan işin üstüne baskı uygulamıyorsan o iş olmuyor.

KÖYLERDE ÜCRETLİ ÖĞRETMEN İSTEMİYORUZ

Köylerde eğitim sorunumuz var. Ben çıkıyorum köylere ücretli öğretmen gönderiyoruz. Gidiyor köye bakıyor ki aldığı rakam uygun değil. Bırakıyor. Oradaki çocuklar öğretmen bekliyor. Milli Eğitim tekrar bir öğretmen görevlendiriyor. Şartları beğenen var beğenmeyen var. Buradaki çocuklar şehirdeki çocuklarla aynı şartlara sahip olmadıkça bu koltukta oturanlar huzur sahibi olmaz. Zonguldak'ta gittik bu işin mücadelesini verdik. Şimdi köylerdeki bütün sınıf öğretmenleri kadrolu. Köylerde ücretli öğretmenler istemiyoruz dedik.

ÖZTÜRK; MECLİS ÜYELERİNİN HAREKETİ FAZLI ERDOĞAN VE CELİL UZUN'UN DAVA HAREKETİ Mİ?

Öztürk Çakır'a soru yönelterek; "7 belediye meclis üyesinin yapmış olduğu tavırdan önceki bir hareketi vardı Fevzi Ekşi'nin ve 1870 yılında Türkiye Taş Kömürü Ocakları kurulduğunda yani eski EKİ kurulduğunda Rize'den Trabzon'dan gelen büyüklerimiz. O gün bugündür 200 yıldır buradalar. Ancak herkes özünde bir yörecilik yapar. Burada çocukluğumuz beraberce geçen onlarca arkadaş içinde hepimiz siyasetin içindeyiz. 1870 nere 2014 nere. Siyasi erkin olduğu yerde Lazlar vardır Trabzonlular'dan bahsedeceğim. iktidar partisi neredeyse bunlar orada bakan, milletvekili, ilçe başkanı olmak için ellerinden geleni yaparlar ve bunu da başarırlar. Fevzi Ekşi yanında bulunan bir iki gazeteci ve bir iki siyasetçinin başta Bayram Erdoğan yani Fazlı Erdoğan'ın kardeşinin olduğu bir noktada bu olayı sıkıştırdım. Ethem var onu niye atmadın diye sordum. Siyasiyse o da solcu onuda atman lazım. Yok dedi bunun arkasında başka bir şey açıklayamam. Bayram Erdoğan'ı takdir ediyorum. Siz yanlış yaptınız yapacağınız siyasi hareket iç kavganız topluma mal olacak bir noktaya gelmemeliydi dedi. Beni bir arkadaşım aradı.Bu olaydan bir hafta sonra 7 meclis üyesi meclise girmedi bana dedim bunlardan bir tane Ereğlili göster dedim gerçi ona sayın başkanımız Hasan Pınarcık'ı gösterdi ama o bu ereğli'de siyasi arenada her zaman toplum menfaatleri ile ilgili kendi çıkarına her şeyi yapabilen bir adam. Ben Mehmet Eroğan'ın bu olaylardan sonra Ereğlispor'dan ayrılmasının altında yatan gerçekleri bu yedi kişilik hareketin perde arkasında Fazlı Erdoğan ile Celil Uzun'un olduğu ileri sürülen bir dava hareketi olup olmadığını öğrenmek istiyorum diye sordu?

Ben Ereğli doğumluyum herkesten fazla ereğli milliyetçisiyim. Cenazede üzüntüyü paylaşıyorsam, düğünde sevinci paylaşıyorum. Her köyde bir tuğlamız var. Ben şimdi milletvekili adayı olsam hemen bizim uşak yok mu? Laz bu denilecek. Karadenizliler hep bir yerde iktidara gelmeye çalışılıyor dediniz. Bu bir yaradılış meselesi. Ereğli'ye ne kadar hayrın var o zaman Ereğlilicilik yapabilirsin.

BU KAVGANIN EREĞLİ'YE NE MENFAATİ VAR

Fevzi Ekşi'nin olayına gelince ilçe başkanı olarak bu olayı tasvip etmemiz mümkün değil. Ancak biz bu sorunları aşabilecek bir partiyiz. Ereğli'nin bizden beklentileri var istihdam konusunda. Bin lira maaş için insanlar ailesini bırakıp başka şehirlere gidiyor Ereğliliyim diyenler nerede? İstihdam üretme noktasında neredesin? Kaç tane fabrika yaptınızda geldinizde birileri engelledi. Adam hayatında birisini yanında çalıştırmamış kimseye bir faydası olmamış sıkıştığı zaman ben Ereğliliyim. Ereğlili olmak demek Ereğliye fayda sağlamak demektir.

FAZLI ERDOĞAN- ERCAN CANDAN KAVGASINDA CANDAN HAKLIDIR

Bu kavganın Karadeniz Ereğli'ye ne menfaati var? Bu yedi tane meclis üyesini benim yazdığımı iddia ediyorlar. 17 meclis üyesinin hepsini ben kendim yazdım. Hepsinin sorumluluğu kefaleti bana aittir. Bu şehirde bir fobi oluşturulmuş bazı yağcılar tarafından Fazlı Erdoğan fobisi var. Geçerken yol çökse kesin Fazlı Erdoğan'dan dolayı çökmüştür. Bir şey olsa kesin Fazlı Erdoğan bunu yaptırmıştır. Birilerine yağcılık yapacağım şirin gözükeceğim diye sürekli nifak sokuyorlar. Burada dokuz sene milletvekilliği yapmış birine ben plaket veririm. Kendisi Anadolu Otel'de düzenlediğimiz Belediye Başkanlığı seçimi dönemindeki yemeğin ücretini ödemiştir. Beldelere yardımda bulunmuştur. Ercan Bey ile Fazlı Bey arasında bir sıkıntı olabilir. Bu sıkıntıda Ercan Bey haklıdır. Ercan Bey'in haklı olması bireysel bir konuyu sürekli teşkilat arasında ayrıştırıcı özellikte tutmamak lazım. Hastaneyi açacağız 15 gün sonra hastanenin orada yapılmasında emek sahibidir Fazlı Bey, fen lisesinde, Devlet Demir Yolları arazisinin alınmasında ben Ereğli olarak neden plaket veremeyeceğim?

KENDİ KADROMU KENDİM KURARIM

Ben istişaremi ekibimle yaparım. Herkese herşeyi sorarım. Ama en sonunda başkan bildiğini yapar. Fazlı Bey bana yönetim kurulunun yetki belgesini aldım geldim bana bir tane isim önerdi yönetim kuruluna almam için almadım. Celil Bey önerdi almadım. Ben kendi kadromu kurar, kendi kadromla çalışırım. Belediye meclisinde de aynı. Belediye Meclis üyelerini yazarken herkes bize şunu yaz bunu yaz dedi. Ben Mehmet Erdoğan'ı yazdıysam o bölgenin insanlarıyla bunun araştırmasını yaptım. En yüksek oyu o aldı. Milletvekilimiz benden ikim isim istedi. Halil Bozkuş, İhsan Yazıcıoğlu. Ben bu isimleri uygun yerlere yazdım sayın milletvekilimizin ediği gibi. İl Genel Meclis üyeliğinde bir tane isim önerdi bana o dediği ismi de yazdım. Milletvekilimizin takdiridir dedim.

AZMAN ÇAKIR'A PARALEL YAPIYI SORDU

Değişim Medya Köşe Yazarı Şenol Azman Ak Parti Karadeniz Ereğli İlçe Başkanı Fatih Çakıra Paralel yapıyla ilgili yönelttiği soruda Fethullah Gülen Cemaati diye yıllardır bildiğimiz bir cemaat var. Bu cemaat üyesi iş adamları ve esnafların tamamına yakının vergi dairesinden defterlerine el konulduğu ve incelemeye alındığı ve bunlardan bir tanesi de sizin amcanızın oğlu olduğunu biliyorum. Bu yapılanları doğru buluyor musunuz? diye sordu.

Çakır Değişim Radyo mikrofonlarından soruya şu şekilde cevap verdi; Maliye Bakanlığına baktığınızda bürokrasinin diyeceği bunlar rutindir. Önemli olan defterlerin sonuncunda çıkacak sonuçların bundan önceki örneklerin olup olmamasıdır. Yani başkasının aynı fatura işinde ceza yazılmayıp Mehmet'e yazılıp yazılmadığı önemlidir. Bunların hepsinin bizde karşısında oluruz. Hükümetin genel politikalarına baktığımız zaman bizim için önemli olan güvenliği zaafiyete uğratmayacak yani istihbarat vermekten tutun diğer önemli icra kurumlarında bu Adalet Bakanlığı olur. Emniyet teşkilatında olur onlarla ilgili bir çalışma var.

ÇAKIR İŞİN ASLINI AÇIKLADI

Bu şehir ikimize de dar gelecek lafını nasıl söylediğini anlatan Çakır; "Bayramın ikinci günü belde teşkilatlarımızla bayramlaşmamız vardı. Bu işin organizasyonu da Seçim Koordinasyon merkezi seçim döneminde yetkiyi alır. İlçe başkanının da milletvekilinin de belediye başkanının da bağlı olduğu kurum Seçim Koordinasyon Merkezi'dir. Ak Parti'nin çalışma şekli bu şekildedir. Kazım Beceren'de dedi ki milletvekilimizi bayramın ikinci günü köylere bir program yapalım diyor dedi. Üçüncü gün ben şehir dışına çıkacağım, siz beldeleri üçüncü gün yaparsınız dedi. Tamam dedim. Programı değiştirdik. Bende mesaj attım bütün ekibime yönetime kadın kollarına gençlik kollarına milletvekilimizle birlikte köylere çıkacağız dedik. Sabah saat dokuz buçuk beni aradı Kazım Bey. Ekip hazır geliyoruz dedim. Dedi ki ya başkanım milletvekilimiz teşkilatı istemiyor. Biz kaymakam beyle köy ziyaretlerine devam etmek istiyoruz dedi. Bende tabi sayın milletvekilimizin takdiridir dedim. Ondan sonra döndük bizde arkadaşlarla program yaptık. Pembeciler, gebe o taraftaki köylere bayramlaşma ziyaretinde bulunduk. Akşam bir baktım milletvekilimizin yanında bizim bazı yönetim kurulu arkadaşlarımız vardı. Bende Kazım Abiyi aradım. Sordum sen milletvekilimiz teşkilatla değil kaymakam beyle gitmek istiyor demedin mi? Burada yönetim kurulundan arkadaşlar var. Teşkilatçı olmuyorlar mı dedim. Milletvekilimiz istemedi başkanım sizi dedi. Bende aynen şu ifadeyi kullandım. Dedim ki bak Kazım Abi milletvekili bizi istemez, biz milletvekilini istemezsek bu şehir ikimize de dar gelir dedim. Daha sonradan bu durum milletvekiline farklı lanse edildi. Olay basına yansıdı.

BU YAPILAR KOLAY KURULMUYOR

Türkiye'nin her tarafına baktığımızda milletvekiliyle teşkilat arasında farklı düşünceler olabiliyor. Şuan Ereğli'de Ak Parti adına en ulaşılır olan kim? Benim. Belediye Başkanı değil, milletvekili değil bize ulaşıyor vatandaş. Bizde bize ulaşanları çözüm üretmek adına mücadele veriyoruz. Ak Parti'de teşkilatlar ayrı çalışır. Milletvekilinin alın demesiyle alınmaz. Belediye seçiminden çıktık iki gün sonra aldırıyorlardı bizi di mi? iki yıldır gelip gidiyoruz. Her milletvekilin düşünce yapısına göre ilçe başkanını görevden alırsan buna kimse dayanmaz. Bu yapılar kolay kurulmuyor.

5 AYDIR BELEDİYENİN B'SİNE KARIŞMADIM

Biz 2011'de Ercan Bey'in yanındaydık. Milletvekilliği seçiminde canla başla maddi manevi uğraştık. Hüseyin Bey partimize aday oldu. İki aylık bir serüvenle geldi Ereğli'nin bir numarası oldu. Biz bunların hepsine destek verdik. Seçimin bittiği gün ertesi sabahı ilçe başkanları karışmasın dendi. 5 aydır belediyenin b sine karışmadım. Bir tane müdürüne personel alımına hatta oradaki basın mensupları belediyeden maaş alan basın mensupları dahil iktidar partisinin ilçe başkanına kendi belediyesinin ilçe başkanına haksız eleştiriler yapmasına rağmen hiç sesimi çıkarmadım. İşler karıştığı zamanda neden ilçe başkanı gelip düzeltmiyor dememek lazım.

İDDİAYI YANITLADI

Onların deyimiyle bizim aleyhimizde yazı yazdırmak için bir x gazetesine televizyon aldığınız iddiası olduğunu söyleyen Şenol Azman Çakır'a soru yöneltti.

Onu da değiştirmiş basındaki arkadaşlar şimdi bulmuşlar kim destekliyor. Bakın ben bu mevzuyu milletvekilimizle de görüştüm Ankara'da. Böyle bir şey varsa sıkıntı olur dedi vekilimiz. Dedim ki böyle bir şey varsa ben her şeye razıyım. Yoksa dedim yoksa ne olacak. Benim bu arkadaşa televizyon aldığım doğrudur ama 18 ay önce aldım. Bu arkadaş 24 ay önce bizimle çalışıyordu. Bizimle çalıştığı dönemde ben bir insana bir şey alabilirim. Ama bundan sonraki yazılarında öyle yazdırıyor böyle yazdırıyor. Bakın ben bugüne kadar hiç kimsenin arkasına sığınmış bir adam değilim. Ben çıkarım söyleyeceğim sözü milletvekilimizin yüzüne söylerim. Basın yoluyla ben bugüne kadar ne milletvekilimizi ne belediye başkanımızla ilgili bir şey söylemedim.

HER YİĞİDİN BİR YOĞURT YİYİŞİ VAR

17 meclis üyesine de sözümüz geçer. Grup kararı toplantıya gelip gelmemeyi alamıyorsunuz. İnsanlar mazeret dilekçesi vermiş. Mazeret dilekçesi Belediye Meclisinde oylanmış kabul edilmiş. Mazeretleri kabul etmişsin. Etme. Grup kararını meclise girip girmemesiyle ilgili alamıyorsun. Adam bana hastayım dese rapor getirse ben nasıl grup kararı şunu alırım. Gündem maddelerini oyladık bunlar geçecek bunlar evet denilecek grup kararı imzayı alırım. Grup kararına uymayanı ihraç sistemine devir ederim. Belediye başkanımıza da bu durumu ilettik gündem maddeleri oluşmadan taslak halinde bir araya gelelim. Herkes görüşünü söylesin. Meclis üyeleri adam şehir dışındayım dedi hastayım dedi. Bir yaptırımınız yok.

Ben belediye başkanımız göreve geldikten sonra bir şeyler söyledim. Dedim ki sayın başkanım benim fikrimi sorarsanız 6 ay hiçbir şeyi değiştirmeyin. Çağırın müdürleri eskiden ne yapılıyorsa aynen devam edilsin. İzleyin takip edin not alın. İstanbul, Ankara ya da dörtyüz beşyüz binlik bir ilçeye belediye başkanlığı yapmış bir abimizi belediye başkanı danışmanı olarak siz gidin istediğiniz referansı sorun ben dedim ilçe başkanı olarak yanınızdayım. Sizi daha güçlü kılacaktır dedim. Her yiğidin bir yoğurt yiyişi var. Hüseyin Bey farklı düşünüyor olabilir.

EREĞLİ İÇİN OLACAK HERŞEYE VARIM

Bizim özlemimiz Ercan Candan Hüseyin Uysal Fatih Çakır bir araya gelsinler, kapansınlar bir odaya. Proje üretsinler, bir görev dağılımı yapsınlar. Siz kendi ekibinize kadronuza sahip çıkın, Hüseyin Uysal Belediyeye Ercan Candan Ankara'ya böle bir şeyi ne zaman görecek Ereğli, birisi adım atmalı. Siz küçük olarak bir adım atsanız.

Biz küçük olarak gerekeni yaparız. Bizim zaten milletvekiliyle öyle kayda değer bir sıkıntımız yok. Aradaki sorun şu dalkavuklar ve yağcı kesimin sürekli bilgi kötülemesinin sonucunda oluyor. Biz birlikte olalım barış çağrısında her zaman bulunuruz. Vekilimiz siyasi anlamda büyüğümüzdür. Milletvekilimiz şurada ol dediği anda orada oluruz. Ereğli için olacak her şeye varım.

GEREKİRSE GÖREVDEN AYRILMAYA HAZIRIM

Karadeniz Ereğli'de kaç senedir özlenen bir tablo vardı. Hinlik düşünenler şunu diyebilir. Ercan Bey ile Hüseyin Bey bir olacak bu seçimi kazanırsa bunların ikisi seni yiyecek. Siyasete hinlik olarak bakanlar buna bakmışlardır. Benimde düşüncem şu olmuştur. Gerekirse ben olmayayım. Ereğli bir şey kazanacaksa biz kenarda da dururuz. Eğer Karadeniz Ereğli benden daha çalışkan bir ilçe başkanı bulacaksa ben önünüde açmaya hazırım Karadeniz  Ereğli'nin. Ben zannetmiyorum ki Fatih Çakır gidince bütün sorunlar düzelecek. Hiç kimse buna aldanmasın. Sorunların üstünde biz daha etkin oluruz. Bu listeyi biz yazdık hepsine de yüklenme hakkımız var. Karadeniz Ereğli'nin karışıklığından kim faydalanıyor. İçerde rantçılar dışarda da başka lobiler var. Çünkü Karadeniz Ereğli şu anda Zonguldak'ın parlayan yıldızı. Teşkilatlar bazında da en öne çıkmış, siyasi anlamda da en öne çıkmış durumdadır. Görevden ayrılmam dahil Karadeniz Ereğli'nin menfaatine olacaksa ben görevde dahi durmam.

BARIŞ VE YEMEK ÇAĞRISINDA BULUNDU

Programın sonunda Karadeniz Ereğli halkı hepimizin önünde gelir diyen Ak Parti Karadeniz Ereğli İlçe Başkanı Fatih Çakır; şahsi hesaplar içinde olmadım bugüne kadar her zamanda ereğli2nin menfaati için bir araya gelmek için her zaman varım. Sayın milletvekilimiz Prof. Dr. Ercan Candan ile Sayın Belediye Başkanımız Hüseyin Uysal ile birlikte yemek yemeğe her zaman varım. Katılımlarıyla bizleri onurlandırırlarsa bundan Karadeniz Ereğli adına teşkilatımız, partimiz adına da gurur duyarız"dedi.

Haber : Değişim Medya Haber Merkezi