YA ÖĞRENEN OL YA ÖĞRETEN OL
Ya öğrenen ol ya öğreten ol
Dinimiz, ilim öğrenmeyi, bilgi sahibi olmayı ve cehaletin kaldırılmasını hedefler. Allah Teala’nın ilk emrinin ‘’oku’’ olması dinimizin ilme verdiği önemi en güzel şekilde açıklamaktadır.
‘’De ki: Ey Rabbim! İlmimi artır.’’
Cenab-ı Hak Peygamber Efendimiz’e ilmin dışında herhangi bir şeyi kendisine artırması için dua etmesini emretmiştir. Çünkü ilim bitip tükenmeyen bir hazinedir. İlim, sadece sahibine değil başka insanlara ve hatta bütün canlılara da fayda verir.
Peygamber Efendimiz (S.A.V.): ‘’Şüphesiz ki Allah, melekleri, gök ve yer ehli, hatta yuvasındaki karınca ve balıklar bile insanlara hayrı öğretenlere dua ederler.’’ buyurmuştur.
(Tirmizi, İlim 9)
Bu ifadelerde Efendimiz (S.A.V.), bize ilim öğrenen ve öğreten insanlara bütün varlıkların dua ettiğini anlatıyor. Alimler, insanlara hayrı ve iyiliği öğretirler. Yeryüzündeki canlılar kendi hayatiyetlerini, insanların onlara karşı merhametli davranışları sayesinde korurlar. İnsanlar, merhamet gibi güzel hasletleri alimlerden öğrenir ve onlar sayesinde elde ederler. Bu hasletlere sahip olan insanlar bütün canlıların haklarını koruma ve zarar vermeme konusunda hassas davranırlar, bunun için de bütün canlılar buna vesile olan alimlere dua ederler…
‘’De ki: Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu? ‘’
(Zümer Suresi 9)
Allah Teala bu ayet-i kerimede ilmi övmekte, kıymetini ve üstünlüğünü bize açıklamakta, cehaleti ise yermekte, onun bir noksanlık, bir eksiklik olduğunu haber vermektedir. Doğru bilgi ve ilim insanı şirkten arındırır ve Allah’a gerçek manada kul olmaya yöneliktir.
Ayet-i Kerimede, Allah Teâlâ’nın buyurduğu gibi ‘‘bilenle bilmeyen bir olur mu? ‘’ insan bilgi sahibi olmak için emek vermek zorundadır. İlim sahibi olmanın yolu uykusuz gecelerden, çabalamadan geçer. Bir tarafta gecesini gündüzüne katarak gayret eden, çalışan insanla boş gezen insan Rabbimizin katında hiçbir olabilir mi?
Efendimiz (S.A.V.) şöyle buyurmuştur:
‘’Yalnız şu iki kişiye gıpta edilir: Allah’ın kendisine ihsan ettiği malı hak yolunda harcayıp tüketen kimse Allah’ın kendisine verdiği ilimle yerli yerince hükmeden ve onu başkalarına da öğreten kimse’’
Peygamber Efendimiz başka şeylere değil, ilim sahibi olup onunla amel etmeye ve başka insanlara öğretme gayreti içinde olmaya gıpta etmemiz gerektiğini bizlere anlatıyor. Bizler genelde dünyalık (ev, eşya, makam gibi) şeylere hep özeniriz, gıpta ederiz. Efendimiz (s.a.v.) bunların geçici şeyler olduğunu ve asıl gıpta etmemiz gereken şeyin ne olduğunu bizlere bu hadis-i şerifte öğretmiş oluyor.
Rabbimiz ilim öğrenmenin ve ilimle meşgul olmanın kıymetini bilip ömrümüzün sonuna kadar ya öğreten ya öğrenen olmayı nasip eylesin…
Sumeyra DOĞAN
Kdz. Ereğli İlçe Vaizi
Haber : Değişim Haber Merkezi