ŞANTAJ İDDİASINDA SON DURUM
Kdz.Ereğli'nin gündemine bomba gibi düşen şantaj iddialarının odağındaki O gazeteciler, Mehmet ÖZTÜRK ve Nebahat ERBİNDAL, Opr.Dr Recep ERDOĞAN ile gerçekleştirdikleri görüşmeye dair ileri sürülen şantaj iddiasının gerçeği yansıtmadığını söylediler.
Demokratik
Sol Parti (DSP) Kdz.Ereğli Belediye Başkan Adayı Opr.Dr Recep ERDOĞAN, isim
kullanmadan ilçedeki iki gazetecinin kendisine haber karşılığı şantaj yaptığını
ileri sürerek, sosyal paylaşım sitesi Facebook'tan mesaj yayımlamıştı.
Değişim
Radyo'da yayınlanan Gündem Özel Programında Değişim Medya Grubu Radyo Tv Yayın
Yönetmeni Ersen Berk ÇELİK'e konuşan gazeteciler Mehmet ÖZTÜRK ve Nebahat ERBİNDAL,
programda olayın yanlış lanse edildiğine dikkat çekerek, haklarında iddia edilen
şantaj olayına açıklık getirdiler.
Halk
Postası Gazetesi ve Medya 67 Haber Sitesi İmtiyaz Sahibi Gazeteci Mehmet ÖZTÜRK,
27 yıldır gazetecilik yaptığını ve bu sürede 15 senedir Kdz.Ereğli Belediye
Başkanı Halil POSBIYIK'a basın danışmanlığı yapıp, emekli olduktan sonra tekrar
gazeteciliğe döndüğünü belirterek, Opr.Dr. Recep ERDOĞAN ile 4 yıldır iyi ilişkiler
içerisinde olduğunu söyledi.
Milletvekili
seçimi döneminde de kendisine bir rapor hazırlayıp bedeli karşılığında yerel
seçimlerde ne yapılır ne yapılmaz bir
yön çizimi konusunda destek verdiğini vurgulayan ÖZTÜRK, 'Aradan zaman geçti
yerel seçimlerde tekrar Belediye Başkan Adayı olacağını, bizimle birlikte
çalışmak istediğini, bunu toplu alanlarda olduğu gibi zaman zamanda gazetemize
gelerek arkadaş sohbetlerinde dile getirmiştir.
Bu
süreç içinde hem ameliyat olup, 45 gün sonra kalktığımda Opr.Dr. Recep ERDOĞAN ile yine özel bir sohbet ortamında konu
açıldı. Yaklaşık 4-5 arkadaşımın arasında destekleriz dedim ama bizim
desteğimiz maddidir vurgusunu yaptım. Biz bir haberin karşılığında para
almaktansa verdiğimiz hizmetin karşılığında bedel alabiliriz dedim.
Gazeteci
Mehmet ÖZTÜRK; Ben Kdz.Ereğli Belediye
Başkanı Sayın Halil POSBIYIK'ın yanında 15 yıl danışmanlık yaptım. Ulusal Basında
da çalıştım. Parayla nasıl haber yapıldığını çok iyi bilirim.
Bazı
arkadaşlarımız kendilerini çok ayyuka çıkarıp, konuşuyorlar ama ben Ereğli'de
çoğu kişinin haber röportajlarında nasıl para aldığını da biliyorum. Bende
aldım herkes de alıyor. Bizim mesleğimizin ana temasını daha sonra
açıklayacağım ama şantaj nedir onu bilmemiz gerekiyor.
Şantaj: Bir kişinin kişilik haklarına saldırı ile ilgili
5237 sayılı kanunla belirlenmiş maddeye görede düzenlenen suçun faali sahibi
bir kötülük gerçekleştireceğini beyan ederek karşı tarafa tehdit unsuru bir şey
varsa bu şantajdır
Dolayısıyla
durum yine 765 sayılı TCK nın ilgili maddesinde yer alan tehdit ile menfaat
sağlama kapsamında sınırlandırılmış bir olaydır. Kaldı ki biz doktor beye böyle
bir davranışta bulunmadık. Biz bugüne kadar kimsenin danışmanlığını yaparak
gazete çıkarmadık. Dolayısıyla doktor beyin ve partisinin çok önemi olan bir
haber bana göre ben bu haberi kamuoyu isterse okurum eğer bu haber şantajsa da
bedelini iki gazetemi de kapatarak öderim.
Ben
Nebahat Hanıma şunu söyledim 1000 (bin) gazete karşılığında 1500 TL (Bin beş
yüz Türk Lirası) teklif et kabul ederse yaparız kabul etmese yapmayız. Ben
kişinin veya kurumun menfaatine bir şey yapacaksam bu özel reklama girer özel
tanıtıma girer. Nebahat Hanım doktor beye mesaj atıyor. Mesaj atmadan önce bana
attığın mesajı sosyal paylaşım sitesi Facebook'a attım. Mehmet ÖZTÜRK'e giren
herkes bu mesajı okuyabilir benden nasıl yardım istediğini, nasıl beraber olmak
istediğimizi FACEBOOK'a atarak fotoğrafını yayımladım. Bu konuda yalan
söylediğimizi iddia ediyorlarsa mahkemeye müracaat edip, facebook sayfamı
inceletebilirler.
Bizler
haberin muhataplarının karşı taraftan bilgi almadan haber yapmak yada onu bir
şekilde gündeme koymak gazetecilik mesleğinin etik kurallarına aykırıdır.
Suçlanan veya suçladığımız insanların kendilerini savunma haklarını ellerinden
alamazsınız. Zaten böyle bir suç yok mesnet yok. Sadece bir belediye başkanı
adayını kamuoyunda daha iyi noktaya getirecek hatta ve hatta ilçe başkanı ile
tartıştığımda konuştuğumda böyle bir şey nasıl olur. İnsan buna karşı nasıl
böyle bir tavır alır dedi. 27 yıllık gazeteciyim eğer bir kişinin benim
hakkımda şantaj veya buna yönelik bir davası bir öngörüsü hatta
kanıtlayabildiği bir şey varsa arayıp canlı yayına da katılabilir. Ben şantajın
ne odlunu bilen bir insanım. Bu gazeteciliği Gazeteci Cahit Akman'dan öğrendim.
1991 yılında Hürriyet Gazetesi'nde çalıştım. Hürriyet'in bize verdiği
kitapçıklar vardı haber (5N 1K) kuralına göre nasıl yapılır? habere nasıl
gidilir? Haber daha sonra bir şekilde insanların önüne nasıl sunulur? Yani
haber hamdır haber bakıldığında her yerde vardır haberi aramasın haber sana
gelir gibi eğitimler gördük.
Gazeteci
elbette yaşayacak kağıt parası verecek matbaa parası verecek işçi parası
verecek bende şuanda 4 kişi çalışıyor hepsi sigortalı hepside maaşlı. Ben
birileri gibi laptapla gazete çıkartmıyorum. ben doktor beye şunu da
söyleyebilirim hiçbir şey yapmayın diyerek konuyu kapatabilirdi. Bunu iki
gazeteciye üstelik sadece 1.500 TL. (Bin Beş Yüz Türk Lirası) rakamını gösterip
paylaşması hiç hoş bir şey değildir.
Bir
insan kendisinden para istendiği zaman buna şantaj olarak bakıyorsa bu insan
belediye başkanlığı yaptığı zaman nasıl bir durum oluşacak onu çok merak
ediyorum. Kaplarında insanlar iş isteyecekler, yardım isteyecekler hatta ve
hatta sorunlarının çözümü için ağlayacaklar. O insanlara nasıl davranacaklarını
merak ediyorum. Bizi evinde çay içmekle itham etmiş lütfen bu örneğimi çok iyi
analiz ediniz bizim köyde kadınlar kavga eder derler ki, 'sen benim evime
geldin yemek yedin zehir zıkkım olsun sana' böyle bir şey söz konusu olur mu.
Bizler senin evine geldik evet doğru seçim dönemiydi bana milletvekilliği aday
adaylı sürecinde rapor hazırlattın. Bu raporla ilgili halen daha DSP'nin
programlarında konuşmaların var. Ben hodri meydan diyorum insanlar aldıkları
emeklere karşı saygısızlık yapıyorsa alacakları emeklere karşı da ön yargılı
davranıyorsa bu insanların başkan olarak kamuoyuna ne anlatacaklarını merak
ediyorum ' ifadelerine yer verdi.
Özgür
Haber İmtiyaz Sahibi Nebahat ERBİNDAL da, Opr.Dr. Recep ERDOĞAN'a ilk attığı mesajı canlı
yayında paylaşarak, konu hakkında bilgiler verdi. ERBİNDAL, 'Hocam 'yapacağımız haberin bedeli 1.500 TL
(Binbeşyüz Türk Lirası) olur. Bilgilerinize kabul ederseniz bana ' diye bir
mesaj attım kendisine. Ben bu mesajı Recep Beye attığımda bu mesaj hocaya
iletildiğinde hocanın 5- 6 kişilik bir ortamda bulunduğu ve kişilerin içinde
bir gazeteci arkadaşımızın olduğu sırada Recep Bey mesajı bu arkadaşlara
göstererek gördünüz mü? basın böyle işte diyor ve benim mesajımın şantaj
olduğunu ordaki insanlara deklare ediyor. Bu mesajın üzerine Recep Bey bana
mesaj olarak geri döndü. Sadece mesajında bir haber 1.500 TL (Binbeşyüz Türk
Lirası) yazıyordu. Bende aynı şekilde mesaja cevap verdim hocam anlaşılan sizin
bize güveniniz yok. Haberin değerini bilmek bizim işimiz. Bizim öle balon
haberlerle işimiz olmaz. Sizin takdiriniz dedim. Bunun üzerine Recep bey, yapın
görelim bir karar verelim diye bana tekrar mesaj attı. Bende tekrar şu mesajı
attım tekrar sadece bomba gibi bir haber olacağını düşünün. Bize güvenin kafalar
karma karışık olacak. Bilgilerinize diye yazdım. Yine Recep Bey bana mesaj
atarak, şimdi ben anlayamıyorum gerçekten haber neyle ilgili tamam ama biri
çıkar 4.500 TL (Dörtbinbeşyüz Türk Lirası) verirse yapmazsınız bu haberi diye
yazmış. Bende hocam her şeyin bir bedeli vardır yalnız siz bizi birileriyle
karıştırıyorsunuz. Biz kalemimizi satmayız bedeli ne olursa olsun bizim
ağzımızdan söz bir kere çıkar. Uzatmayalım yolunuz açık olsun diye belirttim.
Bana yeniden mesaj atarak eyvallah ve soru işareti ablemi yazdı bende dönüş
yapıp bu soru işareti ve eyvallah ne için diye sordum. Oda yolunuz açık olsun
dediniz ya diye cevapladı. Bende hocam bana kelime oyunu oynamayın dün akşam ne
konuştunuz bugün ne yapıyorsunuz. Haberi istiyormusunuz istemiyor musunuz onu
söyleyin dedim. Sonrada Recep Bey bana haberi yapın ben karar vereyim yazmış. Mesaj
olayımız bu şekilde 'dedi.
Gazeteci
ERBİNDAL, 'Bunun öncesinde ise Dr. Recep Erdoğan ve Demokratik Sol Parti (DSP)
Ereğli İlçe Başkanı Mustafa Timur, ofisime geldi ve bir süre sohbet ettikten
sonra Mehmet beyle beraber bizden kendilerine yardımcı olmamızı istediler.
Bizden stratejik danışmanlık yapmamızı istediler. Yani yol çizmemizi üç
gazeteden de destek olmamızı rica ettiler. Bende kendilerine her şeyin bir
bedeli olduğunu, ortaya bir plan koyup anlaşabilirsek ona göre
çalışabileceğimizi söyledim. Konuşmamız bu şekilde gerçekleşti' şeklinde dile
getirdi.
"DSP KDZ.EREĞLİ İLÇE BŞK.TİMUR, CANLI YAYINA
KATILDI"
Gündem
Özel programına canlı yayın konuğu olarak davet ettiğimiz Demokratik Sol Parti
(DSP) Kdz. Ereğli Belediye Başkan Adayı Opr.Dr. Recep ERDOĞAN, yaptığımız
telefon görüşmesinde teklifimizi kabul etmezken, Demokratik Sol Parti (DSP) Kdz.Ereğli
İlçe Başkanı Mustafa TİMUR, programa telefon bağlantısı ile katılarak iddiaları
yanıtladı.
Başkan
TİMUR, Nebahat Hanımla ziyaret esnasında tanıştıklarını belirterek, kendisine
basın danışmanlığı teklifinde bulunmadıklarını söyledi. TİMUR, ben ziyaret
etiğimiz yerin basın bürosu olduğunu bile bilmiyordum. Nebahat Hanıma böyle bir
şeyi teklif etmek söz konusu bile değil ifadelerine yer verdi.
Haber : Değişim Medya Haber Merkezi
Çok Okunanlar
» Henüz BUGÜN Haber Görünmüyor