
mhamdiguner@hotmail.com
MUKABELE CÜZLERİNDEN İLKELER 16
04 Mayis 2021 10:04:17
Günerle Cuma Sohbetleri
MUKABELE CÜZLERİNDEN İLKELER 16
(16. cüzden çıkarılan ilkeler)
Meryem suresinin 34, 35 ve 36.ayetlerinde Yüce Allah Hz. İsa (as) ın beşikte: "Ben Allah'ın kuluyum, bana kitap verdi, beni Peygamber eyledi. Nerede olursam beni mübarek (hayırlı) kıldı ve bana yaşadığım sürece namazı ve zekatı vasiyet eyledi. Anneme iyilik yapmayı da (vasiyet eyledi), beni zorba ve şaki (kötü kişi) kılmadı. Doğduğum günde, öleceğim günde ve dirileceğim günde benim üzerimde selamet vardır. İşte Meryem'in oğlu İsa (as) budur; hakkında (ilah mı, peygamber mi, kul mu?) diye şüphe ettiğiniz kişi hakkında hak sözü budur. Allah için çocuk edinmek doğru değildir; onu tenzih ederim, O bir şeye hükmettiği zaman onun için "ol" der ve o da hemen olur. Allah benim de sizin de Rabbinizdir; ona ibadet ediniz, kıvamını bulan yol budur" dediğini bize aktararak Hz. İsa'nın Allah değil kul olduğunu bizzat kendisinin açıkladığını ve "Ona ibadet edin" diyerek İbadetin Allah'a yapılması umde ve ilkesini Hz İsa'nın ağzından ilan etmiş, Hıristiyanlıktaki "Rapp İsa" ve "üçün üçüncüsü" inancını reddetmiştir.
54 ve 55. Ayetlerde Yüce Rabbimizin "Kitapta İsmail'i de zikret; O sözünde sadık, hem Resul ve hem de nebi idi. Ailesine namaz kılmayı emrederdi, Rabbinin yanında razı olunmuştu" açıklamaları arasında Hz. İsmail'in ehline (ailesine) namaz ve zekatı emrettiğini de bildirerek kocanın ailede reis (amir) olduğu ilkesini ortaya koymuştur. Böylece aile reisliğinin kaldırılmasının ilahi iradeye aykırı olduğu da anlaşılmaktadır.
97. Ayette: "Biz onu (Kur'an-ı kerimi) senin dilin ile kolaylaştırdık ki onunla Allah'a sığınanlara müjde veresin ve inatçı bir kavmi uyarasın" açıklamasıyla Yüce Allah tebliğ sisteminde hem korkutma ve hem de müjdelemenin ilke olduğunu tekrar etmiştir. Böylece sadece müjde ile yetinmenin Kur'an'a uygun bir tebliğ metodu olmadığı ortaya konmuştur.
Taha suresi 2 ve 3. Ayetlerde: "Kur'an-ı sana bedbaht (kötü kişi) olasın diye değil ancak Allah'tan korkan kişilere hatırlatma olsun diye indirdik" beyanı ile "İslam'ı kabul ettirmek için baskı yapılmayacağı, sadece hatırlatma ile yetinileceği" ilkesi getirilmiştir.
Yine Taha suresi 14.ayette Canab-u hakkın Hz. Musa'ya: "Şüphesiz ben Allah'ım benden başka ilah yoktur; bana ibadet et ve beni hatırlamak için namaz kıl" emrini vererek "Allah'tan başka ilah olmadığı ve ona ibadet edilmesi ve namaz kılınması" ilkesini bir kere daha tekrar etmiştir.
132. Ayette Yüce Allah: "Ailene namazı emret, sen de sabırla ona devam et" emriyle bu defa son peygamberi ailesine amir ve reis kılmıştır. Böylece tüm kocaların evin reisi olduğu ve eşleriyle birlikte çocuklarına emredebileceği ilkesi esaslandırılmıştır. İmam Gazzali'nin "İhyau-l-ulum" adlı eserinde: "Kur'an okuyana hitab eder" ifadesine göre bu ayet tüm Kur'an okuyan ve dinleyenlere hitap etmekte olup buradan herkesin buradaki ilahi emre uyması gerektiği anlaşılmaktadır.
İşte mukabeleler ayetlerde geçen tüm emirleri ve kıssalardan çıkan dersleri dikkate almakla birlikte bu ilkelere de uymak amacıyla okunur ve dinlenirse o zaman sevap kazanılır; yoksa solunum yollarına spor yaptırmaktan başka bir işe yaramaz.
ETİKETLER : Yazdır