İş adamlarından gündeme dair açıklamalar...
İş adamlarından gündeme dair açıklamalar...
Karadeniz Ereğli'de Tersane ve Deniz Taşımacılığı firmalarının temsilcileri, "Tersaneler ve Deniz Taşımacılığı" alanında yaşanan sorunları ve çözüm yollarını değerlendirdi. Kamuoyunda birçok yanlış bilinen konuya farklı yaklaşımlar getiren sektör temsilcileri, Ereğli'de sorunların birlik ve beraberlikle aşılacağı vurgusunda bulundu.
Değişim Radyo'da yayınlanan, Şenol Azman'ın hazırlayıp
sunduğu Kara Tren Programı'nda iş dünyası temsilcileri Ereğli'nin son on
yılında tartışılan problemlerinden "Tersaneler ve Deniz Taşımacılığı" konuları
masaya yatırıldı. Programın konukları Değişim Medya Yönetim Kurulu Başkanı ve
Deniz Ticaret Odası Üyelerinden Semih Çolak, Ustaoğlu Gemi Sanayi A. Ş. Sahibi Kamil
Ustaoğlu, Esat Tanerioğlu Gemi Acentesi Sahibi Rıfat Taneri ve Akay Lojistik ve
Deniz Taşımacılığı Sahibi Burak Gürdal oldu.
TANERİ: "ERDEMİR BİZİ DIŞARIDA BIRAKTI!"
Esat Tanerioğlu Gemi Acentesi Sahibi Rıfat Taneri,
geçtiğimiz dönemde Deniz Ticaret Odası başkanlığına adaylığı ile ilgili süreci
değerlendirirken şöyle dedi:
"Deniz Ticaret Odası 2002 yılından bu yana hizmet veriyor
Ereğli'de. O tarihten beri İrfan Erdem başkanlığını yapıyor. İki dönem
yönetiminde yer aldım. Biz yine İrfan Abi'ye destek olurduk ama bizim
sorunlarımızın aşılmasında destek olamadı. Bu sorunları aşbilmek için aday
olduk ama maalesef kazanamadık. 2021 yılında veya 2022 yılında yapılacak
seçimlerde kaldığımız yerden devam edeceğiz. Limanın ve bölgenin birçok sıkıntısı var. Acentelik anlamında
Ereğlililer mağduruz. İzmit'ten gelen bir firma Erdemir'in kuruluşundan beri
yaptığı hizmeti yapıyor. Dokuz firma olarak biz camdan seyrediyoruz. DTO'nun
gücünü arkamıza alabilseydik, sorunları İstanbul'a, Ankara'ya taşıyabilirdik.
Halen bir şey yapılmıyor. Bizim sıkıntılarımızla ilgilenen olmadığı için biz
kendimizi öne koymak istiyoruz ama maalesef bu sandıktan çıkıyor. 2017
Nisanında işlerimiz bıçak gibi kesildi.
Bize söylenen Erdemir'in özel bir firma olduğu, istediğiyle
anlaşabileceği. Bunun örnekleri var
deniyor ama burası bir kişi firması değil. Türkiye'ye mal olmuş bir marka.
Burada bizim hala söz sahibi olmamız gerekiyor. Hala çalışıyoruz ama bir netice
elde etmiş değiliz. Yolda gördüğümüz arkadaşlar işler nasıl dediğinde
anlatıyoruz, 'Şimdi öğrendik' diyorlar. Yeni yönetim geldiğinde ihale
yapılmadı, tepeden inme İzmit'ten bir firmayla anlaştılar. Burada dokuz
firma var bunlara soralım, bildirelim
denilmedi. Bizi dışarıda bıraktılar. Bizim konuyla ilgili üzüntümüz bu. Bunu
bir türlü aşamadık. Nisan 2017'den Eylül 2017'ye kadar bekledik. Bir gelişme
olmadı. Eğer bir gelişme olsaydı İrfan Ağabey tek listeyle seçime gidebilirdi.
İzmit'ten gelen firmanın bildiğim kadarıyla meftun iş hanında bir bürosu varmış
ama merkezi İzmit'te. Burada bir iki kişi çalıştırıyorlar. Tabelası var mıdır
bilemiyorum. Ben beşinci kuşak
acenteyim, 162 yıldır bu işi yapıyoruz, dedemin dedesi başlamış. Bu fabrika
açılmadan babam ve dedem bu işi yapmış. Dolayısıyla bizim bu anlamda emeğimiz fazla.
Bu yaşımıza Erdemir sayesinde geldik ama bu da araştırılabilirdi. İki firmayla
çalışıyorlar, dokuz firma dışarıda. Yirmi bir aydır durum böyle. Oyak limanının
devrolmasından sonra bu durum yaşandı.
Şifahi görüşmeler yapıldı, Nisan-Ekim arasında sorunlarımızı
konuşuyorduk, şifahi olarak başkan iletiyordu ama bir sonuç elde edilemedi. "
Taneri, yeni genel müdüre konunun henüz iletilmediğini,
önceki genel müdürün konuyu bildiğini söyledi.
GÜRDAL: "AYDA ELLİ İKİ GEMİDEN BEŞ GEMİYE DÜŞTÜK"
Akay Lojistik ve Deniz Taşımacılığı Sahibi Burak Gürdal,
kendisinin de Taneri'yi desteklediğini, TSO'da da 4. Grupta komitede
bulunduğunu ve seçildiğini söyledi. Gürdal şöyle konuştu:
"İşimizin yüzde 30'u özel şahısa ise yüzde 70'i Erdemir
ileydi. Dokuz firma olarak mağduruz. Kriz vurmadan önce ayda elli iki gemi
yapan yazıhaneler şimdi ayda beş gemiyle idare etmeye çalışıyor. Ereğli dışında
da sıkıntılar var ama bizim sıkıntımızın yüzde yetmişi Erdemir'le. Acenteler olarak 7/24 esası çalıştığımız için
yerel esnafla benzerliğimiz yok. Genel
olarak acentelik yapıyoruz. Arızalar, birtakım işler oluyor. Sanayideki yerel
esnaftan destek alıyoruz yeri geliyor.
Ereğli Ekonomisine destek veriyoruz. Erdem limanını çeşitli firmaların
işlerini kullanıyoruz, belediye limanını kullanıyoruz. Erdemir'in dirsek
göstermesinden sonra Filyos'a açıldık, başka bölgelere açıldık. Filyos limanında şu anda çalışma durdu. Mali nedenlerden dolayı sanıyorum. Buket Müftüoğlu Rusya'dan bir hat
alınabileceğini söylüyor. Zonguldak'ta roro var, bizde yok. Elimizde çok güzel
işleyen bir deniz ticaret odası var ama bunu nasıl kullanabiliyoruz."
USTAOĞLU'NDAN DTO BAŞKANI ERDEM'E ELEŞTİRİ...
Ustaoğlu Gemi Sanayi AŞ. Sahibi Kamil Ustaoğlu, Tersaneler
sektöründeki sıkıntıları değerlendirirken,
üçüncü nesil tersaneci olduğunu, tekne yapmaktan, gemi inşa etmekten,
insan çalıştırmaktan ve bedelini ödemekten başka bir şey bilmediğini ifade
ederek şunları söyledi:
"Bizim mevcut tersanelerimizde zaten işlerimiz vardı. Daha
önce Bozhane'de idik. Cöbekoğlu döneminde
Gülüç'e çıktık. Orası küçük geldi. 1982-83 yıllarında daha büyüsün diye Harun
Kaçmaz'ın fikir babalığında şimdiki yer seçildi. Hükümetin, Recep Tayyip
Erdoğan'ın, Fazlı Hoca'nın çok emeği var burada. Hakan Şen burada başlangıcı
yapmasaydı kimse buraya bir kamyon toprak dikmezdi. Bana kalsa Hakan Şen'in
heykelini dikerim tersaneler bölgesine. Bir oda olmalı tersanelerle ilgili,
bununla ilgili de bir baba olmalı. Odanın isminden başka işini bilmem Deniz
Ticaret Odası'nın. İsmini biliyorum, şubeyi biliyorum, oradaki yöneticiler
tersanenin yolunu biliyor mu bilmiyorum.
Türkiye'de gemi inşa ve donatımında çalışanların yüzde 60'ı Ereğli,
Alaplı bölgesindendir. Bu insanların hepsi evinin önünde çalışmak ister. Ama
mevcut krizi hükümetin üstüne yıkmamak lazım. Kriz her yerde var. Ereğli batıyor diyor, bir ticaret odası
başkanı bunu yapabilir mi? Bu memlekette kaç kişi yaşıyor, kaç kişi icralık.
Bunu gören senin memleketine gelir mi? İrfan
Abi'yi İrfan Erdem olarak seviyorum, ama memlekete zararı olduğu için kızıyorum.
İrfan Erdem memlekette koka kola satıyordu, sac ticareti yapıyordu. O sırada
benim babam tekne imal ediyordu. İrfan Erdem büyük gemilere başladı derseniz o
doğrudur. İrfan Erdem bir duayendir,
ağabeydir. Ağabey ağabeyliğini yapacak. Bu saatten sonra İrfan Erdem ağabeylik
yapacak. Kimsenin başaramadıklarını, cesaret edemediklerini yaptı. Memlekete yararı vardır. Fakat her söylediği
doğru demek değil bu. Yalova'da üç tersanede
gemi inşası var. Mevcut DTO Merkezde Gemi İnşada komitede görevliyim. Orada da
iki üç gemi yapılıyor, gerisi tamir. Tamirin nedeni, yan sanayinin orada
olması. Tuzla da da gemi inşa çok az.
İrfan Abim diyor ki, çilek ekeceksiniz, vagon yapacaksınız, el arabası
yapacaksınız diyor. Bizim tersanelerimiz Milgem projesini yapacak kapasitede
değil diyor. Kapasiteleri bilmiyor. Burada 25 bin tonluk gemiler inşa ediliyor.
Dünyanın sayılı romörkörleri üretiliyor. Kendi üç yüz metrelik bir atölyede bir
şeyler yapmakla uğraşıyor, biz o kadar yere hurda koyuyoruz. Tuzla'da en büyük tersane 80 bin metrekare,
bizde 170 bin metrekarelik tersaneler var. Hepsi bundan büyük. Yazın sekiz ay
selimiye'de, kışın burada duracaksın, böyle bir şey yok. İrfan Abi, 'Yeni
limanlar açarsanız işim bozulur' diyor. Bunu anlatırken, baba önce evlatlarının
işini görecek, sonra kendi işini görecek.Buradaki Ereğli'nin liman derken bizde
bir diretme var. Bozhane'nin halini görüyor musunuz? Mevcut kaymakam bey bu
işle ilgileniyor. Bu tersaneler hep liman olsun istemeyiz. Devletin ciddi bir
yatırımı var, bize bir tahsisi var buranın.
İrfan Abi'nin orası tersane mi, liman mı? Kapıda azim tersanesi yazıyor.
Detayını bilmiyorum. Burada bir kanun
var. İrfan beye de aynı, Kamil'e de aynıdır."
"ERDEM LİMANLARIN AÇILMASINI İSTEMİYOR"
Ustaoğlu, Tersaneler bölgesinde tahmil tahliye limanı
inşası konusunu değerlendirirken, şunları söyledi:
" Biz Deniz Araçları imalatında tahsis edilen bir yer
burası. Bina inşa edecek durumumuz yoktu. Endüstri derken yakıt tankı da
yapabileceğim, imalatın kapsamı genişledi. Her şeyi devletten beklememek lazım.
Devlet ne verecek bana? Müsrifliğe gerek yok. Bunun cezasını biz ödüyoruz.
Tersaneler limanının anlamı, gerçek anlamda donatım iskelesidir orası. Ebediyen
liman olsun istemem. Fazlı Hoca yetmiş milyon dolarlık bir liman yaptı oraya. Tersanelerin orada liman olması için tüm
tersanecilerin imzası vardır. Olmadığı doğru değil. Evrak o zaman da vardı.
Rahmetli Yaşar Tetiker, dedi ki biraz ben onların adına ben olayım dedi, fakat
kimsenin burada bir kuruşu yok. Ben dolduracağım, ben yapacağım, ondan kimseye
hisse vermem. Benim ağabeye ihtiyacım
yok, ben işimi bilmiyor muyum? İrfan Ağabeyin oraya kışın kimse yanaşmaz. Fakat
onun statüsünü bilmiyorum. Tersane midir, liman mıdır? Teminat mektubuna gelince,
İrfan erdem çilek eksinler dedi. İnsanların aklıyla alay etmesinler. Burada tek
dilek, irfan ağabey bu insanların elinden tutmak isteseydi, bu limanlar yüz bin
defa açılırdı. Limanların açılmasını istemeyen tek kişi benim İrfan
ağabeyimdir. "
"KİM SÖYLÜYORSA YALAN SÖYLÜYOR"
Ustaoğlu, "Burada Erdemir'de prosedür fazla, ücret de
herhalde fazla. Bozhane limanında trafik var. Burada şehri görmeden, işini
yapacak, gidecek. Adam bunu istemez mi. Yüzde sekseni Ereğli'de. Bu liman,
tersanelerin limanı açıldığında, Karasu'daki de buraya gelecek. Geçici izin
alınması gerekiyor. İznin benle alakası
yok. Ömür boyu isterim ama Devlet onu öyle vermez. Dört tersanenin arasında hiçbir sorun yok.
Herkes imza atmış, kim söylüyorsa yalan söylüyor" dedi.
Ustaoğlu şöyle devam etti:
"İşim oldu, kalktım Arslan Keleş'e gittim. Daha önce de
işlerimi DTO başkanı değil, Yaşar Tetiker yapıyordu. Ben DTO'ya o kadar
vereceğim ama hizmeti alamayacağım. Ticaret odasında 2 bin 700 üye, 12 çalışanı
var. DTO'da 85 üyesi var, 8 çalışanı var. On kişiye bir adam düşüyor. İrfan Erdem seçim günü karşıma çıkmak cesaret
ister dedi. Hizmetle alakalı söylüyorum
bunu. Bu gün için olumlu tarafta buna sahip çıkan Aslan Keleş, yarını bilemem.
Dün Erdemir ile ilgili TOBB ikinci başkanı Tamer Kıran, Aslan Keleş'le konuştu. Tamer Başkan o da bu
konuyla ilgileneceğini söyledi. Burada Arslan bunu yapıyor. İrfan Abi'ye gitsem
olacak iş bozulurdu. İnsanların gözünü boyamayacaksın. Derdimiz gerçekleri
anlatmak."
"DEVLETTEN PARA İSTEMİYORUZ"
Ustaoğlu, Ereğli'den gurbete gidenlerin geri gelmesi isteniyorsa
geri geleceğini ifade ederek şunları söyledi:
"Ben istiyorum. Sektörle ilgili Türkiye'de bir sıkıntı var. Dünya genelinde bir
sıkıntı var. Bize para lazım değil. Devletin arkamızda durması lazım. Teminat
mektubu versin yeter. Bankalar aldığın
parayı ödersen mektubu verir. Eximbank veriyordu bunu. Sektörde sekiz on tane
banka bunu geri ödemezse mektubu alamazsınız.
Eximbank sektöre sıcak bakmıyor.
İhalelerde ucuza teklif veren teklifi alıyor. Devlet al su işi yap
diyemez. İrfan abi burada gizlilik lazım
diyor. Donatımı farklı taşeronlar
yapıyor. Dışarıdan geliyor, mobilyayı bu, makinesini şu yapıyor. Ereğli Gemi'de
güvenlik sertifikası var. Bu ucuz bir şey değil. MİLGEM gibi projelerle alakalı
bu. Şu anda beş yüz altı yüzü buluruz tersaneler bölgesinde. Mantıklı konuşmamız lazım. Altyapımız
Tuzla'dan teknik olarak on kat yüksek. Saha olarak elli kat daha fazlayız.
Burada güvenlik belgesi alabilmek için iki üç sene uğraşıyorsunuz ama bu işi
alma garantisi vermiyor. İhaleye giriyoruz.
Önce bir serum lazım bize. Bunun yolu tersane limanlarının geçici olarak
açılmasıdır. Dünya genelinde bir açılma var zaten. Bu işi tek engelleyen İrfan Erdem. Ama 2019 yılında inşallah bunu çözeceğiz,
İrfan Abi, inşallah o da izin verecek, ömrünün son günlerinde güzel anacağız
kendisini. İnsanların sosyal sigortalarını ödeyebilelim, maaşlarını
ödeyebilelim. Biz zengin olma hastalığını atlattık. Tek derdimiz üç kişi daha
çalışsın."
Ustaoğlu, Bir Deniz Ticareti Çalışma Grubu kurmak için
girişimleri bulunduğunu ifade etti.
ÇOLAK: "HERKES BİR KERELİĞİNE EGOSUNU BİR TARAFA BIRAKACAK!"
Değişim Medya Yönetim Kurulu Başkanı Semih Çolak,
konuşmasının başında bugün yaşamını yitiren Ereğli'nin sevilen simalarından
Birol Gedik'e rahmet dilediğini söyledi.
Çolak, "İnsanların ilçemizde yaşayan herkesin Birol Abi
hakkında söylendiği gibi dürüst, mert, doğru olmasını isterim. Ticaretimizde
biraz sıkıntılar oldu. 6. Aydan beri bayisi olduğumuz akaryakıt firmasıyla
sıkıntılar yaşdık. Yaklaşık 17 bayi yaşadı bunu. Bundan dolayı sektör olarak
sıkıntıya düştük. Yapılandırmalarımızı yaptık. Firmayı değiştirdik. Kısa
zamanda daha güçlü şekilde dönüyoruz" dedi.
Semih Çolak, aynı zamanda Deniz Ticaret Odası üyesi olduğunu
belirterek şunları söyledi:
"Ereğli'ye mal olmuş bir Erdemir var. Benim Babam da Erdemir
emeklisi. Bize de bir şeyler veriyor. Erdemir sırtını dönmüş falan değil.
Ereğli'de aynı fiyata, belki biraz daha pahalı olan hizmetlerini Ereğli'de görmesi
gerekir. Çünkü görüntü kirliliğini biz çekiyoruz, hava kirliliğini biz
çekiyoruz. Erdemir'de çalışanların nüfus kağıdına bakın, Ereğli'de doğmuş
büyümüş olanlar ne kadardır? Buradaki insanlara biraz daha tolerans
gösterilmesi gerekir. Bu şehir bizim. Bizim Erdemir'e ihtiyacımız var. Erdemir'den sonra tersanelerimiz var. Kim
açacaksa açacak, çaresini kim bulacaksa bulacak. TSO'nun başındaki Arslan bey
bulacaksa bulacak, Deniz Ticaret odası bulacak, milletvekilleri bulacak. Bir
otobüsün içine siyasilerimizi TSO'yu, DTO'yu koyacağız. Herkes bir kereliğine
egolarını bırakacak, seçtiğimiz CHP ve AK
Parti milletvekillerimiz otobüsü kapıda karşılayacak, denizcilik, çevre,
maliye bakanlarına Ereğli'nin sorunlarını anlatacaklar. En önemlisi bizim
milletvekilimiz Recep Tayyip Erdoğan'a çıkaracaklar. En önemlisi bu."
"LÜTFEN EREĞLİ'YE KANTARI KURALIM!
Ereğli'ye kantar kurulmasının önemine dikkat çeken Çolak
şöyle devam etti:
" Asfaltta oluşan çukurlara bir bakınız. Kışla sanayide
kavşaktaki çukuru görün. Bunun sebebi, 27 ton yük alması gereken araçlar 40-50
tonla gidiyor. Buna ne lastik dayanıyor, ne mazot. Yarın bu lastiği patlayıp
birinin canını yakabilir. Ilgaz dağında Erdemir mi var da kantar oraya
kuruldu. Her gün 800 kamyon çıkan bir
yerde kantarın olmamasının, Akçakoca'da gözle kontrolün nasıl olacağını merak
ediyorum. Kışla sanayi bitmiş durumda. İnsanlar lastikçilere paralarını ödeyemiyor.
İlçenin en önemli sorunlarından biri nakliyedir. TSO'dan Belediyeden bir
brifing vermelerini bekliyoruz. Biz kantarı neden kuramıyoruz. Tersaneler
çalıştığında buraya da malzeme gelecek gidecek. "
TSO Seçimlerinde Arslan Keleş'i desteklemesine rağmen sonra
bazı olaylar yaşandığını ifade eden Çolak şöyle konuştu:
"Bir önceki seçimde de biz Arslan beyle birlikte hareket
etmiştik. Arslan benim arkadaşım. O konuda bir sıkıntı yok. Seçimlerde herkes üzerine düşeni yaptı.
Üç-üç-bir oldu. Arslan beyle biz üç grubu aldık. Benim çalıştığım grupta Arslan
beyin benden bir ricası oldu. Beni yedeğe yazmak istediğini söyledi. Aslan bey
iki gruptan girdi. Kazandığımız takdirde kendisinin o gruptan istifa edeceğini,
benim onun yerine çıkacağımı söyledi. Eşitlik nedeniyle pazarlıklar gerektirdi.
Bu kapsamda istifa etmedi, ben yedek sıradayım şu anda. Ben şuna karşıyım, her seçimde, hangi seçim
olursa olsun katalog bastırıyorlar, bunları dağıtıyorlar, sonra aradan beş sene
geçiyor, kataloğu elimize alıyoruz, bu katalogdaki hiçbir şey olmamış. 26
yıllık arkadaşıma bir tavsiyede bulunuyorum. Eski Bağlık'ta hep birlikte poz
verdik. Seçilirsek şunları yapacağız dedik. Ben Aslan Beyin kataloğunu
saklıyorum. O kataloğu, kalan süresinde
tamamlasın. Bir sonraki seçimde insanların karşısına çıktığımızda, ne yaptınız
diye sorulduğunda onu anlatabilelim. O
sözü verenlerden biri de benim. Ben bir yerde olduğumda, o katalogdan bana da
sorulacak. Ben şu anda TSO'da aktif olamadığım için kataloğu yapsın diye uğraşıyorum. Ben dargın değilim,
benim mekânım belli, herkes gelebilir.
Tüm ekipler birlik beraberlik ve Ereğli dedik. Ben seçimde
Sertan beyin ekibinden bir kişinin sembolik de olsa alınmasını isterdim.
Seçilenler bizim, başkanlarımız bizim. Bu mikrofondan, Arslan beyi zor durumda
bırakacak bir şey söylemem. Seçildi, o makama oturdu. Bizi Ankara'da temsil
ediyor. Ben dışarıda kaldım. Burada Semih Çolak önemli değil, Ereğli önemli.
Arslan Keleş bu cümlelerimden ne demek istediğimi bilir. Ekonomi kötü olduğu için Ereğli'de, bu yüzden
zor durumdayız. Ereğli hepimizin. Önemli olan Ereğli. Eğer herkes bir otobüse
binecekse masrafını üstlenmeye hazırım, o otobüsün muavini olmaya hazırım.
Sayın Arslan Bey, İrfan Bey, Belediye Başkanımız, Milletvekilimiz, Esnaf
Kefalet odalarımıza, bölge birliklerimize, sizlere sesleniyorum: Çok sevdiğimiz Hasan Likoğlu'nun sözüdür.
'Daha kaç yaz göreceğiz' başka bir şey söylemiyorum. Düzce, Çorum, Kayseri,
Gaziantep bu krizden yara almadan kurtuldu. Benim çocuğum Ereğli'de yaşıyor.
Sadece Cam Kafe'de okey oynamakla, çınaraltındoa oturmakla olmuyor bu işler.
Acilen toparlanmamız gerekiyor. Bu otobüste Akın beyin de olması gerekiyor. Bir
önceki başkanımız Sertan Beyin de olması gerekiyor. Erdemir'de bir yönetici, DTO'dan başkan ve
ekibi, Ereğli TSO, Belediye, Esnaf Kefalet, Tat, Çınar Boru, Obal Alüminyum
gibi büyük firmalarımız. Ercan Bey, Fazlı Bey, önceki milletvekillerimiz.
Mevcuttaki belediye başkan aday adaylarımızdan katılmayı isteyenlerle iki
otobüs yaparız. Ankara'ya çıkartma yaparız, yapmak zorundayız. Gideceğiz,
istediğimizi alacağız, öyle döneceğiz."
Çolak, Ereğli'de iki yüze yakın gazetecinin bulunduğunu
ifade ederek, Fox Tv'de başlatılan yerel basına destek verilmesi çağrısına
Ereğli'de katılım verilmesi çağrısında bulundu.
GÜRDAL: "DEĞİŞİMİ GERÇEKLEŞTİRELİM"
Burak Gürdal'da çoğu belediye başkanının inşaatla ereğliyi
büyütmeyi planladığını, bayan adayların bu konuda daha farklı projeleri
olduğunu ifade ederek, "Artık değişimi gerçekleştirelim. Geriye dönük
hesaplaşmalarla, yeni imar açmalarla bir geleceği yok. Ereğli deniz kenarında
ama doğru düzgün denize yönelik yatırımı yok. Hangi adayla konuşursanız konuşun
ikinci cümleyi kuramıyor. Yeterli bilgileri yok. Önce bunları aşmak gerekir. Bence bir
rantiyeden kurtulmak gerekir. Bence belediye başkanı inşaatçı olmasın. Hep bu işi
ben bilirim diyen olmaz. Vizyonu geniş, Ereğli'de koltukta oturmayacak,
Ankara'ya, Devrek'e fuarlara gidecek bir başkan lazım. Çok güzel bir sahilimiz
var. Amasra'da sahil diyorlar, salata diyorlar. On beş dakikada bitiyor." dedi.
Haber : H Aksakal-Ö Cerrah
Tebrikler. Helal. Şenol bey alkışlıyorum seni. Katılımcılar süper. Umarım sayın keleş sayın çolak 'ın söylediklerinden birşeyler anlamıştır.
tersanecilere vericen parayı ,lüx jipleriyle hayat yaşasınlar. kardeşim,dünyanın hertarafından müşteri bulun. devlete dayamışsınız sırtınızı, konuşup duruyosunuz. devletin yerine olsam ,bütün tersaneleri kapatır, o bölgeyi turizme açarım, bukadar basit.o yerleri para veripdemi aldılar..
- s.
- 1