Değişim Medya  |  Haber |  Dergi  |  Radyo - 0 372 322 27 30
  •  
    •  » EĞİTİM
    •  » GÜNCEL
    •  » KÜLTÜR
    •  » SİVİL TOPLUM
    •  » KULİS HABER
    •  » YEMEK
    •  » DİN VE MEZHEPLER
    •  » EREĞLİ TARİHİ
    •  » FOTO GALERİ
    •  » VİDEO GALERİ
    •  » YAZARLARIMIZ
    •  » RÖPORTAJ
    •  » SİNEMA
    •  » TEKNOLOJİ
    •  » DİYALOG
  • SİYASET
  • AKÇAKOCA
  • EKONOMİ
  • GÜNDEM
  • ASAYİŞ
  • YAŞAM
  • SAĞLIK
  • MEDYA
  • SPOR
  • CANLI RADYO
  Midilli Park'ta selden etkilendi!..
  Otomobil ayağının üzerinden geçti!
  Otomobil takla attı: Yaralılar var...
  Resmi Gazete’de yayımlandı…
  Korona virüs Ereğli’de 6 can daha aldı!
  MADEN OCAĞINDA GÖÇÜK…
  Meclis Üyeleri salonu terk etti!
  6 aylık bebek yatağında ölü bulundu!
  4 araç birbirine girdi! 1 yaralı!..
  Koronavirüs aşısına ilişkin yeni karar!
14 Ağustos 2022 Pazar
Seçim Yazıları 2 - "KAYBEDEN!"

Seçim Yazıları 2 - "KAYBEDEN!"
03 Nisan 2019 10:22:16

Yazar : Hüseyin Aksakal

Seçimde kimin kazandığı kimin kaybettiği üzerine tartışmalar tüm hızıyla sürüyor. Bu tartışma iki biçimde yapılıyor. Birincisinde kazananlar belediye başkanları olarak değerlendiriliyor, ikincisinde ise seçim sonuçlarının Türk siyasi tarihinde hangi siyasi akımı veya karakterleri üste çıkardığı yorumlanıyor.

Aslında kazanan ve kaybeden meselesinde de bir kavram kargaşası var. Bu bakış açısında kazanan sadece bir kişiyken, kaybeden geri kalan tüm adaylar olarak değerlendiriliyor. Aslında bunun böyle olduğu konusu şüphe götürüyor.

Ereğli örneğini ele alalım. Halil Posbıyık seçimin kazananıdır. Seçimin kaybedeni ise Hüseyin Uysal'dır. Zira belediye başkanlığı mührü Hüseyin Uysal'dı, bu kez onu kazanmak Hüseyin Uysal'a nasip oldu. Seçimde belediye başkanlığı koltuğu elde edemeyen diğer adayların hepsi kazanamamıştır o kadar. Kazanamayan ve kaybeden aynı şey değildir. Zaten elinizde olmayan şeyi kaybedemezsiniz. Elinizde olmayan bir şeye talip olup da elde edemezseniz, onu kaybetmiş olmazsınız.

***

Seçim sonuçlarını daha çok konuşuruz. Fakat bunları yaparken ağzı bozuk, mantığı duygularının kölesi olan trollerin tarzından ayrılıp, sağduyuyu hakim kılmamız gerekir.

Öncelikle seçimin kaybedeni olan Hüseyin Uysal, bölgemizin yetiştirdiği önemli bir hekim ve siyasetçidir. Seçimin galibi Halil Posbıyık bile bunu tekrar tekrar vurgulamış, eksikliğin belediyecilik tecrübesi ile sınırlı olduğunu ifade etmiştir.

Aynı şekilde seçimde kazanamayan diğer adaylar da muteber kişiler değilmiş gibi algılanmasına yol açan seçim sonrası algılarına da teslim olmamak gerek. Her biri en az kazanan aday kadar muteber kişilerdir. Bu kişilerin fikirlerinin Ereğli'nin geleceği açısından önemli olduğunu, onların bu toplumun saygın üyeleri olmalarından ötürü aday yapıldıklarını teslim etmemiz; bu kişilerle ilgili yorumlar yaparken vicdan ölçüleri dahilinde kalmakta yarar olduğunu, kazanamayan adayların da aileleri ile bu toplumda yaşamaya devam edeceklerini teslim etmemiz gerekir.

***

Bir önceki yazımda aslında "Kaybeden" sıfatını hak eden anlayışlardan birine dikkat çekmiştim.

Biliyorsunuz Ereğli'de her seçim döneminde yerli-yerli olmayan adaylar diye tartışmalar yapılır. Bu tartışmalar bu seçimde konvansiyonel biçiminden hayli uzaklaştı. Bu seçimde daha ziyade yerel dinamikler ve ulusal düzlemde oluşan çekim alanlarının yarıştığını söylemek mümkün. Bu anlamda bakarsanız, yerel dinamiklerin seçim sonuçlarına etkisinin öbürüne baskın çıktığını, ulusal çekim alanlarının etkisinin yararlı olduğu görüşünün kaybettiğini—Kazanamadığını diyeceğim ama bu anlayış büyük ihtimalle tarih olmuştur artık—söylemek mümkün.

Bu seçimde, Ereğli halkının mağdur ile mağduru oynayan arasındaki farkı da birbirinden net sınırlarla ayırdığını ifade etmeliyiz. Eğitim düzeyi belli seviyeyi geçen seçmen gruplarının çoğunlukta olduğu bölgelerde insanlar merhamet duygularıyla değil, mantıkla oy kullanır.

Zira bugünlerde önceki dönem belediye başkanı sıfatı ile anılmasına alışmaya çalıştığımız Hüseyin Uysal, AK Parti'nin aday gösterilmemesi ile bu algı üzerinden bir seçim kampanyası yürütmüştü. Ereğli seçmeni Uysal'ın bu tavrına başkanın beklediği tepkiyi vermedi ve Uysal, Neticede kelimenin tam anlamıyla "Kaybeden" oldu.

***

Uysal konusunda söylenmesi gereken bir şey daha var. Bu seçimde belki yüz kişiden "Her seçimde parti değiştiren adayların muteber olmadığı" ifadesini işitmişimdir. Seçmenin gün geçtikçe pragmatik, sonuç odaklı adaydan ziyade idealist adaylara doğru yöneldiğini gözlemliyoruz bu cümleden olmak üzere.

Bu kişilerin bazıları bunu daha da ileri götürerek, "Eğer aday yapılmadığında çıkıp, 'Reis böyle uygun gördüyse, benim için de uygundur, partim için sonuna kadar mücadelemi sürdüreceğim. Aday gösterilen arkadaşın emrindeyim'deseydi, kendisinin aday gösterilmesine engel olan yerel unsurlara şu anda verdiğinden çok daha büyük zarar verebilirdi" diyor. Bu konuda ben bir şey demiyorum, herkes kendi yorumunu yapabilir.

Başkan Uysal alacağı sonucu biliyor muydu, bilmiyor muydu, sorusunun cevabı da biraz muğlak.

Bazı gazetecilerle Başkan Uysal'a bir toplantıdan önce hal hatır sorup, "Nasıl gidiyor" diye sorduğumuzda, "Siz söyleyin" demişti.

Gazetecinin "Başkanım, sizin için seçimler iyi gitmiyor" denildiğinde "Siz mahallelerde karşılaştığımız coşkuyu bilmiyorsunuz" demişti. Anlaşılan, mahallelerde davul zurna şovlarla, sandık sonuçlarının birbirine yakın olacağı, hiç değilse AK Parti'nin seçim kaybetmesinin ana sebebi kendisi olacağına inanır gibiydi. Olmadı...

Yazı biraz karanlık oldu sahiden ama Uysal'ın ilçe tarihinde silinmez bir yere sahip olmayı başardığını, siyaseti açısından eleştirilmiş olsa da ilçenin en önemli değerleri arasında olduğu görüşümü tekrar ederek bu konuyu kapatayım.

Bu Yazı Toplam 1065 Defa Okunmuştur

 Yorumlar ( 0 )

Yorumlar, editörlerimiz tarafından onaylandıktan sonra yayınlanır. Kanunlara aykırı, konuyla ilgisi olmayan, küfür içeren yorumlar onaylanmamaktadır.
Henüz bir yorum yapılmamış
  Köşe Yazarlarımız
  • doğan yıldıztan
    Geçmiş olsun…
  • UĞUR DEMİROĞLU
    YAZ BİTTİ! SAHİLLER BİZE KALDI!
  • Hasan Vehbi Ersoy
    DEİZM-TEİZM-ATEİZM-PANTEİZM’E BAKIŞ
  • Semih ÇOLAK
    YORGAN NİYE ZAYİ OLDU?
  • Konuk Yazar
    Temiz enerji ve gelecek mücadelesi
  • Uğuralp CİVELEK
    Kudüs ve beklenen Türk!!!
  • Özkan Doğan
    YEREL RADYO VE REKLAM
  • Şenol AZMAN
    “Aman doktor, yaman doktor. Derdime bir çare!” – 2-
  • Merve KIRAN
    KİLO KONTROLÜNDE KİLİT NOKTA: ARA ÖĞÜNLER
  • Özge CERRAH
    ÖĞRENECEK ÇOK ŞEY VAR...
  • İsmail DEMİREL
    ÜNİVERSİTE SINAVINA GİRECEKLER İÇİN SON GÜNLER
  • Harun KARA
    ÖĞRETMENİM , HAKKINI NASIL ÖDERİM !
  • Uzman Klinik Psikolog Erkan EZERÇE
    SEVGİ ASLA YETMEZ!
  • Hamdi Güner
    DÜNYASI İÇİN DÜRÜST OLARAK ÇALIŞAN MÜSLÜMAN AHİRETİNİ DE MAMUR EDER
  • Hüseyin Aksakal
    HAVADAN SUDAN…
  • Elif Yapıcı
    ECHO İLE NARCİSSUS’ UN ACI VEREN HİKÂYESİ
  • Durul Mert M.A Ed.
    İNSANLARIN EN BÜYÜK ARZUSU MUTLULUK AMA NASIL MUTLU OLABİLİRİZ?
  • Kudret Yavuz Eren
    Çocuğunuz her şeyi unutuyor mu?
  • KÜNYE
  • İLETİŞİM
  • BİZE ULAŞIN
  • REKLAM
Değişim Medya  |  Haber |  Dergi  |  Radyo - 0 372 322 27 30
         

© degisimmedya.com

İstek, Şikayetleriniz İçin Tıklayın
Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kullanılamaz.
  •   ASAYİŞ
  •   EĞİTİM
  •   GÜNCEL
  •   KÜLTÜR
  •   KULİS HABER
  •   SİNEMA
  •   TEKNOLOJİ
  •   TÜRKİYE
  •   DÜNYA
  •   Canlı Radyo
  •   FOTO GALERİ
  •   VİDEO GALERİ
  •   YAZARLARIMIZ
  •   GÜNÜN HABERLERİ
  •   Arşiv
Tel : 0 372 322 27 30
0 372 322 27 31
0 372 322 27 32
Faks : 0 372 322 27 33
E-posta: info@degisimmedya.com