BİLİNÇSİZLİK DUVARI!

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın deyimiyle, Koronavirüs salgınında birinci dalganın ikinci pik seviyeleri yaşanıyor.  Bahar ve yaz aylarında tüm uyarılara rağmen, toplumun salgınla topyekûn mücadele etmesi mümkün olamadı.  İki dini bayram sınırlamalarla geçti, okullar vaktinde açılamadı. 

Koronavirüs salgınında yeni vakaların sayısında artış yaşanması, ilk raundda istenilen sonucun alınamadığını gösteriyor.  Bu durum, vatandaşların salgından kendisini koruma görevinin öncelikle kendisine ait olduğu bilincini içselleştirememesi şeklinde değerlendiriliyor.

Çin’in Wuhan kentinde geçtiğimiz Aralık ayında başlayan ve Mart ayından bu yana Türkiye’de de etkileri tüm derinliğiyle hissedilen Koronavirüs salgınında bir türlü istenilen seviyeye gelinemedi.  Bu durum, kamunun aldığı ve açıkladığı tedbirleri vatandaşların içselleştirmekte gönülsüz davrandığı şeklinde değerlendiriliyor.

Salgının çıktığı ilk andan itibaren, kimi zaman eksiklerle de olsa kamu idaresi gerekli tedbirleri aldı, vatandaşların uyması gereken kuralları belirledi. Salgının ilk döneminde, yaz aylarında havanın ısınması ile diğer gribal enfeksiyonlar gibi bu salgının da hızını yitireceğine yönelik iyimser bir hava hakimdi. Devletin aldığı önlemlerin yeterli olacağı varsayılıyordu.

Ancak bu iyimser hava içinde koronavirüsle mücadelenin esas itibarıyla tek tek bireyler olarak vatandaşların kendilerini koruması üzerinden gerçekleşebileceği gözden kaçırıldı. Bu arada tüm İslam Alemi için son derece önemli ve anlamlı bir yere sahip iki dini bayram kısıtlamalarla geçti. Özellikle Kurban Bayramı’nda şehirlerarası ulaşım seviyelerinde yaşanan artış, bayram geçtikten sonra vaka sayılarında paralel bir artışı getirdi.

MÜCADELENİN YUMUŞAK KARNI… OKULLAR

Türkiye genelinde 26 milyon öğrencinin eğitim gördüğü okulların normalde 31 Ağustos’ta açılması planlanıyordu.  Salgında birinci dalganın ikinci pikinin görülmesi üzerine örgün eğitime başlanması, 21 Eylül’e ertelendi. Büyük ihtimalle 21 Eylül’de örgün eğitime başlansa bile, eğitim ancak 1. 8. Ve 12. Sınıflarla yüzyüze gerçekleştirilebilecek.

Eğitimdeki durum,  bir boyutuyla bütün bir gençlik kuşağının geleceğini riske etme anlamına geliyor ve bir an önce okullarda normale dönülmesi büyük önem taşıyor. Ancak bunun için pandeminin kabul edilebilir bir seviyeye gerilemesi şart. Zira bir okulda hastalık görülmesi demek, diğer vakaların gerektiğinden çok daha geniş bir filyasyon ağı ihtiyacı demek oluyor. 

GENÇLERE UYARI…

65 yaş üstü ve kronik rahatsızlığı olan vatandaşlar bu durum karşısında isyan ediyor.  İçişleri Bakanlığı'nın talimatları doğrultusunda 04.09.2020 Cuma günü tüm il ve ilçelerde olduğu gibi Kdz. Ereğli’de de  ”Sağlık İçin Hepimiz İçin” mottosu ile Covid-19 salgını nedeniyle denetimi yapıldı.  Kdz. Ereğli Kaymakam Vekili Vedat Yılmaz, denetimde 65 yaş üstü vatandaşların sitemiyle karşılaştı. Maske ve mesafe kuralları doğrultusunda arkadaşlarıyla oturan 65 yaş üstü vatandaşlar, “Bizle kurallara uyuyoruz. Uymayan gençler yüzünden evlere tıkılmak istemiyoruz. Gençlerin birçoğu taşıyıcı konumunda ve maske, mesafe kuralına uymuyor. Bizlerin katili olabileceklerini hiç mi düşünmüyorlar” diyerek tepkilerini dile getirdiler.

BAŞKALARININ KATİLİ OLMAYIN!

Ülkemizde büyük bir kesimde korona virüsle mücadeleyi yeterince ciddiye almıyor. Yapılan tüm uyarılar ve denetimlere karşın kurallara uyulmuyor. Evinde karantinada olanlar dışarıya çıkarak, gençler bana bir şey olmaz edasıyla maskesiz ve sosyal mesafe kurallarını hiçe sayarak korona virüsün çok hızlı bir şekilde yayılmasına sebep olmaya devam ediyor. Başkalarının hayatlarını tehlikeye sokup ölmelerine sebep oluyorlar ve en kötüsü de umurlarında değil.

Koronavirüsle mücadele devletten önce bireylerin görevidir. Zira hastalığı fiilen yaşayanlar itibari kurumlar değil, tek tek bireyler.  Bireyler kendilerini ne kadar iyi korursa, salgının gerilemesi o kadar mümkün olabilecek, dolayısıyla normal yaşama geçilebilecek. Bu nedenle bireylerin kamusal önlemlere, bilimsel çalışmalara odaklanmak yerine öncelikle kendini salgından koruyacak önlemlere odaklanması büyük önem taşıyor.  Vatandaşların kurallara uymaktaki gönülsüzlüğü ne kadar çabuk azalırsa, normal yaşama o kadar çabuk geçebiliriz.

Bunun için de maske takmak, sosyal mesafeye dikkat etmek, temizliğe özen göstermek yeterli.

Haber : M.Sorhan- Ç. Koç