
HOCALI SOYKIRIMI
27 Subat 2012 08:54:08
26 Şubat 1992 yılında Azerbaycan?ın Yukarı Karabağ bölgesindeki Hocalı kasabasında Ermenistan ordusu sivil, kadın, çocuk, yaşlı ayırımı yapmadan 613 kişiyi en ağır işkenceler uygulayarak soykırıma tabi tutmuştur. Katledilenlerin 83?ü çocuk, 106?sı kadın ve 70?den fazlası ise yaşlıydı. Bu katliamdan toplam 487 kişi ağır yaralı olarak kurtulmuştur. 1275 kişi ise rehin alınmış, 150 kişi ise kaybolmuştur. Cesetler üzerinde yapılan incelemelerde cesetlerin yakıldığı, birçoğunun kafa derilerinin yüzüldüğü, gözlerinin oyulduğu, kulakları, burunları ve kafaları ile vücutlarının çeşitli uzuvlarının kesildiği görülmüştür. Aynı vahşetten hamile kadınlar ve çocuklar bile nasibini almıştır. Ermeniler tarafından Hocalıda gerçekleştirilen bu vahşet, uluslararası camianın suç olarak kabul ettiği soykırım ve insanlığa karşı suçlar kapsamındaki tanımlamalarla birebir örtüşmektedir.
Hocalı soykırımına katılmış Ermenilerin yaptıkları uluslararası hukuki antlaşmaların - Cenevre Sözleşmesi, İnsan Hakları Beyannamesi, Vatandaş ve Siyasi Haklar Konusunda Uluslararası Sözleşme, Ateşkes Zamanında ve Askeri Çatışmalar Zamanı Kadın ve Çocukların Korunması Beyannamesi ve BM?nin 'Soykırım Suçunun Önlenmesine ve Cezalandırılmasına İlişkin Sözleşmesi' 2. Maddesinde yer alan ?milli, etnik, ırkı veya dini bir grubu kısmen veya tamamen imha etme? biçiminde tanımlanan Jenosit/Soykırım kavramı ile tamamen örtüşmektedir. Ermenilerin Hocalı?da yaptıkları toplu katliam BM Soykırım Anlaşmasında Soykırımı düzenleyen 2. maddenin a) bendinde yer alan ?bir grubun üyelerinin katledilmesi? ve b) bendinde yer alan ?grup üyelerinin bedeni ve akli açıdan ciddi biçimde zarar verilmesi? koşulları ile birebir uyuşmaktadır.
Türkiye kendisine karşı 1915 yılı olayları sebebiyle bir soykırım suçlaması yapıldığı için dış politikasında soykırımlar ile ilgili herhangi bir girişimde bulunmamaktadır. Hatta TBMM?ye Hocalı Soykırımı ile ilgili getirilen öneriler de bu çerçevede reddedilmektedir. Ancak bu durum Türkiye?nin bu konuda sessiz kalması anlamına gelmemelidir. Türkiye başta 31 Mart ve 26 Şubat günleri olmak üzere bu konularda bazı girişimler içerisinde olmalıdır. Siz istediğiniz kadar bu konuları görmezden gelseniz de, siz dış politikanızda bu konuları size karşı başka suçlamalar olduğu gerekçesi ile gündeme almasanız da, size karşı kim ne yapmak istiyorsa zaten yapıyor. Dolayısıyla da Türkiye?nin kendi halkına karşı yapılan bu soykırımları anması ve dünya gündemine getirmesi gerekmektedir. Bunu yaparken de 1915 yılı ile paralellik kurmaması gerekmektedir. Zira 1915 yılında yapılan tehcirdir Ermenilerin yaptığı hem 31 Mart 1918?de Bakü ve diğer şehirlerde ve hem de 26 Şubat 1992?de Hocalı?da yapılanlar sözün gerçek manası ile soykırımdır. Diğer türlü siz sessiz kaldıkça ?Ermeniler dünyanın gözünde adeta sütten çıkmış ak kaşık? ve siz ?soykırımcı? gibi suçlanmaya devam edersiniz. Bu sebeple biz bir gurup Türk aydını Hocalı?da yapılanları soykırım olarak değerlendirmekte ve tüm dünyadan da bunun böyle kabul edilmesini beklemekteyiz.
SONUÇ OLARAK;
Yeter artık yıllardır.ERMENİLERİNAZERBAYCANDA-RUMLARIN KIBRISTA VE IRAKTA-BALKANLARDA - ÇİNLİLERİN VE RUSLARIN TÜRKLERE UYGULADIKLARI BASKI, ZULÜM, KATLİAM ,SOYKIRIMA sesiz kaldık. Artık kalamayız.Bu utançla yaşayamayız.
Çin zulmü ve Rus zulmü altında yaşayan TÜRKLERE sahip çıkılmalı, hakları savunulmalı, Bağımsız Devlet olmaları için gerekli çalışmaların, lobilerin, tanıtımların ve desteklerin, yapılması, sağlanması için en büyük görev TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİNE DÜŞER.
Dünyada söz sahibi olmak, önder ülke olmak sözünü ve büyüklüğünü YURTTA BARIŞ, CİHANDA BARIŞ ilkesi ışığında TÜRKİYE göstermelidir.
Türklerin Dünyada yaşadığı soykırımlar hoşgörü içinde kalmamalı, belgelerle, kitaplarla, Türk lobileriyle Dünyaya anlatılmalı. Bunun için gerekli çalışmalar yapılmalı.
Dünyanın her yerinde soykırıma, katliama uğramış TÜRK ŞEHİTLERİNİN ANISINA soykırım yapılmış ülkeleri anlatan SOYKIRIM MÜZESİ VE ANITI yapılmalıdır. Bu bir insanlık görevidir. Çok geç kaldığımız çalışmaya hemen başlamalıyız.
AYRICA: Eğitimci-Yazar-Şair HARUN KARA Diyor ki;
ANKARA ?da , Yukarıda belirttiğim soykırımları içeren ,Tarihleriyle anlatan, resimleriyle gösteren TOPLU SOYKIRIM MÜZESİ VE ANITLARI ayrı, ayrı yapılmalı. Türkiye?ye gelen Dünya ülkelerinin Devlet adamları ve liderleri ayrıca Tüm dünya insanlarının yapılan müze ve anıtları ayrı ,ayrı gezerek gerçekleri öğrenmeli, tarihi unutmamalı. Bu şekilde tarihi başkente taşımış oluruz ki bu Türklere yapılmış en büyük hizmet olur. Dünya milletlerini aydınlatma adına?
TÜRKLÜK BEDENİMİZDİR, İSLAM RUHUMUZDUR.
RUHSUZ BEDEN BİR CESETTİR.
Hocalı soykırımına katılmış Ermenilerin yaptıkları uluslararası hukuki antlaşmaların - Cenevre Sözleşmesi, İnsan Hakları Beyannamesi, Vatandaş ve Siyasi Haklar Konusunda Uluslararası Sözleşme, Ateşkes Zamanında ve Askeri Çatışmalar Zamanı Kadın ve Çocukların Korunması Beyannamesi ve BM?nin 'Soykırım Suçunun Önlenmesine ve Cezalandırılmasına İlişkin Sözleşmesi' 2. Maddesinde yer alan ?milli, etnik, ırkı veya dini bir grubu kısmen veya tamamen imha etme? biçiminde tanımlanan Jenosit/Soykırım kavramı ile tamamen örtüşmektedir. Ermenilerin Hocalı?da yaptıkları toplu katliam BM Soykırım Anlaşmasında Soykırımı düzenleyen 2. maddenin a) bendinde yer alan ?bir grubun üyelerinin katledilmesi? ve b) bendinde yer alan ?grup üyelerinin bedeni ve akli açıdan ciddi biçimde zarar verilmesi? koşulları ile birebir uyuşmaktadır.
Türkiye kendisine karşı 1915 yılı olayları sebebiyle bir soykırım suçlaması yapıldığı için dış politikasında soykırımlar ile ilgili herhangi bir girişimde bulunmamaktadır. Hatta TBMM?ye Hocalı Soykırımı ile ilgili getirilen öneriler de bu çerçevede reddedilmektedir. Ancak bu durum Türkiye?nin bu konuda sessiz kalması anlamına gelmemelidir. Türkiye başta 31 Mart ve 26 Şubat günleri olmak üzere bu konularda bazı girişimler içerisinde olmalıdır. Siz istediğiniz kadar bu konuları görmezden gelseniz de, siz dış politikanızda bu konuları size karşı başka suçlamalar olduğu gerekçesi ile gündeme almasanız da, size karşı kim ne yapmak istiyorsa zaten yapıyor. Dolayısıyla da Türkiye?nin kendi halkına karşı yapılan bu soykırımları anması ve dünya gündemine getirmesi gerekmektedir. Bunu yaparken de 1915 yılı ile paralellik kurmaması gerekmektedir. Zira 1915 yılında yapılan tehcirdir Ermenilerin yaptığı hem 31 Mart 1918?de Bakü ve diğer şehirlerde ve hem de 26 Şubat 1992?de Hocalı?da yapılanlar sözün gerçek manası ile soykırımdır. Diğer türlü siz sessiz kaldıkça ?Ermeniler dünyanın gözünde adeta sütten çıkmış ak kaşık? ve siz ?soykırımcı? gibi suçlanmaya devam edersiniz. Bu sebeple biz bir gurup Türk aydını Hocalı?da yapılanları soykırım olarak değerlendirmekte ve tüm dünyadan da bunun böyle kabul edilmesini beklemekteyiz.
SONUÇ OLARAK;
Yeter artık yıllardır.ERMENİLERİNAZERBAYCANDA-RUMLARIN KIBRISTA VE IRAKTA-BALKANLARDA - ÇİNLİLERİN VE RUSLARIN TÜRKLERE UYGULADIKLARI BASKI, ZULÜM, KATLİAM ,SOYKIRIMA sesiz kaldık. Artık kalamayız.Bu utançla yaşayamayız.
Çin zulmü ve Rus zulmü altında yaşayan TÜRKLERE sahip çıkılmalı, hakları savunulmalı, Bağımsız Devlet olmaları için gerekli çalışmaların, lobilerin, tanıtımların ve desteklerin, yapılması, sağlanması için en büyük görev TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİNE DÜŞER.
Dünyada söz sahibi olmak, önder ülke olmak sözünü ve büyüklüğünü YURTTA BARIŞ, CİHANDA BARIŞ ilkesi ışığında TÜRKİYE göstermelidir.
Türklerin Dünyada yaşadığı soykırımlar hoşgörü içinde kalmamalı, belgelerle, kitaplarla, Türk lobileriyle Dünyaya anlatılmalı. Bunun için gerekli çalışmalar yapılmalı.
Dünyanın her yerinde soykırıma, katliama uğramış TÜRK ŞEHİTLERİNİN ANISINA soykırım yapılmış ülkeleri anlatan SOYKIRIM MÜZESİ VE ANITI yapılmalıdır. Bu bir insanlık görevidir. Çok geç kaldığımız çalışmaya hemen başlamalıyız.
AYRICA: Eğitimci-Yazar-Şair HARUN KARA Diyor ki;
ANKARA ?da , Yukarıda belirttiğim soykırımları içeren ,Tarihleriyle anlatan, resimleriyle gösteren TOPLU SOYKIRIM MÜZESİ VE ANITLARI ayrı, ayrı yapılmalı. Türkiye?ye gelen Dünya ülkelerinin Devlet adamları ve liderleri ayrıca Tüm dünya insanlarının yapılan müze ve anıtları ayrı ,ayrı gezerek gerçekleri öğrenmeli, tarihi unutmamalı. Bu şekilde tarihi başkente taşımış oluruz ki bu Türklere yapılmış en büyük hizmet olur. Dünya milletlerini aydınlatma adına?
TÜRKLÜK BEDENİMİZDİR, İSLAM RUHUMUZDUR.
RUHSUZ BEDEN BİR CESETTİR.
Bu Yazı Toplam 1128 Defa Okunmuştur
ETİKETLER : Yazdır
Yorumlar
Yorumlar, editörlerimiz tarafından onaylandıktan sonra yayınlanır. Kanunlara aykırı, konuyla ilgisi olmayan, küfür içeren yorumlar onaylanmamaktadır.
Henüz bir yorum yapılmamış
Diğer Yazıları





© degisimmedya.com
İletişim Bilgileri Künye İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz. Tel : 0 372 322 27 30
E-posta: info@degisimmedya.com


















